Haberler
Türkiye ekonomisi yılın 3. çeyreğinde yüzde 2.1 büyüdü

Türkiye ekonomisinden sevindiren haber

Esenyurt Belediye Başkan Yardımcısı Osman Yalçın hakkında yakalama kararı

Özel'in cezaevi ziyareti sırasında başkan yardımcısına operasyon

Çete ile anılan Güney Hastanesi'nin sahibi: Ortaokul mezunuyum, sigorta primim için hastaneyi satın aldım

İstanbul'un göbeğindeki hastaneyi bakın ne için satın almış

Döviz büroları ve kuyumculardan sahte dolar fırsatçılığı

Dolaşıma sokulan sahte dolarlar üzerinden akılalmaz yöntem

Dha Yurt Bülteni-8

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

(ÖZEL)1)BU YIL 6 MİLYON RUS BEKLENİYORKÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Ömer Arısoy, geçen yıl 4.5 milyon olan Rus turist sayısının bu yıl 6 milyon olarak beklendiğini, hem Antalya hem Türkiye'nin Rus turistleri en iyi şekilde ağırlamak için sezona hazır olduğunu söyledi.

(ÖZEL)

1)BU YIL 6 MİLYON RUS BEKLENİYOR

KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Ömer Arısoy, geçen yıl 4.5 milyon olan Rus turist sayısının bu yıl 6 milyon olarak beklendiğini, hem Antalya hem Türkiye'nin Rus turistleri en iyi şekilde ağırlamak için sezona hazır olduğunu söyledi. Türk- Rus Misafirperverlik Forumu, Antalya'nın Serik ilçesine bağlı Belek turizm bölgesindeki bir otelde yapıldı. Foruma, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Ömer Arısoy, Vali Münir Karaloğlu, Rusya Federal Turizm Ajansı Başkan Yardımcısı Nikolay Korolev, Türkiye ve Rusya turizm sektör temsilcileri katıldı.

TÜRKİYE'NİN MİSAFİR ODASI

Vali Münir Karaloğlu, foruma katılan Rus misafirleri "Türkiye'nin misafir odası, turizmin başkentine hoşgeldiniz" diye karşıladı. Vali Karaloğlu, "Biz misafirimizi dinine, diline, rengine, pasaportuna bakmadan evimizin baş köşesinde ağırlar, en leziz yemeklerimizi misafirimize tattırmak ve mutlu bir şekilde geri göndermek isteriz. Bizim en önemli özelliğimiz budur ve bu formun isminin misafirperverlik olmasının sebebi de budur" dedi.

4.5 MİLYONUN 3.7 MİLYONU ANTALYA'DA AĞIRLANDI

Rusya ile Türkiye arasındaki siyasi ilişkilerin son dönemde üst düzeyde gerçekleştiğini ve ilişkilerin geliştirilmesinde iki ülke liderinin çok büyük katkısı olduğunu belirten Vali Karaloğlu, "İki ülke liderimize çok teşekkür ediyoruz. Türkiye'ye gelen 4.5 milyon Rus turistin 3.7 milyonunu Antalya'da ağırladık. Antalya'ya gelen turistin yüzde 40'ını Rus dostlarımız oluşturdu. Bunun daha da ileri gidebileceğini hem Rus dostlarımız hem de biz görüyoruz" diye konuştu.

'TURKORUS DEDİĞİMİZ ÇOCUKLARIMIZ VAR ARTIK'

En son iki ülke liderinin buluşmasında vize konusunun gündeme geldiğine işaret eden Karaloğlu, "Eğer vize sorunu çözülürse bu rakamların çok daha ileri taşınabileceğini iki taraf da görüyor. Biz Rusları sadece Antalya'da tatilini geçiren kişiler olarak görmüyoruz, çünkü 20 bine yakın Rus dostumuz hayatını Antalya'da sürdürüyor. Burada gayrimenkul aldılar, Antalyalı oldular. Birçok akrabalık ilişkileri oluştu. TurkoRus dediğimiz çocuklarımız var artık. Onlar büyüyüp, iş hayatına katıldığında iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesine büyük katkı koyacaktır" dedi.

