Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde patlama

Aliağa'daki Tüpraş Rafinerisi'nde korkutan patlama

Naci Görür Malatya'daki son depremi işaret ederek uyardı: Endişe verici

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

20 ilde daha okullar tatil edildi

20 ilde daha okullar tatil edildi

Erdoğan: Türkiye'yi Dünyanın İlk 10 Ekonomisinden Biri Haline Getirmekte Kararlıyız (3)

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

"TERÖRLE BİZİ YORMAYA ÇALIŞANLAR BİLSİN Kİ BİZ YORULMAYIZ"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım, vatandaşlara seslendikleri mitingin ardından Sütaş A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz'ın sahibi olduğu Sütaş'ın, Tire OSB'deki üretim tesisi açılış törenine katıldı.

"TERÖRLE BİZİ YORMAYA ÇALIŞANLAR BİLSİN Kİ BİZ YORULMAYIZ"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım, vatandaşlara seslendikleri mitingin ardından Sütaş A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz'ın sahibi olduğu Sütaş'ın, Tire OSB'deki üretim tesisi açılış törenine katıldı. 120 bin metrekarelik alandaki entegre tesiste süt fabrikası, yem fabrikası, geri dönüşüm ve enerji tesisi, gübre üretim tesisi yer aldı.

Başbakan Yıldırım, törende yaptığı konuşmada bu tesiste günde bin ton süt, yılda 350 bin ton yem, 210 bin ton da kesik yem üretileceğini belirterek, 850 kişinin istihdam edileceğini vurguladı. Başbakan, şunları söyledi:

"Terörle bizi yormaya çalışanlar bilsin ki biz yorulmayız. Bu ülkenin birliğini, dirliğini, kardeşliğini bozmak isteyenlere karşı pabuç bırakmayız evvel Allah bu projeler çalışmalar bu gayretler terörü de ülke gündeminden düşürecek. Açılan her tesis yapılan her yatırım iş olarak ekmek olarak millete geri dönüyor. Hükümet olarak Türkiye için kim çivi çaktıysa her zaman yanında olduk, destekçi olduk. Sabah Aliağa'de özel sektörün gerçekleştirdiği enerji sektörüne ivme sağlayacak iki projenin açılışını yaptık. Şimdi de Küçük Menderes Ovası'nda, Tire'de güzel bir projeyi hayata geçiriyoruz. Tire OSB'de 120 bin metrekarelik alanda entegre tesisleri, süt fabrikası, yem fabrikası, geri dönüşüm ve enerji tesisi, gübre üretim tesisinden oluşan bir kompleksi burada hizmete alıyoruz. Üniversite sanayi işbirliği modeli ile üreticiye öğrencilere hizmet verecek bir eğitim merkezi yer alıyor. Enerji tesislerinde hayvansal gübreler, tarımsal ve gıda üretim atıklarıyla fabrika atıklarından elektrik enerjisi ve ısı enerjisi üretilecek. Fabrikada hiçbir şey zayi olmuyor. Çevreci bir fabrika. Hem enerjisini karşılıyor hem de üretimini yapıyor. Günde bin ton süt üretecek, yılda 350 bin ton yem, 210 bin ton da kesik yem üretilmiş olacak. Bu verimli ova, Küçük Menderes Havzası daha fazla bolluğa kavuşacak berekete kavuşacak. Açılışını yaptığımız yatırım 850 vatandaşımıza doğrudan iş, AŞ sağlayacak. Ayrıca 8 bin üretici aile de düzenli aylık gelir sahibi olacak. Bu tesis hayırlı uğurlu olsun. 41 yıllık geçmişi olan Sütaş 'a 41 kere maşallah. daha nice 40'lı 50'li yıllara inşallah başarıyla devam etmesini diliyoruz."

