Dinçer sümer, gözyaşlarıyla uğurlandı

İZMİR'de tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden tiyatro oyun yazarı, yönetmeni, oyuncusu ve seslendirme sanatçısı Dinçer Sümer (81) için yıllarca ter döktüğü Devlet Tiyatroları Konak Sahnesi'nde tören düzenlendi. Acılı aileyi yalnız bırakmayan Sümer'in arkadaşları, meslektaşları, öğrencileri, ondan kalan eserlerin en büyük mirasları olduğunu ifade etti.

Türk tiyatrosuna sayısız oyun kazandıran, oyunları yöneten, sahne alan Dinçer Sümer, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Sümer için yıllarca ter döktüğü Devlet Tiyatroları Konak sahnesinde tören düzenlendi. Eşi Ülkü Sümer, oğlu Murat Sümer ve kızı Ayşe Sümer'i, duayen tiyatrocunun arkadaşları, meslektaşları, öğrencileri yalnız bırakmadı. Törende özgeçmişi okunan Dinçer Sümer'in Türk Bayrağı'na sarılı tabutunun başına gelen arkadaşları, onun eserlerini, çalışmalarını ve onunla ilgili anılarını anlattı. Öğrencileri, ondan kalan eserlerin en büyük mirasları olduğunu söyledi. Dinçer Sümer'in tabutu, daha sonra cenaze namazı için Hamidiye Camisi'ne götürüldü.

Törene katılan yazar Hidayet Karakuş, Dinçer Sümer ile ilgili, "Dinçer Bey ile birkaç kez karşılaştık. Ancak oyunlarını, yazılarını hep ilgiyle izledim. Bana göre ulusal edebiyat içinde evrenseli, evrensel düşünce içinde yereli, ulusalı yakalayan, savunan bir insan. Oyunlarıyla Türk toplumuna çok şeyler söyledi. Ne yazık ki Türkiye'de kültür yozluğu, çoraklığı Dinçer Sümer'in oyunlarının geniş kitlelere ulaşmasına engel oldu. Umarız bu iklimler değişsin, nice yazarlar, aydınlar halkla buluşsunlar, ülkülerini onlara aktarabilsinler" dedi.

Tiyatrocu Levent Üzümcü de "Türk tiyatrosuna yeni soluklar kazandırmış, önemli bir öğretmendi. Ben öğretmen yanını daha çok yakaladım. Konservatuara girdiğimde jürinin bir elemanıydı. Ondan sonra okulda kendi çalışma disiplini içerisinde nasıl çalıştığına da şahit oldum. Mesleği gereği üst düzey kariyeri oldu. Uzun bir ömür yaşadı. Umarım hepimize öyle bir ömür yaşamak nasip olur. Öyle anılmak, bu kadar insanı toplamak da başarıdır hayatta. Ne mutlu ki biz onu tanıdık, ne mutlu ki oyunları şiirleri bize kaldı" diye konuştu.

DİNÇER SÜMER SAYISIZ ESER BIRAKTI

19 Mart 1938 tarihinde İzmir'de dünyaya gelen Dinçer Sümer, Ankara Devlet Konservatuarı Tiyatro Yüksek Bölümü'nden mezun oldu. Daha öğrenciyken gazetecilik yapmaya başladı, tiyatrolarda çalıştı ve sinema filmlerinde de oynadı. Devlet Tiyatrosu'nda oyunculuk yapan Sümer, ayrıca şiir, hikaye ve romanın yanı sıra, radyo oyunu yazdı. Tiyatro üzerine Polonya, Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri'nde araştırmalar yaptı. Dinçer Sümer, Türk Dil Kurumu, TRT, TOBAV, TBMM, Abdi İpekçi Barış ve Dostluk, Sanat Kurumu ödülleri sahibi.

Romanları; 'Bozuk Bir Şey', 'Bir Düş Müydü O İzmir', Tiyatro oyunları; Altın Kalpli Kız, Katip Çıkmazı, Üç Derste Aşk, Eski Fotoğraflar, Aklımda Kalan Masallar, Aşk Dediğin Nedir ki, Meddah Amca, Memuroğlu Memur, Ali Ayşeyi Seviyo, Beni Dünya Kadar Sev, Gecenin Kulları, Gül Satardı Melek Hanım, Karacaoğlan, Marion ile Memet, Maviydi Bisikletim

Senaryosunu Yazdığı Filmler: Eski Fotoğraflar, Oyuncu Olduğu Sinema Filmleri : Cumhuriyet (Rauf Orbay), Kurtuluş (Albay Behiç Bey), Bağdat Hatun, İstanbul'un Kızları