Haberler
Rusya bir kez daha ABD füzeleriyle vuruldu, Savunma Bakanlığı 'Yanıt verilecek' dedi

ABD füzeleriyle bir kez daha vurulan Rusya'dan dünyayı korkutan açıklama

Narin cinayetinde yeni görüntü! Cansız bedenini saklamak 38 dakika sürmüş

Narin cinayetinde yeni görüntü! Cansız bedenini saklamak 38 dakika sürmüş

Sıla bebek davasında iddianame hazır! İşte cani anne için istenen ceza

Sıla bebek davasında iddianame hazır! İşte anne için istenen ceza

Mehmet Ali Erbil ve Serdar Ortaç'ı örnek gösterip 'Karabiber gibi yanarsın' dediler

Mehmet Ali Erbil ve Serdar Ortaç'ı örnek gösterip "Karabiber gibi yanarsın" dediler

Tedaviyi Yarım Bırakan Doktor Hakkında Şikayette Bulundu

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İzmit'te, 5 yaşıdaki Deniz Tanem Acar'ın tedavisini yarım bıraktığı iddia edilen anestezi uzmanı hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na şikayette bulunuldu.

1)TEDAVİYİ YARIM BIRAKAN ANESTEZİ UZMANI HAKKINDA ŞİKAYETTE BULUNDU

İZMİT'te, Deniz ve Sibel Acar çifti diş tedavisi için 5 yaşındaki kızları Deniz Tanem Acar'ı özel bir hastaneye götürdü. Deniz Acar, kızına damar yolu açılmak istenmesi sırasında çocuğunun bayıldığını, tedaviyi yarım bıraktığını iddia ettiği anestezi uzmanı S.Ö. hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na şikayette bulundu.Olay 5 Ocak günü, İzmit'te bulunan özel bir hastanede meydana geldi. Kızını diş ağrısı nedeniyle özel bir hastaneye götürdüğünü söyleyen emlakçı Deniz Acar, "Geçen Cuma günü İzmit'teki özel bir hastaneye 5 yaşındaki kızımın 6 tane dolgusunu yaptırmak için gittik. Resepsiyonda beklerken 2 bayan geldi, ellerinde iğne vardı. Kızım görünce kucağıma atladı ve damar yolu açacaklarını söylediler. Damar yolu açılması sırasında hangi kolundan yapılması gerektiğini konuşurken, iğne sokulduğunu gördüm. Bu sırada kızımın ağlamaktan bayıldı. Fakat o sırada anestezi maddesinin vücuduna verildiğini anladık. Doktora ricacı oldum, 'Kızım bayıldı bana yardımcı olun' dedim. Doktor bizi resepsiyondan alıp diş koltuğuna oturttu" dedi. Deniz Acar kızının resepsiyondan alınarak muayene odasına alındığını belirterek, "Bizim içeride kalmamamız istendi. Fakat kızıma ne olduğu konusunda hiçbir açıklama yapılmadı. Anestezi uzmanı S.Ö. bizi odadan dışarı çıkarmak istedi. Kendisine söz verdim, 'Hiçbir şey sormayacağım, çocuğumun yanında tek başıma kalayım ama siz bana ne yapmak istediğinizi, tedavinin nasıl ilerleyeceği hakkında bilgi verin' diyerek işleme devam etmesini istedim. Kızımın sağlık durumunu defalarca sordum, büyük bir şok yaşadık ve doktor bize 'Mutlaka dışarı çıkmalısınız. Ben bu şekilde çalışamam' dedi ve hastayı bırakıp gitmekle tehdit etti. Bizde mutlaka devam etmesi gerektiğini söyledik. Bu sırada yöntem olarak yeni öğrendiğim beyaz kod aşamasına geçilmiş hastanede. Bir sürü güvenlik görevlisi geldi. Bize fiziken dokunan olmadı, fakat diş doktoru hanıma rica ettim, doktorun devam etmesi gerektiğini ve o odada annesinin veya benim sakin bir şekilde beklememiz gerektiğini ve sakin kalacağımıza söz verdim. Anestezi uzmanıyla görüştü. 'Fakat olumsuz hiçbir şekilde size yardımcı olmak istemiyor' dedi. Oradaki hemşireler, resepsiyonda çalışan arkadaşlar ve güvenlik görevlisi şahittir. Bende korktum ne yapacağımı bilemedim, çocuğumu kucağıma aldım ve polisi aradım. Polis geldi. İkinci bir anestezi uzmanı için defalarca bağırdık, istedik çağırdık hastane içerisinde fakat bize sadece güvenlik görevlisi arkadaşlar gönderildi. Polisin gelmesinden sonra hastanenin diğer anestezi uzmanı bize yardımcı oldu" diye konuştu.

