Dha Yurt Bülteni-7
Maçka Jandarma Komutanı, adliyeye sevk edildiİZMİR'de Fethullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) ve kripto subaylara yönelik yürüttülen soruşturması kapsamında gözaltında bulunan bir şüphelinin ifadesi sonrası gözaltına alınan ve sorgusu tamamlanan Maçka İlçe Jandarma...
Maçka Jandarma Komutanı, adliyeye sevk edildi
İZMİR'de Fethullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) ve kripto subaylara yönelik yürüttülen soruşturması kapsamında gözaltında bulunan bir şüphelinin ifadesi sonrası gözaltına alınan ve sorgusu tamamlanan Maçka İlçe Jandarma Komutanı Teğmen Zabit Zengin adliyeye sevk edildi.
FETÖ/PDY ve kripto subaylara yönelik yürütülen soruşturması kapsamında İzmir'de gözaltındaki bir şüphelinin ifadesi sonrası 23 Ağustos'ta gözaltına alınan ve 'PKK ve FETÖ' işbirliği kapsamında da uzman polislerin yer aldığı özel ekiplerce sorgulanan Maçka İlçe Jandarma Komutanı Teğmen Zabit Zengin'in emniyetteki işlemleri tamamlandı. Geçen 30 Ağustos'ta üsteğmen rütbesi alması beklenen ve ifadesinde suçlamaları kabul etmeyen Teğmen Zengin Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorgusunun ardından güvenlik önlemleri altında önce sağlık kontrolüne ardından da mahkemeye sevk edildi.
TERÖR BAĞLANTISI BULUNAMADI
Bu arada Astsubaylıktan 2009 yılında teğmenlik rütbesi alan Teğmen Zengin'in FETÖ/PDY mahrem imamlar soruşturması kapsamında sorgulandığı ve Maçka'daki PKK terör örgütü üyeleriyle de herhangi bir bağlantısının tespit edilemediği ve el konularak Siber Suçlar Şube Müdürlüğü'nde incelemeye alınan bilgisayar, cep telefonu ve dijital cihazlarında ise ciddi bir bulguya rastlanılmadığı öğrenildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Teğmen Zabit Zengin adliyeye çıkarılışı
Detaylar
HABER KAMERA: OSMAN ŞİŞKO / TRABZON
===========================================
Sulama kanalına atlayan kadın kayboldu
ADANA'da sulama kanalına atlayan 40 yaşındaki Zehra Ok, akıntıya kapılarak kayboldu.
Olay, saat 10.00 sıralarında merkez Yüreğir İlçesi'ne bağlı Levent Mahallesi'nden geçen Devlet Su İşleri'ne (DSİ) ait sulama kanalında meydana geldi. Eşinden boşanan Zehra Ok, bir süre önce evli bir erkekle birlikte yaşamaya başladı. İddiaya göre adı öğrenilemeyen sevgilisiyle de sorun yaşayan Zehra Ok, sulama kanalı kenarına gelerek bir süre bekledi. Kadının durumundan şüphelenen vatandaşlar seslendiği sırada Ok, kanala atladı. Durumu gören bazı kişiler kurtarmak için Ok'un arkasından kanala atladı, ancak suyun akıntılı olması nedeniyle kadın kısa sürede gözden kayboldu.
İhbar üzerine gelen dalgıç polisler sulama kanalında arama çalışması başlatırken, olayı duyan Zehra Ok'un yakınları sinir krizi geçirdi. Zehra Ok'tan geriye ise kanal kenarındaki terlikleri kalırken arama çalışması devam ediyor.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Sulama kanalından görüntü
Zehra Ok'un terliklerinden detay
Yakınlarının sinir krizi geçirmesi
Dalgıç polislerin suya girmesi
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Salih ÜÇTEPE/ADANA,
========================================
Kapı açıldı, Suriyelilerin bayram dönüşü başladı
KURBAN Bayramı'nı ülkelerinde yakınları ile geçirmek için Hatay'ın Reyhanlı İlçesi Cilvegözü Gümrük Kapısı'ndan giden Suriyelilerin dönüşleri başladı.
