Diyarbakır'da 8 Kişinin Öldüğü Kavganın Davası Sivas'ta Görüldü

Diyarbakır'ın Hazro ilçesine bağlı Çitlibahçe köyünde 2013 yılı ağustos ayında Uğurlayan ve Tekin aileleri arasında çıkan, 8 kişinin ölümü, 6 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan silahlı kavgaya ilişkin açılan ve güvenlik gerekçesi ile Sivas'a alınan davanın ilk duruşması yapıldı. İlk duruşmada Uğurlayan ailesinden 3, Tekin ailesinden 1 kişi tahliye edildi.

Diyarbakır'ın Hazro ilçesine bağlı Çitlibahçe köyünde, Tekin ve Uğurlayan aileleri arasında, 2 gencin PKK'ya katılması nedeniyle 17 Ağustos 2013 tarihinde silahlı kavga çıktı. Kavgada Uğurlayan ailesinden Mehmet Salim Uğurlayan, Bedriye Uğurlayan, Aysel Uğurlayan ve Remziye Daşlık ölürken, Şeyan, Behçet, Heybet ve Sümbül Uğurlayan ise yaralandı. Tekin ailesinden ise Şevin, Şadiye, Abdullah ve Muhammed Tekin ölürken, Remziye ve Rojhat Tekin ise yaralandı.

ÖLENLERİN YAKINI BİR KADINDA SİLAH VE MERMİ BULUNDU

Olay sonrasında soruşturma başlatan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca 8'i tutuklu 14 kişi hakkında hazırlanan ve Diyarbakır 6'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen dava güvenlik gerekçesi ile Sivas 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Bugün başlayan duruşma öncesi Sivas Adliyesi ve çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı. Adliye çevresinde arama noktaları oluşturularak binaya girenler iki kez polis ekipleri tarafından arandı. Adliyenin bulunduğu cadde ve sokaklar barikatla çevrilerek yollar trafiğe kapatıldı. Polis ekiplerinin Sivas-Kayseri karayolunda gerçekleştirdikleri yol kontrolleri sırasında arama noktasında F.İ. adlı bir kadının üzerinde tabanca ve mermi ele geçirildi. Kadının olayda hayatını kaybedenlerin yakını olduğu ve duruşmayı izlemeye geldiği belirtildi.

SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİLER

Sivas E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Heybet Uğurlayan, Ferzende Uğurlayan, Fesih Uğurlayan, Gani Uğurlayan, Veysi Uğurlayan geniş güvenlik önlemi altında adliyeye getirilerek duruşmaya çıkarıldı. Erzincan T Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan sanıklardan Mehmet ve Ömer Tekin ile Diyarbakır D Tipi Cezaevinde bulunan İzzet Tekin Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile mahkeme heyetine ifade verdi. Tutuklu sanıklardan Gani Uğurluyan mahkemedeki ifadesinde Türkçe'yi iyi bilmediği için 4 sayfalık Türkçe ifade sundu. Uğurluyan ifadesinde, "Çatışma anını görmedim, çatışmaya katılmadım. Annem, 'kardeşini vurdular' deyince örgütün vurduğunu düşündüm. Kardeşimi vurunca beni de vuracaklar diye bende kaçtım. Tekin ailesiyle bu olaydan önce bir problemimiz olmamıştır. Olay günü sol elimi kullanamıyordum. Diyarbakır'dan, Ankara'ya beni sevk ettiler genel cerrahi de ameliyat oldum." dedi.

"TAHLİYEMİ DEĞİL BERAATİMİ İSTİYORUM"

Erzincan'dan SEGBİS sistemiyle ifadesi alınan Mehmet Tekin ise suçlamaları kabul etmeyerek, "Bir canilik yapsam gelip polise teslim olmazdım. Tahliyemi değil, beraatimi talep ediyorum" şdiye konuştu. Sanıklardan Heybet Tekin ise, "Çatışma seslerini duyunca olay yerine geldiğimde herkes yerde yatıyordu. Mesafe uzaktı ateş edenler görünmüyordu." ifadelerini kullandı. Diğer sanıklar da benzer ifadeler vererek tutuksuz olduklarını dile getirdi.

Mahkemede Sümbül Uğurlayan, Hafsik Uğurlayan, Abdürrahman Uğurlayan, Rınde Uğurlayan, Nesihat Uğurlayan, Şeyan Uğurlayan, Saime Uğurlayan müşteki olarak ifade verdi. Bu arada Türkçe bilmeyen Sümbül Uğurlayan mahkemeye ifadesini tercüman aracılığıyla iletti.

4 KİŞİ SERBEST BIRAKILDI

Yaklaşık 11 saat süren duruşma sonunda savcı, PKK terör örgütü tarafından aile mensuplarını geri almak için uğraş sonucu tehdit edildikleri ve söz konusu çatışmanın yaşandığı dikkate alındığında; sanıklar Gani, Veysi, Ferzende, Heybet ve Fesih Uğurlayan'ın eylemlerinin TCK 25'inci maddesince düzenlenen meşru savunma sınırları içerisinde kalma ihtimali dikkate alınarak tahliyelerini, diğer sanıklar Ömer ve Mehmet Tekin'in tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti alınan ifadelerin ardından tutuklu sanıklardan Ferzende, Gani, Veysi Uğurlayan ile Mehmet Tekin serbest bırakıldı. 3 Tutuklunun kaldığı duruşma 21 Mayıs'a ertelendi.

