Dink Cinayeti, Gülen'in Başka Bir Düzen Getirmek İçin Başlangıç Eylemi"
Hrant Dink cinayeti soruşturması kapsamında, aralarında Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşısı Fetullah Gülen ve eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler ve jandarma görevlilerinin de bulunduğu 51 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, "Dink cinayetinin, Fetullah Gülen'in sapkın dini...
Hrant Dink cinayeti soruşturması kapsamında, aralarında Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşısı Fetullah Gülen ve eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler ve jandarma görevlilerinin de bulunduğu 51 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, "Dink cinayetinin, Fetullah Gülen'in sapkın dini inançları referans alınarak bas¸ka bir düzen getirmek için Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) şiddet içeren bir bas¸langıç eylemi olduğu" belirtildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Gökalp Kökçü tarafından hazırlanan iddianamede, FETÖ/PDY tarafından 15 Temmuz 2016'da gerçekleştirilen darbe teşebbüsüne giden süreçte, Hrant Dink cinayeti, cinayetin terör örgütü açısından önemi, etkileri ve sonuçları irdelendi.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni iken 19 Ocak 2007'de gerçekleştirilen silahlı saldırıyla Hrant Dink'in öldürülmesinin, FETÖ'nün şiddet içeren bir başlangıç eylemi olduğu vurgulanan iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Anayasa dıs¸ı bir güç merkezi olarak kamu kurum ve kurulus¸larında, Fethullah Gülen cemaati adı altında FETÖ/PDY silahlı terör örgütü olarak örgütlenen yapının, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördügˆü düzeni silah zoruyla cebir ve şiddet kullanarak ortadan kaldırıp yerine, CIA gibi yabancı devlet istihbaratı kontrolünde bulunan, meczup silahlı terör örgütü lideri Fetullah Gülen'in sapkın dini inançları referans alınarak bas¸ka bir düzen getirmek olduğu anlaşılmıştır. Dink'i öldürülmesi, yasama, yürütme, yargı ve digˆer tüm devlet kurumlarını, silahlı kuvvetler ve emniyet tes¸kilatını denetimlerine almak için FETÖ/PDY'nin şiddet içeren bir bas¸langıç eylemidir."
Hrant Dink cinayeti eylemini gerçekles¸tiren bazı kamu görevlilerinin, eylemi bas¸ından sonuna kadar planlayıp icrasının yolunu açtıkları, denetlendikleri ve cinayetin is¸lenmesine nezaret ettikleri belirtilen iddianamede, "Bu kamu görevlilerinin eylemi gerçekles¸tirecek potansiyel s¸üphelileri ve eylemi gerçekles¸tirenleri eylem öncesi bildikleri halde, FETÖ/PDY'nin amaçları dogˆrultusunda Dink'in öldürülmesi eylemini engellemedikleri, aksine suça is¸tirak ettikleri, cinayet sonrasında örgütün amaçları ve hedefleri dogˆrultusunda kamuoyu algısı olus¸turmak için tetikçi Ogün Samast'ın elinde Türk bayragˆı oldugˆu halde fotogˆraf ve görüntülerini alarak medyadaki tetikçileri aracılıgˆıyla yayınladıkları tespit edilmis¸tir." ifadesi yer buldu.
"15 Temmuz'un önünü açan kumpas soruşturmaları: Ergenekon ve Balyoz"
Cinayet öncesinde FETÖ/PDY'nin amaçları dogˆrultusunda, 2006'da yasa dıs¸ı olarak kurulup 2012'ye kadar çete faaliyeti yürüten I·stihbarat Daire Bas¸kanlıgˆı C S¸ube Müdürlügˆü C-5 Büro Amirligˆinde örgüt mensuplarınca, Türk Silahlı Kuvvetleri ve emniyet tes¸kilatında terör örgütüyle iltisaklı olmayan kamu personeli ile ilgili tasfiyeler yapıldığı vurgulanan iddianamede, örgüt mensuplarınca icra edilen bas¸arısız 15 Temmuz askeri darbe kalkıs¸masının önünü açmak için Ergenekon ve Balyoz, kumpas sorus¸turmalarının hazırlıklarının yapıldığı öne sürüldü.
