Ege Denizi'ndeki Depremler Yanardağ Kaynaklı
Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Ege Denizi'ndeki depremlerin yanardağ hareketliliği ile ilişkili olduğunu belirterek, oluşabilecek süpürtü dalgalarının Türkiye ve Yunanistan kıyılarını etkileyebileceğini açıkladı.
Prof. Dr. Ercan: " Ege Denizi'ndeki depremler yanardağ kaynaklı"
"Yanardağ patlaması sonucunda taş, toprak ve küller gökyüzüne fırlayabilir"
"Süpürtü dalgaları Türkiye kıyılarını etkiler, ancak ulaşana kadar gücünü yitirir"
"Yunanistan Türkiye'den yardım talep etsin"
AYDIN - Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Santorini Adası'nın bulunduğu bölgede yaşanan depremlerin yanardağ ile ilişkili olduğunu belirterek, "Yazılabilecek en olumsuz senaryo kül, taş ve topakların fırladığı bir patlamanın gerçekleşmesi olabilir. Patlama, 5 ile 7 arasında deprem üretebilir. Depremle birlikte süpürtü (tsunami) dalgaları da oluşabilir. Bu dalgalar, bütün Ege'deki adaları, Girit'i, Yunanistan ve Türkiye kıyılarını da etkileyebilir" dedi.
Ege Denizi'nin Santorini Adası açıklarında 28 Ocak'ta başlayan sismik hareketlilik sonucunda meydana gelen deprem sayısı bin 200'ü geçti. Bölgede son olarak pazartesi günü akşam saatlerinde yaşanan 5.3 büyüklüğündeki deprem, Kuşadası'nda da hissedildi. Derinliği 17 kilometre olan sarsıntının şu ana kadar kaydedilen en şiddetli deprem olduğu açıklandı.
Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Ege Denizi'ndeki deprem fırtınasına yönelik bir açıklama yaptı. Prof. Dr. Ahmet Ercan, deprem fırtınasının kökeninin denizin içindeki yanardağ hareketliliğine bağlı olduğunu öne sürdü. Ege Denizi'ndeki Amargos çukuru denen bölgenin, Afrika ve Anadolu kıtaları tarafından da çift taraflı sıkıştırıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Ercan, "Bu durumda Amargos çukuru ya kırılarak ya da yanardağların patlaması sonucu deprem üretebilir. Şu an bölgede yaklaşık 45 kilometre derinden gelen, 2 bin 200 santigrat derece sıcaklığındaki erimiş yüksek kıvamlı magma, yüksek basınçla magma odalarını dolduruyor. Odalara, yaklaşık 250 kilobarlık basınç uyguluyor. Bu baskı, bölgenin patlaması için basıncını artırıyor. Basıncın artması sonucunda da depremler oluşuyor. Bana göre şimdi olan da bu" dedi.
"Süpürtü dalgaları Türkiye'yi etkiler"
Yanardağ patlamasının olması halinde en olumsuz senaryo olarak taş, toprak ve küllerin gökyüzüne fırlayacağını ifade eden Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, "Patlama, 5 ile 7 arasında deprem üretebilir. Depremle birlikte süpürtü (tsunami) dalgaları da oluşabilir. Bu dalgalar, bütün Ege'deki adaları, Girit'i, Yunanistan ve Türkiye kıyılarını da etkileyebilir. Geçmişte de bunlar yaşanmış. Ancak şu an korkulacak bir durum söz konusu değil. Çünkü süpürtü dalgaları Türkiye kıyılarına ulaşana kadar etkisini yitirir" diye konuştu.
"Yunanistan Türkiye'den yardım talep etsin"
Kuşadası'ndan Yunanistanlı yöneticiler ve meslektaşlarına da seslenen Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Ahmet Ercan, "Barbaros Hayreddin Paşa ve Oruç Reis isimli iki tane sismik araştırma gemimiz var. Yunanistan hükümetine derhal Türkiye'ye başvurup, daha çok araştırma yapmak için bizden yardım istemelerini öneriyorum. Çünkü yaşananlara doğru yorum yapabilmemiz için Yunanistan'dan bilgi akışı son derece sınırlı bir şekilde geliyor. Türkiye, şu an gerekli olan her türlü önlemi alıyor. Herkesin içi rahat olsun" ifadelerini kullandı.