Dijital Çağın İnsanları Bu Kongrede Buluştu
İstanbul Aydın Üniversitesi 'İletişim ve Teknoloji Kongresi'ne ikinci kez ev sahipliği yaptı.
İstanbul Aydın Üniversitesi'İletişim ve Teknoloji Kongresi'ne ikinci kez ev sahipliği yaptı. İletişim ve teknoloji ile ilgili birçok konunun ele alındığı kongrede, alanının uzman isimleri akademik bildiriler sundu.
İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) İletişim Fakültesi tarafından bu sene ikincisi düzenlenen "İletişim ve Teknoloji Kongresi" kamu, üniversite, özel sektör, akademisyenler, alanında uzman kişiler, öğrenciler ve yaklaşık 100'den fazla katılımcıyı üniversitenin Florya Halit Aydın Yerleşkesi'nde bir araya getirdi. Bu yıl 'Çevrimiçi' temasıyla düzenlenen kongrede, dijital dönüşümde verinin önemi, dijital çağ, iletişimin geleceği, dijital gözetim, yeni medya uygulamaları, yeni medya ve sinema, yeni medya ve halkla ilişkiler, dijital kültür ve sanal gerçeklik uygulamaları gibi birçok konu masaya yatırıldı. Alanında uzman kişiler tarafından 35 akademik bildirinin sunulduğu kongrede, her bir bildiri daha sonrasında kongrenin bir kitapçığı olarak ayrıca basılacak.
"İNTERNET, BİREYİ ZAMAN VE MEKANDAN AYIRDI"
Kongrenin açılış konuşmasını yapan İAÜ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hülya Yenğin, sanal dünya ile gerçek dünya arasında yeni medyanın insan hayatına tamamen yerleştiğine dikkat çekerek, "İnternetin sınırsız denilen ortamı artık bireyi zaman ve mekandan tamamen ayırmış ve sanal bir dünya yaşatmaktadır. Bireyin hem kendi kendine, hem de ailesine ve topluma yabancılaşması da gündeme gelmektedir. Sosyal medya, özgürlük ortamı gibi gözükebilir ama internet kimin yönetiminde ise, kimin tarafından denetleniyorsa tüm yeni medya bu yönetim tarafından denetlenmektedir, belki de biz farkında değiliz" dedi.
Prof. Dr. Yenğin, dijital oyunların yeni bağımlılıklar yarattığına da vurgu yaptı.
GÜNÜMÜZ ÇOCUKLARI 'DİJİTAL YERLİ'
İAÜ İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Bölüm Başkanı Doç. Dr. Deniz Yenğin ise, öğrencilerin bilimsel anlamda yararlanabileceği bir kongre hazırladıklarını ifade ederek, "Amacımız yeni kavramları, yeni terminolojileri ve yeni yaşam pratiklerini deneyimleyip tartışabilmek" dedi.
Yeni Medya Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak yaptıkları çalışmalarda genellikle sanal gerçeklik, dijital hastalıklar gibi konularda çalışmalar yaptıklarını dile getiren Yenğin, " Bizler artık dijitalleştik. 2000'den sonra doğan çocuklara 'dijital yerli' diyoruz. Günümüzün çocukları da dijital yerli. Hepsi online ve hepsi online iletişim kurma becerisine inanılmaz derecede sahip. Geleneksel iletişim kurma faaliyetlerini ne yazık ki bazen gerçekleştiremiyorlar. Bu da online olmak durumundan kaynaklanıyor" dedi.
"SORGUSUZ KABULLENMEK TEHLİKE YARATACAK"
Gelecekte insanları bekleyen durumu çok iç açıcı görmediğini belirten Yenğin, "Teknolojinin belirleyici olma, insanlar tarafından sürekli kullanılması ve hiçbir şekilde sorgulamadan, sorgusuz sualsiz kabul edilmesi büyük bir tehlike. Bizler her şeyi şu an olduğu gibi kabul ediyoruz. Dijital medya okuryazarlığı ile ilgili bir eğitim verilmeden, bunları kullanarak hayatımızın vazgeçilmezi haline getiriyoruz. Bunların getirdiği büyük dezavantajlar olacak. Gelecekte internet hastalığı diye bir kavram da ortaya çıkacak" diye konuştu. - İstanbul