Erdoğan'dan Yabancı Kelime Çıkışı: Bütün Bu Tabelaları Sökün
Mekan isimlerinde yabancı kelimelerin kullanılmasını eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, belediyelere seslenerek, "Bütün bu tabelaları sökün, bu senin hakkın, en doğal hakkın. Neyi müsaade edersen onu asmak zorunda." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen 8. Uluslararası Türk Dili Kurultayı'nda konuştu. Konuşmasında Türkçe'nin önemine değinen Erdoğan, bazı kelimelerin kullanımına tepki göstererek "Bir özentidir gidiyor, kendi dilimizin zenginlikleri varken bu özentilerle hayvanların yarıştırıldığı Avrupa'daki arenaları kalkıp spor salonlarında isim olarak kullanmak pek de kibar değil, şık değil" dedi.
Kıraathanelerin önemine değinerek belediyelere Türkçe'nin kullanımı konusunda çağrıda bulunan Erdoğan, "Bunlar yerini kafeteryalara, kulüplere terketti. Clup; bu benim değil ki. Bütün bu tabelaları sökün, bu senin hakkın, en doğal hakkın. Neyi müsaade edersen onu asmak zorunda." diye konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;
"Dil çalışmalarına ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Dil gibi hayati bir meselenin ideolojik tartışmaların aracı haline getirilmesinin acısını hala çekiyoruz. Türkiye, Türk Dili konusunda da geçmişi ile barıştığı, geleceği kucaklamaya hazırlandığı yeni bir dönemin eşiğindedir. Ortaöğretime Osmanlıca'yı koymamız önemlidir. Türk Dili'nin konuşulduğu geniş coğrafyada yürüteceğimiz çalışmalarda öncelikle kendi dilimizi geliştirmemize ihtiyacımız var."
"HAYVANLARIN YARIŞTIRILDIĞI ARENALARI SPOR SALONLARINDA İSİM OLARAK KULLANMAK ŞIK DEĞİL"
"Bir özentidir gidiyor, kendi dilimizin zenginlikleri varken bu özentilerle hayvanların yarıştırıldığı Avrupa'daki arenaları kalkıp spor salonlarında isim olarak kullanmak pek de kibar değil, şık değil. Bunun üzerinden bazıları bindirecek, bindirsin. Biz doğruları konuşmaya mecburuz."
"BÜTÜN BU TABELALARI SÖKÜN"
"Ne güzel kıraathanemiz var, burada kitap oku, gazete oku, sohbetle beraber zenginleş. Bildiklerini karşıya sen ver, karşının bildiklerini de sen al. Bunlar yerini kafeteryalara, kulüplere terketti. Clup; bu benim değil ki, bütün bu tabelaları sökün, bu senin hakkın, en doğal hakkın. Neyi müsaade edersen onu asmak zorunda."
"KÜLTÜRLERE VE MEDENİYETLERE SALDIRILAR ÖNCE DİLDEN BAŞLIYOR"
"Kültürlere ve medeniyetlere saldırılar önce dilden başlıyor. Dilini aldığı anda o milleti çökertiyor. Biz işte böyle bir suikasta maruz kalmış bir milletiz. Bu saldırı dilimizle birlikte onun mütemmim cüzü olan şahsiyetimizi de hedef almıştır. Diğer dillerin kuralsız ihtiyacına yoktur. Dilimizin tek ihtiyacı onun kıymetini bilecek insanlar ve kurumlardır. Türkçe'nin yetersizliğinden fakirliğinden söz eden kimse art niyetli değilse, Türkçe'den, Türkçe'nin zenginliklerinden bihaberdir. Türk Dil Kurumu'nun Büyük Türkçe Sözlüğü'ndeki kelimelerin sayısının 600 bini geçtiği biliniyor."
"BİLGİSAYARI SİZ KEŞFETMİŞSENİZ ONA DAİR MEFHUMLAR SİZİN DİLİNİZ İLE ŞEKİLLENİR"
"Türkçe'nin en eski iki büyük kaynağından biri olan eseri kazandıran Kaşgarlı Mahmut'u rahmetle yadediyorum. Yusuf Has Hacip'i de aynı şekilde rahmetle anıyorum. Tüm söz ustalarını, gönül erlerini minnetle yadediyorum. Merhum Ali Fuat Başgil hoca, Türkiye Türkçe'sini her kelimesinde asil milletin her birinin bin yıl biriktirdiği milli ruhumuz olarak tarif eder. Medeniyet mücadelesinden de öcü olanın ifadeleri baskın çıkar. Bilgisayarı siz keşfetmişseniz ona dair mefhumlar sizin diliniz ile şekillenir."
"F KLAVYE KULLANIMINI DAHİ YAYGINLAŞTIRABİLMİŞ DEĞİLİZ"
"Biz henüz bilgisayarlarda F klavye kullanımını dahi yaygınlaştırabilmiş değiliz. Sosyal medya mecralarında, dizilerde gençlerimizin kendi aralarında Türkçe'nin zenginliğine aykırı bir çoraklığın hüküm sürdüğünden muzdarip değil miyiz? Bu konudaki tedbirleri ona göre hep birlikte almalıyız. Ben bu duygularla 8. Uluslararası Türk Dili Kurultayı'nın başarılı geçmesini diliyorum."