Ekici: Hak Gasplarına Karşı Üretimden Gelen Gücümüzü Kullunacağız

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Erol Ekici, kıdem tazminatının fona devredilmesi için yapılan çalışmalara karşı üretimden gelen güçlerini kullanarak, sokaktaki yerlerini alacaklarını söyledi. 1980 yılında öldürülen DİSK Kurucu Başkanı Kemal Türkler'in kızı Nilgün Türkler Soydan da babasının katil zanlısı olarak yargılanan ancak zamanaşımından davası düşen 7 TİP'linin öldürülmesi davasının hükümlüsü Ünal Osmanağaoğlu'nun cezaevinden çıkmasını, "Bize bu acıları yaşatanların yedi ceddine de aynı acıları diliyorum" dedi.

DİSK, kıdem tazminatını fona devretmeyi planlayan yasa tasarısı ve 2 Temmuz'da yasalaşan 3. Yargı paketi kamsamında, aralarında DİSK'in kurucu Başkanı Kemal Türkler'in katili olduğu gerekçesiyle yargılanan Ünal Osmanağaoulu'nun cezaevinden çıkması nedeniyle basın toplantısı düzenledi. Şişli'deki DİSK Genel Merkezi'ndeki toplantıda DİSK Genel Başkanı Erol Ekici ile öldürülen DİSK Kurucu Başkanı Kemal Türkler'in kızı Nilgün Türkler Soydan açıklama yaptı.

HÜKÜMETİN İCRAATLADINDAN EN AĞIRI BU OLACAKTIR

Erol Ekici, kıdem tazminatının işçi sınıfının mücadelesi ile ete kemiğe bürünmüş bir hakkı olduğunu belirterek, "Bu hak, 12 Eylül generallerinin bile kaldırmaya cesaret edemediği bir haktır. Yeni düzenlemeyle patronlar kıdem tazminatı ödemeden işçiyi işten çıkartabilecektir. Bunun yanında pek çok hak budanacaktır. Aylık brüt ücretin yüzde 8,3'üne denk gelen mevcut hakkımız, yüzde 1,5'i bizim adımıza işsizlik fonuna yapılan ödemelerden karşılanarak, yüzde 4'e yani gerçekte yüzde 2,5'e düşürülmektedir. Bunun anlamı asgari ücretli için yıllık 940,5 TL olan kıdem tazminatının, 451,4 TL'ye düşürülmesi, bunun yanında işsizlik sigortasına işsizlerin kullanımı için yatırılan 169,29 TL'lik işveren payının da bu tutarın içine dahil edilmesidir. İşverene sürekli yeni kaynaklar yaratmaya çalışan, işçilerin kazanılmış haklarını yük olarak gören hükümetin en ağır olanı bu olacaktır" dedi.

Ekici, fon adı altında kaynakların gasp edileceğini ileri sürerek, "Ucuz istihdamı hedefleyen 'Ulusal İstihdam Stratejisi'ne, işçiyi köleleştiren 'Özel İstihdam Büroları'na, kıdem tazminatının gasp edilmesine, Toplu İlişkileri Yasa Tasarısı'na, sendikal grev yasaklarına, esnek çalıştırmaya, taşeronlaştırmaya ve güvensizliğe, sendikal hak ve özgürlüklerin kısıtlanmasına, işçilerin iş cinayetlerine kurban edilmesine karşı başlattığımız eylemlere devam edeceğiz" diye konuştu.

Ekici, basın mensuplarının eylem takvimi hakkındaki sorularına da, "Üretimden gelen gücümüz dahil eylemlerimizi sürdüreceğiz. Bunu telaffuz eden tek biz değiliz. Türk-İş Genel Kurulunda kıdem tazminatına dokunmaları karşısında genel grev hakkı gündeme getirilmişti. Bizim yapmamız gereken bu saldırılara karşı genel grevin altyapısını oluşturmak" diye cevapladı.

ORTAK NOKTAMIZ KATİLLERİMİZ

Nilgün Türkler Soydan açıklama yapmasına neden olan şeyin TİP öğrencileri öldüren Ünal Osmanağaoğlu'nun serbest kalması olduğunu belirterek, "Ne yazık ki TİP'li öğrencilerin aileleri ile acı bir ortak yanımız var. Bunu bize yaşatanların yedi ceddinin bunun bin beterini yaşamasını diliyorum. 2 Temmuz günü böyle bir yasanın geçmesinden sonra, katillerin avukatları, 'Evet bu dosya bizim için özel olarak hazırlanmıştır' dedi. Ama Başbakan Tayyip Erdoğan, il başkanları ile bir araya geldiği toplantıda yüzü kızararak, sesinin son haddine kadar bağırarak, 'Özel kişilere hiçbir şekilde yasa çıkarmıyoruz' dedi. Korkunç bir çelişki, sanırım Başbakan durumun farkındadır. İnsanlara nasıl bir haksızlık yapıldığının farkındadır. Bu yasa çıktıktan sonra yasa babamın katilinin akrabası olduğu bilinen ve bu cinayetten yargılanan MHP Milletvekili Celal Adan, Başbakanın yanına gidiyor ve elini sıkıyor. Sonra CHP milletvekillerinin yanına gelerek, 'Biz zaten anlaşmıştık bu yasa geçecekti. Siz neden uğraşıyorsunuz' diyor. Böyle bir ülkede yaşarken, yine de umudumuzu yitirmemeye çalışıyoruz" dedi.

Soydan, yasayı geçirirken mecliste kalkan ellere seslendiğini belirterek, "O eller tarihe bir gün hesap vereceklerdir" dedi. - İstanbul / Şişli