"Ortak Geleceğimiz" dijital iletişim kampanyası

Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, Türkiye'nin Avrupa kıtasının şekillenmesinde önemli bir yer tuttuğunu belirterek, "Avrupa değerlerini, bir NATO üyesi olarak aynı zamanda Avrupa Konseyi kurucularından biri olarak bizler birlikte oluşturduk. Avrupa Konseyinde bir dönem vizenin kaldırılmasını öne süren ilk ülke Türkiye'ydi. Dolayısıyla biz, Avrupa değerlerinin oluşumu ve gelişimine yine katkıda bulunmaya devam edeceğiz." dedi.

Türkiye'de hayata geçirilen AB projelerinin kazanımlarını anlatmak amacıyla düzenlenen "Ortak Geleceğimiz" dijital iletişim kampanyasının başlangıcı Kaymakcı'nın yanı sıra AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut ile AB Başkanlığı Mali İşler ve Proje Uygulama Genel Müdürü Bülent Özcan'ın katılımıyla AB Başkanlığında gerçekleştirildi.

Kaymakcı, burada yaptığı konuşmasında, Türkiye'nin coğrafyası, kültürel yapısı, altyapısı, siyaseti ve ekonomisiyle Avrupa geçmişinde önemli bir yer tuttuğunu belirterek, "Türkiye, her zaman Avrupa kıtasının şekillenmesinde, gelişmesinde ve zenginleşmesinde önemli bir yer tuttu." ifadesini kullandı.

Bugün de bir aday ülke olarak önüne çıkan zorluklara rağmen Türkiye'nin kararlılıkla ilerlemeye devam ettiğine işaret eden Kaymakcı, Türkiye'nin Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) fonlarından yararlandığını ve birçok birlik programına katıldığını söyledi.

Kaymakcı, 2021-2027 döneminde de birlik programlarına katılımın artarak devam edeceğini vurgulayarak, "Avrupa değerlerini, bir NATO üyesi olarak aynı zamanda Avrupa Konseyi kurucularından biri olarak bizler birlikte oluşturduk. Avrupa Konseyinde bir dönem vizenin kaldırılmasını öne süren ilk ülke Türkiye'ydi. Dolayısıyla biz, Avrupa değerlerinin oluşumu ve gelişimine yine katkıda bulunmaya devam edeceğiz." diye konuştu.

IPA fonlarının toplumun her kesimine ulaştığının altını çizen Kaymakcı, "IPA fonları hem Türkiye'nin hem de Avrupa'nın geleceğine yapılmış en değerli yatırımdır. Türkiye, Avrupa'nın şimdisinde de etki bir rol oynuyor. Terörle mücadelede, düzensiz göç yönetiminde, AB'nin enerji tedarikinde, yine Avrupa'nın ekonomi, yatırım, ticaret değerlerinde hala en etkili ve en önde gelen aktörlerden biri." değerlendirmesinde bulundu.

Kaymakcı, bu değerin AB üyeliği gerçekleştiğinde daha da anlamlı hale geleceğine ve potansiyelin daha da değerlendirileceğine dikkati çekti.

"550 bin Türk vatandaşı, Erasmus ülkelerinde eğitimlere katıldı"

Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Dijital Avrupa konularının AB'nin geleceğini şekillendireceğini belirten Kaymakcı, Ufuk Avrupa ve Erasmus+ projelerine ilişkin de açıklamada bulundu.

Kaymakcı, Türk bilim insanlarının, araştırma kurumlarının, üniversitelerin ve firmaların Ufuk Avrupa'da en etkili biçimde yerini alacağını belirterek, Erasmus+ projesi kapsamında 150 bin Avrupa ülkesi vatandaşının Türkiye'ye geldiğini, 550 bin Türk vatandaşının da Erasmus ülkelerinde eğitimlere katıldığını aktardı.

