"Ergenekon" Davası
Tutuksuz yargılanan eski MGK Genel Sekreteri Emekli Orgeneral Tunçer Kılınç."Hiçbir dönemde hiçbir haberciye veya köşe yazarına gizlilik dereceli belge vermedim.
- Tutuksuz yargılanan eski MGK Genel Sekreteri Emekli Orgeneral Tunçer Kılınç:
"Hiçbir dönemde hiçbir haberciye veya köşe yazarına gizlilik dereceli belge vermedim. Ancak bazı konularda gizlilik taşımayan yorumlarım olmuştur"
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada konuşan Kılınç, savcılığın mütalaasında "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "devlete ait gizli belgeleri temin etmek" suçlarından cezalandırılması istemine ilişkin, "Mesnetsiz yakıştırmalarla adeta iftira yoluyla itham edilmekteyim" dedi.
Kılınç, iddia edilen "Ergenekon Terör Örgütü"nü kanıtlayabilecek somut bilgilerin olmadığını, kendisinin de bu örgüt hakkında bir şey bilmediğini ifade ederek, "Şahsımı bu davayla irtibatlandırma çabasının toplum önünde itibarımın ve sıfatımın zedelenmesine neden olduğu yetmiyormuş gibi, ifadelerime gösterilen güvensizlikle onurumla oynanmak istenmektedir" diye konuştu.
Dava sanıklarından CHP Milletvekili Mustafa Balbay, Hüseyin Buzoğlu ve Ergün Poyraz'a devlete ait gizli belgeleri verdiği iddiasına ilişkin Kılınç, "Devletin son derece önemli mevkilerinde görev almış bir üst düzey asker bürokratına, bazı gizlilik dereceli bilgi ve belgeleri adını sanını bilmediği bir terör örgütünün talimatları ve amaçları doğrultusunda, önüne gelen bir takım yetkisiz insanlara vermek gibi bir yakıştırma son derece onur kırıcı bir suçlamadır. Somut olarak neye dayandırılıyor da şahsıma ve işgal ettiğim mevkilere böyle mesnetsiz olduğu kadar yakışıksız ve insafsız isnatlarda bulunulabiliyor" şeklinde konuştu.
Balbay'a ait olduğu iddia edilen notlara göre, YAŞ ve MGK toplantılarına ilişkin bir takım bilgilerin kendisi tarafından sızdırıldığı iddiasını da kabul etmeyen Kılınç, Balbay ile görüşmelerinin gazeteci-bürokrat kapsamında olduğunu söyledi.
Kılınç, MGK Genel Sekreteri olması nedeniyle haberciler tarafından arandığını dile getirerek, "Görüşmelerim tamamen onlardan gelen istek üzerine olmuştur. Görüşmelerimin hiç biri haber alışverişi kapsamında değildir. Başta güvenlik konuları olmak üzere fikir alışverişi kapsamındadır. Hiç bir dönemde hiç bir haberciye veya köşe yazarına gizlilik dereceli belge vermedim. Ancak bazı konularda gizlilik taşımayan yorumlarım olmuştur. Balbay ile görüşmelerim bu kapsamdadır. Biz askerler yetkisi olmayanlarla bilgi paylaşamayız" dedi.
- Ak Parti'nin YAŞ kararındaki ilk şerhi
Kılınç, Ak Parti'nin 2002 yılındaki genel seçimleri kazanmasının ardından yapılan ilk YAŞ toplantısında, bazı TSK personelinin disiplinsizlikleri nedeniyle ihraç edilmesi konusunda dönemin Başbakanı ve Milli Savunma Bakanının karara şerh koyduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Balbay kimden ve nasıl elde etmişse bu bilgiye ulaşmış ve teyit etmek maksadıyla beni aradı. Meşgalem nedeniyle görüşemeyeceğimi belirttim. 'Bana sormasın, ne öğrenmişse kendisi yazsın' şeklindeki başımdan savmak için söylediğim ifade kendisi tarafından teyit olarak algılanmış olabilir. Aramızda savcılığın düşündüğü gibi bir ilişki olsaydı, böyle bir bilgiyi doğrudan benden almış olabilirdi. YAŞ görüşmeleri gizlilik derecesinde ise de, Balbay'ın elde ettiği bilgi devlet sırrı niteliğinde değildir. Türkiye Cumhuriyeti'nin güvenliğini tehlikeye sokacak bir bilgi değildir. Bu bilginin medyada yer almasıyla ne devletin bir kurumu ne de üçüncü bir şahsiyetin mağduriyeti söz konusu değildir. Burada bir mağdur varsa o ancak o günkü silahlı kuvvetler mensupları olabilir. Zira bu tutum o günkü hükümetin silahlı kuvvetlere ilk meydan okuması ve ilk yumruğudur. Siyasi tabanlarında kazanılmış bir zafer gibi algılanmıştır."
Halen bilinci yerinde sağlıklı bir insan olduğunu, şu ana kadar yaptığı açıklamalarından en ufak bir vicdani rahatsızlık duymadığını belirten Kılınç, "Bu iftira niteliğindeki savları, somut bir kanıtla ortaya koyabileceklerine dair bir kuşkum olsa şimdiye kadar çoktan kendi ipimi kendim çekerdim. Sizi yanıltmaya çalışan taraf ben değilim. Nezarete alındığım günden bu yana yastığa başımı koyduktan 5 dakika sonra rahatça uyuyabilecek vicdani huzur içindeyim" diye konuştu.
Tunçer Kılınç'ın avukatının savunmasını tamamlamasının ardından, duruşma yarına ertelendi. - İstanbul