TURİZMİN DİLİ BARIŞ DİLİDİR

Ne olursa olsun turizmin dilinin barış olduğuna da işaret eden Vali Karaloğlu, 2015'teki talihsiz olaydan turizmin de etkilendiğini hatırlatarak, "Keşke turizmi dışında tutabilseydik. Biz ne olursa olun turizmi barış dili olarak kullanmaya devam etmemiz lazım. Bundan sonra da siyasi ilişkilerde problemler yaşanabilir ama bizim ne olursa olsun turizmi barış dili olarak kullanarak iki ülke arasındaki ilişkilerin korunmasına, gelişmesine yardımcı olmamız lazım" dedi.

BU YIL 6 MİLYON RUS BEKLENİYOR

Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında turizm anlamında çok köklü ilişki olduğunu belirten Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Ömer Arısoy ise "Geçtiğimiz yıllarda meydana gelen olumsuzlukları artık unutursak 2017 Rusya turizminde rekor bir yıl oldu. 4 milyon 750 bin Rus misafir etmenin onurunu yaşadık. 2018 yılı tahminlerimiz ise bu yıl nasip olursa 6 milyon Rus vatandaşımızı başta Antalya olmak üzere ülkemizde misafir etmeyi öngörüyoruz" dedi.

'TÜRKİYE RUS TURİSTE HAZIR'

Antalya ve Türkiye'nin geçen yıl hiçbir Rus turisti zarar görmeden, en iyi şekilde hizmet alarak ülkelerine dönmeleri için çabaladığını anlatan Arısoy, bu yıl da hem Antalya'da hem Türkiye'de 6 milyon Rus turist için sezona en iyi şekilde hazırlanıldığını, sektör ve kamu kurumlarının bu konuda hazır olduğunu dile getirdi. İki ülke devlet başkanları arasında da üst düzeyde bir siyaset trafiği olduğundan bahseden Arısoy, bu ay sonu Rusya Kültür Bakanının İstanbul'u ziyaret edeceğini de söyledi.

2019 TÜRK-RUS TURİZM YILI

2019 yılının Rusya-Türkiye karşılıklı olarak turizm yılı ilan edildiğini de açıklayan Arısoy, 2019'da karşılıklı iki ülkenin kültürlerinin de bu şekilde çok daha iyi görülebileceği, Rus kültürünün Antalya ve Türkiye'de sergilenebilmesi için en iyi mekanlarla hazırlıkların yapıldığını dile getirdi. Arısoy, iki ülke arasındaki turizm ilişkilerinin daha da geliştirilmesi için vize konusunda kolaylık sağlanırsa Türk misafirlerin de Rusya'nın şehirlerini daha çok ziyaret edeceğini de söyledi.

RUS TURİST İKİ MİSLİ ARTTI

2016'dan sonra 2017'de Rus turistlerin Türkiye'ye ve özellikle Antalya'ya büyük ilgi gösterdiğini dile getiren Rusya Federal Turizm Ajansı Başkan Yardımcısı Nikolay Korolev, bu yıl ise geçen seneye göre Türkiye'yi ziyaret eden turist sayısının iki misline çıktığını söyledi. Türkiye ile Rusya arasındaki turizm ilişkilerinin eski haline dönmesi için daha çok yol kat edilmesi gerektiğini belirten Korolev, ülkeler arasında halen bazı sorunlar olduğunu, bunlar da çözüldüğü takdirde ilişkilerin çok daha iyi düzeyde olabileceğini kaydetti.

