Diyanet Başkanı Ali Erbaş: İslam Düşüncesi ile Çağın Sorunlarına Çözümler Üreterek Birlikte Yaşamalıyız
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, video mesajla katıldığı konferansta, İslam'ın bir barış ve sevgi dini olduğunu vurgulayarak Müslümanların, çağın sorunlarına İslam düşüncesi ile çözümler üretmesi gerektiğini ifade etti.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Çağın sorunlarına İslam düşüncesinden çözümler üreterek inanca, bilgiye, bilince ve güzel ahlaka dayalı bir hayat tasavvuru geliştirmeli ve onu bütün insanlığa teklif etmeliyiz." dedi.
Erbaş, Özbekistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Müsteşarlığı tarafından "İslam Barış ve İyilik Dinidir" başlığıyla düzenlenen konferansın açılışına video mesajla katıldı.
Aynı inancın, tarihin ve kültürel mirasın müşterek varisleri olunduğunu belirten Erbaş, Müslümanların büyük mirasın tecrübesiyle, yeniden barış ve huzuru temin edecek bir medeniyeti inşa etmek zorunda olduklarını söyledi.
İnancın ve medeniyetin gerektirdiği birliği, beraberliği ve kardeşliği tüm boyutlarıyla tesis etmenin gerekliliğine değinen Erbaş, şöyle devam etti:
"Bunu yapamadığımızda küresel ölçekte maruz kaldığımız siyasi, iktisadi, hukuki ve ahlaki meydan okumalara gerektiği gibi karşı koyamıyoruz. Diğer taraftan, dezenformasyon ve algı operasyonlarıyla bütün dünyada alabildiğine körüklenen ve her geçen gün tırmandırılan İslam karşıtlığı, bugün tam anlamıyla bir kültürel ırkçılığa ve İslam düşmanlığına dönüşmüş durumdadır."
"Yarınlara umutla bakabilmemizin yolu"
İslam'ı hedef alan bütün menfur teşebbüslerin sadece Müslümanları ilgilendiren bir sorun olmadığına, bütün insanlığın ortak sorunu olduğuna işaret eden Erbaş, şunları kaydetti:
"Zira bu nefret dilinden dolayı İslam ile arasına mesafe koyanlar, aslında insanlığın yegane umudu olan bir inancın hayat veren ilkelerinden ve rahmet mesajından mahrum kalmaktadırlar. Nitekim bugün İslam'ın rahmet ikliminden mahrum kalan, adalet ve merhamete dayalı bir dünya kurma mefkuresinden yoksun kalan insanlık, savaşlar, terör olayları, yoksulluk, açlık gibi sorunların girdabında tarihin en zor dönemlerinden birini yaşamaktadır. Bu sebeple bizim en temel görevimiz, öncelikle İslam coğrafyasını cenderesine alan tefrika, şiddet ve terör sorununu çözecek müşterek bir irade geliştirmektir. İslam dünyası olarak yarınlara umutla bakabilmemizin yolu, her alanda birlik, beraberliğimizi güçlendirmekten geçmektedir."
Erbaş, İslam'ın çağlar üstü barış ve birlikte yaşama tecrübesinin öncelikle Müslümanların nezdinde yeniden tesis edilmesi hususunda alimlere büyük görevler düştüğünü vurguladı.
Müslümanların enerjisini sömüren ırkçılık, kavmiyetçilik, mezhepçilik gibi fitne ve tefrika ateşlerini söndürmenin ancak alimlerin gayretleriyle mümkün olacağını belirten Erbaş, İslam'ın hayat veren ilke ve değerlerinin, alimlerin çabasıyla yeryüzüne egemen olacağını kaydetti.
Bunun için kardeşlik bilincini diri tutmanın, yürekleri birbirine açmanın önemine işaret eden Erbaş, "Hep birlikte özümüze dönerek aramızdaki ortak zemini güçlendirecek çalışmaları çoğaltmalıyız. Çağın sorunlarına İslam düşüncesinden çözümler üreterek inanca, bilgiye, bilince ve güzel ahlaka dayalı bir hayat tasavvuru geliştirmeli ve onu bütün insanlığa teklif etmeliyiz." ifadelerini kullandı.