Başbakan Yıldırım, Türkiye dünyada süt üretimi yapan 9 ülkeden biri olduğunu belirterek, bunda en büyük payın İzmir'in olduğunu belirterek, "Tarım deyince belki birçoklarının aklına İzmir gelmez. Halbuki İzmir tarımda önemli bir merkez. 1.1 milyar TL hayvansal üretim değeri ile İzmir, Konya'dan sonra ikinci büyük ilidir. Canlı hayvan varlığı bakımından ikinci sıradadır. En fazla hayvancılık desteği Konya'dan sonra İzmir'de yapıldı. 1 milyon 732 bin tonluk süt üretiminde İzmir, Türkiye'de bir numara. Süt desteklerinden en fazla yararlanan il İzmir. 14 bin 347 alanda yapılan süs bitkileri, çiçekçilik bakımından da Türkiye'nin bir numarası İzmir. Ülke genelindeki ihtiyacın yüzde 50'sini karşılayan bahçe bitkileri, süs bitkileri üretimi bu havzada sağlanıyor" dedi. Türkiye ne kadar kalkınırsa kalkınsın tarımın stratejik bir sektör olmaya devam edeceğini belirten Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Göreve başladığımız günden bu güne çiftçimizin yüzü gülsün diye yorulmak durmak nedir bilmeden çalışıyoruz. Milli tarım projemizi paylaştık. 2002'de 8 milyon ton olan süt üretimini 2015 yılı itibariyle 19 milyon tona çıkardık. Süt ihracatını 24 milyon dolardan 235 milyon dolara yükselttik. 2009 yılında ulusal süt kayıt sistemi kuruldu. Kayıtlı süte ayrıca prim desteği veriyoruz. Okul sütünde 252 bin ton süt dağıtıldı. Arz fazlası sütün değerlendirilmesi için 21 Aralık 2016 itibariyle 14 adet süt tozu tesisi süt alımı yaptık. 14 yıllık çalışmaların sonunda Türkiye dünyada süt üretimi yapan 9 ülkeden biri oldu. 2023'e gelmeden Türkiye ilk 10 arasında yerini aldı. Bunda en büyük pay İzmir'indir. Avrupa'da süt üretiminde üçüncüyüz. Tarımsal hasılada Avrupa'da bir numarayız. Dünyanın 3. büyük tohum yem fabrikasını Türkiye'de açtık. 2002 yılında 36 milyar lira olarak devraldığımız tarımsal ihracatımızı 147 milyar TL'den 4 katına çıkardık. Tarımsal ihracatımızı 4 kattan fazla artırdık. Buğday unu ihracatında 2005 yılından bugüne dünyada bir numarayız. Milli tarım projesi ile 'kafana göre değil havzana göre ek' diyerek önemli bir iş başlattık. 941 havzada ne ürünlerin yetişeceğine dair bir planlama yaptık. Herkes aynı ürüne yüklenmeyecek. Dengeli olarak Türkiye'nin her yerine ürünler dağılacak."

Menderes ovasında patates ekilmeyeceğini, ekilirse teşvik verilmeyeceğini söyleyenler olduğunu kaydeden Başbakan Yıldırım, "Kocaman bir yalan. Patates buranın vazgeçilmez ürünüdür. Desteklenmeye devam edilecektir" dedi.

ERDOĞAN: KİMSE BU TOPRAKLAR ÜZERİNDE OPERASYON DÜŞÜNMESİN

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, ülkenin her alanda topyekun bir mücadele yürüttüğünü vurgulayarak, açılışı yapılan tesisin hayırlı olmasını diledi. Nüfusu 80 milyona dayanan 2023 yılı için 500 milyar dolarlık ihracat hedefi bulunan ülkenin üretim tesislerinin eğitim dahil tüm unsurları kapsıyor olması gerektiğini belirten Erdoğan, "Sütaş, ilk araştırma geliştirme tesisini Karacabey tesislerinde açarak bu alandaki öncü rolünü gerçekleştirdi. 'Çiftlikten sofraya' anlayışı ile hizmet veren Sütaş yönetimini tebrik ediyorum. Tire Entegre Tesisleri'nin faaliyete geçmesinde emeği geçen herkesi kutluyorum. Türkiye'nin asıl meselesi yatırımdır, üretimdir istihdamdır" dedi.