VİZE PROBLEMİ ÇÖZÜLMEK İSTENİYOR

İki ülke arasındaki vize probleminin de çözüme kavuşturulmak istendiğini belirten Nikolay Korolev, "Potansiyelimiz turizm açısından çok büyük ve çok farklı altbaşlıklarda birlikte çalışabiliriz. Güneş, kumsal turizmi dışında kültür, sağlık gibi çeşitli turizm alanlarında da çalışmalarımıza devam ediyoruz. Önümüzdeki yıl Türk-Rus turizm yılı da bu açıdan iyi bir sonuç verecektir" dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Protokolün salona girmesi

Protokol üyelerinin görüntüsü

Katılımcılardan görüntü

Vali Münir Karaloğlu'nun konuşması

Müsteşar Ömer Arısoy'un konuşması

Nikolay Korolev'in konuşması

Detaylar

367 MB /// 03.21 (HD)

Haber: Mehmet ÇINAR-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

======================================================

2)TAZİYE EVİNE GİTTİ, DAHA SONRA KENDİ ŞİRKETİNİ KURDU

TOKAT'ta 3 ay önce hayatını kaybeden bir akrabasının cenazesine gelen misafirlere toplu yemek yaptıktan sonra, yemek şirketi kurmaya karar veren Elif Özdemir (40) kendi yemek fabrikasını kurarak hizmet vermeye başladı.

Kent merkezinde yaşayan evli ve 3 çocuk annesi Elif Özdemir, 15 yıl boyunca farklı işletmelerde çalıştıktan sonra yaklaşık üç ay önce işsiz kaldı. Bu sırada kendi iş yerini kurmak için 'ne yapabilirim' şeklinde düşünceye giren Elif Özdemir, hayatını kaybeden bir akrabasının evine gitti. Taziyeye gelen vatandaşlara toplu yemek yapan Elif Özdemir, burada yemek fabrikası kurmaya karar verdi. Özdemir, Tokat İş Geliştirme Merkezi'nin desteği ile bir dükkan kiraladı. Özdemir daha sonra yaklaşık bir ay önce 15 bin lira sermaye ile Tokat İş Geliştirme Merkezi'nde (İŞGEM) yemek fabrikası kurdu.

'YEMEK YAPARKEN AKLIMA GELDİ'

Çalıştığı işletmelerde sıkıntılar yaşadığını ve hakkını alamadığı için iş yeri kurmak istediğini kaydeden Elif Özdemir, "Kendi işimi kurmak istiyordum. 'Ne yapabilirim' diyordum. Bundan 3 ay önce bir yakınımı kaybetmiştim. Orada cenazede şehir dışından olsun. Şehir içinden olsun. Gelen misafirlerimize yemek yapıyordum. Yemek yaparken aklıma geldi. Ben toplu yemek yapabiliyorsam. Bu işin ticaretini de yapabilirim diye düşündüm ve burayı o düşünce ile açtım. Bir ay oldu açalı. İşler rayına yeni oturuyor. Ama yine de çok şükür diyoruz" dedi.

İş kurmak isteyen kadınlara tavsiyelerde bulunan Özdemir, "Hiç düşünmesinler, korkmasınlar, cesaretli olsunlar. Hırs çok önemli, hırs yapsınlar. Ben burayı bir nevi hırsla açtım. Bir işletme sahibi olduk. Hiç korkmasınlar devletin sunduğu bayanlara çok güzel imkanlar var" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-İşyerinden görüntüler

-Elif Özdemir'in yemek yapması

-Elif Özdemir Röportaj

-Genel Detay

Haber-Kamera: Fatih YILMAZ

(428 MB) (HD Görüntü)