I·stihbarat Daire Bas¸kanlıgˆı ve bagˆlı il istihbarat şube müdürlüklerinde Hrant Dink cinayetinden sonra örgüt mensuplarınca kadroların is¸gali ile birlikte örgüt ile iltisaklı olmayan kamu personelinin tasfiyesinin, Ergenekon, Balyoz, Amirallere suikast, Poyrazköy, Askeri Casusluk ve fuhus¸ gibi kumpas sorus¸turmalarla sagˆlandığı bilgisi verilen iddianamede, "FETÖ/PDY tarafından yapılan tasfiyeler ve kadrolas¸malardan sonra, Odatv, Şike, MİT sorus¸turması, 17-25 Aralık kumpas ve darbe sorus¸turmaları yapılmıs¸, sonucunda silahlı terör örgütünce, nihai amacın sagˆlanmasının temini maksadıyla Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasal düzenini cebir ve tehdit kullanarak degˆis¸tirmek için 15 Temmuz bas¸arısız askeri darbe ve silahlı kalkıs¸masında bulunulmus¸tur." değerlendirmesi yapıldı.
İddianamede, Dink'in öldürülmesinde kamu görevlilerinin ihmali konusunda, İstanbul Cumhuriyet Bas¸savcılıgˆınca yürütülen sorus¸turma sonucunda düzenlenen ve I·stanbul 14. Agˆır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede de, bazı I·stihbarat Daire Bas¸kanlıgˆı ve Trabzon I·stihbarat S¸ube Müdürlügˆü görevlilerinin, FETÖ/PDY yöneticisi ya da üyesi olarak hareket ettikleri noktasında elde edilen delillerle illiyet bagˆı kurularak tespitlerde bulunulduğu ve s¸üpheliler hakkında kamu davası açıldığı hatırlatıldı.
"Dink cinayetinin Gülen'in onayı dışında gerçekleştiğinin kabulü mümkün değil"
I·stanbul 14. Agˆır Ceza Mahkemesindeki davada sanıklar Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer ve Cos¸gun Çakar'ın FETÖ/PDY yöneticileri, I·stihbarat Daire Bas¸kanlıgˆı C S¸ube Müdürlügˆü ile Trabzon Emniyet Müdürlügˆü I·stihbarat S¸ube Müdürlügˆünde görevli bazı kamu personelinin örgüt üyesi olarak nitelendirildikleri anlatılan iddianamede, Ramazan Akyürek'in de aralarında bulunduğu 25 sanığın FETÖ/PDY'nin şifreli yazışma programı "ByLock" kullandıklarının tespit edildiği anlatıldı.
İddianamede, "Hrant Dink cinayetinin Türkiye kamuoyu ve Ermeni diasporasının etkin oldugˆu Avrupa ve Amerika'daki etkisi, gerçekles¸tirilen eylemin s¸iddet içeren silahlı bas¸langıç eylemi olması, eylemde yer alan kamu görevlilerinin sonradan ortaya çıkan örgütsel konumları ve sonucunda bürokrasi kadrolarının ele geçirilmesi nedeniyle eylemin FETÖ/PDY lideri s¸üpheli Fetullah Gülen'den bagˆımsız olarak, bilgi ve onayı dıs¸ında gerçekles¸tirildigˆinin kabulü mümkün degˆildir." denildi.
