Eğitim Sen, Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun Geri Çekilmesi Talebiyle İstanbul'da Eylem Yaptı
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun geri çekilmesi talebiyle İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaptı. Eğitim Sen İstanbul 4 Nolu Şube Başkanı Yurttaş Yıldırım, öğretmenlerin Ankara’da yapmak istedikleri eylemlere izin verilmemesine ilişkin, "Pazarlamaya çalıştıkları ucube Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun hiçbir öğretmen tarafından kabul edilmediği, benimsenmediği gerçeğinin üstünü polis kalkanıyla örtme gayretinden başka bir şey değildir. Milyonlarca öğretmen, yasayı ve yasanın getirdiği kariyer basamaklarını kabul etmediklerini iş yerlerinde, alanlarda ve sosyal medyada gür bir sesle ifade etmişlerdir" dedi.
FAHRETTİN ÖZTÜRK
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun geri çekilmesi talebiyle İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaptı. Eğitim Sen İstanbul 4 Nolu Şube Başkanı Yurttaş Yıldırım, öğretmenlerin Ankara'da yapmak istedikleri eylemlere izin verilmemesine ilişkin, "Pazarlamaya çalıştıkları ucube Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun hiçbir öğretmen tarafından kabul edilmediği, benimsenmediği gerçeğinin üstünü polis kalkanıyla örtme gayretinden başka bir şey değildir. Milyonlarca öğretmen, yasayı ve yasanın getirdiği kariyer basamaklarını kabul etmediklerini iş yerlerinde, alanlarda ve sosyal medyada gür bir sesle ifade etmişlerdir" dedi.
Eğitim Sen üyeleri, bugün İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanarak Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun geri çekilmesini talep etti. Basın açıklamasında, öğretmenlerin dün ve bugün Ankara'da yapmak istediği eylemlerin polis tarafından engellenmesine tepki gösterildi. Basın açıklaması sırasında, "Ablukanız, yasanız vız gelir vız" ve "Zafer, direnen emekçinin olacak" sloganları atıldı.
"DÜN ANKARA'DA YAPILMAK İSTENEN BASIN AÇIKLAMAMIZ, KOLLUK GÜÇLERİNİN SALDIRISIYLA ENGELLENMİŞTİR"
Basın açıklamasını okuyan Eğitim Sen İstanbul 4 Nolu Şube Başkanı Yurttaş Yıldırım, şunları söyledi:
"Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun iptal edilmesi talebiyle dün Ankara'da bakanlık önünde yapılması planlanan basın açıklamamız, kolluk güçlerinin saldırı ve engellemeleri nedeniyle gerçekleştirilememiştir. Uzunca bir süredir baskı, zor ve yasaklama politikalarıyla ülkeyi yarı açık bir cezaevine çeviren AKP iktidarının kolluk güçleri, dün de açıklama yapılacak noktaya 4 km uzaklıktaki Eğitim Sen Genel Merkezi'ni ablukaya alarak MYK üyeleri ve şube başkanlarının binadan çıkışına izin vermemiş, fiilen gözaltına almıştır.
"KANUNUNUN HİÇBİR ÖĞRETMEN TARAFINDAN KABUL EDİLMEDİĞİ GERÇEĞİNİN ÜSTÜNÜ POLİS KALKANIYLA ÖRTME GAYRETİDİR"
Pazarlamaya çalıştıkları ucube Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun hiçbir öğretmen tarafından kabul edilmediği, benimsenmediği gerçeğinin üstünü polis kalkanıyla örtme gayretinden başka bir şey değildir. Milyonlarca öğretmen, yasayı ve yasanın getirdiği kariyer basamaklarını kabul etmediklerini iş yerlerinde, alanlarda ve sosyal medyada gür bir sesle ifade etmişlerdir.
Öğretmenlik Meslek Kanunu, muhatabı olan öğretmenlerin iradesi dışında, onların hakları ve taleplerini dikkate almadan hazırlanmıştır. Farklı branşlarda da olsalar aynı okulda ve aynı sınıfta öğrencilerine emek veren öğretmenleri farklı kariyerlere ayrıştırarak ve bu yapay ayrıştırmaya göre farklı maaş uygulamasını meşrulaştırmaya çalışarak öğretmenler arasında eşitsizliğe yol açan bir düzenlemedir.
"TÜM ÖĞRETMENLERİN ASIL BEKLENTİSİ GÜVENCELİ İŞTİR"
Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ücretli öğretmen uygulamasına son verilmesi, sözleşmeli öğretmenlerin tüm hakları ile kadroya geçirilmesi beklenirken tersine kadrolu öğretmenleri 'öğretmen, uzman öğretmen ve başöğretmen' hiyerarşisine tabi tutmuştur. Oysa tüm öğretmenlerin asıl beklentisi, güvenceli iştir, eşit işe eşit ücrettir ve mesleki itibardır, saygıdır. Öğretmenlik Meslek Kanunu, merkezi yazılı sınavı kaldırarak yerine 'Adaylık Değerlendirme Komisyonu' oluşturmuş ve böylece öğretmenliğe ilk atanmada mülakatın bir benzeri siyasal ayrımcılığa yol açacak keyfi ve baskıcı bir süreci başlatmıştır.
"EKONOMİK KRİZİN DERİNLEŞTİĞİ BU DÖNEMDE EMEKÇİLERİN HAK KAZANIMLARI SINAVLARA ENDEKSLENMEYE ÇALIŞILMAKTA"
Kabul etmiyoruz, çünkü kariyer basamakları arasındaki geçiş sınavlarının öğretmenler, veliler ve öğrenciler üzerinde çok olumsuz etkileri ortaya çıkacaktır. Ekonomik krizin derinleştiği ve eğitim emekçilerinin enflasyon karşısında ezildiği bu dönemde emekçilerin ekonomik ve özlük hak kazanımları, kariyer basamaklarına ve sınavlara endekslenmeye çalışılmaktadır."