Ekonomi Bakanı Zeybekci, Kütahya'da Açıklaması
Zeybekçi, ''Mahkeme, Türkiye'nin önde gelen ve dünyanın sayılı şirket ve şahıslarının mal varlıklarının dondurulmasına karar verdi" dedi.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, 17 Aralık Operasyonu ile ilgili "Mahkeme, Türkiye'nin önde gelen ve dünyanın sayılı şirket ve şahıslarının mal varlıklarının dondurulmasına karar verdi 15 dakikada. Bu şirketlerimizi sıraladığımızda, geçen yıl mayıs ayındaki Gezi Parkı olayları sırasında Başbakan Yardımcımıza verilen listenin birebir aynısı" dedi.
Zeybekci, Kütahya'da, Zafer Kalkınma Ajansı için yaptırılacak hizmet binasının temel atma törenine katıldı.
Burada, katılımcılara hitap eden Zeybekci, 2002 yılına ait utanç vesikası olarak nitelendirilebilecek bir belgeden bahsederek, şunları kaydetti:
"2002 yılının Şubat ayında Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı ve iki Başbakan Yardımcısı, İMF Başkanı Horst Köhler'e bir yazı yazıyor. Yaklaşık 30 maddelik bir yazı. Bunun her maddesinde taahhütler var. 45. maddeyi şöyle bir açtım baktım, 'Türkiye'de para eden ne kadar hazine arazisi varsa behemehal satılacağını, bütün kamu şirketlerinin elektrik üretim ve dağıtımlarının tamamının özelleştirileceğini, tüm kamu bankalarının elden çıkarılacağı ve özelleştirilip satılamazsa, kapatılacağını' gösteriyor. Bunlar; Halk Bankası, Vakıflar Bankası ve Ziraat Bankası. En sonunda da 'saygıyla taahhüt ederiz' diyor. Belge elimizde. Yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yazdığı bir belge. Bu taahhütten sonra dönemin ekonomiden sorumlu bakanı gidiyor, özel anlaşmasını imzalıyor ve bakanlar kurulu kararı çıkarılıyor. Bu üç bankanın kapatılması ve satılması isteniyor. 2002 yılında 353 Halk Bankası şubesi kapatılıyor. Bir yılda 353 tane banka şubesi kapatılıyor. Çünkü Halk Bankası ve Ziraat Bankasını alan satan yok. Belki alınır ihtimali, birileri para verir ihtimali olan tek banka Vakıflar Bankası. O piyasaya çıkarılıyor. Vakıflar Bankası'na gelen teklifler içerisinde en iyisi, Fransız Societe General Bank teklif veriyor. Verdiği teklif şu: 'Vakıflar Bankası'nı biz lütfeder alırız ama hazine olarak içine 850 milyon dolar sermaye ilave ederseniz alırız."
Zeybekci, Vakıflar Bankası'nın, Türkiye'nin en zengin bankası olduğunu ve ecdadın emanet ettiği, tüm vakıf eserlerinin sahibi olduğunu dile getirdi.
O döneme kadar Vakıflar Bankasının hiç görev zararı yapmadığını anlatan Zeybekci, "Çünkü ne zaman zarar ettiyse, ecdadın yadigar ettiği tüm gayrimenkulleri sermayeye ilave etmişler. Gayri nakdi sermaye olarak. Satmışlar, nakde çevirmişler zararı kapatmışlar. Ona rağmen 850 milyon dolar para istiyor" diye konuştu.
17 Aralık süreci
Zeybekci, 17 Aralık Operasyonu ile ilgili olarak da 3 hafta önce bir cumhuriyet savcısının, 32 torba içinde ağzı mühürlü evraklarla beraber, üstünde de bin 5 sayfa gerekçesiyle mahkemeye bir dosya sevk ettiğini hatırlattı.
Bin 5 sayfa gerekçeyi en hızlı ve en yüksek kapasitede okumanın kişinin bir kaç gününü alacağını kaydeden Zeybekci, şöyle devam etti:
"Bırakın çuvalları açıp delilleri kontrol etme sadece gerekçe bile birkaç gün sürer herhalde. 15 dakika sonra mahkeme karar verdi. Mahkemenin verdiği kararda şu an Türkiye'nin dünyada 35 milyar dolar müteahhitlik hizmeti alan şirketleri var. Toplamda 260 milyar dolar sürdürülen projeler var, Türk müteahhitleri tarafından. Türk müteahhitleri, verdikleri hizmetlere göre dünyada 3. sırada. Birinci olmak gibi bir hedefimiz var. Mahkeme, Türkiye'nin önde gelen ve dünyanın sayılı şirket ve şahıslarının mal varlıklarının dondurulmasına karar verdi 15 dakikada. Bu şirketlerimizi sıraladığımızda, geçen yıl mayıs ayındaki Gezi Parkı olayları sırasında Başbakan Yardımcımıza verilen listenin birebir aynısı. O şirketlerimizin dünyadaki itibarına, dünyadaki finans anlamındaki imkan ve kaynaklarına yapılabilecek en büyük sabotajdı. Bütün bunlara rağmen bu millet, bu devlet artık eski ülke değil."
Zeybekci, Avrupa Birliği'nin tamamında 2009 krizinden itibaren yaklaşık 5 milyon kişinin işini kaybettiğini aktardı.
Aynı dönemde ise Türkiye'de 5 milyon kişinin işe girdiğini ifade eden Zeybekci, "Yeni iş imkanı sağlandı. Türkiye artık o eski Türkiye değil. Türkiye'de bir kriz ve felaket beklentisi içerisinde olan, yani Türkiye'nin yere düştüğünde leşine konarız diye heveslenenlerin hevesleri kursaklarında kaldı. Kalmaya da devam edecek. Türkiye bu süreci güçlenerek aşacaktır. Demokrasimiz, hukuk sistemimiz, devletimizin bürokratik yapısı güçlenecek. İnşallah Türkiye bu musibetten bir hayır çıkararak yoluna devam edecek" ifadelerini kullandı.
Temel atma törenine, Kütahya Valisi Şerif Yılmaz, Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu, Uşak Valisi Mehmet Ufuk Erden, Manisa Valisi Abdurrahman Savaş, AK Parti Kütahya Milletvekilleri Hasan Fehmi Kinay, Soner Aksoy, Vural Kavuncu, Belediye Başkanı Mustafa İça, AK Parti Belediye Başkan adayı Kamil Saraçoğlu katıldı.