Haberler

Emniyetteki "Paralel Yapı" Operasyonu

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Eski İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Yakup Saygılı ve eski Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç'ın da aralarında yer aldığı 7 polis, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına haklarında herhangi bir soruşturma açılıp açılmadığını sordu Saygılı: "Yayınlar üzerine bizim kamuoyuna bir açıklama yapma zaruretimiz doğdu.

Eski İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Yakup Saygılı ve eski Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç'ın da aralarında bulunduğu 7 polis, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na haklarında herhangi bir soruşturma açılıp açılmadığını sordu.

Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelen eski İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Yakup Saygılı, eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç, eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şubeden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Mahir Çakallı, eski İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Kazım Aksoy, eski İstanbul Emniyet Müdürlüğü amirlerinden İbrahim Şener ile komiserler Mustafa Denizhan ve Arif İbiş, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçe sundu.

Dilekçeleri sunmalarının ardından adliye önünde gazetecilere açıklama yapan Yakup Saygılı, 22 Temmuz'da gerçekleştirilen operasyonu hatırlatarak, "Bu süreçte yaşanan bazı olaylar aslında bizi buraya getirdi ve bu açıklamayı yapmaya mecbur etti" dedi.

Saygılı, emniyetteki paralel yapı operasyonunu sırasında ve adliye sürecinde hukuksuzluk yapıldığını öne sürerek, "Kamuoyunun 'şüpheli' diye tarif ettiği ancak bizim 'mağdur' olarak tarif ettiğimiz arkadaşlarımız, kolluk tarafından zamanında ifadeleri alınarak adliyeye gönderilememiştir" ifadelerini kullandı.

Türkiye Cumhuriyeti mahkemesi tarafından verildiği için bu karara herkesin uyması gerektiğini dile getiren Saygılı, bu süreçten hemen sonra sosyal, görsel ve yazılı medyada yer alan haberlere değindi.

Yakup Saygılı, şöyle devam etti:

"Bu yazılı ifadelerden, bu beyanların bir kısmında şunu gördük. 17 ve 25 Aralık olarak tabir edilen ve büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının gerçekleştiği döneme ilişkin, o dönemde çalışan kolluk görevlilerinin de gözaltına alınacağı, onlara yeni bir operasyon yapılacağı, hatta yanlarında bazı gazetecilerin de olabileceğine ilişkin bazı yayınlar vardı. Bu yayınlar üzerine bizim kamuoyuna bir açıklama yapma zaruretimiz doğdu. Cumhuriyet savcılığımıza geldik. Kendimiz hakkında yürütülen UYAP'a kayıtlı herhangi bir soruşturma olup olmadığını resmi olarak sorduk. UYAP'a kayıtlı hiçbir soruşturmamızın olmadığını gördük. Kendileri  bir soruşturma yürütüyor ve bunu UYAP'a girmemişler mi acaba? Böyle bir soru işaretine karşın bir de dilekçe verdik. Verdikleri cevap özetle, 'soruşturma varsa bile bu, bilgi edinme hakkı çerçevesinde size söyleyebileceğimiz bir şey değildir.' Halbuki yeni çıkan mevzuatımıza göre bu bilgi edinme hakkı çerçevesinde sorulan bir soru değil, CMK çerçevesinde sorulan bir soruydu."

"Hiçbir yere kaçmıyoruz"

Başsavcılık yetkililerinden aldıkları yanıttan sonra arkadaşlarının tamamının yine cumhuriyet başsavcılığına dilekçe sunduğunu belirten Saygılı, dilekçede, "Eğer bu haberler doğruysa, bu ihtimale karşı biz buradayız, ikametgahlarımız bu, adreslerimiz, telefon numaralarımız bu, hiçbir yere kaçmıyoruz, hepimizi buradayız. İfademize başvuracaksanız çağırın, gelelim. Yok, ikametgahımızı arayacaksınız ikametgahımızda bekliyoruz, buyurun, gelin. Kimse bir yere gitmiyor. Çünkü veremeyecek hiçbir hesabımız yok. Biz adli kolluk görevlileri olarak çalıştık" ifadelerinin yer aldığını dile getirdi.

Yakup Saygılı, "Yapılan her operasyon, her dinleme, her izleme, fezlekeye geçirilen her bir harf, cumhuriyet başsavcılığının emriyle yerine getirilmiştir. Bu, sorumluluğun bizde değil tamamen onlarda olduğu anlamına gelmez. Sorumluluk her bir bireydedir. Çünkü herkes verilen emrin hukuka uygunluğunu kontrol etmek durumundadır. Buradan net bir şekilde ifade ediyoruz, hepimiz buradayız. İfadeye ne şekilde çağrılırsak veya getirilirsek, herkese her şeyin ifadesini ve cevabını vermeye hazırız. Genel olarak burada bulunma gerekçemiz bu" diye konuştu.

Saygılı, kendileri hakkında basında yer alan haberlere ilişkin de suç duyurusunda bulunduklarını bildirdi. - İstanbul

Kaynak: AA / Güncel
İstanbul'da katliam: 4 kişiyi öldürüp intihar etti

4 kişiyi öldürüp canına kıydı! İntihar anı kamerada

İstanbul'daki aile katliamında yeni detaylar! Şahıs, kız kardeşi ve eşini de ağır yaralamış

Katliamda her bir detay kan donduran cinsten! Tüm ailesini öldürmeyi kafasına koymuş

23 ilimizde eğitime kar engeli

23 ilimizde eğitime kar engeli

Antalya Havalimanı'na iniş yapan yolcu uçağında yangın

İçi yolcu dolu uçak, inişten sonra alev aldı

title