Ekbaşbakan Erdoğan: "Haberal Konusunda Bize Düşen Süreci İzlemektir"
-başbakan ERDOĞAN, TERCÜMANA SESLENDİ."ŞUNU İYİ TERCÜME ET, BİZİM BİR SÖZÜMÜZ VAR.-TERCÜMAN."
-başbakan ERDOĞAN, TERCÜMANA SESLENDİ:
"ŞUNU İYİ TERCÜME ET, BİZİM BİR SÖZÜMÜZ VAR: 'KIZIM SANA SÖYLÜYORUM GELİNİM SEN İŞİT'"
-TERCÜMAN:
"EYVAH"
Başbakan Erdoğan, mevkidaşı Yusuf Rıza Gilani ile baş başa görüştükten sonra Türkiye- Pakistan Hükümetleri Yüksek Düzeyli İşbirliği toplantısına katıldı. İki ülke arasındaki anlaşmaların imza töreninin ardından Erdoğan ve Gilani ortak basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan Başbakan Erdoğan, "Verimli bir toplantı geçirdiğimizi söylüyorum. Özellikle tercihli ticaret anlaşması müzakerelerini yaptık. İnşallah bunu kısa zamanda imzalamayı arzu ediyoruz. İlişkilerimizi geliştirmeye yönelik attığım adımları gözden geçirdik. Bundan sonraki adımları planladık. Biz iki kardeş halkız. Dünyada özellikle ekonominin değişmez bir kuralı vardır, girişimci kendisi için adeta cıva gibidir, para kendisi için uygun zemini arar. Girişimci onun peşinde koşar dolayısıyla hiçbir girişimci parasını kaybedeceği yere yatırmaz. Zaman zaman biz de yargı küresel sermayeye karşı farklı bakışlar oluşturmuştur ve o dönemlerde bizler de sıkıntı yaşadık. Yasal düzenlemeler yaptık zira girişimcinin geleceği ülke yatırım için uygun olması lazım. O ülkede istikrar olması lazım, yatırım yapmaz. Bunu Yaşadıklarımızdan örnekle söylüyorum" dedi.
"ŞUNU İYİ TERCÜME ET, BİZİM BİR SÖZÜMÜZ VAR: 'KIZIM SANA SÖYLÜYORUM GELİNİM SEN İŞİT'"
Konuşmasında bir Türk atasözünden örnek veren Erdoğan, kadın tercümana, "Şunu iyi tercüme et, bizim bir sözümüz var: 'Kızım sana söylüyorum gelinim sen işit'" dedi. Başbakanın konuşmasını "Eyvah" diyerek çevirmeye başlayan tercüman herkesi güldürdü ve ardından sözü İngilizceye çevirdi.
Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: "Biz iki kardeş halkız. Kardeşlik hukuku zor zamanlarda birbirine destek olmayı gerektirir. Keza Türkiye ve Pakistan devlet ve millet olarak örnek dayanışma gerçekleştirmiştir. 2010 sel felaketine ailenin ferdi olarak geldik. Bu yıl sonu itibari ile 4620 evi sahiplerine teslim edeceğiz. Eğer arsa teslimini zamanında alsaydık daha erken teslim ederdik. Bu yatırımlarımız 135 milyon doları buluyor. Van depreminde de sizler hemen bizim yardımımıza koştunuz. Bu vesile ile Vanlı kardeşlerim, halkım ve şahsım adına Pakistan yönetimine teşekkür ediyorum" dedi.
"Hedefimiz 2 milyar Doları aşmak" diyen Erdoğan, "Az önce 9 mutabakatın imzasını attık. Bunlar bizim son 2 yılda imzaladığımız 30 anlaşmadır. Aramızdaki anlaşma sayısı 100'ü buldu böylece. Karşılıklı yatırımlara devam diyorum. Girişimcilerimizi ikili ortak yatırımlara teşvik edelim diyorum. Hatta üçüncü ülkelerde müşterek yatırımlara teşvik edelim diyorum" diye konuştu.
SORU - CEVAP BÖLÜMÜ
Konuşmaların ardından basın mensuplarının sorularına geçildi. Başbakan Erdoğan, NATO Yolu tartışmaları ve Pakistanlı doktorların Ergenekon tutuklusu Haberal'ın serbest bırakılmasını istemelerine dair düşüncelerinin sorulması üzerine Erdoğan, "Pakistan'daki şehitlerimiz sebebi ile ABD'nin özür beyanını burada hatırlatmak durumundayım. Ortada net bir vaka var. İSAF ve NATO konusu Pakistan'ın kendi takdiridir, bu konuda açıklamada bulunmamız doğru değildir.
HABERAL KONUSUNDA BİZE DÜŞEN SÜRECİ İZLEMEKTİR
Haberal konusu tamamen yargının konusudur. Bu konuda dışarıdan içeriden bazı aktivistlerin bu tür temennileri bizi alakadar etmiyor. Yargı bu konuda ne karar verirse herkes uymak durumundadır. Yargıdaki maddeyi bile bile partiler aday göstermiştir. Her mesleğin kendine has savunulacak yanları vardır ama yargı farklı şeyleri ele almak suretiyle böyle bir karara varmıştır. Bize düşen süreci izlemektir. Haberal milletvekili adaylığına tutukluyken gösterilmiş bir şahıstır" dedi.