"Dink cinayeti, darbe teşebbüsüne giden süreçte atılan ilk kurşun"
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca jandarma görevlileri ile ilgili yürütülen soruşturmanın, bugün itibarıyla yapılan tespit ve delillere ulas¸ılamadıgˆı için ayrılması yönünde karar verilmek zorunda kalındığı belirtilen iddianamede, şöyle devam edildi:
"15 Temmuz bas¸arısız darbe kalkıs¸ması ile gelinen son noktada, s¸üphelilerin eylemlerini sadece, 'silahlı terör örgütü yönetici ya da üyesi olmak', 'kasten öldürmeye is¸tirak' olarak nitelendirmek hukuki tavsikten uzak olacaktır. 15 Temmuz bas¸arısız darbe kalkıs¸masına giden süreçte, Hrant Dink cinayeti bu yolda ve bu amaç için attırılan ilk kurs¸un olması nedeniyle yürütülen sorus¸turmanın mahiyeti, niteligˆi ve ne kadar önemli oldugˆu, yabancı devlet destekli bu çete faaliyeti ile ülkemizin ve devletimizi zor duruma düs¸ürüldügˆü bugünlerde daha iyi idrak edilebilmektedir."
İddianamede, FETÖ'nün gerçekleştirdiği 15 Temmuz darbe girişimi, örgütün kuruluşu, amaçları, ideolojisi, hiyerarşik yapısı, paralel devlet kurma çabası ve yasa dışı faaliyetleri de özetlenerek anlatıldı.
Hrant Dink cinayeti sorus¸turmasının s¸üphelileri I·stanbul Jandarma Komutanlıgˆı I·stihbarat S¸ube Müdürlügˆü görevlisi Astsubay Yavuz Karakaya ile I·stanbul Jandarma I·stihbarat S¸ube Müdürlügˆü Tim Komutanı Üstegˆmen Muharrem Demirkale'nin, FETÖ/PDY mensuplarınca gerçekles¸tirilmeye çalıs¸ılan 15 Temmuz bas¸arısız darbe kalkıs¸ması sırasında, Ankara'daki Jandarma Genel Komutanlıgˆı binasında darbeciler safında girdikleri silahlı çatıs¸ma sonucunda yakalandığı ve bu şüphelilerin "darbeye teşebbüs" suçundan Ankara'da tutuklandıkları bilgisi verilen iddianamede, sorus¸turma s¸üphelilerinden Hamza Celepoğlu'nun da "FETÖ/PDY'ye üye olmak" ve "darbeye tes¸ebbüs" suçlarından tutuklu bulunduğu bildirildi.
"Cinayet şüphelisi askerler darbe girişiminde aktif rol aldı"
Hrant Dink cinayetinin planlanması ve icrası as¸amalarında aktif rol alan bazı muvazzaf asker s¸üphelilerin, FETÖ/PDY tarafından gerçekles¸tirilmeye çalıs¸ılan 15 Temmuz darbe giris¸iminde de aktif rol aldıklarının tespit edildiği belirtilen iddianamede, şu ifadeler yer buldu:
"15 Temmuz darbe giris¸imi, Hrant Dink cinayetinde sorumlulugˆu bulunan kamu görevlileri ile ilgili idari sorus¸turmaların FETÖ/PDY terör örgütü üyeligˆi suçundan tutuklanan mülkiye müfettis¸lerince silahlı terör örgütü mensuplarının korunması amacıyla Hrant Dink cinayeti ile ilgili F3, F4 ve F5 I·stihbarat raporlarının gizlenerek yürütülmesi sonucunda, I·çis¸leri Bakanlıgˆı Emniyet Genel Müdürlügˆü bürokrasi kadrolarının ele geçirilmesi ile bas¸latılabilen, sonradan kumpas oldukları tespit edilen Ergenekon ve Balyoz sorus¸turmaları kapsamında tutuklanan, emekliligˆe sevk edilen ya da zorunlu olarak emekli olan silahlı kuvvetler mensuplarından bos¸alan kadroları is¸gal eden FETÖ/PDY terör örgütü mensubu muvazzaf asker s¸ahıslarca anayasal düzeni cebir ve şiddet kullanarak degˆis¸tirmeye tes¸ebbüs edilerek icra edilmis¸tir."