Diyanet İşleri Başkanvekili Keleş Açıklaması
Diyanet İşleri Başkanvekili Ekrem Keleş, "Diyanet sadece Türkiye'nin değil Balkanlar'ın, gönül coğrafyamızın, Latin Amerika'daki, dünyanın en çok Müslüman nüfusunu barındıran ülkelerin de Diyanetidir.
Diyanet İşleri Başkanvekili Ekrem Keleş, "Diyanet sadece Türkiye'nin değil Balkanlar'ın, gönül coğrafyamızın, Latin Amerika'daki, dünyanın en çok Müslüman nüfusunu barındıran ülkelerin de Diyanetidir. Diyanet İşleri Başkanlığı, dünyanın dört bir tarafına uzattığı hizmetleriyle dünyanın Diyaneti haline gelmiştir." dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı görevinden emekliye ayrılan Görmez'in veda programında konuşan Keleş, toplumu din konusunda aydınlatmak ve din hizmetlerini yürütmekle yükümlü başkanlıklarının, tarihinden aldığı cesaretle, görev ve sorumluluklarını her şartta yerine getirme azminde olduğunu söyledi.
Keleş, "Kıt imkanlarla yola çıkan hizmet kervanı, doğru bilginin bütün insanlığa ulaştırılması, gerekli eğitim ve donanımın sağlanması, mağdur, muhtaç ve mazlumların yanı başında yer alması vesilesiyle bütün dünyanın ümidi haline gelmiştir." diye konuştu.
Son zamanlarda mazlum coğrafyalarda "Türkiye mazlumların sığınağıdır." sözünü sıklıkla duyduklarını anlatan Keleş, Diyanet İşleri Başkanlığını bu noktaya getiren Mehmet Görmez'e teşekkür etti.
Görmez'in bir ilim adamı olarak hayatının en verimli 14 yılını Diyanet İşleri Başkanlığına hasrettiğini dile getiren Keleş, kendisinin bu süre içinde, adeta zaman içinde zaman ihdas ederek gönüllülük esasıyla yaptığı işler kadar, çalışma tarzıyla kendilerine örnek olduğunu bildirdi. Keleş, Görmez'e minnettar olduklarını kaydetti.
"Bu sevgi bizim hizmetimizin temelidir"
Görmez'i kadınların, çocukların, gençlerin, teşkilatın sevdiğini belirten Keleş, "Bu sevgi bizim hizmetimizin temelidir. Bu sevgi tesis edildiği zaman teşkilatımızın nasıl büyük bir dinamizm ortaya koyabileceğini, bu süre içinde bizzat görerek şahit olduk." dedi.
Sadece Diyanet İşleri Başkanlığı personelinin değil Türk milleti ve İslam ümmetinin de Görmez'i sevdiğini ifade eden Keleş, "Allahuteala, inşallah bu sevgiye bir ömür boyu kendisini layık eylesin." temennisinde bulundu.
Görmez'e en büyük hediyelerinin sevgi, hürmet ve muhabbet olacağını dile getiren Keleş, "Kurumsal itibarı yüksek, öz güven sahibi, sorumluluklarının farkında olan ve daha güçlü bir Diyanetin ortaya çıkmış olmasında ortaya koyduğu büyük katkılar bizim için yol gösterici olacaktır." diye konuştu.
İslamofobinin, İslam karşıtlığı için bir manivela olarak kullanılmaya başlandığı bu dönemde, İslam dünyasının kuşatıldığı, egemen güçlerin hiçbir değer ve ilke gözetmeksizin saldırgan bir tutumla medeniyeti yağmaladığı bir coğrafyada, millet ve kurum olarak sorumluluklarının büyüklüğüne işaret eden Keleş, bu sorumluluğun farkında olduklarını kaydetti.
Dinin doğru bilgisinin eksikliğinin, istismarcıların önünü açtığını zaman millete ne ağır faturalar ödettiğini 15 Temmuz hain darbe girişiminde bizzat yaşayarak gördüklerini belirten Keleş, şöyle devam etti:
"Bu bağlamda bütün insanlığın hizmetine odaklanmış, insan kaynaklarını daha nitelikli hale getirmiş, hizmet stratejisini değişen şart ve imkanlara göre sürekli olarak güncelleyen, maddi ve manevi kaynaklarını daha verimli kullanan bir Diyanet İşleri Başkanlığına dünyanın çok ihtiyacı vardır. Değerli hocamızın bıraktığı bayrağı teşkilatımız bu bilinçle teslim alacak ve gücü yettiği nispette 120 bini aşkın hizmet kadrosuyla var gücüyle çalışacaktır."