Deniz Acar yapılan işlemler sırasında çocuğunun şoka girdiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"Çocuk şoktaydı, bizde şok olmuştuk. Yavaş yavaş uyanmaya başladı. Bu sırada gelen polislere olayı anlattım, kameraların çalıştığını hastane çalışanlarıyla beraber teyit ettik. Benim herhangi fiziki veya sözlü hiçbir tepkim olmadı. Daha sonra gelen polis arkadaşlarla karakola gittik. S.Ö. hakkında şikayetçi olduk. Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifademizi götürdük. Hukuki davam edecek, umarım adalet yerini bulur. Kimsenin çocuğuna böyle muamele yapılmaması lazım, hiçbir hastanın tedavisinin yarım bırakılmaması lazım. Anestezi gibi çok kritik bir tedavi sürecinin bu şekilde sorumsuzca yürütülmemesi lazım. Çocuğumun psikolojisi kötü, psikolojik destek almak istiyoruz. Doktor, hatta diş fırçası bile görmek istemiyor"

Anestezi uzmanı S.Ö. ise konuyla ilgili açıklama yapmadı.

Görüntü Dökümü

---------------------------

-Baba Deniz Acar ile röp

-Çocuğun fotoğrafı

HABER: Ergün AYAZ-KAMERA: Alişan KOYUNCU-KOCAELİ/DHA

========================================================

(ÖZEL)

2)HER GÜN EVİNİN ÖNÜNE GELEN TİLKİYİ BESLİYOR

BALIKESİR'in Ayvalık ilçesine bağlı Cunda Adası'nda yaşayan Azize Abay (66), eşi Sadık Abay'ı kaybettiği günün akşamında evinin önüne gelen tilkiye yiyecek veriyor. Yaklaşık iki aydır her gün evinin önüne gelen tilkiyi doyurduğunu anlatan Abay, "Hiç aksatmadan bana misafir oluyor ve ben de bundan çok mutlu oluyorum" dedi.

Cunda Adası Yeniyol mevkiinde yaşayan Azize Abay, kompresör ustası eşi Sadık Abay'ı geçen yıl 15 Kasım'da kalp krizi sonucu kaybetti. Eşinin vefat ettiği günün akşamı, bir tilki, çiftin evinin önüne geldi. Azize Abay, tilkiyi görüp, aç olabileceğini düşünerek yiyecek verdi. O günden sonra tilki her gün evin önüne gelmeye başladı.

Tilkiye et, balık, kedi maması ve çeşitli yiyecekler verdiğini anlatan Abay, "Eşimi geçen yıl 15 Kasım'da kaybettim. O günden beri her gün bir tilki geliyor, evin içine kadar giriyor ve hazırladığım yemeği yedikten sonra gidiyor. Her gün hiç aksatmadan bana misafir oluyor ve ben de bundan çok mutlu oluyorum. Bugüne kadar hiç tilki görmemiştim. Korkardım ve insanlara yaklaşacağını hiç tahmin etmezdim. Yağmur yağdığı günler gelmeyince çok üzülüyorum. Bazen kapıyı açarak, 'Oğlum gelir misin' diye sesleniyorum" dedi.

Görüntü  Dökümü

--------------

-Azize Abay'ın tilkiye yemek vermesinden görüntü.

-Tilkinin yemek yemesinden görüntü.

-Azize Abay ile röp.

