Emekli Albay Güçlü: İnternet Andıcı Resmi Bir Belgedir

Emekli Albay Güçlü: İnternet Andıcı Resmi Bir Belgedir
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İnternet Andıcı davası'nda savunma yapan emekli Albay Orhan Güçlü, "İnternet Andıcı resmi bir belgedir."

İnternet Andıcı davası'nda savunma yapan emekli Albay Orhan Güçlü, "İnternet Andıcı resmi bir belgedir. İnternet sitelerini yeniden düzenleyen andıcı inceledim ve parafe ettim. Kurumsal bir faaliyette hukuksuz bir çalışma yapılacağı düşünelemez" dedi.

İnternet Andıcı Davası'nda ilk kez savunma yapan tutuksuz sanık emekli Albay Orhan Güçlü hakkındaki suçlamaları reddetti. İddianamede yer alan "İnternet siteleri vasıtasıyla kara propaganda ve dezenformasyon faaliyetlerini icra ve organize ettiği, cebir ve şiddet yöntemleri ile hükümetin görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs ettiği" diye iddialarını reddeden sanık Güçlü, "Bunları okuyunca başlı başına bir travma yaşadım, dengem bozuldu. Emekliliğimi istememin temel nedeni de bu oldu" dedi. 2007 ve 2009 yılları arasında Genelkurmay Bilgi Destek Grup Komutanı olarak görev yaptığını söyleyen sanık Güçlü, kendi isteğiyle 2011 yılında emekliye ayrıldığını anlattı. Milletini ve ülkesini seven bir asker olduğunu belirten sanık Güçlü, hiçkimseden yasadışı bir emir almadığını belirtti. "Tanımlanmamış bir görev ile karşılaşmadım" diyen sanık Güçlü, "Bilgi Destek Grup Komutanlığı ayrı bir kışladadır ve dava konusu internet siteleriyle hiçbir bağı yoktur. Ben iddia edilen suçlamalara iştirak etmedim" diye konuştu.

"TERÖRİST DEĞİLİM"

"Katil değilim, terörist değilim" diyen sanık Güçlü, "Meslek yaşamım boyunca bayrağımın ve vatanımın hizmetkarı oldum. En verimli yıllarımda ülkeme hizmet ettim. Terörist ilan edilmek benim için mahkumiyetten daha da beter olmuştur" dedi. İddianamede savcılığın çağrı emrine uymadığı şeklinde iddiaların olduğunu söyleyen sanık Güçlü, avukatı aracılığıyla savcılığa dilekçe sunduğunu anlattı. Sanık Güçlü, "21 Temmuz 2011 tarihinde Merkez Komutanlığı'na başvurarak, 'İfade vereceğim' dedim. Ancak savcılık iddianameyi hazırlamış ve mahkemeye çoktan sunmuştu" ifadelerini kullandı. İddianamede kendisinin, "Andıcın hazırlanmasına görev aldığı" şeklindeki iddialarla ilgili olarak da sanık Güçlü, "Andıcın hazırlanma aşamasında görev almadım. İnternet Andıcı resmi bir belgedir. Andıcın yasal belge olduğu Genelkurmay Başkanlığı tarafından da ifade edilmiştir. İnternet sitelerini yeniden düzenleyen andıcı inceledim. Andıcın eklerini görmedim. Adıma paraf açıldığını görünce parafe ettim. Kurumsal bir faaliyette hukuksuz bir çalışma yapılacağı düşünelemez" diye konuştu.

SANIK BERAATİNİ İSTEDİ

"Hem terörist olmak, hem de TSK mensubu olmak aklın alacağı şey değil" diyen Güçlü, "Ben internet sitelerinin içerik ve adlarını ilk defa iddianameden öğrenen biri olarak karşınızda bulunuyorum. Andıç kurumsal kimlikli bir belge olduğuna göre kendimi suçlu hissedecek bir çalışma içinde olmadım" dedi. Beraatine karar verilmesini isteyen Güçlü, duruşmalardan da vareste tutulmak istediğini sözlerine ekledi.

SAVCININ SORUSUNA AVUKAT İTİRAZ ETTİ

Güçlü'nün savunmasını tamamlamasının ardından duruşma savcısı Mehmet Ali Pekgüzel söz aldı. Savcı Pekgüzel, "2 Nisan 2009 tarihli andıcı parafe ettiniz mi?" diye sorması üzerine sanık Güçlü, "Evet parefe ettim" diye cevap verdi. Pekgüzel'in "Andıcın eklerini incelediniz mi?" sorusuna da Güçlü, "Andıcın eklerini incelemedim. Andıcın eklerini görmedim" diye cevap verdi. Savcı Pekgüzel'in, "Andıca paraf atmanı kim istedi?" sorusunu Güçlü, "Dursun Çiçek paraf atmamı istedi. Andıcı yanıma getirdi" diye yanıtladı. Güçlü, Bilgi Destek Grup Komutanı'nın Bilgi Destek Daire Başkanı'na bağlı olduğunu ifade etti. Savcı Mehmet Ali Pekgüzel'in "Psikolojik harekat eğitimi aldınız mı? Kara propaganda, gri propagandanın ne olduğunu biliyor musunuz" sorusuna sanık Güçlü "Eğitim almadım ama ne olduğunu biliyorum" diye yanıt verdi. Savcı Pekgüzel'in "İktidar partisi olan AK Parti aleyhindeki tüm haberlerin kopyalanarak, bir yerde toplanması bir progapaganda değil midir?" diye sordu. Bu soruya Sanık Orhan Güçlü'nün avukatı yorum sorusu olması nedeniyle itiraz etti. Sanık Orhan Güçlü ise "Psikolojik harekat ile ilgili yönergeler var. Ama hükümete böyle yayınlar yapılır diye bir şey yok" şeklinde konuştu. Savcının "Andıca neden ihtiyaç duyuldu?" şeklindeki sorusuna sanık Güçlü, "Andıcın içeriğini bilmiyorum. Andıcın metin kısmını okudum. Andıçta sitelerin yasaya göre düzenleneceği yazıyordu bende andıcı imzaladım" dedi. Savcı Pekgüzel, "Yasa çıkalı 2 yıl olmuş, hiç merak edip sormadın mı neden şimdi diye?" sorması üzerine sanık Güçlü, "Öyle bir yasa olduğunu andıçda okuyunca öğrendim. Bilmiyordum" diye konuştu.

DURUŞMA 16 ŞUBAT'A ERTELENDİ

Savcı Pekgüzel, daha sonra Ergenekon Davası'nda yargılanan bazı sanıkların isimlerini okuyarak, sanık Güçlü'ye bu isimleri tanıyıp tanımadığını sordu. Güçlü ise, "Veli Küçük, Muzaffer Tekin, Fikri Karadağ, Oktay Yıldırım'ı basından tanıyorum. Cengiz Köylü ise ben akademideyken o da hocaydı oradan tanıyorum. Şener Eruygur, Hurşit Tolon ve Levent Ersöz'ü ismen biliyorum. Hasan Ataman Yıldırım'ı ise burada ilk kez gördüm" diye cevap verdi. Mahkeme heyeti duruşmayı 16 Şubat'a erteledi.

(BB) - İstanbul / Silivri

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title