======================================================

3)KARABÜK'TE 32 SÜRÜCÜYE 18 BİN LİRA CEZA

KARABÜK Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürlüğü ekiplerinin denetiminde 32 sürücüye 18 bin 188 lira ceza kesildi.Dün, 100. Yıl Mahallesi'nden başlamak üzere kentin 5 noktasında 22.00 ile 02.00 saatleri arasında trafik denetimi yapıldı. Denetimlerde 137 araç durdurulurken 5 sürücüye alkollü araç kullanmaktan, 3 sürücüye belgesiz araç kullanmaktan ve 24 sürücüye de diğer maddelerden olmak üzere 32 sürücüye toplam 18 bin 188 lira ceza kesildi. 10 araç ise trafikten men edildi. Polisin abart egzozdan işlem yapmak istediği sürücülerden bazıları ceza yememek için polisi ikna etmeye çalışırken, bir başka sürücü ise cezayı kabul etmediğini belirtirken belgeye imza attı. Polisin tüm göstermelerine rağmen bir türlü alkolmetreyi üfleyemeyen sürücü ise defalarca süren uyarıların ardından 12'nci denemede alkolmetreyi üflemeyi başardı ve 0.43 promil alkollü çıktı. Yasal sınırların altında alkollü çıkan sürücü polise alkol almadığını, enerji içeceği kullandığını ileri sürdü.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-Denetim

-Sürücülerle polislerin diyalogları

-Aracında abart egzoz olmadığını söyleyen sürücü ile polisin diyaloğu

-Sürücünün alkolmetreyi uzun süren uğraşlar sonucu üflemesi

Süre: (07.31) Boyutu: (835 MB.)

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,

===================================================

4)HURDA SOBADAN ÇIKAN 100 ÇEYREK ALTINI SAHİBİNE TESLİM ETTİ

BURDUR'da hurdacılık yapan Aşır Öztürk (36), satın aldığı sobadan çıkan 100 çeyrek altını sahibi Ayhan Yaman'a (40) teslim etti.

Mahrukatçılar Sitesi'nde yaklaşık 15 yıldır hurdacılık yapan Aşır Öztürk, dün Menderes Mahallesi'nde oturan Ayhan Yaman'a ait evden kullanılmayan iki soba, bir fırın ve tüp satın aldı. Öztürk, satmaya çalıştığı sobalar ve fırına alıcı çıkmayınca akşam saatlerinde işyerine getirdi. Sobanın içini inceleyen Öztürk, poşet içerisinde 100 adet çeyrek altın buldu. Aşır Öztürk, hemen sobayı satın aldığı Ayhan Yaman'a ulaşarak durumu anlattı. Öztürk, bugün işyerinde buluştuğu Yaman'a altınları teslim etti.

KİMSE ALMADI

Ayhan Yaman'ın işyerini arayarak hurdaları olduğunu, kendisinin de bunun üzerine gidip satın aldığını kaydeden Öztürk, "Akşama kadar arabanın üzerinde gezdirdim. Kimse almak istemedi. Dükkana getirdim. İçerisinde dirsekler ve bir poşet vardı. Poşeti yırttım. İçinden çay kutusu çıktı. Kutuların içindeki paketleri açtığımda çeyrek altınları gördüm. Kardeşlerime durumu anlattım. Sahibine teslim ettim" dedi.

'PRESLİYORUZ'

Sobaları kız kardeşine vermek istediğini, ancak onun da almadığını kaydeden Aşır Öztürk, "Normalde aldığımız hurdaları presliyoruz. Soba biraz yeni olduğu için belki birisi satın alır diye preslemedim. Tesadüfen içindeki poşeti gördüm" diye konuştu.

'BABAM KOYMUŞ, HABERİM YOKTU'

Sobanın sahibi Ayhan Yaman da "Dün hurdacı arkadaşları aradım. Kullanılmayan iki soba ve fırın vardı. Babam içerisine birikimleri olan altınları bırakmış. Benim haberim yoktu. Dürüst arkadaşlara rast geldik. Allah razı olsun kendilerinden. Dört yıl önce doğal gaz döşendiği için sobaları kullanmıyorduk. Bize teslim etti. Altınları görünce ben de şoke oldum" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

