ABD'nin Çiftlik Yasası ile Tarım Sektörüne Sağladığı Destekler
"Çiftlik Yasası" çerçevesinde çeşitli mekanizmalarla ülke tarımına destek sağlayan ABD, tarımsal üretimde küresel liderlerden biri olarak öne çıkıyor.
"Çiftlik Yasası" çerçevesinde çeşitli mekanizmalarla ülke tarımına destek sağlayan ABD, tarımsal üretimde küresel liderlerden biri olarak öne çıkıyor.
AA'nın, "Tarımda Yeni Dönem Stratejileri" başlıklı haber paketinin 2. bölümünde, ABD'deki tarımsal politikalar ve sağlanan destekler mercek altına alındı.
Net bir gıda ihracatçısı olan ABD'de önemli bir endüstri konumundaki tarım sektörü, birçok ilişkili sektörle ülke ekonomisine önemli katkı sağlıyor.
ABD Tarım Bakanlığı (USDA) verilerine göre, tarım, gıda ve ilgili endüstrilerin geçen yıl ülkenin Gayrisafi Yurt İçi Hasılasına (GSYH) katkısı 1,5 trilyon doları aşarken, bu tutar yüzde 5,6'lık paya denk geliyor.
Gıda ve içecek üretimi, yeme-içme yerleri, tekstil, ormancılık ve balıkçılık gibi tarımsal girdilere bağlı sektörler dikkate alındığında, ABD'de tarım ve gıda sektörlerinde 22 milyonu aşkın çalışan bulunurken, bu rakam ülkede toplam istihdamın yüzde 10'undan fazlasını oluşturuyor.
Doğrudan çiftliklerde istihdam da bu işlerin yaklaşık 2,6 milyonunu kapsıyor. ABD'de hanehalkı harcamalarında gıdanın payı, yaklaşık yüzde 13'te bulunuyor.
Tarımsal faaliyet ABD'nin her eyaletinde gerçekleşse de ülkenin doğusunda mısır ve soya fasulyesi, batısında buğday, California'da meyve, sebze ve fındık, güneyde pamuk, tütünle pirinç, Florida'da da narenciye üretimi yoğunlaşıyor.
Tarımsal üretimde küresel liderlerden biri olarak öne çıkan ABD, genetiği değiştirilmiş organizmalar ve çiftlik ekipmanları gibi alanlarda da tarımsal inovasyonlara öncülük ediyor.
Modern yöntemlerle tarımsal üretimi artırmak amaçlanıyor
Ülkede oluşturduğu katma değer ve istihdamla önemli konuma sahip tarım sektörü, modern yöntemlerle tarımsal üretimi artırmak ve çevresel etkileri azaltmak amacıyla çeşitli modeller aracılığıyla destekleniyor.
ABD'de mevcut temel tarım politikalarının temel taşını 2018 sonunda yürürlüğe giren ve "Çiftlik Yasası" olarak da bilinen Tarım Geliştirme Yasası oluşturuyor.
Söz konusu yasa, çiftçilerin gelirlerini artırmaya, sürdürülebilir uygulamaları teşvik etmeye ve gıda güvenliğini sağlamaya odaklanıyor.
Yasa kapsamında, çiftlik kredisi, koruma ve afet yardım gibi programlar aracılığıyla ABD çiftçilerine ve orman yöneticilerine destek sağlanıyor.
Çevresel konuları çiftçilik uygulamalarına entegre etmeyi, sektörün dayanıklılığını ve sürdürülebilirliğini artırmak amacıyla ABD Başkanı Joe Biden'ın bu ay sonuna kadar uzattığı "Çiftlik Yasası", iklim dostu tarıma da vurgu yapıyor.
Yasa, kapsamındaki güvenlik ağı programıyla piyasalardaki fiyat iniş-çıkışlar karşısında güvence veriyor.
Koruma programıyla da çiftçilerin su kalitesini iyileştirmesi, toprak erozyonunu azaltması ve yaban hayatı yaşam alanını geliştirmesi hedefleniyor.
Doğal afetler nedeniyle zarar gören tarım arazilerini ve çiftlik alanlarını onarmak için tarım üreticilerine afet yardımı programıyla destek sağlanıyor.
Çiftlik kredileri finansmana erişimi kolaylaştırıyor
Çiftçilere belirli mahsullerin ekim alanlarına veya geçmiş üretim seviyelerine göre sübvansiyonlar verilirken, çiftlik oluşturulmasına, genişletilmesine ve güçlendirilmesine yardımcı olmak için finansmana erişim sağlayan çiftlik kredileriyle de tarımsal üretim destekleniyor.
Üreticilerin doğrudan ve garantili krediler aracılığıyla ödünç alabilecekleri miktarı artıran ilgili yasa kapsamında uygun faizle kredi imkanı sunuluyor.
Söz konusu krediler, arazi, hayvancılık, ekipman, yem, tohum ve malzeme satın almanın yanı sıra bina inşa etmek veya çiftlik iyileştirmeleri yapmak için de kullanılabiliyor.
Çeşitli kredi, hibe ve kredi garanti programları aracılığıyla düşük ve orta gelirli kırsal Amerikalılara ev sahibi olma fırsatı sağlanıyor.
Ayrıca, gıda ve tarım ürünleri için yeni pazar fırsatlarının keşfedilmesine yardımcı olmak amacıyla fonlar sağlanırken, organik sertifikasyon maliyet paylaşım programıyla çiftçilerin harcamaları düşürülüyor.
İhracatta rekabet avantajından yararlanılıyor
Zaman zaman yaşanan ticari gerginlikler ve uygulanan tarifelere karşın ABD, küresel tedarik zincirlerindeki değişimler ve değişen piyasa koşullarına uyum sağlamasıyla önde gelen bir tarım ihracatçısı olmayı sürdürüyor.
Büyük ölçekli, verimli üretim sistemlerindeki rekabet avantajından yararlanan ABD, soya fasulyesi, buğday, et ve süt ürünleri üretme ve ihraç etme konusunda ön sıralarda yer alıyor.
ABD, dünya mısır üretiminin üçte birinden fazlasını gerçekleştirirken, ülkede iklim koşulları nedeniyle yerel olarak üretilemeyen tropikal meyve ve sebze gibi belirli ürünler ithal ediliyor.
ABD tarımında merkezi üretim planlaması bulunmamakla birlikte, fiyatlar, hava koşulları ve teknolojik gelişmeler çiftçilerin üretim kararlarını etkiliyor.
Tarım Bakanlığı tarafından hazırlanan mahsul üretim raporu, çiftçilere ve tarım işletmelerine yapacakları planlamalar için önemli tahminler sunuyor.
Piyasa düşüşleri sırasında fazlalık emtia satın almak gibi hükümet müdahaleleri, fiyatların dengelenmesine ve istikrarlı bir tedarikin sağlanmasına yardımcı oluyor.