Diyanet-Sen Başkanı, Televizyon Programlarına Aile Yapısını Olumsuz Etkilediği İçin Son Verilmesini İstedi
Diyanet-Sen Samsun 1 Nolu Şube Başkanı Murat Akkuş, gündüz kuşağı televizyon programlarının aile yapısını olumsuz etkilediğini belirterek bu yayınlara son verilmesi çağrısında bulundu. Akkuş, bazı programların içeriklerinin çocuk istismarı ve şiddet gibi unsurlar barındırdığını ifade etti ve toplumun ahlaki değerlerini korumak için medya kuruluşlarına sorumluluk çağrısında bulundu.
Diyanet-Sen Samsun 1 Nolu Şube Başkanı Murat Akkuş, gündüz kuşağı televizyon programlarının aile yapısını olumsuz etkilediğini belirterek bu tür yayınlara son verilmesi çağrısında bulundu.
Akkuş, Büyük Aile Platformu tarafından başlatılan imza kampanyasına destek amacıyla 81 ilde eş zamanlı düzenlenen basın açıklamaları çerçevesinde, "Bugün burada aile eylem planımız çerçevesinde Büyük Aile Platformu'nun başlattığı imza kampanyasına destek vermek amacıyla 81 ilimizde yapacağımız basın açıklamaları ile start veriyoruz." dedi.
Bazı televizyon programlarının içeriğinde çocuk istismarı, cinsel saldırı, şiddet, cinayet ve çarpık ilişkiler gibi unsurların yer aldığını dile getiren Akkuş, bu içeriklerin kamuoyuna olağanlaştırılarak sunulmasının vicdanları yaraladığını ifade etti.
Söz konusu yayınların yalnızca bireyleri değil, tüm toplumu olumsuz etkilediğini vurgulayan Akkuş, şunları kaydetti:
"Aile kurumu zedelenmekte, çocuklarımızın ve gençlerimizin masum dünyası telafisi güç biçimde kirlenmektedir. Medyanın bu yöndeki etkisi, kötülüğü meşrulaştırmakta, şiddeti, iftirayı ve sapkınlığı sıradanlaştırmaktadır. Her türlü şiddet unsurunun yer aldığı bu programlar, şiddeti özendirici ve izleyicilerin duyarlılığını körelten biçimde sunulmaktadır. Bu normalleştirme ile toplumun ahlaki dokusu bozulmakta, aileler travmatize edilmekte, gençlerin ve çocukların aile kurumuna bakışı olumsuz etkilenmektedir" dedi.
Akkuş, Gündüz Kuşağı Programları Yayın Etik İlkeleri'nin yeterli olmadığını savunarak şu değerlendirmede bulundu:
"Bu yayınları gerçekleştiren birkaç ismin sözde adalet savaşçısı gibi lanse edilerek, toplumun belli kesimlerinin yozlaşmış, devlet sisteminin ise iflas etmiş gösterilmesi kabul edilemez. Herhangi bir fayda üretmeyen, toplumu olumsuz etkileyen bu yayınlara derhal son verilmelidir."
Yayıncılık sorumluluğunun altını çizen Akkuş, medya kuruluşlarının ve içerik üreticilerinin toplumun ahlaki, kültürel ve manevi değerlerini destekleyecek bir yayın politikası benimsemeleri gerektiğini söyledi.
Akkuş, "Yayıncılık, insan ruhunu kirleten değil, insana değer veren, iyi örnekleri görünür kılan bir görev üstlenmelidir." ifadesini kullandı.
