Erdoğan Şikayetçi Oldu, Nasuh Mahruki Tutuklama İstemiyle Mahkemeye Sevk Edildi
Bir televizyon programında sarf ettiği sözler nedeniyle hakkında soruşturma açılan AKUT kurucusu Nasuh Mahruki, tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatının şikayeti üzerine hakkında soruşturma açılan Nasuh Mahruki, savcılığın daveti üzerine bugün avukatıyla İstanbul Adliyesi'ne geldi. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Basın Bürosu savcısı Murat İnam tarafından ifadesi alınan Mahruki'nin "Cumhurbaşkanı'na hakaret" suçundan tutuklanması talep edildi.
Nasuh Mahruki mahkemeye sevk edilmesinin ardından bir süre adliyenin polis merkezinde bekletildi. Mahruki, polis tarafından nöbetçi mahkemeye götürülürken basın mensuplarına açıklama yaptı. Mahruki'ye destek için eşi de adliyeye geldi. Mahruki, İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nce sorgulanacak.
SORUŞTURMA LOZAN'A İLİŞKİN SÖZLERİ İÇİN
Mahruki, Kanal A'da yayımlanan A Politik programında İmkander Başkanı Murat Özer'le tartışmaya girmiş ve "Devran dönecek, hükümet vatana ihanetten yargılanacak" demişti.
GAZETECİLERİN SORULARINI YANITLADI
Nasuh Mahruki, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmesinin ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. "Suçlamalarla ilgili ne diyeceksiniz?" sorusu üzerine Mahruki, "Son derece saçma. 'Devran değişecek' diye bir kelime kullandım diye FETÖ'cü ağzıyla savcı niyet okuma yapıp beni yukarı mahkemeye yolladı. Devran değişecek FETÖ'cülerin kodu mu sanki ben nereden bileyim? Günlük kullanımda kullanılan bir şey. Sonuçta bu hukuksuzluk döneminde yaşadığımızı bütün Türkiye, bütün dünya biliyor zaten. Benim de burada kastım sonuçta bu hukuksuz dönem değişecek. Evrensel hukuk ilkelerini Türkiye geri dönecek ve o zamanda haklı haksız, suçlu suçsuz ayrımı yapılacak anlamında söyledim. Ama sayın savcı sanki bunu FETÖ'cü ağzıyla kullanılan bir kelime olduğunu söyledi. Yani normalde ben savunmamı yaptım, orası 'tamam' dedi ama şu lafı söylemeseydiniz dedi, 'devran değişecek'. Dedim 'ne alakası var ki?' Mahalle ağzı sonuçta. Devir değişecek, devran değişecek, düzen değişecek sonuçta Türkiye'de hukuksuz bir düzen olduğunu herkes biliyor. Şu zaten (kendini göstererek) ta kendisi bu hukuksuzluğun. Onu işaret ettim aslında. Savcı, tutuklanmam talebiyle mahkemeye sevk etti" diye konuştu.
MAHRUKİ BUGÜNKÜ KÖŞESİNDE ÖZÜR DİLEMİŞTİ
Nasuh Mahruki, bugünkü köşe yazısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiği iddialarını yalanlayıp, "Estağfurullah, ülkeyi yönetme ve siyaset biçiminden hiç hoşlanmasam da makamına saygısızlık etmeyi aklımdan bile geçirmedim. Başta Sn. Cumhurbaşkanı ve tüm AKUT ailesi olmak üzere bu süreçten rahatsız olan, alınan, kötü hisseden, etkilenen herkesten özür dilerim." demişti.
Mahruki'nin yazısının o kısmı şöyle:
"BAŞTA CUMHURBAŞKANI OLMAK ÜZERE HERKESTEN ÖZÜR DİLERİM"
"Yine de işlerin buraya kadar gelmesinde ve geniş bir kesimde yarattığı gerginlikte, AKUT'a ve AKUT'lulara yaşatılan sıkıntılarda, istemeden de olsa sebep olduğum bu olayda kendi payıma düşen kısmı için, başta Sn. Cumhurbaşkanı ve tüm AKUT ailesi olmak üzere bu süreçten rahatsız olan, alınan, kötü hisseden, etkilenen herkesten özür dilerim.
Benzer bir özrün, bu süreci kasıtlı olarak ortaya çıkaran, köpürten, büyüten, yayan ve yandaş kanallarda coşturanlardan da gelmesini dilerim.
5 Ekim 2016'da, Kanal A'da katıldığım A Politik programında, sunucu ve diğer konukla, AKP'lilerin, Lozan'la Ege'de Yunanistan'a verdiğimizi iddia ettikleri adalarımız konusunu tartışırken, söz konusu adaların Yunanistan'a Lozan'la verilmediğini, o anlaşmaların daha önce yapıldığını, ancak AKP hükümetlerinin 2004'ten bu yana 17 adamızı Yunanistan'a terk ettiğini ve bu suçun vatana ihanet suçu olduğunu ve bu suça bulaşan Başbakan, Cumhurbaşkanı ve Genelkurmay Başkanları'nın yargılanacağını söylememden çıktı.
"BU KONU UZMANLARIN VE İLGİLİLERİN ÇOK İYİ BİLDİĞİ BİR KONU"
Bu konu zaten uzmanların ve ilgililerin çok iyi bildiği ve hakkında yüzlerce kaynak bulunan bir konu. Bugüne dek; Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri Em. Kurmay Albay Ümit Yalım, Ümit Özdağ, Yılmaz Özdil, Soner Yalçın, Banu Avar, Saygı Öztürk, Ahmet Takan, Ümit Kocasakal, Vatan Partisi, MHP, CHP, HDP ve daha başka pek çok kişi ve kurum tarafından gündeme getirilmiştir.
Bu acı konu, yandaş medya görmese de, medyamızda yıllardır konuşulmaktadır. Nitekim ben de Sözcü'deki köşemde, 18 Nisan 2016'daki, 'YUNANLAR BU CÜRETİ NEREDEN BULUYORLAR?' başlıklı yazımda bu konuyu incelemiştim. O günkü yazımda, Kanal A'da söylediğim şeyi de yazmıştım:
'Yunan devleti ve Yunan Silahlı Kuvvetleri nasıl cesaret ediyor da, 2004 yılından bu yana, 2004'e kadar bize ait olan 16 adamız ve 1 kayalığımızı teker teker işgal edebiliyor.
AKP hükümetleri açık olarak Ege Denizi'ni Yunanistan'a terk etmiş durumdadır ve bu tartışmasız bir vatana ihanet suçudur. 2004'ten bu yana tüm AKP hükümetleri içinde bu süreci görmezden gelerek onay veren tüm yetkililer bu işin sonunda vatana ihanetten yargılanacak ve cezalandırılacaktır."