"Kurumu her türlü polemiğin dışında tutmamız büyük öneme haiz"
Diyanet İşleri Başkanlığının, hizmetlerini, İslam'ın ana kaynakları Kur'an ve sünnete, asırların birikimi dini ve tarihi tecrübeye göre ve Müslümanların asırlarca yürüdüğü ana yolu takip ederek sürdüreceğini anlatan Keleş, "Başkanlığımızın kuruluşundan beri esas aldığı ve toplumun bütün kesimlerine dinin doğru bilgisini ve din hizmetlerini götürme yönündeki kuşatıcı çabası sürdürülecektir. Mazlum coğrafyaya umut olan ve bugün itibarıyla 145 ülkede kurban organizasyonu gerçekleştiren bir teşkilatımız var hamdolsun. Büyük bir azim, aşk ve heyecanla milletimize din hizmeti sunan fedakar personelimiz, bundan böyle de çağın gerektirdiği donanım ve üslupla görevini yerine getirme azminde olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Başkanlığın, ülkenin en köklü kurumlarından biri olduğunu vurgulayan Keleş, şöyle konuştu:
"Diyanet İşleri Başkanlığı, milletimizin kurumudur. Bu ülkenin huzuru, refahı, birlik ve beraberliği için vazgeçilmez bir öneme haizdir. Özellikle gönül coğrafyamızdan bakıldığında başkanlığımız sıradan bir hizmet kurumu olmanın çok ötesinde bir anlam taşır. Diyanet sadece Türkiye'nin değil Balkanlar'ın, gönül coğrafyamızın, Latin Amerika'daki, dünyanın en çok Müslüman nüfusunu barındıran ülkelerin de Diyanetidir. Diyanet İşleri Başkanlığı, dünyanın dört bir tarafına uzattığı hizmetleriyle dünyanın Diyaneti haline gelmiştir. Bu itibarla Diyanet İşleri Başkanlığına sahip çıkmamız, milletimizin ve ümmetin ihtiyacı olan bu kurumu her türlü polemik ve tartışmanın dışında tutmamız büyük öneme haizdir. Dolayısıyla yıpratılmasına yönelik söz ve davranışlardan herkesin uzak durulmasını istirham ediyorum."
"En ufak bir gönül yorgunluğuna şahit olmadım"
Görmez ile uzun yıllardır beraber çalıştıklarını dile getiren Keleş, şunları kaydetti:
"Kendisinden çok şey öğrendim. Her ne kadar kendilerinden büyüksem de ilmen o benden çok yüksek. Onun ilminden ve idari tecrübesinden çok istifade ettim. Geceleri geç saatlere kadar çalıştığına şahit oldum. Çalışmasının sonunda hanelerine dönerken, belki bedenen yorgunluğu vardı ama en ufak bir gönül yorgunluğuna şahit olmadım. Hakikaten İslam'a hizmet aşkıyla ve heyecanıyla büyük bir çaba içinde oldu. Bundan sonra da bu birikimiyle millete, ümmete hizmet etmeye devam edecektir. Başkanlığımızın itibarını çok yükseklere taşıdı. Yurt içinde ve yurt dışında başkanlığımızı ve ülkemizi en güzel şekilde temsil etti. Osmanlı'nın yetimi ülkelerden en uzak coğrafyalara kadar ülkemize umut bağlayan insanlara ümit oldu, ümit aşıladı."
Diyanet İşleri Başkanlığı kanununun 2010'da çıkarıldığını hatırlatan Keleş, Diyanetin her bir genel müdürlüğünün eski başkanlık kadar hizmet hacmine kavuştuğuna dikkati çekti. Bu yapılanma sürecinde Diyanet İşleri Başkanlığının öncülük ettiğini belirten Keleş, Görmez'e teşekkür etti.
"Şemdinli'nin nur çeşmelerinden içenlerden Selimiye'nin muhteşem kubbesi altında secdeye varanlara, memleketimizin bir köşesinden diğer köşesine kadar insanımızın kardeşliği hususundaki çabaları her türlü takdirin üzerindedir." diyen Keleş, teşkilat olarak üzerlerine düşen vazifenin, bu kardeşliğe halel getirebilecek en ufak yıpratıcı unsurlardan uzak durmak ve milletin gönül harcını teşkil etmeyi sürdürmek olacağını söyledi.
Bugüne kadar yaptığı hizmetlerden dolayı Görmez'e teşekkür eden Keleş, kendisine Diyanet teşkilatı adına sevgilerini ve muhabbetlerini iletti.