Haberler

Düzeltme) Babası 60 Darbesinde İdam Cezasına Çarptırılan Kadının Darbecilere Direnişi

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

15 Temmuz gecesi 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde darbecilere direnirken açılan ateşle yaralanan Kübra Hatice Çiftçi, yaşadığı o anları anlattı.

15 Temmuz gecesi 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde darbecilere direnirken açılan ateşle yaralanan Kübra Hatice Çiftçi, yaşadığı o anları anlattı. "Gerçekten ikinci bir İstiklal Harbi'ydi" diyen Çiftçi'nin babasının 1960 darbesinde hakkında idam cezası verilen ancak darbecilerden kaçmayı başaran Ahmet Çiftçi olduğu öğrenildi.

15 Temmuz darbe girişiminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne çıkarak darbecileri durdurmaya çalışan Kübra Hatice Çiftçi, yaşadığı o anları anlattı. Darbeci askerlerin attığı kurşunlarla yaralanan genç kadının babası gazeteci Ahmet Çiftçi'nin de 1960 darbesinde cuntacılara direndiği için hakkında idam cezası verilen ilk kişi olduğu öğrenildi. Kalbinin üzerinden kaburga kemiğine isabet eden kurşunla yaralanan Çiftçi, darbeci askerleri ikna edebilmek için girdiği diyalogları anlattı. "Gerçekten ikinci bir İstiklal Harbi'ydi" diyen Kübra Hatice Çiftçi, "Bütün vatan, millet için zor bir geceydi. Çanakkale Savaşı'ndan daha zor olan bir tarafı da Çanakkale'de İngiliz, İtalyan başka kuvvetlere karşı savaşırken, kendi çocuklarımızla karşı karşıya kalmamız. O geceden kalan en büyük iz, en büyük yara, bir gecede 10 yaş yaşlanmamızın sebebi kendi çocuklarımızdan kendimizi kurtarmaya çalışıyor olmamızın ızdırabı vardı" dedi.

Kübra Hatice Çiftçi, darbecilerin attığı kurşunla yaralandığını belirterek, "İlk önce gittiğimizde çocuklara anlatırsak durumu askerlerin durumu anlayıp geri çekileceklerini zannettiğimiz için üzgün ve kırgın olarak gittik. Fakat maalesef hiç acımadan taradılar. O sırada yerden seken bir kurşun kalbimin üzerinde kaburga kemiğine saplanmış" diye konuştu.

"Komutan 'beynine mi sıktıracaksın' diyerek beni tartakladı"

Cuntacılarla arasında geçen diyaloğu anlatan Çiftçi, "Allah bunu nasip etmedi onlara. Bu Allah'ın bize verdiği bir ikramdır. 15 Temmuz'u şükretmemiz gereken bir nimet olarak görüyorum. İnşallah bundan sonra layık olmaya çalışırız. Askerlere o gece 'Bu halk size dua ediyor. Bu halk size emanet. Emanete hıyanet mi ediyorsunuz çocuklar, kendinize gelin' şeklinde bir diyaloğa girip onları ikna edeceğimi düşündüm. Fakat orada çok koyu olan 3 kişi vardı, herhalde komutanlarıydı. Onlar tarafından çok zalimce bir tepki aldım. Silahları ellerinden düştü fakat komutanları çok koyu bir adamdı. Telefonu aldı elimden baktı, askerler demoralize oldu. Savaşa başlamadan kaybediyorum psikolojisi oluştu herhalde kendisinde. Aldı telefonu elimden 'Git buradan, beynine mi sıktıracaksın' diyerek beni tartaklamaya başladı" ifadelerini kullandı.

Kübra Hatice Çiftçi, "Evim köprüye çok yakın. Cumhurbaşkanının çağrısıyla 3 dakikada oradaydım. Hiç tereddüt etmedim" dedi.

"Babam idama mahkum olan ilk gazetecidir"

Kübra Hatice Çiftçi'nin kardeşi Abdullah Çiftçi de, babasına 1960 darbesine karşı çıktığı için o dönemde idam cezası verildiğini söyledi. Babasına ait kitapları gösteren Çiftçi, ablası Kübra Hatice Çiftçi'nin de babası gibi demokrasiye sahip çıktığı için cuntacılardan zarar gördüğünü belirtti. Abdullah Çiftçi, şunları söyledi:

"60 ihtilalinin ilk idam mahkumu Ahmet Çiftçi. Cuntacılara karşı ilk tepki gösteren ve beyanname hazırlayan ilk ve tektir o zaman. Çıkıyor bir beyanname hazırlıyor. 'Bu halka karşı yapılmış bir harekettir, cuntacılara direnilmelidir. Adnan Menderes idam edilmemeli' diye. Bu idam mahkumiyeti 60 yılının ilk idam mahkumiyeti olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti'nde de idama ilk mahkum olan gazetecidir. Ablam da en nihayetinde onun kızı, genetik mirası olduğu için hızlı bir şekilde köprüye cuntacılara karşı tepki göstermek için çıktı. Bir bakıma darbeyi önlemiş oldular."

"15 Temmuz diğer darbelerden farklı"

15 Temmuz darbe girişiminin diğer darbelerden farklı olduğunu belirten Çiftçi, "Bu darbenin en büyük farklılığı Türkiye Cumhuriyeti'nin olaya müdahale edebilen bir liderinin olması, halka bir komut verebilmesi. Bu çok önemli. O zaman da belki halka ulaşıp komut verebilse Adnan Menderes, belki o zaman da halk harekete geçebilirdi" dedi. - İSTANBUL

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Tunceli ve Ovacık Belediyesi'ne kayyum atanmasının ardından belediye önünde protestolar başladı

Kayyum kararının ardından belediye önünde protestolar başladı

Kayyum kararına tepkiler art arda geldi! Görevden uzaklaştırılan CHP'li başkan için dikkat çeken ifadeler

Görevden uzaklaştırılan CHP'li başkan için dikkat çeken ifadeler

title