Diyarbakır'da İsrail Saldırılarına Protesto
Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu birleşenleri, İsrail'in Filistin ve Lübnan'a yönelik saldırılarını protesto etti. Açıklamalarda, uluslararası hukuk ihlalleri ve insani değerlerden yoksun saldırılar kınandı. Platform üyeleri, 'Orta Doğu'daki katliamlar durdurulsun, onurlu bir barış sağlansın' çağrısında bulundu.
(DİYARBAKIR) - Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu birleşenleri, İsrail'in Filistin ve Lübnan'a yaptığı saldırıları protesto etti. Açıklamada, "Son yüzyılda olanlar ve izlenen politikalar başta İsrail ve onu destekleyen emperyalist devletlerin savaşı bitirme niyetinde olmadığını göstermektedir, uluslararası sözleşmeler ve hukuk ihlal edilmekte, savaş ve insanlık suçu gün geçtikçe şiddetini arttırmakta ve yayılmaktadır. Yapılan saldırılar insani değerlerden yoksunluğu ve bir barbarlığı temsil etmektedir" denildi.
İsrail'in Filistin ve Lübnan'a düzenlediği saldırılar, Diyarbakır'da çok sayıda sivil toplum kuruluşunun yer aldığı Emek ve Demokrasi Platformu birleşenleri tarafından protesto edildi. Yenişehir ilçesindeki Ofis semtinde bir araya gelen platform üyeleri, " Orta Doğu'daki katliamlar durdurulsun, onurlu bir barış sağlansın" yazılı pankartın açtı. Basın açıklamasını okuyan Eğitim Sen 1 Nolu Şube Eş Başkanı Faruk Ercan, İsrail'in saldırıları insani değerlerden yoksun olduğunu ifade ederek, saldırıların mağduru sivil halklar olduğunu söyledi.
"Siyonist, ırkçı İsrail hükümeti uluslararası emperyalist güçlerden aldığı destekle insanlık suçu işlemeye devam etmektedir" diyen Ercan, şöyle konuştu:
"Son yüzyılda olanlar ve izlenen politikalar başta İsrail ve onu destekleyen emperyalist devletlerin savaşı bitirme niyetinde olmadığını göstermektedir, uluslararası sözleşmeler ve hukuk ihlal edilmekte, savaş ve insanlık suçu gün geçtikçe şiddetini arttırmakta ve yayılmaktadır. Yapılan saldırılar insani değerlerden yoksunluğu ve bir barbarlığı temsil etmektedir. 7 Ekim'de gelişen saldırıların ardından İsrail'in başlattığı savaştan bu yana Filistin'de 16 bin 456'sı çocuk ve 11 binin üzerinde kadın olmak üzere 40 binden fazla Filistinliyi katletmiştir. Ayrıca savaşta yüz binlerce sivil yaralanmış, binlerce çocuk kaybolmuş ve Filistin halkının büyük bölümü yerinden edilmiştir. Güvenlik gerekçesi ile Filistin'de kadın, çocuk demeden sivilleri katleden İsrail devleti aynı gerekçe ile Lübnan'da sivil halka yönelik katliamlar gerçekleştirmeye başlamıştır. Bir taraftan egemen devletlerin sömürgeci politikalarına maruz kalan Lübnan Halkı diğer taraftan da İsrail Devleti'nin savaş ve şiddet politikalarına maruz kalmaktadır. Hizbullah yöneticilerine dönük operasyonlar gerçekleştirildiği iddiasıyla sivil halkı da hedef alan savaş politikaları bu savaşın stratejik hedefler doğrultusunda gerçekleştirildiğini ortaya koymaktadır. Hizbullah-İsrail çatışması, uzun yıllardır Orta Doğu'daki istikrarsızlığın bir devamı niteliğindedir. Siyonist İsrail ve İran molla rejimi arasındaki çekişme ve bu çekişmenin yansıması olarak son günlerde yoğunlaşan gerginlik yüz binlerce sivilin hayatını kaybetmesine neden olmuştur. İsrail devletinin Lübnan'a yönelik son saldırısında yüzlerce sivil yurttaş hayatını kaybetmiş ve devam eden hava saldırılarından dolayı 1 milyona yakın insan göç etmeye mahkum bırakılmıştır" dedi.