Diyarbakır Tgf, Başbakan Yıldırım'a Mektup Gönderdi: Güneydoğu'da Gazetecilerin Can Güvenlikleri...
Mardin'in Midyat İlçesi'nde dün PKK'lı teröristlerin İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne düzenlediği 3 polisin şehit olduğu, 3 sivilin de hayatını kaybettiği saldırıyı takip eden gazetecilerin saldırıya uğramasına Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Diyarbakır'a gelerek tepki gösterdi.
Mardin'in Midyat İlçesi'nde dün PKK'lı teröristlerin İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne düzenlediği 3 polisin şehit olduğu, 3 sivilin de hayatını kaybettiği saldırıyı takip eden gazetecilerin saldırıya uğramasına Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Diyarbakır'a gelerek tepki gösterdi. TGF, Başbakan Binali Yıldırım'a bir mektup göndererek, Güneydoğu'da görev yapan gazetecilerin can güvenliklerinin ciddi tehdit altında olduğunu bildirdi.
Midyat İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne PKK'lıların bombalı araçla yaptığı saldırıyı takip etmek üzere ilçeye giden gazeteciler BBC Türkçe servisi muhabiri Hatice Kamer, AFP muhabiri Mahmut Bozarslan ile serbest gazeteci Sertaç Kayar, bir grubun saldırısına uğradı. Saldırgan grup ilçede bulunan diğer gazetecileri de tehdit etmesi üzerine gazeteciler görevlerini tamamlayamadan ilçeden ayrılmak zorunda kaldı. Taş ve yumruklu saldırıya uğrayan gazeteciler Midyat Devlet Hastanesi'nde tedavi görürken hastaneye giden Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Veysi İpek de aynı grubun saldırısına uğrayarak yaralandı.
Saldırılar üzerine Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Yılmaz Karaca, beraberinde bazı yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Diyarbakır'a gelerek, yaralı gazetecilere geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti'nde basın açıklaması yapan Karaca, saldırıları kınadı. Midyat'ta şehit olan polis memurları ile hayatlarını kaybeden sivillerin ailelerine başsağlığı dileyen ve terör saldırısına kınayan Karaca, bölgedeki gazetecilerin de zor şartlar altında görev yaptığını kaydetti. Karaca, şöyle dedi:
"Burada görev yapan arkadaşlarımız zaman zaman evsiz kalarak, çocuklarını nereye göndereceklerini bilmeyerek görev yapıyorlar. Ben öncelikle burada görev yapan bütün arkadaşlarımı kutluyorum. Midyat'da dün istenmeyen olaylarda 3 arkadaşımız ve hastaneye onları ziyarete giden Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Veysi İpek'te güvenlik güçlerinin saldırısına maruz kaldı. Arkadaşlarımız AK Parti İlçe Başkanının yanında bulunan kişilerinde teşvikiyle darp edilmiş. Bununla bitmeyip farklı haber kanallarında görev yapan arkadaşlarımızın araçları yakılmış ve arkadaşlarımız tehdit edilmiştir. Güneydoğu'da maalesef arkadaşlarımız dağa kaçırılıp bir süre sonra bırakılmaktadır. Biz devletimizden, hükümetimizden Güneydoğu'da arkadaşlarımızın güvenliğini istiyoruz. TGF ve Türkiye'de bulunan tüm gazeteciler ülkenin birliğine, bütünlüğüne her zaman destek olmaya hazırdır. Bölgede görev yapan gazetecilerin kameraları, fotoğraf makineleri ve kalemleri sanki bir silahmış gibi, bombaymış gibi meslektaşlarımıza darbe vurulmakta ve zulm edilmektedir."
Güneydoğunun kalbi Diyarbakır'dan seslendiklerini dile getiren Karaca, "Sayın Başbakana sesleniyorum, Diyarbakır'daki gazetecilerin bu sıkıntılarının sona erdirilmesi ve güvenliklerinin sağlanmasını istiyoruz. Yönetim kurulu olarak Başbakanı iletilmek üzere bir mektup hazırladık. Biz hiç bir tarafın yanında değiliz. Hiç bir kesimin borazanı olmadık. Bizim amacımız sadece Güneydoğu'daki arkadaşlarımızın huzur içinde görev yapmasını bekliyoruz. TGF olarak bu arkadaşlarımızın yanında olduğumuzu bilmelerini istiyorum" dedi.
Karaca'nın konuşmasının ardından TGF Genel Sekreteri İbrahim Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım'a gönderilen mektubu okudu. Mektupta şöyle denildi:
"Sayın Başbakanım TGF yönetim kurulu olarak öncelikle ülkemizin karşı karşıya bulunduğu hain terör saldırıları şiddetle kınıyoruz. Şehitlerimize ve hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yüreği yaralı tüm halkımıza da başsağlığı diliyoruz. Ülkemizde gazetecilik görevini yerine getirmekten başka hiç bir amacı olmayan meslektaşlarımızın can ve mal güvenlikleri ne yazık ki, ciddi tehdit altındadır. Özellikle Güneydoğu'da görev yapan gazeteciler her an ölümle burun buruna olmanın çok ciddi tehlikesini yaşıyor. Meslektaşlarımız sanki terörün sebeplerinden biriymiş gibi itilip, kakılıp, dövülüp darp ediliyorlar. Sayın Başkanım, sıcak bölgede görev yapan güvenlik güçlerimizin içerisinde bulunduğu psikolojik durumu elbette anlıyoruz. Ancak hiç kuşku yok ki, benzer psikolojiyi meslektaşlarımızda fazlasıyla yaşıyor. Güvenlik güçlerimizin basın mensuplarının görev haklarının, güvenlik içinde korunup kollanması yönünde talimatlandırılması içinde bulunduğumuz sancılı günlerde en önemli arzumuz ve beklentimizdir."
TGF heyeti daha sonra kentte görev yapan gazetecilerin sorunlarını dinleyip, Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy'u makamında ziyaret etti.