Doğa Tutkunlarının Gözdesi: Bolu

MEHMET EMİN GÜRBÜZ - Yüzde 65'i ormanlarla kaplı, 200'den fazla göl ve gölete sahip Bolu'nun kayak merkezi Kartalkaya ile doğal güzellikleriyle ünlü Gölcük, Abant ve Yedigöller tabiat parkları geçen yıl yerli ve yabancı tatilcilerin ilgi odağı oldu.

Türkiye'nin en büyük iki şehri İstanbul ve Ankara arasında yer alan, Anadolu Otoyolu ve D-100 karayolu ile ulaşımın daha rahat sağlandığı Bolu, Türkiye'nin önemli doğal güzelliklerini barındırmasının yanı sıra, uluslararası standartlara sahip kayak merkeziyle sporseverlere eşsiz tatil fırsatı sunuyor.

Yüzde 65'inin ormanlarla kaplı olması ve her mevsimin renklerine ev sahipliği yapan Kartalkaya, Gölcük, Abant ve Yedigöller'in cazibesinin yurt içi ve dışındaki tanınırlığının artmasıyla turizmin merkez kentlerinden biri haline gelen Bolu'yu, 2017 yılı içerisinde yerli ve yabancı 1 milyondan fazla kişi ziyaret etti.

Abant ve Gölcük tatilcilerin ilgi odağı oldu

Kent merkezine yaklaşık 35 kilometre uzaklıkta yer alan, doğal güzelliği ve temiz havası ile tatilcilerin tercih ettiği dinlenme mekanlarının başında gelen Abant Tabiat Parkı'nı, geçen yıl yerli ve yabancı 562 bin 160 kişi ziyaret etti.

Konaklamak ve günü birlik ziyaret için Abant'ı tercih eden turistler, göl çevresinde ata ve faytona binmenin yanı sıra, piknik alanlarında dilediğince eğlenme imkanı bulurken, bir yandan bölge halkının açtığı küçük dükkanlarda yöresel ürünlerin tadına bakabiliyor.

Merkeze yakın olması dolayısıyla ulaşımın kolay sağlandığı ve özellikle bahar aylarındaki renk cümbüşüyle doğaseverlere kartpostallık görüntüler sunan Gölcük Tabiat Parkı, Abant'ın ardından tercih edilen yer oldu. 2017'de yerli ve yabancı 454 bin 862 tatilci parkı ziyaret etti.

Yaz ve bahar mevsimlerinde ormanın göknar ve kayın ağaçlarıyla bezeli bitki örtüsünü suyun üzerine yansıtarak tatilcilere eşsiz manzaralar sunan Gölcük, kış aylarında da içerisindeki yapay göletin yüzeyinin buz tutmasıyla meraklı ziyaretçilerin tehlikeli yürüyüşlerine sahne olabiliyor.

Virajlı yolları ve merkeze uzaklığına rağmen bünyesinde barındırdığı birbiriyle bağlantılı 7 doğal gölüyle turistlerin yanı sıra, bahar mevsimlerinde oluşan renk cümbüşünü ölümsüzleştirmek isteyen fotoğrafçıları da cezbeden Yedi Göller Milli Parkı, sporseverler ile kampçıların sıklıkla tercih ettiği sakin mekanlardan biri olarak biliniyor.

Etrafını saran bitki örtüsünün ve içerisinde bulunduğu mevsimin renklerine bürünebilen Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıgöl göletlerinin bulunduğu park, Abant ve Gölcük'ten sonra 160 bin 929 yerli ve yabancı ziyaretçiyle kentin tekrar tekrar keşfedilen güzellikleri arasında yer buldu.

"Saklı Cennet" olarak da tabir edilen Yedigöller'e gelen tatilciler, dinginliğin zirveye ulaştığı patika yollarda, rüzgarların uğultusuyla dans eden yaprak seslerinin verdiği huzurda, metropol kentlerin zihinlerinde oluşturduğu gürültü kirliliğinden arınma fırsatını yakalıyor.