Haber-Kamera: Kadri KAYA / AYVALIK (Balıkesir), DHA

========================================================

3)TARTIŞTIĞI YOLCUYU BIÇAKLAYAN ŞOFÖR YAKALANDI

İZMİT'te, inmek istediği durağı kaçırarak tartışan yolcuyu bıçaklayarak kaçan minibüs sürücüsü 40 yaşındaki M.S.D. yakalandı.

Olay dün, İzmit'te meydana geldi. Sakarya'dan İzmit'e gelmek için dolmuşa binen 44 yaşındaki S.Ö. iddiaya göre minibüse bindiği sırada inmek istediği durağı belirterek, kulaklıklarını takarak koltuğuna oturdu. İnmek istediği durağı kaçırıp, yanlış durakta indirildiğini söyleyen S.Ö., şoför ile tartışmaya başladı. Minibüs şoförü M.S.D. belinden çıkardığı bıçakla S.Ö.'yü karnından bıçakladı. M.S.D. daha sonra yolcuyu olay yerinde bırakarak minibüs ile kaçtı. Hastaneye kaldırılan S.Ö. tedavi altına alındı.

Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Cinayet Büro ekipleri, M.S.D.'yi yakalayarak gözaltına aldı. Emniyetteki işlemlerin ardından M.S.D. adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

------------------------

Zanlının asayiş şubeden çıkarılışı

Detay görüntüler

Uğur AYDIN/İZMİT(Kocaeli), -

===============================================================

4)DOGÜNSİFED BAŞKANI ÖZKILIÇ: TAŞERON YASASI İLE 17 BİN ŞİRKET KAPANMAYLA KARŞI KARŞIYA KALDI

DOGÜNSİFED (Doğu Güneydoğu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Fedrasyonu) Başkanı Aziz Özkılıç, 696 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile taşeron işçilerin kadroya alınmasıyla 17 bin şirketin kapanmayla karşı karşıya kaldığını ve bu şirketlerde çalışan 150 bin kişinin mağduriyet yaşacağını ifade ederek, hükümetin bu şirketlere destek olması çağrısında bulundu.

'MAĞDURİYETLERİN YAŞANACAĞI KAÇINILMAZDIR'

Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti'nde federasyon çatısı altındaki Dernek başkan ve yöneticileri ile birlikte basın toplantısı düzenleyen DOGÜNSİFED Başkanı Aziz Özkılıç, taşeron işçilerin kadroya geçirilmesi ile birlikte 17 bine yakın şirket ile bu şirketlerin bürolarında istihdam edilen 150 bine yakın konusunda uzman çalışanın ticari ve yaşamını sürdürebilirlik noktasında ciddi mağduriyetlerinin yaşanacağının kaçınılmaz olduğunu söyledi. Özkılıç, "Hükümetimiz tarafından kamuda çalışan taşeron işçilerin kamuya alınmasıyla ilgili verilen kararı olumlu bulduğumuzu bildirir, ülkemiz için hayırlı olmasını dileriz. Bu vesile ile yıllardır süregelen önemli bir sorun çözüme kavuşmuş oldu. Ancak, bu yapılırken 30 yıldır personel çalıştırmaya dayalı ihalelerle kamuya hizmet veren 17 bine yakın şirket ile bu şirketlerin bürolarında istihdam edilen 150 bine yakın konusunda uzman çalışanın ticari ve yaşamını sürdürebilirlik noktasında ciddi mağduriyetlerin yaşanacağı kaçınılmazdır" dedi. Özkılıç, bu şirketlerin ve büro çalışanlarının mağduriyetinin giderilmesi yönünde taleplerin başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Başbakan ve hükümet tarafından dikkate alınmasını dile getirerek, taleplerini şöyle sıraladı:

"ŞİRKETLERİN BORÇLARI 2 YIL FAİZSİZ ERTELENSİN"

