Engel Tanımayanlar - Engeli, Kadın Hattatın Başarısına Engel Olmadı

MÜCAHİT TÜRETKEN - Çocukluğunda geçirdiği kaza sonrası sağ elini kullanamayan 62 yaşındaki Samiye Aksan, emekli olduktan sonra sol eliyle hat yazmayı öğrenip Kur'an-ı Kerim'i 9 ayda tamamlayarak engellerin azmin önüne geçemeyeceğini gösterdi.

Evde geçirdiği kaza sonucu sakat kalan sağ elini kullanamaz hale gelen ve bundan sonraki yaşamına sol elini kullanarak tutunan Aksan, emekli olduktan sonra İSMEK kurslarına giderek ilgi duyduğu hat sanatını öğrendi.

Aldığı eğitimle kendini geliştiren Aksan, geçen yıl Kadir Gecesi başladığı hat sanatıyla Kur'an-ı Kerim yazma işini yine Kadir Gecesi tamamlayarak azmin her türlü engeli aşabileceğinin en güzel örneğini oluşturdu.

AA muhabirine konuşan Aksan, 9 yaşında evde koştururken elindeki kavanozun üzerine düşmesi nedeniyle sağ bileğinin kopma noktasına geldiğini, hastanede yapılan müdahaleyle damarların dikildiğini ancak sağ elini bir daha kullanamadığını anlattı.

Çocukluğunda sağ elini insanlardan saklarken bugün azmi sayesinde Kur'an-ı Kerim yazacak kadar hat sanatında ilerlediğini dile getiren Aksan, emekli olduktan sonra uğraş ararken hat sanatını kendine hedef belirlediğini söyledi.

Aksan, Arapça'ya aşinalığının olması dolayısıyla 40 yaşında İSMEK'te hat kursuna başladığını, burada hattat Davut Bektaş'a rastlamasının kendisi için büyük bir şans olduğunu, her hafta derslerine gittiğini belirterek, şöyle konuştu:

"Kışın kar yağdığında hiç kimse derse gelemedi. Bendeki aşkı bilen Davut Bektaş hocam, 'Hiç kimse gelmese bile Samiye Hanım gelir' demişti ve ben o karda kışta derse gittim. Şimdi bu sanata başlayalı 20 sene geçti. 4-5 yıl önce hocam benden amme cüzünü yazmamı istedi. Bu benim için bu sanatı yapma konusunda iyi bir sınama oldu. Hep Kur'an-ı Kerim yazıp geriye güzel bir eser bırakmak istedim. Bu işi gönülden severek yapıyorum. Benim için önemli olan hedefime varmış olmak. Bir amme cüzü bir de Kur'an-ı Kerim yazdım ve 2 bin adet basıldı, tamamını ücretsiz olarak hediye ettik. İnsanlar biz öldükten sonra arkamızdan yaptığımız işi takdir edip 'Allah ondan razı olsun' derse amel defterimiz kapanmaz. Sergilerde, kitaplarda, televizyonda gördüğüm eserlere içim gidiyordu, başka bir ruh haline bürünüyordum. Zaten Kur'an-ı Kerim'i yazarken de zaman mefhumu ortadan kalkıyor. Ben Kur'an'ı 9 ay gibi bir sürede yazdım. Bu yazım sürecinde eşimin çok büyük katkısı oldu. Ben şeker hastası olduğum için arada bir şeyler yemem lazım. Ben sabah başlıyordum yazmaya, geceye kadar. Biraz dinlenip sabah ezanına kadar tekrar devam ediyordum. Eşim arada beni kontrol edip yiyecek, içecek bir şeyler getiriyordu."

Kadir Gecesi başlayıp Kadir Gecesi bitirdi

Kadir Gecesi Kur'an-ı Kerim'i yazmaya başladıktan bir süre sonra cesaretini kaybettiğini, 3 aylık aranın ardından yine bir Kadir Gecesi'nde sabah ezanı okunurken çalışmasını bitirdiğini aktaran Aksan, "Böyle çok güzel bir tevafuk oldu. Son noktayı koyduktan sonra Hasan Çelebi hocamı arayıp müjdeyi verdim. Sonradan bir yere verdiği röportajda 'Samiye Hanım'ın kendisine söylemedim ama ben o kadar mutlu oldum ki, oturdum şükür namazı kıldım. Hem ağladım hem de şükredip dua ettim böyle bir şeye vesile oldum diye' şeklinde konuşmuştu. Ben de o gece sabah namazımı kılıp, hatim duası yaptım Kur'an'ı bitirdiğim için. Uzun zaman sonra ilk kez gönül rahatlığıyla başımı yastığa koyup uyuyabildim." diye konuştu.

Çamlıca Camisi için 36 kadın hattat bir araya geldi

Samiye Aksan, hattat Hasan Çelebi'nin talebiyle yapımı devam eden Çamlıca Camisi için 36 kadın hattatın bir araya gelerek Kur'an-ı Kerim yazdığına dikkati çekerek, "Kimisi noktasını, virgülünü koydu, kimimiz bir cüz yazdı. Kimimiz 1 sayfa, kimimiz 10 sayfa yazdı. Hepimizin bir emeği var. Şimdi Kur'an-ı Kerim'in tashih ve tezhip çalışmaları yapılıyor. Nasıl bir çalışma olduğunu biz de ciltlendikten sonra göreceğiz." dedi.

Ayrıca hat sanatıyla yeni bir Kur'an-ı Kerim'e başladığını ifade eden Aksan, bu çalışmasını, sağlık sorunları nedeniyle ağır ilerlese de bitirmek için elinden geleni yapacağını vurguladı.

Aksan, çocukluğundaki kaza sonrası okulda zor yıllar geçirdiğini ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Engelim nedeniyle psikolojik olarak çok zor zamanlar geçirdim. Evlendikten sonra eşim beni alıştırdı ve üzerimdeki o çekingenliği atmama yardım etti. Ancak benim tek engelim bu değil. Yüzde 73 engelim var. 1,5 yıl önce çok ağır bir açık kalp ameliyatı geçirdim. Şeker, tansiyon rahatsızlıklarım var ama hiçbir şey, hiçbir engel insanın başarılı olmasına mani olamaz. Azmeden, çalışan, yürekten isteyen, 'Ben bunu yapabilirim diye inanan' herkes yapabilir. Yapmıyorsa tembeldir. Ben biraz hiperaktif bir insanım. Ne olursa olsun pes etmem. Ben bugün hat sanatı ile uğraşıyor, bir Kur'an-ı Kerim ve bir amme cüzü yazdıysam bunda Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın payı var. Kendisine şükran borçluyum çünkü İSMEK'leri o açtı."