Köroğlu Dağları'nın zirvesinde kayak keyfi

Bolu, Türkiye'nin önemli kış turizm merkezlerinde biri olan Kartalkaya Kayak Merkezine de ev sahipliği yapıyor.

Köroğlu Dağları'nın zirvesinde yer alan ve 10 Aralık'ta, kar kalınlığının 50 santimetreyi geçmesiyle 2017-2018 kayak sezonunu açan Kartalkaya, 2 bin yatak kapasiteli 5 oteliyle yerli ve yabancı misafirlerini ağırlıyor.

Sezonun açıldığı geçen Aralık ayının sadece üçte birlik diliminde günü birlik ve konaklamak için gelen yaklaşık 50 bin yerli ve yabancı turist, toplam uzunluğu 70 kilometre 25 pistte kayak ve snowboard yaparak beyaz örtünün keyfini çıkardı.

" Bolu'ya gelecekler mutlu olup dönecekler"

Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bolu'nun doğası itibariyle cennetten bir köşe olduğunu dile getirdi.

Bolu deyince hemen akla Gölcük, Yedigöller ve Abant'ın geldiğini ancak Mudurnu, Göynük, Seben ve diğer ilçelerle düşünüldüğünde yılda bir buçuk milyonun üzerinde misafir ağırladıklarını anlatan Yılmaz, "Nüfus merkezde 165 bin, tamamı 300 bin ise gelen turist sayısı ile bunu kıyasladığınızda aslında Bolu sıradan bir yer değil. Ama beklediğimiz de bu değil." dedi.

Bolu'nun turizm, spor, sağlık ve üniversite kenti olması için çalıştıklarını vurgulayan Yılmaz, "Öyle olunca da burası her geçen gün çok daha farklı bir turist yapısı ile karşı karşıya. Bizim özelliğimiz, tabiatımızın güzelliğidir. Eğer turizme hizmet edecek yapıyı planlı ve projeli olarak sağlıklı oluşturabilirsek, gelecek nesiller de Bolu'ya gelecek, mutlu olup dönecekler." diye konuştu.

Bir ayda 50 bin kişi ziyaret etti

Batı Karadeniz Otelciler Derneği Başkanı ve Grand Kartal Otel Yönetim Kurulu Başkanı Halit Ergül de Kartalkaya'da sezonun güzel başladığını söyledi.

Sezonun 10 Aralık'ta açıldığını anlatan Ergül, "Kar yağışı Aralık ayının ilk haftasında etkisini gösterdi ve bizim için çok iyi oldu. Tatilciler de bölgemize çok büyük ilgi gösterdi. Yeni yılla ilgili olarak 15 Aralık'ta, tüm otelci arkadaşlarımızla yoğun ilgi nedeniyle satışlarımızı kapatmıştık. Toplamda 2 bin yatak kapasitesi ve 5 otelin yer aldığı Kartalkaya'yı Aralık ayı içerisinde yaklaşık 50 bin kişi ziyaret etti." şeklinde konuştu.

Tatilcilere üst seviyede hizmet verdiklerini anlatan Ergül, kayak merkezinde toplam uzunluğu 70 kilometre olan 25 adet pistin yer aldığını, tatilcilerin pistlerde rahat bir şekilde kayak ve snowboard yapabildiğini söyledi.

Ergül, kayak merkezinde kar durumunun iyi olduğunu belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Önümüzdeki hafta içerisinde 40 santim civarında kar yağışı bekliyoruz. Sezon geçen yıllara göre çok iyi başladı ve iyi de gidiyor. Kartalkaya'da kar kalitesinin yüksek olmasına denizden uzak olması ve soğuk havaların da etkisi büyük. Hava soğuk olunca kar donuyor, erimesi ve cıvıması olmuyor diğer yerlere nazaran. Burasının ulaşımı kolay. Daha iyi bir yere gitmek isteyenlerin Sarıkamış'a gitmesi gerek. Ankara ve İstanbul gibi illerden kısa süreli tatil yapacak olanlar için orası da çok uzak. Yakın yerlerdeki en iyi kar kalitesi Kartalkaya'da." ifadesini kullandı.