İşyerinden detay görüntü

Aşır Öztürk'ün anlatımı

Ayhan Yaman'ın anlatımı

Altınlar

Sobadan detay

Haber- Kamera Mesut MADAN/BURDUR,

===========================================================

5)MOTORSİKLET  RÖMORKU ÜSTÜ MOTORSİKLET

KAYSERİ'DE  motorsikletleriyle kağıt ve geri dönüşümlü malzeme toplayan 2 Suriyeli'nin görüntüsü DHA kamerasına takıldı. Talas ilçesi  Kerkük Bulvarından Aşık Veysel Bulvarına seyreden arkası nda özel olarak yapılmış 3 tekerlekli  römork bulunan beyaz  renkli plakasız motorsiklet, römorkunda üstünde sürücüsü bulunan kırmızı renkli plakasız bir başka motorsikletle trafikte bir süre seyrettikten sonra Yıldırımbeyazıt mahallesi Tavlusun Caddesine döndü. Biri  Arapça, diğeri Türkçe konuşan motorsiklet sürücülerinden römorklu olanı  kullanan "Arkadaşımın motorsikleti yakıttan tasarruf etsin diye römorka bindirdim" demekle yetindi

Görüntü Dökümü

-------------------------

Motorsikletin arkasındaki römorkta  motorsiklet üstünde seyreden sürücü

Haber-Kamera: Oktay ENSARİ/KAYSERİ,DHA)

28 / 18 MB

==========================================================

6)ANADOLU LANDİNİ, GLOBE SERİSİ TRAKTÖRLERİN YERLİ ÜRETİMİNE BAŞLADI

KOCAELİ'nin Çayırova ilçesinde, Anadolu Grubu şirketlerinden Anadolu Motor ve İtalyan Argo Tractors tarafından 2017 yılında kurulan Anadolu Landini, Globe serisi traktörlerin yerli üretimine başladı. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Türkiye'de birçok neslin traktörün sürdüğü tarlaların bereketiyle büyüdüğünü, Türkiye bugün traktör üretmekle kalmayıp, ürettiği traktörü ihraç eden bir ülke konumuna yükseldiğini söyledi.

Anadolu Grubu şirketlerinden Anadolu Motor ve İtalyan Argo Tractors'ün 2017 yılında yüzde 50 yüzde 50 ortaklık ile kurduğu Anadolu Landini, Çayıroava Şekerpınar'daki tesislerinde yerli traktör üretim törenine Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, Argo Tractors Başkanı Valerio Morra, Argo Tractors hissedarları Alberto Morra ve Simeone Morra, Anadolu Grubu İcra Başkanı Hurşit Zorlu, Anadolu Grubu Otomotiv Grubu Başkanı Bora Koçak ve Anadolu Landini Genel Müdürü Hayati Kösoğlu katıldı.

Bakan Özlü törende yaptığı konuşmada dijital sensörlerle donatılmış aletleri tarımsal üretimin merkezine yerleştireceklerini söyleyerek, "Teknolojik inovasyonu, tarım uygulamalarının merkezine koyacağız. Birbiriyle konuşan traktörler, tarım makineleri, dijital sensörlerle donatılmış aletleri tarımsal üretimin merkezine yerleştireceğiz. Bakanlık olarak, katma değerini 10 yılda, 2 katına çıkaracak, 5 odak sektör belirledik. Bu sektörlerden biri de gıda ve içecek sektörüdür. Gıda teknolojilerini; vergi indirimi, kaynak tahsisi, teşvik ve muafiyetlerle destekleyeceğiz. Başta TÜBİTAK ve KOSGEB olmak üzere, bütün kaynaklarımızı yerli ve milli tarımın hizmetine sunacağız. Teknoloji üssü Türkiye hedefimizin yanına, yeni bir hedef daha koyduk. Bu hedef yatırım üssü Türkiye hedefidir. Bugün açılışını yaptığımız fabrika Türkiye'nin yerli veya yabancı, bütün yatırımcılar için güvenilir bir ülke olduğunun çok açık bir kanıtıdır. Türkiye bütün dış baskılara, komşu coğrafyalarımızdaki istikrarsızlıklara ve manipülatif birtakım oyunlara rağmen vizyonunu büyüterek, yoluna devam etmektedir. Türkiye 2001 yılına kadar sadece 15 milyar dolar doğrudan yabancı yatırım alan bir ülke iken, son 16 yılda ülkemize gelen doğrudan yabancı yatırım 191 milyar dolara yükselmiştir. Elde ettiğimiz muazzam büyüme, ihracatta kat ettiğimiz mesafe ve Sanayi 4.0'a uyum noktasındaki çabalarımız bizim kararlılığımızı net olarak göstermektedir. Türkiye'yi, ekonomik baskı altına almaya çalışanlar bunu başaramazlar. Türkiye ekonomisi güçlüdür, sağlamdır ve büyüyerek yoluna devam edecektir. Hiç kimsenin, Türk ekonomisinin tekerine çomak sokmasına göz yummayacağız. Aksine, vites büyüterek yolumuza devam edeceğiz.Anadolu Landini Traktör Fabrikası'nın ülkemize ve tarım sektörümüze hayırlı olmasını, bereket getirmesini diliyorum" dedi.