İDDİANAME

Davayla ilgili olarak Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianamede 8 kişinin ölümüyle sonuçlanan kavganın Uğurlayan ailesinden Ramazan ve Osman Uğurlayan'ın terör örgütü PKK'ya katılmasından Tekin ailesini sorumlu tutmasıyla yaşandığı belirtildi. Olayda ölenlerden Mehmet Salim'in oğlu Ramazan (17) ile şüpheli Gani Uğurlayan'ın oğlu Osman'ın (17), Tekin ailesinin ikametinin arka tarafında hayvan otlattıkları sırada kayboldukları, Tekin ailesinden Erdal ve Ömer Tekin'in yardımıyla bu çocukların kandırılarak terör örgütüne götürüldüğü iddiası üzerine husumet yaşandığı belirtildi.

UĞURLAYAN AİLESİ, TEKİN AİLESİNİ SORUMLU TUTTU

Köye giden Uğurlayan ailesi fertlerinin Tekin ilesi fertleri ile yaptığı görüşmeden sonuç alamadıkları belirtilirken, Erdal Tekin ve Ömer Tekin tarafından çocukların Lice ilçesi Çavundur köyüne götürüldüklerinin maktul Mehmet Salim tarafından öğrenilmesi üzerine Veysi, Heybet, Behçet, Ferzende ve Gani'nin Çavundur köyüne gittikleri, buraya giderken yolda Erdal Tekin ile karşılaştıkları, Erdal Tekin'in aracına binip geldiği yöne hareket ettiği, aracının kornasına uzun uzun basarak bir evin orada durduğu, araçtan Mehmet Salim'in inerek söz konusu evi kontrol ettiği ve çocukları bu evde gördüğü, köy halkının engellemesi üzerine evin içerisine girip çocukları alamadığı, ev sahibinin "Çocukları buraya Erdal getirdi gidin ondan isteyin" dediği ve Erdal'ın ise "Siz vatan hainisiniz, siz göreceksiniz" diye çıkıştığı, olay büyümeden Mehmet Salim'in evin önünde bulunan çocuklara ait ayakkabıları alarak köylerine geri döndükleri, Erdal Tekin'in daha önce köye dönmüş olması nedeniyle kendi evinin önünde Uğurlayanlar'ın önünü kestiği, yanında Hasan, Yahya ve Hasıl varken Erdal'ın şahısların üzerine yürüdüğü, Hasan Tekin'in engel olduğu ve Uğurlayan ailesine hitaben "Biz sizin çocuklarınızı 19.00'a kadar bulup getireceğiz, siz bir şey yapmayın" dediği belirtildi.

ÖRGÜTTEN BİRİ AİLEYİ TEHDİT ETTİ

Ancak ailelerin beklemesine rağmen çocukların teslim edilmediği belirtilen iddianamede akşam hava karardıktan sonra örgütün bölge sorumlusu 'Reber' kod adlı Mehmet Şah İldeniz ve yanında bir örgüt mensubunun meseleyi görüşmek için Mehmet Salim'in evine geldikleri, örgüt mensuplarının "Siz sesinizi çıkarırsanız size büyük ceza keseceğim, sesinizi çıkarırsanız sizi buradan kovacağım, olayı fazla kurcalamayın' diye tehditte bulunduktan sonra Mehmet Salim'in üzerine yürüdükleri ve daha sonra ikametten ayrıldıkları ifadelerine yer verildi. Bu gelişme üzerine Uğurlayan ailesinin kayıp çocukları, Ramazan ve Osman Uğurlayan'ın PKK'nın dağ kadrosuna katılmalarını sağlamak amacıyla Erdal ve Ömer Tekin'in aracı oldukları, çocukları Lice ilçesi Çavundur köyüne götürerek örgüte katılmalarını sağlamaları nedeni ile iki aile arasında husumet başladığına dikkat çekildi. Bu olayın ertesi günü Tekin ailesinden Mehmet Salim'e 'Çocuklarınızı teslim edeceğiz' yönünde telefon açılması üzerine Uğurlayan ailesinin, Tekin ailesinin ikametine gittiği ve burada her iki aile arasında silahlı çatışma çıktığı, çatışma sırasında Uğurlayan ailesinden Mehmet Salim, Bedriye, Aysel Uğurlayan ve Remziye Daşlık'ın öldüğü, Şeyan, Behçet, Heybet ve Sümbül Uğurlayan'ın yaralandığı, Tekin ailesinden ise Şevin, Şadiye, Abdullah ve Muhammed Tekin'in öldüğü, Remziye ve Rojhat Tekin'in ise yaralandığı belirtildi.

4'ER KEZ MÜEBBET İSTENDİ

İddianamede, saldırıyı gerçekleştirdikleri gerekçesiyle tutuklu sanıklar Heybet, Ferzende, Fesih, Gani, Veysi ile Mehmet ve Ömer Tekin hakkında TCK'nın "Kasten adam öldürmek", "Adam yaralama" ve "Ruhsatsız silah taşıma" suçlarından 4'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ise ile 6'şar yıl hapis cezası talep ediliyor.