Elazığ'da Bakan Kılıç İçin 2 Dakikalık 'Duran Adam' Protestosu

Hazar Stratejik Araştırmalar Merkezi (HAZARSAM) Başkanı Doç.Dr. Bilal Çoban, Elazığ'a yeni bir stadyum yapılması için başlatmak istedikleri imza kampanyasına izin verilmemesi üzerine, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ile Ak Partili Elazığ milletvekillerini protesto etmek için 2 dakikalık 'Duran adam' eylemi yaptı.

Elazığspor'un Süper Lig'de kalmasının ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Elazığ'a stadyum sözü verdiğini belirten HAZARSAM Başkanı Doç.Dr. Bilal Çoban, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç'ın stat yerini beğenmeyerek projeyi ertelemesine, elinde 'Elazığ'a stadyum istiyoruz' yazılı dövizle 2 dakikalık duran adam eylemiyle tepki gösterdi. 10 günlük, 'Fısıldamıyoruz haykırıyoruz. Elazığ'a stadyum istiyoruz' sloganıyla imza kampanyası başlatmak istediklerini belirten Doç. Dr. Çoban, "Biraz önce son günlerde çok da moda olan 'duran adam' protestosunu biz de stadyumla ilgili süreci protesto etmek için yapmış olduk. Amacımız şuydu; 'Fısıldamıyoruz Haykırıyoruz, Elazığ'a Stadyum İstiyoruz' adlı bir kampanya başlatacaktık. Bizi bu sürece getiren de sayın Spor Bakanımız Suat Kılıç'ın açıklaması oldu. 'Fısıldamakla olmaz, kamuoyu oluşturmanız lazım. Ne istediğinizi biliyor olmanız lazım' şeklindeki açıklaması. Tabi üzerine alınması gereken en son insan da biziz aslında, ama fısıldamıyoruz haykırıyoruz diyerek de, kamuoyunun sesi olmak istedik. Onun için toplanacaktık ve 10 günlük bir imza kampanyası düzenleyecektik Öğretmenevi önünde. Bununla ilgili gerekli yazışmalarımızı da yapmamıza rağmen statüko engeline takıldık. İmza kampanyası izni çıkmadı" dedi.

BAKANDAN AÇIKLAMA BEKLİYORUZ

Elazığ'a stadyum süreciyle ilgili söyleyecek çok sözü olduğunu vurgulayarak Bakan Suat Kılıç'a seslenen Doç. Dr. Bilal Çoban, şöyle devam etti:

"Başbakanımız'ın havalimanı açılışında Elazığ'a stadyum konusunda 'planlamaya alındı, ihale aşamasında' söylemi bizim için önem arz ediyordu. Başbakanımız'ın 'size stadyum yapacağız' sözünden sonra tabi biz bu söze güvenmek durumundayız ama hala 'fısıldamakla olmazdan' kasıt ne anlamıyorum. Bunu üzerine alması gereken siyasilerdir. Siyasilerden de bir haftadır ses çıkmadı. Herhalde fısıltıları da kesildi ama buna bir cevap verilmesi gerekirdi. Biz halk olarak bu cevabı çok pozitif bir şekilde verecektik ama olmadı. Ben buradan AK Parti il başkanına, milletvekillerine, sayın valimize, belediye başkanımıza seslenecektim. Lütfen ilk imzayı siz atın diyecektim. Bunda ne var? İl Başkanı gelir ilk imzayı aslan gibi 'çocuklar aferin sevgili halkım' diyebilir ve bir imza atabilirdi. Aslında biz bu süreci başlatıyor ve çekiliyoruz diyecektik. Bunları söyleyecektik ama artık dermanımız kalmadı. Şu anlamda dermanımız kalmadı 'işte savaş ortamı' falan. Biz yarın saat 13.00'da yine gideriz standı açarız. Polis zoruyla da bizi kaldırırlar. Bunun bir anlamı yok ki. Bir siyaset yapılacaksa en güzel siyaset malzemesi de budur. Biz gideriz polis gelir kaldırır, bakın halkın sesini polis zoruyla bastırdılar der, siyaset yaparız ama biz burada kesiyoruz. Biz sayın bakandan bu konuyu açıklayan bir konuşma bekliyoruz. Neymiş bu fısıldamak, neymiş bu kamuoyu oluşturmak, nasıl oluyormuş? Başka şehirlere hizmetler yapılıyor, biz de o hizmetleri istiyoruz. O kadar, herkes kadar hizmet istiyoruz." - Elazığ