"Şirketlerin hali hazırda mevcut SGK vergi ile bankalardaki kredi ve bunlara benzer borçlarının 2 yıl faizsiz ertelenmesi ve ardından 36 ay vade ile taksitlendirilmesi ile 2016-2017 yıllarında 6661 sayılı kanun ile işverenlere uygulanan ancak şirketler kapsam dışında bırakıldığından, ihale makamlarınca hakedişlerden kesilen asgari ücret destek tutarlarının şirketlere ödenmesi veya SGK ve vergi borçlarına mahsup edilmesini istiyoruz. Şirketlerin hak ve yükümlülüklerini yerine getirebilmesi ve ticari hayatlarını devam ettirebilmesi ve marka değerinin korunması amacı noktasında tüm ihalelere, mevcut iş deneyimleri ile katılabilmeleri için gerekli kanuni düzenlemelerin yapılmasını istiyoruz. Şirketlerin farklı sektörlere yönelip ticari faaliyetlerini devam ettirmeleri ve işletmelerini ayakta tutabilmeleri için şirketlerin sermayeleri ile orantılı olarak düşük faizli,1 yıl ödemesiz ve en az 3 yıl vadeli kredi garanti fono kredilerinin kullandırılması ile KOSGEB'in kredi faiz desteğinden faydalandırılması ve teşvik veya yatırım projeleri kapsamında verilen, Kalkınma Bakanlığı-KOSGEB-TKDK IPARD-İş Kur- destekleri gibi devlet desteklerinden yararlandırılmasını talep ediyoruz. 696 sayılı KHK gereğince sorumluluğu kamuda olan ve çeşitli nedenlerle kadroya alınmayacak olan işçilerin hak kazanacağı kıdem ve ihbar tazminatlarının,11 Eylül 2014 tarih ve 6552 sayılı kanun gereğince, işçilere asıl işverence ödenmesi ve alt işverenlere rücu yoluna gidilmemesi yolunda hukuki düzenlemenin yapılmasını istiyoruz."

"KAPANMAYLA KARŞI KARIŞIYA KALACAKLAR"

DOGÜNSİFED Başkanı Aziz Özkılıç, taleplerin karşılanmadığı takdirde 17 bin firmanın kapanmayla karşı karşıya kalacağını ifade ederek, "696 sayılı KHK gereğince faaliyeti son bulacak olan 17 bin şirketin, gerek kamuya gerekse çalışmış olduğu bankalara ve piyasa tedarikçilerine yükümlülüklerini yerine getirebilmesi, bünyesinde istihdam ettiği yaklaşık 150 bir merkez ofis çalışanının istihdamını sürdürebilmesi için ticari hayatın devamlılığının esas olduğunun kaçınılmaz olduğunu, bu çerçevede Anayasa da vurgulanan 'Devletin ekonomik hayatı koruması ile ilgili önlemleri alması yönündeki görevi' kapsamında iyi niyetli taleplerinin karşılanmasını arz ve talep ediyor. Bu şirketler kapanmayla karşı karışıya kalacaklar. Orada çalışan istihdam edilen işçilerin de işsiz kalması demektir. Sosyal açıdan büyük sıkıntılara sebep olacak, Cumhurbaşkanımızda bu yönde olumlu bir talep bekliyoruz"diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

-Açıklamadan görüntü

-Açıklamaya katılanlar

-Özkılıç'ın açıklamaları

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Ahmet ÜN-Burak EMEK/DİYARBAKIR,

=======================================================

5)ABANT'TA YAMAÇ PARAŞÜTÜ KEYFİ

BOLU Abant Tabiat Parkı'ndaki yaylalardan yamaç paraşütüyle havalanan pilotlar eşsiz manzara eşliğinde uçmanın keyfini yaşadı.

Doğal güzellikleriyle ünlü Abant Tabiat Parkı doğayla iç içe bir gün geçirip piknik yapmak isteyenlerin yanı sıra yamaç paraşütü tutkunlarının da uğrak noktası haline geldi. Güneşin yüzünü göstermesini fırsat bilen pilotlar, Abant'a 3 kilometre uzaklıktaki Kızlar Çalı tepesinden yamaç paraşütüyle havalandı. Adrenalin tutkunları, Abant semalarında uçarak gökyüzünden tabiat parkının eşsiz manzarasının tadını çıkardı.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Paraşütle atlamaları

-Manzaralar

-Detaylar

Süre: 02.57 Boyut: 180 MB

Haber: Murat KÜÇÜK/BOLU,

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title