Haberler
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan dizilerdeki şiddet sahnelerine tepki

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı kızdıran sahne!

İstanbul'daki aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedeni bulundu

Aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedenine ulaşıldı

Olay iddia: 7 kişiyi öldürüp intihar eden cani 'Karım beni aldatıyor' demiş

7 kişiyi öldüren cani tek bir cümle sarf edip silahına sarılmış

İmamoğlu ve Kurum aylar sonra yeniden karşı karşıya: Hadi gel de kapat

Aylar sonra yeniden karşı karşıya geldiler: Hadi gel de kapat

Dink Ailesinin Avukatı Fethiye Çetin'e İtalya'da "Doğruluk" Plaketi

Dink Ailesinin Avukatı Fethiye Çetin'e İtalya'da
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İtalya'da Padovra Belediyesi, Ermeni diasporasının dilden düşürmediği sözde soykırım iddialarına destek niteliğinde, Hrant Dink ailesinin de avukatı olan Fethiye Çetin'e sözde "Ermeni soykırımı adına verdiği mücadele" kapsamında "doğruluk" plaketi verdi.

İtalya'da Padovra Belediyesi, Ermeni diasporasının dilden düşürmediği sözde soykırım iddialarına destek niteliğinde, Hrant Dink ailesinin de avukatı olan Fethiye Çetin'e sözde "Ermeni soykırımı adına verdiği mücadele" kapsamında "doğruluk" plaketi verdi.

Hrant Dink ailesinin de avukatı olan Fethiye Çetin'e İtalya'da Padova Belediyesi 1915 tehciri süreciyle ilgili sözde "Ermeni soykırımı adına verdiği mücadele" kapsamında "doğruluk" plaketi verildi. Bu yıl Anatole France ile beraber pleketi alan Fethiye Çetin, "Mahcubiyet ve utanç içindeyim" dedi.

İtalya'da, Ermeni asıllı anneannesinin 1915 tehciri sırası ve sonrasında yaşadıklarını kaleme aldığı "Anneannem" kitabıyla tanınan Fethiye Çetin, verilen ödülü almak üzere geldiği Padova'da DHA muhabirine konuştu. Ödülü almış olmaktan dolayı gurur duyduğunu belirten Çetin, şunları söyledi:

"Elbette çok duygulandım. Böylesi önemli isimlerin arasında benim de ismimin yer almasından çok büyük onur duydum. Ama bir yandan da hala bir mahcubiyet duygusu içindeyim. Çünkü geçmişle yüzleşme konusunda biz üzerimize düşeni ülkemizde hala gerçekleştiremedik. Biz geçmişin acılarını hala bir türlü konuşamıyoruz çok açık bir biçimde. Biz Hrant Dink katillerini, tetikçilerini değil, gerçek katillerini henüz bulamadık. O nedenle bu mahcubiyet duygularıyla bir yandan da onur duygusunu içimde yaşıyorum. Bu ruh hali içinde geldim buraya."

"DİNK DAVASI BAŞLADIĞI YERDE BİTİYOR"

Aynı zamanda Hrant Dink davası avukatlarından biri olan Çetin, geçen yıl da aynı ödülün Hrant Dink adına eşi Rakel Dink'e verildiğinin hatırlatılması ve davanın gidişatıyla ilgili görüşlerinin sorulması üzerine, "Bu dava çok uzadı. 5 yıla yakın bir süre neredeyse. Fakat bu davada son gelişmeler dendiğinde anlatacak bir şey bulamıyorum. Gelişme olmadı ki. Neredeyse başladığı yerde bitiyor bu dava. Çünkü sona yaklaştı. Savcı esas hakkındaki mütalasını verdi ve bu mütalasın da savcı, Hrant Dink cinayetinin Ergenekon örgütüyle bağlantılı olduğunu söylese de yine aynı şahıslar hakkında ceza istedi. Yani yine bu davada yargılanan tetikçiler ceza alacaklar. Ama hala bu cinayetin arkası aydınlatılamadı. Bu anlamda da bir gelişme yok" diye konuştu.