Bu fonların sadece mali bir kaynak olmadığına işaret eden Kaymakcı, "Biz, bu programlarla Avrupa kurumlarıyla birlikte çalışma, ortak sorunlara ortak çözümler üretme ve aynı zamanda ortak değerlerimizi evrenselleştirme konusunda çaba gösteriyoruz." dedi.

"2021 ve 2022 için 335 proje sunduk, bunlardan 43'ü AB tarafından onaylandı"

Kaymakcı, konuşması sonrasında kendisine yöneltilen bir soru üzerine, Türkiye'ye AB tarafından 7 yıllık dönemleri kapsayan IPA 1 ve IPA 2 fonlarından 4,5 milyar avro ile 4,4 milyar avro tahsis edildiğini, Türkiye'nin bu fonları kullanma başarısının da yüzde 99,2 olduğunu söyledi.

Aday ve üye ülkelere kıyasla Türkiye'nin tahsis edilen kaynakları en etkin biçimde kullanan ülke olduğunu vurgulayan Kaymakcı, 2021-2027 yılları için üye ve müzakereci ülkelere ayrılan fonun 12,5 milyar avro olduğu bilgisini paylaştı.

Türkiye'nin hedefinin oluşturulan 12,5 milyar avroluk fon havuzundan 4,5 milyar avro kullanmak olduğunu söyleyen Kaymakcı, "Biz, 2021 ve 2022 için 335 proje sunduk, bunlardan 43'ü AB tarafından onaylandı. İki yıl için 394 milyon avro gibi bir tahsisat söz konusu. 2021 için 36 proje, 2022 için 7 proje onaylandı. Biz bunları yetersiz görüyoruz. Bu konuda çalışmalarımız devam edecek." diye konuştu.

"Projelerin devam etmesi gerektiğini görüyorum"

AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Meyer-Landrut, yaptığı konuşmada, "Ortak Geleceğimiz" kampanyasıyla Türkiye ile AB'nin birlikte başardıklarıyla ilgili farkındalığın artırmasının amaçlandığını söyledi.

Kendisinin 6 ay önce Türkiye'de göreve başladığını hatırlatan Meyer-Landrut, "Bu, benim için de bir farkındalık kampanyası. Ben de burada neler yaptığımızı öğrenmeye başladım. Nereye giderseniz gidin, yerelde insanların bu projeleri takdir ettiğini gördüm. Bu vesileyle projelerin devam etmesi gerektiğini görüyorum." ifadesini kullandı.

Meyer-Landrut, Türk insanının yanı sıra Türkiye-AB ilişkilerinin geleceği için projelerin desteklenmesine devam edileceğini kaydetti.

"2 binden fazla projeye 560 milyon avro destek temin ettik"

AB Başkanlığı Mali İşler ve Proje Uygulama Genel Müdürü Özcan da AB fonları ve Türkiye-AB iş birliğiyle yürütülen çalışmalara ilişkin bilgi verdi.

AB tarafından 2002'den bu yana 900 büyük ölçekli projeye 9,2 milyar avroluk fon aktarıldığını belirten Özcan, kırsal kalkınma programları kapsamında 42 ilde 18 bine yakın farklı sözleşmeyle destek verildiğini anlattı.

Özcan, öğrenci, STK, belediye, kalkınma ajansı ve ticaret odası gibi kişi ve kurumların oluşturduğu 6 bin projenin desteklendiğini vurgulayarak, "2004'ten bu yana katılım sağladığımız bilim, araştırma, araştırma-geliştirme, teknoloji ve inovasyon projelerini ihtiva eden çerçeve programlarda yürüttüğümüz 2 binden fazla projeye 560 milyon avro destek temin ettik." dedi.

Kobilerin rekabet edebilme gücünü artırmak için geliştirilen 50 projeye 14 milyon avro temin edildiğini kaydeden Özcan, 36 bin farklı Erasmus projesine 1,4 milyar avro AB fonu tahsis edildiğini belirtti.