Haberler
NATO lideri Rutte, Türkiye'yi ikna için gelmiş

NATO lideri Rutte, Türkiye'yi ikna için gelmiş

50 ülkeden İsrail'i yıkacak bir hamle daha: Tasarı resmen kabul edildi

50 ülkenin "Evet" dediği İsrail karşıtı karara 4 liderden "ret" oyu

Gayrimenkulde yeni dönem, vergide rayiç bedel tarih oluyor

Gayrimenkul alım satımında yeni dönem

İsrail Maliye Bakanı'nın 'Gazze işgal edilmeli' sözleri tepki çekti

İsrailli bakandan skandal sözler

Doğuştan Engelli Ms Hastası, Fotoğraf Tutkusuyla Ödül Kazandı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

KONYA'da doğuştan bedensel engelli İsmail Değirmenci (48), 8 yıl önce MS (multipl skleroz) hastalığına yakalandı.

KONYA'da doğuştan bedensel engelli İsmail Değirmenci (48), 8 yıl önce MS (multipl skleroz) hastalığına yakalandı. Değirmenci, hastalığını çocukluğundan itibaren tutkusu olan fotoğrafçılıkla yenmeye çalışıyor. Doğa ve manzara fotoğrafı çekerek hastalığıyla mücadele eden Değirmenci'ye, dünyada 5 ofisi bulunan Uluslararası Fotoğraf Sanatı Federasyonu'nun (FIAP), Konya'daki Sille Sanat Sarayı ofisi tarafından 'Yılın Sanatçısı' kategorisinde onur ödülü verildi.

Konya'da yaşayan İsmail Değirmenci, anne karnında iken göbek kordonunun koluna ve bacağına dolanması nedeniyle engelli doğdu. Yüzde 72 oranında engeli bulunan Değirmenci, 8 yıl önce bir bayram sabahı görme kaybı yaşadı. Hemen doktora giden İsmail Değirmenci'ye MS teşhisi konuldu. İlaç tedavisiyle 1 haftada görme sorunu ortadan kalkan Değirmenci'ye doktorlar, stresten uzak durması ve çalışmaması tavsiyesinde bulundu. Doktorların önerisini dinleyen İsmail Değirmenci, kendisini çocukluk tutkusu fotoğrafa verdi. Değirmenci, çektiği doğa ve manzara fotoğraflarıyla farklı illerde 4 sergi açtı, 5 de ödül aldı. Değirmenci en son, dünyada 5 ofisi bulunan FIAP'ın Türkiye ofisi Sille Sanat Sarayı tarafından geçen ekim ayında 'Yılın Sanatçısı' kategorisinde onur ödülüne layık görüldü.

' SAYESİNDE HASTALIĞI UNUTTUM'

Hastalığın etkilerinden uzaklaşmak için çocukluk tutkusu fotoğrafçılıkla uğraştığını belirten İsmail Değirmenci, şunları söyledi:

"İlk fotoğraf makinemi 18 yaşında aldım. 90'lı yıllarda da profesyonel makineye geçiş yaptım. MS hastası olana kadar hatıra fotoğrafı çekiyordum. MS olduktan sonra, doktor bana 'Fazla çalışma, sen gez dolaş' dedi. Ben de elime makinemi alıp, dağ taş gezdim. Fotoğraflar çektim, sergiler açtım. Fotoğraf benim hayatım oldu. Bu tutkuyla MS hastalığımı en aza indirdim. Çünkü MS bir stres hastalığı ve bunu düşük seviye de tutmayı başardım. Fotoğraf benim ufkumu açtı, hastalığımı unutturdu. Fotoğraf benim için bulunmaz bir nimetti. 2009 yılından bu yana çok büyük bir kriz geçirmedim. Fotoğraf çekmeye başladıktan sonra çok düşük seviyelerde krizleri atlattım. Çünkü benim gibi hastalar kriz geçirdiğinde gözleri görmüyor, yatalak oluyorlar."

'HAYATI OLDU'

Üyesi olduğu FIAP'tan ödül kazandığı için çok mutlu olduğunu belirten Değirmenci, "Uluslararası Fotoğraf Sanatı Federasyonu'nun Türkiye ofisi olan Sille Sanat Sarayı, uluslararası bir fotoğraf topluluğu, yaklaşık 50 ülkeden 400'e yakın üyesi bulunuyor. Geçtiğimiz ay 20 ülkeden 200 üyenin katılımıyla üyeler buluşması düzenlendi. Bana bir ödül takdim edildi. 'Hayatı fotoğraf oldu' şeklinde bir takdim ile ödüle layık görüldüm" diye konuştu.

'2 BİN MS'Lİ İLE TANIŞTIM'

Diğer ülkelerdeki MS hastalarıyla bağlantı kurduğunu ve yabancı dil bilmemesine rağmen onlarla çektiği fotoğraflar aracılığıyla anlaştığını ifade eden İsmail Değirmenci, şöyde dedi:

"Yabancı MS'li hastalarla konuşmak istedim hep ama benim yabancı dilim yok. Fotoğrafın dilinin evrensel olduğun inandım. Çektiğim fotoğraflarla hastalıkla mücadele ettiğimi anlattım. Bugün Japonya'dan ABD'ye kadar herkesle hem MS hastalığı hem de fotoğraf üzerine konuşuyorum. MS'li hastaların hep bir şeylerle uğraşması gerektiğine inanıyorum. Hastalığı unutup yeni bir hayata başlanması lazım. Ben bugüne kadar 2 bin MS'li hastayla tanıştım, hepsine de kendimi anlattım."

'I BEYİN ÇEKER, MAKİNE SADECE KAYDEDER'

Fotoğrafçılıktan önce içine kapanık yapıya sahip olduğunu ifade eden Değirmenci, şunları kaydetti:

"Fotoğraf benim aklımı aldı. Önceden ben kimseyle konuşamazdım. Karşımdan geçen birine selamı zor veren biriydim. Fotoğraf bende tutku olduktan sonra karşılaştığım herhangi birinin fotoğrafını çekebiliyorum. Fotoğraf farklı bir şey. İnsanı gülümsetir, dertlendirmez. Fotoğraf sayesinde Türkiye'nin birçok yerinde arkadaş edindim. Bana soruyorlar hep, nasıl bir makine alalım, en güzel hangisi çeker diye. Ben de onlara fotoğrafı beyin çeker, makine sadece kaydeder diyorum." - Konya

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title