"Dünya Ortak Evimiz" kitabında çocukluğundaki Rize'yi anlattı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın öncülüğünde hazırlanan, 28 yerli ve yabancı çevre gönüllüsünün hikayelerinin yer aldığı "Dünya Ortak Evimiz" kitabına katkıda bulunan isimlerden doğa programları yapımcısı Güven İslamoğlu, kitapta çocukluk yıllarındaki Rize'yi anlattığını belirterek "O zamanlar bu kadar gelişmemiştik ama mutluluğu yakalamıştık, mutluyduk, onu anlatmaya çalıştım." dedi.

Okuyucuyla 1 Haziran'da buluşan "Dünya Ortak Evimiz" adlı kitapta, Emine Erdoğan öncülüğünde bir araya gelen yazarlar, yaban hayatının korunmasından, sürdürülebilir modaya, deniz ve okyanusların temizliğinden atıksız mutfak kültürüne kadar pek çok farklı konuya değindi.

Kitabın tüm geliri, Ormancılığı Geliştirme ve Orman Yangınları ile Mücadele Hizmetlerini Destekleme Vakfı'nın kitap için oluşturacağı "Yanan Ormanları Yeniden Ağaçlandırma Fonu"na bağışlanacak.

Kitapta yazısı bulunan isimlerden doğa programları yapımcısı Güven İslamoğlu kitapta yer alma süreci ve kaleme aldığı yazıyla ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

Emine Erdoğan'ın "Sıfır Atık Projesi"ne destek verdiğini ve bundan dolayı proje kapsamında birçok toplantıda kendisiyle bir araya geldiklerini aktaran İslamoğlu, "Daha sonra böyle bir kitap yapılacağı söylendi ve katılıp katılmayacağımız soruldu. 'Sizin de yer almanızı isteriz' dediler. Ben de kabul ettim." dedi.

Yazısında çocukluğunu anlattığını belirten İslamoğlu, şöyle devam etti:

"Kitapta sanırım kendi hikayemin olmasını istedim. Genel sorunlardan çok kendi hikayemi yazdım. Çevreye, doğaya bakışımı, nasıl yola çıktığımı yazdım. Çocukluğumdaki Rize'yi anlattım. Rize'de doğa ile barış içinde yaşamamızı anlattım. 'Ben niye bu işe girdim?' Bunu anlatmaya çalıştım. Benim için de ilginç oldu çünkü anılarıma, o yıllara döndüm. Hatta yeni bir kitabım çıktı 'Her evde bir hikaye var' diye, o kitap için 'Kendi hikayeni yazmayacak mısın' diye sordular, ben de 'Düşünmüyorum' dedim. Ama 'Dünya Ortak Evimiz' kitabı benim hikayemin başlangıcı oldu."

"Zorlu ama mutlu olduğumuz günlerdi"

Kendisinin çevre ve doğa hikayesinin nasıl başladığını herkesin çok merak ettiğini, bu sorunun yanıtını bu kitapta ilk defa çok net bir şekilde verdiğini dile getiren İslamoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Çocukluğumda her şey azdı ama mutluyduk, yani köy yaşantısı, babaannemin ineği sağıp sütü önüme getirmesi, onu içmem, bahçeden yiyecek toplamamız, artanları ineklere vermemiz, tavuklara vermemiz, çöp üretmememiz... Azken çok daha mutlu olduğumuzu anlatmaya çalıştım. O günleri anlattım, zorlu ama mutlu olduğumuz günlerdi, onu anlatmaya çalıştım. Devamlı gelişiyoruz, büyüyoruz ama sonucunda mutluluğu bir türlü yakalayamıyoruz. O zamanlar bu kadar gelişmemiştik ama mutluluğu yakalamıştık, mutluyduk, onu anlatmaya çalıştım."