'TRAKTÖR TARIM DEMEKTİR, BEREKET DEMEKTİR, EKMEK DEMEKTİR, ALIN TERİ DEMEKTİR'

Bakan olarak fabrika açılışlarının kendisini mutlu ettiğini belirten Özlü, "Bu fabrikayla ülkemizin yerli üretimine, ihracatına, katma değerine ve istihdamına katkıda bulunan Anadolu Grubu'na teşekkür ediyorum. Bakan olarak, beni en çok mutlu eden programlar fabrika açılışlarıdır. Çünkü fabrika demek üretim demektir, katma değer demektir, ihracat demektir, istihdam demektir. Türkiye'nin üretimine, ihracatına ve istihdamına katkıda bulunan her fabrika ve her girişim; bizim için bir değerdir, bir nimettir. Fabrikanın, ileri teknoloji ile donatılmış olması bizler için ayrıca memnuniyet vericidir. Bizim kültürümüzde traktörün çok ayrı bir yeri vardır. Traktör tarım demektir, bereket demektir, ekmek demektir, alın teri demektir. Özellikle benim gibi, milyonlarca çiftçi çocuğu için traktör kelimesiyle bereket kelimesi eş anlamlıdır. Türkiye'de birçok nesil, traktörün sürdüğü tarlaların bereketiyle büyümüş, okumuş ve bugünlere gelmiştir. ve şükürler olsun ki Türkiye bugün, traktör üretmekle kalmamış, ürettiği traktörü ihraç eden bir ülke konumuna yükselmiştir" diye konuştu.

2017 YILINDA TÜRKİYE'DE 73 BİN TRAKTÖR ÜRETİLDİ

Türkiye'de üretilen traktörlerin yüzde 20'sinin ihraç edildiğini açıklayan Bakan Özlü, şöyle konuştu:

"Ülkemiz, dünyada traktör pazarının en dikkat çeken ülkelerinden biri olmayı başarmıştır. 2017 yılında Türkiye'de 73 bin traktör üretildi. Bunların yaklaşık 14 bini, yani yüzde 20'si ihraç edildi. Bu rakamlar hem traktör sektörü için, hem de tarım makineleri sektörü için, gurur duyulacak rakamlardır. Nasıl ki, Sanayi 4.0 teknolojinin devrimiyse, Tarım 4.0 da tarımın devrimidir. Tarım devrimi binlerce yıl önce bizim topraklarımızda, Anadolu'da başladı. Tarım devrimine beşiklik eden Türkiye coğrafyası ben inanıyorum ki bugün artık hem sanayi devriminin, hem tarım devriminin önemli aktörlerinden biri olacak.Tarımdaki nüfusun azaldığı, tarım alanlarının daraldığı bir dünyada ve Türkiye'de tarımsal üretimi sıçratacak yegane araç teknolojidir. Türk tarımı daha fazla teknolojiyle sıçrama yapabilir. Bunun için tarımın ve çiftçilerimizin teknoloji odaklı bir şekilde dönüştürülmesini, bakanlık olarak gündemine almış bulunuyoruz. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Ahmet Eşref Fakıbaba'nın, bu yöndeki üstün gayretlerine, biz de bakanlık olarak omuz vereceğiz. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımıza bağlı tüm kurumlar bütün imkanlarıyla, tarımsal sanayinin hizmetinde olacak. TÜBİTAK Tarım 4.0 uygulamaları için, ihtiyaç duyulan her alanda hizmete hazırdır. KOSGEB tarım teknolojilerine yatırım yapmak isteyen herkese, kaynak sunmaya devam edecektir. Bakanlığımız ile Tarım Bakanlığı arasında Ar-Ge ve inovasyon başta olmak üzere çeşitli işbirliği mekanizmalarını hayata geçireceğiz. Örneğin kimyasal ilaçlar, tarımda yenilenebilir enerji, dışarıdan ithal ettiğimiz aşı ve mayaların Türkiye'de üretimi gibi konularda bakanlık olarak bütün imkanlarımızı seferber edeceğiz"

'YERLİ ŞANZIMAN ÜRETECEĞİZ'

Anadolu Grubu olarak otomotiv alanında yerli üretime odaklandıklarını belirten Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, "Anadolu Grubu'nun 68 yıllık deneyimini İtalyan ortağımızın traktör tasarımı ve üretimi konusundaki 134 yıllık uzmanlığı ile birleştirerek Türkiye'de yatırım yapmaktan, ülkemizin tarım, ihracat ve istihdamına katkı sağlamaktan mutluluk duyuyoruz. Yerli dizel motor üretimi ile başlayan çalışmalarını Şekerpınar'daki tesislerinde traktör üretimi ile zenginleştirerek Türk çiftçisinin ihtiyacı olan kaliteli ürünleri sunmaya devam edecek. Yatırımımızın ikinci aşamasında Argo Tractors'ün teknoloji ve tasarımını kullanarak yerli şanzıman üreteceğiz. Ayrıca Anadolu Landini olarak McCormick markalı traktörlerin Türkiye'de satışına başlayacağız" dedi.

İTALYA'DAKİ 5 ÜRETİM TESİSİNDEN SONRAKİ ÜRETİM YATIRIMI TÜRKİYE

Argo Tractors Başkanı Valerio Morra ise Türkiye'nin tarım üretimi konusunda Avrupa'da 1. sırada yer aldığını ve bu yatırımın kendileri açısından stratejik bir önemi olduğunu söyledi. Türkiye'nin üretim bazlı yatırımlarında İtalya'dan sonra ikinci ülke olduğunu vurgulayan Morra, bu kararda 2012 yılından itibaren Anadolu Grubu ile sürdürdükleri başarılı çalışmaların da etkili olduğunu ifade etti. Morra, "50-75 beygir arası 3 silindire sahip 4 modelden oluşan Landini Globe serisi dünyada sadece Anadolu Landini'nin Şekerpınar'daki tesislerinde üretilecek. Türkiye toprak şartlarına özel tasarlanan modelin dünya pazarlarında da beğeni ile karşılanacağına ve yüksek talep göreceğine inanıyorum" diye konuştu.