"UMUDUMUZU KAYBETMEDİK"

Dava seyrinin Türkiye açısından olumsuz imaj oluşturduğunu da savunan Fethiye Çetin, "Gerek Türkiye'de gerekse dünyada hiç kimse Hrant Dink'in gerçek katillerinin bunlar olmadığını biliyor. Bunu Savcı Bey de söylüyor mütalaasında bir anlamda. Bu sadece örgütün Trabzon hücresidir diyor. O zaman örgütü ortaya çıkarın. Bunu devletin savcısı söylüyor. Ama devletin savcısı şunu da söylüyor; 'Telefon görüşmeleri imha edildiği için ben bu ilişkiyi ortaya koyamıyorum' diyor. Bu da bir itiraf. O yüzden gerçekten ülkemizin adaleti ve yargısı hakkında da olumsuz bir imaj çiziyor" dedi.

Davanın bitme aşamasında olduğunu vurgulayan Çetin, Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu'nun bu konuda görevlendirildiğini vurgulayarak sözlerini "Kurulun ciddi bir inceleme içinde olduğunu biliyorum. Bir yandan da hala umudumuzu taşıyoruz. Umudumuzu mümkün olduğunca tüketmiyoruz. Umutlanıyoruz ve bu cinayetin arkasının aydınlatılacağını düşünüyoruz" diye sürdürdü.

Fethiye Çetin, Ermeni asıllı anneannesinin hayat hikayesini anlattığı "Anneannem" kitabının beklenmeyen bir ilgiyle karşılandığnı belirterek, "Biz sadece hikayelerimizi paylaşıyoruz ve kavga etmiyoruz" dedi.

"MAHCUBİYET VE UTANÇ İÇİNDEYİM"

Türkiye'de okuduğu ve öğrendiği tarihi bilgilerinin, anneannesinin anlattıkları ile farklı olduğunu ve anneannesinden anlattıklarının ardından kendisinde isyan duygusunun uyandığını söyleyen Çetin, Türkiye'nin tarih anlatısının koca bir yalan üzerine kurulu olduğunu iddia etti.

Plaketini, Ragione Sarayı'nda düzenlenen törende, organizasyonun fikir babası Prof. Giuliano Pisani'den alan Çetin burada yaptığı konuşmada, şöyle konuştu:

"Doğduğum, büyüdüğüm, okullarında okuduğum ülkemin tarih anlatısının ve resmi söyleminin koca yalan üstüne kurulduğunu anneannemin yıllar boyu süren suskunluğunu bozduğunda anladım. Bu gerçekle yüz yüze gelmek, yoğun bir kandırılmışlık ve isyan duygusu uyandırdı bende. Sokaklara çıkıp 'Bize yalan söylüyorlar, Bize yalan söylüyorlar' diye bağırmak istedim yıllarca. Bunun yanı sıra dayanılmaz bir utanç duydum. Bu utanç duygusu altında kıvranıyordum. İnsanın insana ettiğinden, insanın insana uyguladığı vahşetten duyduğum utançtı bu. Bugün, burada aranızda olmaktan ve bu çok anlamlı ve değerli sıfatla isimlendirilmekten dolayı çok büyük onur ve mutluluk duyuyorum. Ancak dürüst olmalıyım ki, aynı zamanda utanç ve mahcubiyet duygusu içindeyim. Utancım ülkemin yöneticileri ve egemenlerinin 1915 gerçeğini hala inkar etmelerinden ve yüz yıldır sürdürdüğü adaletsizliği devam ettirmelerinden. Bu tavrı hala değiştirememiş olmaktan ve dünyada hala soykırım tehdidini önleyememiş olmaktan dolayı utanç duyuyorum. İşte bu türden mahcubiyetlerin ve utançların yaşanmayacağı bir gelecek özlemi ve umuduyla padova Belediyesi'ne teşekkür ediyorum."

Organizasyon kapsamında ayrıca ödül alanların adını yaşatmak amacıyla oluşturulan Dünya Doğrular Bahçesi'ne Fethiye Çetin adına bir ayva ağacı dikidi. Tören sırasında Çetin'e İtalya Ermeniler Derneği Başkanı Baykar Sivazliyan eşlik etti.

Çetin, doğduğu, büyüdüğü, okullarında okuduğu Türkiye'nin tarih anlatı ve resmi söyleminin koca bir yalan üstüne kurulduğunu anneannesinin yıllar boyu süren suskunluğunu bozduğunda anladığını anlattı.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title