Erdoğan, milletin demokrasisine özgürlüğüne bayrağına ezanına devletine toprağına göz dikilmesine izin vermeyeceğini tarihin her döneminde olduğu gibi son yıllarda sayısız kez ortaya koyduğunu belirttiği konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Güvenlik güçleri PYD ve DAEŞ'e ülke içinde PKK, FETÖ ile yoğun bir mücadele içinde. Milletimin güvenlik güçlerine desteğinin tam olduğunu biliyorum. Bu millet güçlü bir millettir. Bu millet yüce bir millettir. Hep şunu söylüyorum. 80 milyon tek milletiz, ayrım yok. Tek bayrak rengi şehidimizin kanı, hilali bağımsızlığın ifadesi, yıldız şehitlerimizin ta kendisi. Kimse şurada burada paçavraları bizim bayrağımıza eş bir bayrak olarak karşımıza çıkarmasın. Tek bayrağımız var. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Tarla, arsa mıdır? Değildir. Ne zamanki imar geçer o zaman arsaya dönüşür. Bir bayrağın da bayrak olabilmesi için uğruna kan veren şehitlerinin, gazilerinin olması gerekir. Bizim bayrak böyle oluştu. Üçüncüsü tek vatan. 780 bin kilometrekare ile tek vatandır. Kimse bu topraklar üzerinde operasyon düşünmesin bedelini ağır öderler. Tek devlet. Türkiye Cumhuriyeti devletinden başka bizim devletimiz yok. Paralel devlet, üslü devlet asla. Bu girişimde bulunanlar da bedelini ağır ödediler ödüyorlar. Topyekun bir mücadele yürütüyoruz, yürütmek zorundayız. Terörden darbeye girişimine, ekonomik sabotajdan diplomatik sabotajlara kadar her yöntem deneniyor. Ekonomik baskı uyguladılar. Yastığınızın altında ne kadar dolar varsa gelin tür TL yatırın dedim. Vatandaşım, yaklaşık 2 milyar doları TL'ye çevirdi. Bunun için her birimiz kendi cephemizden sorumluluk alanımızdan mücadeleye katılmak zorundayız. İşçi fabrikasında en iyi üretimi yapacak, çiftçi en iyi ürünü yetiştirecek, esnaf en iyi hizmeti verecek, işadamı yatırımlarını devam ettirecek, bankacılar en uygun finansman imkanlarını sağlayacak. Düşük faizle kredi sağlayacak. İhracatçılarımız sürekli yeni pazarlar bulma ve mevcutlarını güçlendirme içinde olacak. Şehitlerimize gazilerimize vefa borcumuzu ödeyebilmemizin en doğru yolu budur. Bugün karlı dağların sarp tepelerindeki mağaralarda PKK'lı teröristleri arayan, El Bab'ı DAEŞ'tan kurtarmaya çalışan, gizli açık tüm yöntemleriyle FETÖ'yü tasfiye için çalışan, Afganistan'da güvenliği sağlamak için çalışan fedakarca mücadele eden güvenlik güçlerimiz bizden dua ile birlikte ülkemizin kalkınması için çalışmamızı bekliyor. Bu evlatlarımız vazifelerini tamamladıklarını güvenli olmasının yanında ekonomik olarak da üretken bir Türkiye bulmak istiyor. Yatırımları projeleri ertelemek bir yana öne çekmeli, azaltmak bir yana artırmalıyız. 2023 hedeflerine ulaşmak için taş üstüne taş koyan herkesi destekliyor, tebrik ediyorum."

"ÜRETİMİ GELİŞTERECEK YOLU AÇAMAZSINIZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarlalar boş dururken hayvan yeminin tamamını dışarıdan alınmasını eleştirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yaşadığımız krizlerin bize gösterdiği bir hakikat var. Türkiye olarak her alanda kendi kendimize yeten, ihracat yapan bir ülke haline gelmeliyiz. Gelir miyiz? Evvel Allah geliriz. Hiç endişeniz olmasın. Ancak üretimimizi tasarımızı kendimiz yaparak teknolojimizi geliştirerek ileriye taşıyarak bu hedefe ulaşırız. Bu yaklaşımı her alanda hakim kılmalıyız. Tarım ve hayvancılık ürünleri için bu ülkenin dışarıya milyonlarca dolar ödemesinden ben fevkalade rahatsızlık duyuyorum. Gelişmeler var ancak ihracat standartlarında üretim ve pazarlamada sıkıntı olduğu anlaşılıyor. Bu tesislerin sayısını çoğaltmalıyız. Ufak tefek şeylere takılıp kalmayacağız. Bu yatırımları teşvik bölgesinde de yapacağız. Bingöl'de böyle bir tesisin kurulması hem istidam hem üretim sağlayacak ve oralar da ayağa kalkacak. Tarımsal üretimi teknoloji ile desteklemedikçe arzu ettiğimiz seviyeye ulaşamayız. Traktörü yılda bir ay kullanıp kalan 11 ay bahçede yatırırsanız üretimi geliştirecek yolu açamazsınız. Bu mantık, mantık değil. Tarlalar boş dururken hayvan yeminin tamamını dışarıdan alırsanız elde ettiğiniz kazançtan memnun olmazsınız. Yapılanlar doğru da olsa yetersiz. Topraklarımızı meralarımızı su kaynaklarımızı denizlerimizi daha etkin kullanmanın yollarını aramalıyız. Son yıllardaki kayıplarımızı telafi etmenin ötesinde daha büyük adımlar atmalıyız. Yeni Türkiye'nin inşasını 80 milyon hep birlikte gerçekleştireceğiz."

ERDOĞAN KÜRSÜDE AYRAN İÇTİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sözleri söyledikten sonra kendi foto muhabirinden ayran getirmesini istedi. Ayranı eline alarak gösteren Erdoğan, "Dedim ki; bu milletin milli içkisi ayrandır. Günlerce haftalarca bana saldırdılar. Varsın saldırsınlar. Bizim milli içkimiz ayrandır" diye konuştu. Ardından ayran şişesini açarak içen Erdoğan, "Maşallah elinize sağlık" dedi.

Sütaş A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, tablo hediye etti. Yılmaz, Erdoğan ve Ylıdırım'a hatıra olarak ayran şişesi de imzalattı.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title