Dünya Bunalımda
Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Başkanı Prof.Dr.Tunç Alkın, dünyada yaklaşık 350 milyon kişinin depresyona girdiğini, her gün 3 bin kişinin de intihar ettiğini söyledi.
Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Tunç Alkın, dünyada yaklaşık 350 milyon kişinin depresyona girdiğini, her gün 3 bin kişinin de intihar ettiğini söyledi.
Türkiye Psikiyatri Derneği tarafından düzenlenen 'Ulusal Psikiyatr Kongresi' Merinos AKKM'de devam ediyor. Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Tunç Alkın, dünyanın en önemli hastalıklarından depresyon ile ilgili açıklamalarda bulundu. Depresyonun kederli, karamsar bir ruh haline yol açtığını, hayatın anlamsız olduğu, gelecek duygusunun kalmadığı düşüncelerine yönlendirdiğini ifade eden Aklın, depresyonun aslında bir ruh (duygu, düşünce ve davranış) halini tanımlayan sözcük olduğunu söyledi. Depresyonun aynı zamanda psikiyatrik bir bozukluğu tanımlamak için kullanıldığından gündelik kullanımda giderek bir hastalık adı halini aldığını dile getiren Alkın, gündelik olayların mutlaka insanların ruh halini olumsuz etkilediğini dile getirdi.
Ruh Sağlığı Federasyonu'nun gelişmekte olan ülkelerde son yıllara damgasını vuran ekonomik krizlerin oluşturduğu işsizlik artışı, güvencesiz çalışma ve benzeri süreçlerin depresyon yaygınlığını artırdığını belirten Alkın, ülke yöneticilerinin bireyler dışında ailelerini ve çocuklarını etkileyen depresyona yönelik kapsamlı bir mücadele yapılması gerektiğini belirtti.
Depresyonun önemli bir toplum sağlığı meselesi olduğuna işaret eden Alkın, "Depresyon kadınlarda 35-45, erkeklerde ise 35-50 yaşları arasında daha sık görülüyor. Depresyon, bireyin en üretken çağında başlayan, üretkenliğini ve yaşam kalitesini önemli ölçüde azaltan bir hastalık. Günümüzde tüm dünyada en 350 milyon kişinin depresyondan etkilendiğini kabul ediliyor. 17 ülkeyi kapsayan araştırmada depresyonun genellikle genç yaşlarda başlayan, etkilenen nüfusun işlevselliğini azaltan, yineleyici nitelikte bir hastalık olduğu saptandı" dedi.
"DÜNYADA HER GÜN 3 BİN KİŞİ İNTİHAR EDİYOR"
Her yıl yaklaşık 1 milyon kişinin intihar sonucu hayatını kaybettiğini söyleyen Alkın, "Bu her gün 3 bin kişinin intihar sonucu öldüğü anlamına gelir. DSÖ'nün 2012 verilerine göre her bir tamamlanmış intihara karşın 20 intihar girişimi olmakta. DSÖ verilerine göre kadınlarda yeti yitimi erkeklere göre yüzde 50 daha fazla gelişmekte. Depresyondaki en önemli verilerden birisi depresyon olgularının yüzde 25'inden daha azının etkili tedaviye ulaşabiliyor olmasıdır. Depresyon mutlaka psikiyatri hekimleri tarafından etkili biçimde tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Oysa pek çok hasta tedavi olanaklarından yoksun kalmaktadır. Bu nedenle depresyon doğru tanınmalı ve doğru kişilerce tedavi edilmeli" dedi.
Antidepresan ilaç tedavilerinin etki göstermedikleri ve işe yaramadıkları yönünde bir tartışmanın sürekli olduğunu söyleyen Alkın, antidepresanların çok başarılı sonuç verdiğini söyledi.
Türkiye'de ruhsal hastalığı olan birçok kişinin yetkin bir psikoterapi eğitimi olmayan ve hali hazırdaki yasal mevzuata göre tek başına hasta tedavi etme yetisi bulunmayan kişilere başvurmasının önemli problem olduğunu dile getiren Alkın, "Ruhsal sorunları olan kişiler psikiyatristlere ve yetkin klinik psikologlara başvurmalıdır. Sağlık Bakanlığının 2011 yılı verilerine göre Türkiye'de psikiyatri uzman sayısı bin 625'dir. 100 bin kişiye yaklaşık iki psikiyatr düşmektedir. Aynı düşüklük ruh sağlığı alanında çalışan diğer meslek grupları için de geçerlidir" ifadelerini kullandı.
"İŞSİZLİKTEKİ ARTIŞ İNTİHAR RİSKİNİ ARTIRIYOR"
Ekonomik krizlerin ruhsal krizleri beraberinde getirdiğini belirten Alkın, "Ekonomik krizin oluşturduğu en önemli sonuçlar alım gücünün kaybı, gelir düşüklüğü, işsizlik ve yoksulluktur. Giderek yoksullaşan bireyler giderek artan ölçüde sosyal risklere de maruz kalmaya başlamaktadırlar. Krizler sadece işsiz kalanları değil, ailelerini, çocuklarını, ebeveyn ve çocuk ilişkisini, çocukların bilişsel, duygusal ve fiziksel gelişimini etkilemektedir. Depresyon intihar girişimleri yanında madde kullanım bozuklarına da yol açmakta. Özellikle intihar ile işsizlik arasında güçlü bir ilişki vardır. İşsizlik oranında yüzde 1'lik bir artış intihar riskinde yüzde 0.79 oranında artışa yol açıyor" dedi. - BURSA