Haberler
Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat: Yoğun savaşa hazırlanın

Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat

Türkiye sınırında kritik gelişme: Muhalifler, ikinci büyük kenti ele geçirmek üzere

Türkiye sınırında kritik gelişme! Muhaliflerin ikinci büyük kenti geçirmesi an meselesi

İslam Memiş uyardı: Sadece dolar değil sahte euro da var

Kritik uyarı: Sadece dolar değil sahte euro da var

Fuhuşa zorlanan 17 yaşındaki kızın anlattıkları kan dondurdu: Günde 180 kişi ile birlikte oluyordum

Günde 180 kişiyle birlikte olmaya zorlamışlar

"Tabelaları Hastalığın Dışa Vurması Olarak Görüyoruz"

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erdem, ''Gerek aile içi şiddet, gerekse sokaktaki şiddetin en önemli nedeni dili bilmemektir." dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED) Genel Başkanı Ekrem Erdem, dili doğru bilmenin ve  kullanmanın önemini vurgulayarak, "Gerek aile içi şiddet, gerekse sokaktaki şiddetin en önemli nedeni dili bilmemektir" dedi.

Erdem, TDED Ankara Şubesi tarafından düzenlenen "Akademik Sohbetler" etkinliğinde, "Dilimiz Kimliğimizdir" konulu bir konferans verdi.

Türkçe'nin çok büyük bir sıkıntıyla karşı karşıya olduğunu, bunun da en çok tabelalarda görüldüğünü belirten Erdem, bu sıkıntıları ortadan kaldırmak, çözüm önerileri sunmak amacıyla derneğin 2008 yılında kurulduğunu ifade etti.

Bugün bir alışveriş merkezine gidildiğinde tabelalardaki dilin artık Türkçe olmadığı, ağırlıklı olarak İngilizce kelimeler kullanıldığını anlatan Erdem, "Tabelaları hastalığın dışa vurması olarak görüyoruz. Gerçekten biz dilin değerini bilmiyoruz" dedi.

Türkçe'nin köken itibariyle çok tarihi bir dil olduğunu ve dünya dil tarihine hizmet ettiğini ifade eden Erdem, şunları kaydetti:

"Dil olmazsa, düşünce olmaz, düşünceyi yazıya dökmek olmaz, dil olmasa, din olmaz, insan olmaz. Dil düşüncedir, dindir, insandır. İnsan olmaktır. Gerek aile içi şiddet, gerekse sokaktaki şiddetin en önemli nedeni dili bilmemektir. Sözü kolay bitirip, hemen kavgaya başlıyoruz. Zaman zaman niye yanlış anlaşılıyoruz, kelimeleri yanlış kullandığımızdan. Dilimiz kimliğimizdir. Dil her şeyden önce kişiliktir."

"En önemli değerimiz dilimiz"

Hayatta başarılı olmak isteniyorsa, önce dile hakim olmak gerektiğini vurgulayan Erdem, dili bilmeden yabancı dil öğrenmenin de mümkün olmadığını söyledi.

Erdem, "Dil gerçekten kişiliktir, dil kimliktir. Bizim en önemli değerimiz dilimizdir. Dili yok edersek millet diye bir şey kalmaz" görüşüne yer verdi.

Bütün büyük dillerin hem kelime ithal ettiğine, hem de ihraç ettiğine dikkati çeken Erdem, şöyle devam etti:

"Sana bir kelime lazımsa ya kendi köklerinden türetirsin, ya da başkasından alırsın ama onu kendine benzetirsin. Türkçe'ye katılan kelimeler doğru katılırsa, zenginlik olur. Biz yabancı bir kelime alıyoruz, onu Türkçeleştiriyoruz. Türkçe'de dışarıdan alınmış bir sürü kelime var, bir çok verdiğimiz de kelime var. Örneğin Türkçe'de kullanılan iskelenin scala olduğunu kim biliyor?  'Station'ı  almış istasyon yapmışız. Fakat bazı yeni yetmeler, aydın geçinenler. istasyona 'station' demeye başladı. Hepimiz el birliğiyle dilimize zarar veriyoruz."

Türkçe'nin kıymetini bilmek için dili tanımak gerektiğini ifade eden Erdem, Türkçe'yi doğru kullanmanın bir bilinç meselesi olduğunu, insanların dilinin kıymetini bilmesi gerektiğini kaydetti.

F klavye kullanımı

Konuşmasında F klavye kullanımına da değinen Erdem, 2013 yılında Resmi Gazete'de bir genelge yayımlandığını ve buna göre 2017 yılı sonuna kadar kamu kurum ve kuruluşlarında tüm bilgisayarların F klavyeye dönüştürülmesinin sağlanacağını ifade etti.

F klavyeyi yaygınlaştırmanın önemine vurgu yapan Erdem, şu değerlendirmelerde bulundu:

"O kadar çok AR-GE çalışmaları yapıyoruz, verimliliği artıralım, süratimizi artıralım diye. Ancak hala Q klavye kullanıyoruz. Q klavyenin bana bir özelliğini söyleyin derseniz, o da ağırlığı. Ağır yazılmasıdır. Tek özelliği zorluktur. Çağımız verimlilik çağı, hız çağı, daha çok üretim zamanı. O zaman F klavyeyi niye hayata geçirmeyelim?"

F klavyenin, hız özelliğinin yanı sıra, ortopedik ve göz sağlığına uygun olduğunu anlatan Erdem, aynı zamanda 10 parmak yazımıyla zekayı da geliştirdiğini söyledi.

"Bu bizim klavyemiz, bizim markamız" diyen Erdem, dün bir bilgisayar firmasını ziyaret ettiğini ve bu bilgileri paylaştığını, firmanın da bu konuda çalışma başlatacağını belirttiğini bildirdi.

Maliye Bakan Yardımcısı Cantimur

Maliye Bakan Yardımcısı ve TDED Ankara Şubesi Başkanı Abdullah Erdem Cantimur da derneğin faaliyetleri hakkında bilgi verirken, temel amaçlarının milli ve manevi değerlerine sahip "dava adamları" yetiştirmek olduğunu söyledi.

Derneğin, eğitim ve kültür faaliyetlerinde bulunduğunu, sempozyumlar düzenlediğini anlatan Cantimur, edebiyat ve şiir sevenleri önemli şair ve yazarlarla bir araya getireceklerini, memleketin unutulmuş şair ve yazarlarına da sahip çıkacaklarını ifade etti.

Siyasete yön ve fikir verebilecek önemli programlara imza atacaklarını belirten Cantimur, "Yeni restore edilen binamızda faaliyet gösterecek şubemiz, siyasetçilerin uğrak yeri  ve sanatsever ile edebiyat severlerin buluşma yeri olacak. Buradan siyaset adına da güzel faaliyetler yapacağız ve siyasetçileri de sanatla edebiyatla buluşturacağız" şeklinde konuştu. - Ankara

Kaynak: AA / Güncel
title