YÜKSEK YERLİLİK ORANI İLE ÜRETİLECEK

Anadolu Landini Genel Müdürü Hayati Kösoğlu, Landini Globe serisinin yüksek yerlilik oranı ile üretileceğini belirterek, "Ülkemizin iklim ve toprak koşullarına uygun olarak tasarlanan Globe serisi traktörler çiftçimizin performansı yüksek güçlü ve kaliteli traktörlere daha uygun fiyatlarla ulaşmasını sağlayacak. Bu yıl satışını hedeflediğimiz traktörlerin yaklaşık yüzde 40'ı Globe serisi olacak. Bu yılın sonuna kadar portföyümüzde yer alan diğer Landini serilerinden Rex, Powerfarm ve 5H'yi de yerlileştirme çalışmalarına başlamayı hedefliyoruz. Ortağımız Argo Tractors'ün tarımdaki köklü geçmişi ve tecrübesi, çiftçilerimizin Landini traktörlerden yüksek memnuniyeti iddiamızı destekleyen en önemli unsurlar" diye konuştu.

ANADOLU LANDİNİ

Anadolu Landini Traktör Üretim ve Pazarlama A.Ş., 2017 yılında Anadolu Motor ve İtalyan Argo Tractors firmalarının ortaklığı ile kuruldu. Argo Group'a bağlı şirketlerden biri olan Argo Tractors, portföyündeki Landini, McCormick ve Valpadana markaları ile yıllık 22 bin birimi aşan traktör üretim kapasitesine sahip. Argo Tractors, 35 ile 310 beygir aralığındaki traktörleriyle açık araziden meyve bahçelerine ve bağcılığa kadar çok geniş bir yelpazede tarım sektörüne katkı sağlamakta. 2012 yılından bu yana Landini traktörlerin Türkiye distribütörlüğü Anadolu Motor tarafından yürütülürken, 2017'deki ortaklık anlaşmasına istinaden traktör satış ve üretim faaliyetleri Anadolu Landini şirketine devredildi. Anadolu Landini'nin Şekerpınar'da bulunan fabrikasında yılda 2 bin traktör üretilecek.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Bakanın konuşması

-Tuncay Özilhan'ın konuşması

-Valerio Morra'nın konşuması

-Fabrika gezintisi

(Haber-Ergün AYAZ-Dinçer AKBİR-ÇAYIROVA-DHA

===========================================================

7)ANAOKULU ÖĞRENCİLERİNDEN MEHMETÇİĞE MORAL KOLİSİ

MUĞLA'nın Ortaca ilçesinde anasınıfı öğrencileri, Zeytin Dalı Harekatı'na katılan askerlere moral vermek amacıyla yaptıkları resim ve yazdırdıkları mektupları Afrin'e gönderilmek üzere postaya verdi.

Ortaca'nın Cumhuriyet Mahallesi'ndeki Atatürk İlkokulu'nun anasınıfı öğretmeni Mine Serdar öncülüğünde öğrenciler, 20 resim ve mektuplar ile içinde çorap bulunan bir koli hazırladı. Zeytin Dalı Harekatı'na katılan askerlere moral vermek amacıyla düzenlenen etkinlik kapsamında minik öğrencilerin yaptığı resimler ile çocukların anne ve babalarına yazdırdıkları mektuplar, postaneden gönderildi.

Minik öğrencilerden Bera Aydın, "Askerlerimiz hiç ölmesin istiyorum. Onlara şunu yazdım; adım Berra Aydın. Ben sizleri çok seviyorum. Hiçbir askerimizin ölmesini istemiyorum. Siz asker ağabeylerimize de sağlık ve başarılar diliyorum" dedi.

Atatürk İlkokulu Müdürü İbrahim Kaplan ise, "Çocuklarımız 1 haftadır mektupları hazırladılar. Afrin'deki askerlerimize resimler yaptılar. Oradaki askerlerimize moral olması için yaptılar. Umarım mektuplarımız ve resimlerimiz yerine ulaşır, onlara moral olur. Biz askerlerimizi çok seviyoruz. Allah'a emanet olsunlar, onlara minnettarız" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Öğrencilerin postaneye gelişlerinden gör

Mektupların postaya verilişinden gör

Okul müdürü ile röp öğrenci ile röp

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Cihan KAYA / ORTACA (Muğla),

=======================================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title