Otizmli çocuklar serada ürün yetiştirerek becerilerini geliştiriyor
Düzce'de öğretmenler tarafından okul bahçesinde oluşturulan serada sebze ve meyve yetiştirmeyi öğrenen otizmli öğrenciler, hem doğa sevgisi kazanıyor hem de farklı alanlarda becerilerini geliştirme fırsatı buluyor.
Düzce'de öğretmenler tarafından okul bahçesinde oluşturulan serada sebze ve meyve yetiştirmeyi öğrenen otizmli öğrenciler, hem doğa sevgisi kazanıyor hem de farklı alanlarda becerilerini geliştirme fırsatı buluyor.
Kentte hayırsever iş adamı tarafından yaptırılan ve otizmli öğrencilerin eğitim gördüğü, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı Hacı Hidayet Türkseven Özel Eğitim Uygulama Okulunda görevli 54'ü kadın, 18'i erkek 72 öğretmen, Kovid-19 sürecini değerlendirmek için yaklaşık 2 yıl önce sera kurdu.
Okulun arka kısmında oluşturulan alanda domates, biber, salatalık, soğan, çilek, marul ve ıspanak yetiştiren öğretmenler, otizmli öğrencilerine doğa sevgisi kazandırmak, çeşitli becerilerini geliştirmek amacıyla sebze ve meyve yetiştirmeyi öğretiyor.
Yetiştirdikleri ürünleri öğretmenleriyle toplayan öğrenciler, uygulama evinde bunlardan turşu, reçel, salata ve sos yapıyor.
"Algıları daha da açılmaya başladı"
Özel eğitim öğretmeni İlke Yeşilbaş, AA muhabirine, serada çocuklara yaparak ve yaşayarak öğrenme fırsatı sunduklarını belirterek, "Burada çocuklar bir tohumun ekilmesinden, çimlenmesinden büyümesine kadar her şeyine şahit oluyorlar. Daha sonra beraber hasat ediyoruz. Bunlar çocuklarımızın tüm gelişim alanlarına katkı sağlıyor." dedi.
Çalışmaların çocuklar üzerinde büyük etki gösterdiğine dikkati çeken Yeşilbaş, "Çocuklarımızın tohumları ekerken, toplarken motor becerilerini, daha sonra tohumun ekilmesinden büyümesine kadar olan süreci gözlemleyerek bilişsel alan becerilerini, yine burada arkadaşlarıyla beraber çalışma fırsatı bularak sosyal duygusal alanını geliştirmiş oluyoruz." diye konuştu.
Yeşilbaş, topladıkları ürünlerle uygulama evinde reçel, turşu, sos ve salata yaptıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Çocuklarımız bunları ilk elden yaparak ve yaşayarak öğrenmiş oluyorlar. Bu da eğitimin çocuklara kazandırdığı en önemli şeydir. Toprak zaten bambaşka bir nimet. Çocuklarımız buna dokunarak, bunu hissederek çok farklı şeyler geliştirebiliyor. Mesela algıları daha da açılmaya başladı. Burada yapmış olduğumuz faaliyetler onları mutlu ediyor. Hem öğreniyoruz hem eğleniyoruz hem de çok güzel şeyler meydana çıkarıyoruz. Çocuklarının burada yaşamla iç içe olduğunu görmeleri, ailelerini de çok mutlu ediyor."