Haberler
Lübnan-İsrail arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan-İsrail arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

Diyarbakır Dbp Eş Başkanı Yüksek-2

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Demokratik Bölgeler Partisi Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, 1 Kasım seçimlerinden bu yana 4 bin resmi parti üyesi ve 75 Belediye eş başkanlarının tutuklandığını, 56 Belediye'ye kayyum atandığını belirterek, Türkiye'de hapishaneler, cezaevleri ve yargının siyasetin bir aracı haline...

Demokratik Bölgeler Partisi Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, 1 Kasım seçimlerinden bu yana 4 bin resmi parti üyesi ve 75 Belediye eş başkanlarının tutuklandığını, 56 Belediye'ye kayyum atandığını belirterek, Türkiye'de hapishaneler, cezaevleri ve yargının siyasetin bir aracı haline getirildiğini söyledi. Anayasa değişikliğinin Referanduma sunulması halinde kişiler üzerine değil, sistem üzerine bir kampanya yürüteceklerini söyleyen Yüksek, Referandumdan evet çıkmayacağını da söyledi.

DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, Eş Genel Başkanvekili Gülcihan Şimşek, MYK üyeleri ile birlikte düzenlediği basın toplantısında gündem ile ilgili açıklamalarda bulundu. 1 Kasım seçimlerinden bu yana 4 bin resmi üyeleri ile 75 Belediye eş başkanlarının tutuklandığını, 56 Belediyeye ise kayyum atandığını söyleyen DBP Eş Genel Başkanı Yüksek, tamamı siyasi faaliyetlerinden dolayı tutuklu bulunan arkadaşlarının serbest bırakılmasını istedi. Türkiye'de siyaset yapanların cezaevlerinde işi olmadığını ve bunların sokakta, mecliste, belediyede siyaset yapmaları gerektiğini söyleyen Yüksek, "Siyaset biçimi ve tarzı ne olursa olsun, siyasetin tutuklama ile engellenmesi Ortaçağ'da kaldı. Demokrasi usulü bu değildir. Demokrasi ülkelerinde olmaması gerekiyor. Türkiye'de hapishaneler, cezaevleri ve yargı siyasetin bir aracı haline getirilmiştir" dedi. DBP Eş Genel Başkanı Yüksek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"DEMOKRATİK SİYASETTE ISRAR EDECEĞİZ"

"Sorunlar bu şekilde çözülmez. Bu ülkede sorunlar demokratik bir şekilde siyaset ile çözülebilir. Mağduriyet yaşanmasına rağmen, temsil ettiğimiz halk kitlelerinin baskı altına alınmış olmasına rağmen, biz bu ortamda demokratik siyasette ısrar edeceğiz. Sorunların çözüm yolu siyasettir. Bunun dışında yol ve yöntemler Türkiye toplumuna fayda getirmez. Acının ne olduğunu görüyoruz. Çatışmanın ve savaşın ne anlama geldiğini iyi biliyor ve iliklerimize kadar hissediyoruz. Halkımıza ve Türkiye toplumuna nasıl ateş düşürdüğünü biliyoruz. Savaş ve çatışma ortamının devamlığını meşrulaştırmak için devlet ve hükümet yetkilileri büyük yanlışlar yapıyor. Açıklamaların tamamı ölümü kutsayan açıklamalardır. İnsanların ölmesi iyi bir şey değildir. 'Ölmek kutsaldır' diye bir siyaset yoktur. İnsanlar çatışma ortamından rahatsız ve bu ülkede herkes mutsuz. Savaş süreçlerinden geçen toplumlar siyaseti keşfetti. Biz neden ülke olarak bunu keşfedemiyoruz. Bir an önce çatışmalı ortamın son bulması ve ülkenin huzur ortamına evirilmesi gerekiyor."

