"Ergenekon" Davası

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu, 66'sı tutuklu 275 sanıklı "Ergenekon" davasının 308. duruşması başladı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmaya, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal, Tuncay Özkan, Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, emekli Tuğgeneral Veli Küçük ve Alparslan Arslan'ın da aralarında bulunduğu 42 tutuklu sanık katıldı.

Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, emekli Orgeneral Hurşit Tolon ve emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ile İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in de aralarında yer aldığı tutuklu 23 sanık ise duruşmaya gelmedi. Duruşmada, başka suçtan tutuklu yargılanan Mustafa Koç ve Sami Hoştan'ın da aralarında bulunduğu 6 tutuksuz sanık da hazır bulundu.

Ankara GATA Hastanesi'nde tedavi gören Yüksek Askeri Şura (YAŞ) Üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler de, tedavi gördüğü hastaneye videokonferans yöntemiyle bağlanılarak duruşmaya katıldı.

-Balbay'dan heyetin reddi talebi

Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Balbay'ın, mahkeme heyetinin çekilmesi, aksi durumda heyetin reddine ilişkin dilekçe verdiğini söyledi.

Talebiyle ilgili konuşması için söz verilen Balbay, savcılığın mütalaasında 5 yıldır devam eden yargılamaların hiçbir işe yaramadığını gördüklerini, iddianamedeki sözcük hatalarının bile mütalaada aynı şekilde yer aldığını, bunun da davanın çöktüğünü ortaya koyduğunu söyledi.

Heyetin, mütalaadaki bu hataları dikkate almasını beklerken, mahkemenin son savunmalara geçtiğini ifade eden Balbay, "Heyet savunmalarda suç unsuru var mı, yani yeni suç var mı, süreye uyuyorlar mı, konularına dikkat etmekte, ortaya konulan savunmalara dikkat etmemektedir. Heyet, zaman kavramını gözetmektedir. Son savunmaların alınmadığı, kararın son cümlelerinin yazıldığı izlenimi güçlenmiştir. Savunma yapan iki sanıktan biri hakkında suç duyurusunda bulundunuz. Bu ihsas-ı rey ve hasmane tutumun göstergesi olmuştur" dedi.

-Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylar

Danıştay faili Alparslan Arslan'ın 31 Mayıs'taki duruşmada savunma yapmayacağını söylediğini, avukatının ise, "Benim müvekkilimin burada ne işi var" dediğini ifade eden Balbay, "31 Mayıs'ta Danıştay cinayeti bu salonda bir kez daha işlenmiştir. 31 Mayıs Cuma günü halkımızın, artık yargılamalardaki haksızlıklara dur deme yönünde iradesi ortaya çıkmıştır. Hukuku halkla birlikte aradığımızın kıvancı içindeyiz. Halkımıza teşekkür ederiz" diye konuştu.

Balbay, Danıştay dosyasının bu davadan ayrılmasını isteyerek, mahkemenin son savunmalar sırasında gösterdiği tutumu nedeniyle tarafsızlığını yitirdiğini, bu nedenle heyetin çekilmesini, aksi durumda reddini istediğini söyledi.

Mahkeme heyeti aranın ardından Balbay'ın bu taleplerinin kabul edilmediğini açıkladı.

Bu sırada emekli Albay Dursun Çiçek oturduğu yerden, "Beş yıldır aynı şeyleri sözlüyorsunuz" diye konuşunca Başkan Özese, Çiçek'i uyararak, "İtiraz etmeyin, böyle bir hakkınız yok" şeklinde konuştu.

-Dursun Çiçek salondan çıkarıldı-

Özese, konuşmaya devam etmesi nedeniyle Çiçek'in salondan çıkarılması talimatını verdi. Görevli jandarmalar Dursun Çiçek'i çıkarmak üzere yanına gitti. Çiçek çıkmayacağını söylerken, Balbay ve Alaettin Sevim'in de aralarında bulunduğu bazı sanıklar da salondan ayrılmak üzere ayağa kalktılar. Başkan Özese, Dursun Çiçek dışındaki sanıkların salondan ayrılmasına izin vermedi.

Görevli askerler, sanıkları salondan çıkartmazken, Mehmet Haberal da Sevim'in yanına giderek, yerlerine oturmasını istedi. Bunun üzerine sanıklar yerlerine geçerken, Çiçek de salondan çıkarıldı.

Duruşmada daha sonra, tutuklu sanık Nusret Taşdeler'in tedavi gördüğü Ankara GATA Hastanesi'ne videokonferans yöntemiyle bağlanılarak, esas hakkındaki savunmasının alınmasına geçildi.

Duruşma, hastanedeki odasında üye hakim Hüsnü Çalmuk ve avukat Metin Güçlü ile kardiyoloji uzmanının da eşlik ettiği Taşdeler'in savunmasını yapmasıyla devam ediyor. - İstanbul