Eline Pimi Çekilmiş El Bombası Verilen Askeri Ailesi De Şehitlik Maaşı İstiyor
Baba Öztürk: "kararın Bize Faydası Olacak Ama Komutanın Daha Fazla Ceza Almasını İsterdik"
BABA ÖZTÜRK: "KARARIN BİZE FAYDASI OLACAK AMA KOMUTANIN DAHA FAZLA CEZA ALMASINI İSTERDİK"
ELAZIĞ'da komutanının eline verdiği pimi çekilmiş el bombasını düşürünce 3 arkadaşıyla birlikte ölen ve memleketleri Diyarbakır'dan göç ettikleri Mersin'in Tarsus İlçesi'nde yaşamını sürdüren 21 yaşındaki Piyade Onbaşı İbrahim Öztürk'ün ailesi, ölenlerden Ali Osman Altın'ın SGK aleyhine açtığı davayı kazanarak, oğullarının şehitliğini tescil ettirmesi ve ödenmeyen aylıkların yasal faizi ile birlikte alma hakkı kazanmasına sevindi. Baba 46 yaşındaki Hacı Öztürk, "Kararın bize faydası olacak ama aslında komutanın daha fazla ceza almasını isterdik" dedi.
Karakoçan İlçesi'nde 17 Ağustos 2009 Ağustos'ta meydana gelen patlamada, dört asker hayatını kaybetmiş, ilk aşamada 'kaza' olarak açıklanan olayın Teğmen Mehmet Tümer'in nöbette uyuyan onbaşı İbrahim Öztürk'e 'ceza olarak' pimi çekilmiş el bombası vermesi ile meydana geldiği ortaya çıkmıştı. Suçlu bulunan Mehmet Tümer'e 9 yıl 2 ay hapis cezası verilirken askerler İbrahim Öztürk, Mesut Bulut, İbrahim Yaman ve Ali Osman Altın'ın aileleri kendilerine şehitlik maaşının bağlanması için başvuruda bulundu. Ancak, Sosyal Güvenlik Kurumu 4 erin ailesine ölüm olayının 'Şehitlik kriterine uygun olmadığı' gerekçesiyle maaş bağlamadı. Bunun üzerine ailelerden Afyonkarahisar'da yaşayan Ali Osman Altın'ın ailesi Avukat Halil Öztürk aracılığı ile Ankara 5. İdare Mahkemesi'ne dava açtı ve dava kendi lehlerine sonuçlandı. Mahkeme er Ali Osman Altın'ın geçici görevle Elazığ Karakoçan'a gönderildiği, keşif ve gözetleme yaparken, Piyade Onbaşı İbrahim Öztürk'ün elindeki el bombasının patlaması sonucu şehit olduğunu belirterek SGK'nın bugüne kadar ödenmemiş aylıkları yasal faizi ile birlikte ödemesine hükmetti.
ŞEHİTLİK BELGESİ
Oğlunun ölümünden yaklaşık 4 ay sonra Genelkurmay Başkanlığı tarafından gönderilen Şahadet Belgesi'ni de yanına alarak mahkeme kararını değerlendiren baba Hacı Öztürk, "Biz oğlumuzun baştan beri şehit olduğuna inanıyorduk. Mahkemeden çıkan karar sevindiricidir. Mahkemenin kararının mutlaka bize bir yararının dokunacağına inanıyorum. Benim görüşüm mühim olan onun cezasının fazla olmasıydı. Ömür boyu cezasını istedik ama maalesef bizim dediğimiz şekilde olmadı, 9 sene bir ceza aldı. 4 askeri göz göre şehit etti. O beni tatmin etmedi. Sonuna kadar bu işin takipçisi olacağım, ne gerekiyorsa onu yapmaya çalışacağım. Karara itiraz ettik bir üst mahkemeye yolladık sonuç bekliyoruz, hukuk süreci sürüyor. Gerekirse davayı AİHM'e kadar da götüreceğim" diye konuştu. Şehidin acılı annesi Neriman Öztürk ise şunları söyledi:
"O komutan 8-9 yıl sonra çıkacak evine gidecek ama oğlum ömür boyu olmayacak. Şimdi siz sivilde oğlumun eline bomba verseniz alır mıydı? Mahkemenin verdiği karara sevindim ama ben oğlumu istiyorum. Ben parayı ne yapayım para gelip geçicidir. Ben onun cezasını az buluyorum, idamını istiyorum, oda oğlum gibi ölsün."