Dönmez: "Çevrenin korunmasına ve iklim değişikliği ile mücadeleye katkı sağlamaya devam edeceğiz"
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılında Akkuyu Nükleer Güç Santrali'ndeki (NGS) ilk üniteyi devreye almayı hedeflediklerini belirterek, "Sinop NGS'ye ilişkin ise Japon tarafınca yürütülen fizibilite çalışmaları tamamlanmış olup sunulan fizibilite...
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılında Akkuyu Nükleer Güç Santrali'ndeki (NGS) ilk üniteyi devreye almayı hedeflediklerini belirterek, "Sinop NGS'ye ilişkin ise Japon tarafınca yürütülen fizibilite çalışmaları tamamlanmış olup sunulan fizibilite raporu bakanlığımız tarafından gerek takvim gerekse maliyet açısından uygun bulunmamıştır. Üçüncü santral için ise yer belirleme çalışmaları devam etmektedir." dedi.
Dönmez, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda bakanlığının 2020 bütçesinin sunumunda, artan elektrik enerjisi talebinin karşılanması ve ithal yakıtlara bağımlılıktan kaynaklı risklerin azaltılması açısından, nükleer enerjinin arz kaynakları arasına dahil edilmesinin önemli bir alternatif olduğunu söyledi.
Fatih Dönmez, Rusya'da nükleer enerji alanında 156 lisans ve 22 yüksek lisans öğrencisinin eğitime devam ettiğini ve mezun olup Türkiye'ye dönen 88 öğrencinin görevlerine başladığını belirtti.
Kurulacak sıfır emisyonlu nükleer enerji santralleriyle Türkiye'nin elektrik enerjisi sepetinde kaynak çeşitliliğinin artırılacağına işaret eden Dönmez, "Hedefimiz Cumhuriyetimizin 100. yılında Akkuyu Nükleer Güç Santrali'ndeki (NGS) ilk üniteyi devreye almaktır. Sinop NGS'ye ilişkin ise Japon tarafınca yürütülen fizibilite çalışmaları tamamlanmış olup sunulan fizibilite raporu bakanlığımız tarafından gerek takvim gerekse maliyet açısından uygun bulunmamıştır. Üçüncü santral için ise yer belirleme çalışmaları devam etmektedir." ifadelerini kullandı.
Dönmez, Türkiye'nin enerji ve tabii kaynaklardaki çalışmalarını çevre ve iklim değişikliği hususlarıyla bir arada değerlendirdiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"Bu doğrultuda, çevrenin korunmasına ve iklim değişikliği ile mücadeleye ülkemizin menfaatleri doğrultusunda katkı sağlamaya devam edeceğiz. Şu an atmosferde biriken sera gazlarındaki en çok azaltımın gelişmiş ülkeler tarafından yapılması beklenmektedir. İklim değişikliği ile mücadele kapsamında adaletin sağlanması çerçevesinde Paris İklim Anlaşması'nda yer alan bazı belirsizliklerin giderilerek daha adilane bir düzen sağlanması için girişimlerimiz devam etmektedir. Diğer taraftan, yenilenebilir enerji kaynaklı elektrik enerjisi üretim tesislerinin artışı sayesinde 2019'da 2,7 milyon ton karbondioksit emisyonu engellenecek olup, 2023'e kadar toplam 18 milyon tonun üzerinde emisyon engellenecektir."
Bakan Dönmez, Türkiye'nin endüstriyel hammaddeler, metalik madenler, enerji hammaddeleri ve jeotermal kaynaklar açısından zengin bir ülke olduğunu dile getirdi.
Dünyada üretimi yapılan yaklaşık 90 çeşit madenin 70'inin Türkiye'de bulunduğuna dikkati çeken Dönmez, bunun 50'den fazla mineral çeşidininse üretim için yeterli miktar ve kalitede olduğunu ifade etti.
Dönmez, 2002'de yaklaşık 700 milyon dolar olan maden ihracatının 2018'de 4,56 milyar dolara çıktığını bildirdi.
Bor mineralinin uluslararası alanda da pazar bulması noktasında önemli gelişmeler sağlandığını anımsatan Dönmez, şunları kaydetti:
"Eti Maden dünya bor sektörünün lideri olarak 2005'te dünya bor talebinin yüzde 36'sını karşılarken, bugün dünya bor pazarının yüzde 59'una hakim konuma gelmiştir. Bor madenciliğinden bor kimyasalları üretimine geçiş yaparak başlattığımız değişim sürecini, ileri teknoloji bor ürünlerine geçiş ve katma değeri yüksek stratejik bir yapıya tırmanışla taçlandırıyoruz. Bu doğrultuda, milli savunma açısından önemli olan aynı zamanda yurt dışı piyasasına sahip bor karbür üretim tesisinin temelini geçtiğimiz ay attık. Bazı kıymetli madenlerimizin ham olarak düşük bedellerle yurt dışına çıkarılmasının önüne geçmek için kritik ve stratejik madenlerin yurt içinde işlenmesi şartıyla uç ürünlere dönüştürülmesini sağlamak için geliştirilen modelle hem istihdam artırılacak hem de sektörün büyümesine katkı sağlanacaktır. Bu sayede tabii kaynaklarımızı ve madenlerimizi yurt dışına ham madde şeklinde değil uç ürün ya da ileri teknoloji ürünler olarak ihraç edeceğiz."
Bakanlık olarak MTA, MAPEG, BOREN, TAEK, EPDK, NDK ve NATEN ile birlikte 2020 Yılı Bütçe Kanun Teklifi toplamının 4 milyar 182 milyon 274 bin lira olduğunu aktaran Dönmez, "Bakanlığın bütçe teklifinin 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi içindeki oranı da yüzde 0,38" dedi.