Erdoğan: K. İrlanda'daki Gibi PKK'yla Çatışmayı Sonlandırmak İstiyoruz
Fransız kanalına konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kuzey İrlanda'daki gibi PKK'yla çatışmayı sonlandırmak istiyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fransız kanalı France 24'e konuştu. Erdoğan, " Kuzey İrlanda'daki gibi PKK'yla çatışmayı sonlandırmak istiyoruz." dedi.
ERDOĞAN: IRA GİBİ PKK'YLA ÇATIŞMAYI SONLANDIRMAK İSTİYORUZ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çözüm sürecine ilişkin "Kürt sorunu yoktur" açıklamasının ardından arka arkaya söylediği sözler günlerce kamuoyunu meşgul etti. AK Parti - HDP - İmralı - PKK arasındaki gerilimi artıran açıklamaların ardından Erdoğan'dan gerilimi düşürecek bir açıklama geldi. Fransız kanalına konuşan Cumhurbaşkanı " Kuzey İrlanda'daki gibi PKK'yla çatışmayı sonlandırmak istiyoruz." dedi.
IRA İLE İNGİLTERE SORUNU NASIL ÇÖZMÜŞTÜ?
Peki IRA ve İngiltere sorunu nasıl çözmüştü? İrlanda ve İngiltere arasında yaşanan çatışmalar ve anlaşmazlık 20 yıla yakın bir sürede zorlu müzakere ve anlaşmalarla sona ermişti. İşte İngiltere ile terör örgütü arasında barışa giden yolda aşağıdaki süreçlerden geçildi:
ASKER VE IRA ATEŞ KESTİ
1993'te İngiltere Başbakanı John Major ve İrlanda başbakanı Albert Reynolds bir deklarasyon yayınladı. Deklarasyonda İngiltere'nin "bencil stratejik ve ekonomik" çıkarları olmayacağı belirtildi. Askeri şiddetin kesileceği açıklandı. 1994'te IRA ateşkes ilan etti. Muhalif bir grup "ateşkes başımıza gelen en kötü şey" dedi.
3 YILDA ATEŞKES BİTTİ
96'da ateşkesin bittiğini açıkladıktan bir saat sonra Londra limanındaki bir kamyon bombayla patladı. 150 milyon Sterlin'lik zarara neden olan patlamada 2 kişi öldü 40 kişi yaralandı. Ateşkesin bitmesine sebep olarak İngiliz Hükümeti'nin tavırları gösterildi.
GÖRÜŞMELER YİNE BAŞLADI
Tekrar görüşmeler başladı, görüşmelere katılacak kişiler referandumla seçildi. Ancak 96 yılı boyunca çatışmalar devam etti.
İKİNCİ ATEŞKES
1997'de İngiliz ve İrlanda hükümetleri IRA'nın silah bırakmasını istedi. Birkaç ay içinde ateşkes ilan edildi.
MASAYA OTURULDU
İngiliz ve İrlanda hükümetleri Uluslararası Komisyon anlaşması imzaladı. Yapılan toplu görüşmelerde şiddete karşı 6 maddeden oluşan Mitchell prensipleri kabul edildi. Görüşmelerde sorun yaşandı, kopuşlar meydana geldi.
REFERANDUMA GİDİLDİ
10 Nisan 1998'de hükümetler ve Kuzey İrlandalı partiler arasında bir anlaşma sağlandı. Ağustos ayında IRA yeni bir saldırı düzenledi. Belfast anlaşmasında mahkumların serbest bırakılması, asker sayısının azaltılması ve sosyal haklar ele alındı. İrlanda ve Kuzey İrlanda'da referanduma sunuldu. 1998'deki referandum öncesinde büyük tartışmalar yaşandı.
VE IRA SİLAH BIRAKTI
2005'te yapılan çağrı sonucunda IRA silah bırakma kararı aldı. Silahlar resmi olarak teslim edilmese bile ölüm ve saldırı oranları düştü. Sadece sokak kavgaları ve uyuşturucu kaçakçılığı yaşandı. 2005 Eylül ayında bütün silahlar teslim edildi.
SÜRECİN EN CAN ALICI KISMI
Süreç yukarıda anlatıldığı şekilde işledi ama sürecin en can alıcı noktası BBC'de anlatılan "Kuzey İrlanda deneyimi: 25 yıllık çatışma, 13 yıllık barışma" adlı makalede özetleniyordu. İşte BBC'de anlatılan IRA ve İngiltere arasındaki görüşmelerin en can alıcı kısmı:
"Dönemin İngiltere Başbakanı 'Demir Leydi' Margaret Thatcher devletin IRA'yla görüşmesi için silahların susması ön koşulunu koydu. Thatcher'ın yerine 1990'da Başbakanlık koltuğuna oturan John Major, çatışan taraflara görüşme çağrısı yapıyor, IRA bunun üzerine 1994'te ateşkes ilan ediyor ancak Sinn Fein'le görüşülmemesi üzerinde ateşkes adımı geri alınıyordu.
İşçi Partili Tony Blair'in 1997'de İngiltere Başbakanı olması, Kuzey İrlanda sorunu açısından dönüm noktalarından biri oldu. Blair, önceki hükümetin aksine herhangi bir ön şart koymadan Gerry Adams'la görüşüyor ve IRA'nın "yasal kolu" barış sürecine dahil edildi.
"SİLAH BIRAKMA ÖN KOŞUL OLMAKTAN ÇIKINCA BARIŞ GELDİ"
Özellikle Thatcher'ın söylemi tamamen 'teröristlerle müzakere yapılmaz' ve 'görüşmenin ön şartı IRA'nın silah bırakmasıdır' biçimindeydi. Oysa 1994'ten itibaren silah bırakma, bir ön şart olmaktan çıkarak müzakere edilen konulardan biri haline geldi. Barış süreci de zaten bu ön şart ortadan kalktıktan sonra başlayabildi.
İzmir Ekonomi Üniversitesi'nden Dr. Zafer Yörük ise yaşanan bu gelişmeleri şöyle yorumlamıştı:
"Özellikle Thatcher'ın söylemi tamamen 'teröristlerle müzakere yapılmaz' ve 'görüşmenin ön şartı IRA'nın silah bırakmasıdır' biçimindeydi. Oysa 1994'ten itibaren silah bırakma, bir ön şart olmaktan çıkarak müzakere edilen konulardan biri haline geldi. Barış süreci de zaten bu ön şart ortadan kalktıktan sonra başlayabildi."