Dünyaca Ünlü Tiyatro Festivalinde Bir İlk: Türkçe Dilinde Oyun
İskoçya'nın başkenti Edinburgh'ta 68 yıldır gerçekleştirilen ve dünyanın beş kıtasından çeşitli tiyatro oyunlarının katıldığı Edinburgh Fringe Festivali'nde bu yıl bir ilk yaşanacak.
İskoçya'nın başkenti Edinburgh'ta 68 yıldır gerçekleştirilen ve dünyanın beş kıtasından çeşitli tiyatro oyunlarının katıldığı Edinburgh Fringe Festivali'nde bu yıl bir ilk yaşanacak. Hayal Perdesi tiyatro ekibi, Fransız yazar Boris Vian'ın 'İmparatorluk Kuranlar Yahut Şümürz' oyunu ile 68'inci Edinburgh Fringe Festivali'nde ilk kez Türkçe dilinde oyun sahneleyecek. İngilizce üstyazı ile dünyanın önemli sanat festivallerinden birinde izleyici ile buluşacak oyunun başrol oyuncusu ve Sanat Yönetmeni Selin İşcan, "Sinema dünyası için Cannes'a gitmek ne ise tiyatro dünyası için de buraya katılmak böyle bir şey. Bizim için düşlerimize dokunmak gibi bir his diyebilirim" dedi.
"HEYECANLIYIZ"
'Hayal Perdesi' ismiyle 3 yıldır tiyatro alanında var olan ekip; ilk ve uluslararası prodüksiyonları olan ve Boris Vian'ın dünyada en çok sahnelenen oyunu 'İmparatorluk Kuranlar Yahut Şümürz' ile 68'inci Edinburgh Fringe Festivali'nde Türkiye'yi temsil etmek için gün sayıyor. İskoçya'nın başkenti Edinburgh'ta, 37 yıllık bir sahnede, 5-18 Ağustos tarihleri arasında sahnelenecek oyun için Sanat Yönetmeni İşcan, "İmparatorluk Kuranlar Yahut Şümürz, Boris Vian'ın son oyunu, bizim ilk prodüksiyonumuz oldu. Bu prodüksiyon 19'uncu İstanbul Tiyatro Festivali'nde prömiyerini yaptı. Üsküp Tiyato Festivali'ne katıldı. Şimdi de Edinburgh Fringe Festivali'ne gidecek. Heyecanlıyız" diye konuştu.
"İDDİALIYIZ, BİR NEVİ ORAYA SEÇİLDİK"
Festival için iddialı olduklarını dile getiren İşcan, Türkiye'de bu oyun ile en iyi yönetmen dahil 3 dalda ödül aldıklarını belirterek "İskoçya'nın başkenti Edinburgh'ta 1947 yılından beri yapılan bir festival. Bu yıl 49 ülkeden katılım var. Türkiye'den de biz gidiyoruz. Dünyanın her tarafından, beş kıtadan tiyatrolar bu festivale katılıyor. Festival 1 ay sürüyor. Şehrin nüfusu normalde 400-500 bin iken festival süresinde 4,5 milyona çıkıyor. İddialıyız. Bizim oyunumuz Türkiye'de de 3 tane ödül aldı. Yönetmenimiz Afife Jale Tiyatro Ödüllerinde en iyi yönetmen ödülünü aldı. Ben Yeni Tiyatro Dergisi Ödüllerinde en iyi kadın oyuncu ödülünü aldım. En iyi yapım ödülü aldık. Şu ana kadar Türkiye'de çıkan eleştiriler çok iyi. Biz zaten oraya bir nevi seçildik" ifadelerini kullandı.