Kamuran Yüksek, Meclis Genel Kurulu'nda görüşmeleri devam eden Anayasa ile ilgili ise, "Binlerce siyasetçi tutuklu olduğu bu OHAL zemininde anayasayı tartışmak bile mümkün değildir. Demokratik bir anayasa oluşturulmasını bizde istiyoruz. Türkiye'de bugüne dek anayasalar OHAL dönemlerinde düzenlenmiştir. 1924 anayasası ile Türkiye yönetildi. Bu da savaş koşullarında düzenlenen anayasadır. 1960'da darbe anayasası düzenlendi. Yine OHAL ve savaş döneminde gerçekleşti. 1980 anayasası meclisin feshedildiği, bugün olduğu gibi belediyelere kayyum atanan bir dönemde çıkarıldı. Baskı ortamında anayasa yapıp, topluma kabul ettiriyor. Demokratik bir zeminde bir anayasanın yapılmıyor olmaması, herkes tarafından eleştiriliyor. Sivil ve demokratik bir anayasa getirilmelidir. Toplum ve siyaset tartışmadan anayasa çıkarılamaz. Bugün gelinen noktada, olağan üstü koşullarda anayasa çıkarılıyor. Siyaset tartışamıyor, HDP ve DBP ile muhalefetin tartışamadığı bir anayasadır. Meclis'te tartıştığı söylenemez. Bundan önceki anayasalardan bir farkı da olmaz. Bu kabul etmediğimiz noktadır. Anayasa yapımı karşıtı değiliz, başkanlık sistemine karşıyız noktasında değiliz. Bugün dahi, mecliste görüşmeleri devam eden anayasa görüşmeleri, böyle bir süreçte anayasa yapmak yerine, bu süreci durdurup geri çekerse, bizlerinde görüşlerinin dahil olduğu, toplumun fikirlerinin dahil olduğu bir anayasa geliştirilse uzlaşırsak destekleriz" diye konuştu.

"ÇİFT BAŞLILIK İSE O ZAMAN VALİLİK YADA BELEDİYELERİ DE KALDIRALIM"

DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, Anayasa değişikliğinde Türkiye'deki idari sistemin tamamının değil, sadece tepesinin bulunduğunu belirterek, "Peki devamı, valiler ne olacak? En son Başbakan, 'Çift başlığı ortadan kaldıralım' diyor. Neden hem vali hem belediye başkanı var. O zaman onu da ortadan kaldıralım. İş yapacak belediye kaymakamdan izin almak zorunda. Böyle bir yönetim olmaz. Hadi idari sistemi değiştirelim. Sadece belediyeler yönetsin kentleri ya da valiler yönetsin ancak seçimle gelsin. Hem başbakan hem Cumhurbaşkanı problem ise vali ve belediyede sorundur. Bu darbe biçimidir. Türkiye'de tartışılması gereken onlarca konu var. Bütün bu karmaşaları ortadan kaldıralım. Ülkenin birçok biriken problemi var. Bunların çözümünü yerelden çözmek mümkündür" dedi. Anayasa değişikliğinin meclisten geçip Referanduma sunulması halinde ise DBP Eş Genel Başkanı Yüksek, şöyle konuştu:

"Türkiye'nin sorunları çözülmek isteniyorsa, konuşularak yapılır. Ancak, mesela AKP kendini nasıl iktidarda tutacak. Yarın kişi değiştiğinde yeniden anayasa mı çıkarılır. Partilerin geleceğine göre anayasa yapılmaz, ülke ve toplumun geleceğine göre anayasa çıkarılır. Yanlış bir süreç işliyor. Meclis'ten geçse bile referandumda 'Evet' çıkmaz. Gerilim ortamında bu kadar kendine ve parti çıkarlarına göre çıkarılmak istenen anayasa çerçevesi toplum tarafından onay görmeyecektir. Gözlemlerimiz budur. Partimizin gördüğü, çözüm süreci askıya alındıktan sonra ülkenin geldiği durum, ekonomik bunalım ve savaş ortamı değerlendirildiğinde AKP hükümetine ders vermek ve dur demek için fırsat kolluyor. Toplum referandum ile AKP'ye 'Dur' diyecek. Aylardır ülke yüzde 51'i görmediği için gündeme getirmedi. MHP ile vardığı uzlaşma ile Meclis Genel Kurulu'na getirdi. Ancak geçemeyecek. Biz Referanduma gelmesi durumunda kişiler üzerine değil, sistem üzerine sistemin sorunları üzerine bir kampanya yürüteceğiz."

DBP Eş Genel Başkanı kuran Yüksek, son olarak tutuklanan Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk7ün sağlık sorunları nedeniyle bir an önce serbest bırakılmasını isteyerek, "Türk'ün sağlık durumu gittikçe kötüleşiyor. Yargılanabilir, ancak hukuki bir yargılanma yapılmalıdır. Bu hukuksuz tutuklamanın sonlanması ve sağlık durumlarından dolayı tutuksuz yargılanması gerekiyor" diye konuştu.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title