"OYUNUN TARZI ABSÜRT"
Festivalde 14 akşam performans sergileyecekleri oyunun konusu hakkında bilgiler veren İşcan, "Oyunun tarzı absürt. Bir aile var, bu aile zaman zaman gizemli bir ses duyuyor. Bu sesi duyduklarında korkup kaçmaya başlıyorlar. Neden korktuklarını ve kaçtıklarını bilmiyorlar. Onlar her taşındıklarında onların yanında bulunan bir varlık var. Şümürz isimli, benim oynadığım karakter. Fakat aile bu karakteri görmüyor ve zaman zaman şiddet uyguluyor. Sonunda her korktuklarında ve bir üst kata taşındıklarında anılarını, eşyalarını, mobilyalarını, ailenin fertlerinden bazılarını kaybediyorlar. Fakat kaybettiklerinin de farkında değiller. Şümürz ise hep orada. En sonunda oyunun başrol karakteri Reha Özcan'ın canlandırdığı Leon Dupont ile Şümürz yalnız kalıyor. Finali söylemeyeyim" şeklinde konuştu.
"TÜRKÇE DİLİNDE OYNANACAK İLK OYUN"
Edinburgh Fringe Festivali'nin tarihinde ilk kez Türkçe dilinde bir oyun sahneleneceğini vurgulayan İşcan, "Araştırmalarımıza göre ve oradan söylenen bilgilere göre İngilizce üst yazı ile Türkçe dilinde oynanacak olan ilk oyun. Bugün onlardan bir telefon aldık. Çok heyecanlıyız. Sizi bekliyoruz. Bir Türk tiyatrosunun geliyor olmasından dolayı çok heyecan duyuyoruz, diye bir telefon aldık. İki günümüz kaldı. Onlar da heyecanlı" dedi.
"SİNEMA DÜNYASI İÇİN CANNES'A GİTMEK NE İSE TİYATRO DÜNYASI İÇİN BURAYA KATILMAK BÖYLE BİR ŞEY"
Festivalin önemine değinen Selin İşcan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sinema dünyası için Cannes'a gitmek ne ise tiyatro dünyası için de buraya katılmak böyle bir şey. Ben festivali iki yıldır bizzat giderek izleyici olarak takip ediyordum. 409 sayfalık programda, dünyanın her tarafından olmasına rağmen, Türkiye'den bir oyun olmaması ağrıma gitmişti. Bizim için düşlerimize dokunmak gibi bir his diyebilirim"
"TÜRK TİYATROSUNU TEMSİL..."
İmparatorluk Kuranlar Yahut Şümürz isimli oyunda anne karakterini canlandıran, tecrübeli tiyatrocu Ayşe Lebriz Berkem ise dünya ölçeğinde Türk tiyatrosunun temsil edileceğine dikkat çekerek "Bu bizim Türkiye'yi, Türk tiyatrosunu temsil ettiğimiz ve nerede durduğumuz, hep ulusal festivallere katıldığımız zaman üç aşağı beş yukarı bunun kontrolünü yapabiliyoruz. Ama dünya ölçeklerinde bunun kontrolü, ancak dışarıdaki festivallere gidebildiğiniz ölçüde olabilir. Bunun kontrolünü yapacağız. Selin'in bunu başarmış olması, bundan sonra tiyatrocuların ve tiyatro kurumlarının da bu başarı ölçüsünü kıstas alarak müracaat etmelerinin ve daha cesurca katılmalarının önünü açacak diye düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.
"EDİNBURGH'U MESLEK HAYATIMDA ALDIĞIM ÖDÜL OLARAK DÜŞÜNÜYORUM"
Oyunda sürekli sorgulayan, asi bir genç kız olan Zenobia karakterine hayat veren Tuba Karabey ise heyecandan uyuyamadığını ve gün saydığını belirterek "8 yıldır profesyonel olarak devlet tiyatrosunda, özel tiyatrolarda sahnedeyim. İmparatorluk Kuranlar Yahut Şümürz oyunu, geçtiğimiz yıl bir telefonla karşıma çıktı. Bir telefon geldi ve şu an hayatım değişti diyebilirim. Edinburgh'u meslek hayatımda aldığım bir ödül olarak düşünüyorum. Oraya gitmek orada 14 akşam sahneye çıkmak zaten hepimiz için bir ödül. Çok heyecanlıyım. Bu hafta uyuyamıyorum. Gün sayıyorum. Benim için bir ilk. Çok mutluyum ve özgür olduğumu hissediyorum" diye konuştu.