Bayramlaşmak için 21 Ağustos'ta başlayan ve 30 Ağustos günü sona eren çıkışların ardından 5 gün kapalı kalan Cilvegözü Gümrük Kapısı bugün yeniden tüm giriş ve çıkışlara açıldı. Bayram tatilini tamamlayanlardan gelmek isteyenlerin Cilvegözü Gümrük Kapısı'ndaki pasaport veya Geçici Koruma Kimlik Belgelerinde yapılan giriş işlemlerinin ardından servis araçları ile çıkışa kadar geldi. Kurban Bayramı nedeniyle 33 bin kişi çıkış yapmıştı.
TIR ÇIKIŞLARI DA BAŞLADI
Bu arada çeşitli ürünler taşıyan TIR'ların da çıkışlarına başlandı. TIR'lar Cilvegözü'nden sonra Suriye Sınır Kapısı Bab-Al Hava arasında bulunan ara bölgede yüklerini indirdikten sonra tekrar Türkiye'ye dönüş yapmaya başladı.
Görüntü Dökümü:
Cilvegözü Gümrük Kapısı
Gelen Suriyeliler
Eşyalarını indirirlerken
Servis otobüsü ile gelenler
Otobüsten inenler
Tatilden dönen Suriyeli konuşması
Araçlara binenler
Suriyeliler Türkiye'ye gelirken
Otobüsle gelenler
TIR çıkışları
HABER KAMERA: Ferhat DERVİŞOĞLU/REYHANLI(Hatay),-
==================================
Edirne'de bağ bozumu başladı
EDİRNE'nin merkeze bağlı Küçükdöllük Köyü'nde Eylül ayı ile birlikte başlayan bağ bozumunda 1 yıl boyunca emek verilen üzümler toplanmaya başladı.
Edirne'nin Küçükdöllük Köyü'nde pekmez, üzüm şırası ve şaraba kadar birçok alanda üretim yapan üreticiler, yıl boyunca bağlarında ektikleri üzümleri toplamak için bağlara girdi. Üzümlerin yetiştirilmesi için gerekli iklimsel özellikler ve uygun toprak yapısıyla her geçen gün ün kazanan Edirne'de, işçiler kızgın güneşin altında dalından kopardıkları üzümleri kovalarda toplayıp ardından işlenmek üzere tesislere gönderiyor.
Küçükdöllük Köyü'nde üretim yapan tesis için de bağ bozumuna başlayan Önolog (Şarap uzmanı) ve üretici Şeniz Saç Ergincan, 85 dönümlük arazilerinde yüksek rekolte beklentisinde olduklarını söyledi. Ergincan, şöyle dedi:
"Bağ bozumumuz geçen yıllarla paralel bir şekilde Ağustos'un son haftası Eylül'ün ilk haftası gibi başladı. Rekoltemizi aslında biz ayarlıyoruz. Yeşil budama ve salkım seyreltmeyle dönüm başına 600 kiloya kadar düşüyoruz üzümde" dedi. 12 kişilik ekiple birlikte bağ bozumunda üzümleri tek tek topladıklarını ifade eden Ergincan, yıl içindeki dolu yağışı nedeniyle yüzde 25 oranında hasara uğradıklarını vurgulayarak, "Bu sene bir iki parselimizde dolu dolayısıyla hasar var. Onun dışında kalan üzümlerimiz gayet iyi bir durumda. Üzümlerimiz sağlıklı iyi bir yıl bekliyoruz. Yüzde 25-30 kadar bir zarar bekliyoruz. 85 dönümlük arazimiz var. Hasar gören parsel de 15-20 dönümlük bir alan."
Ergincan, üzüm hasadının yaklaşık 2 ay süreceğini belirterek, "Organik sertifikasının gerektirdiği kadar sınırlı ilaçlama yapıyoruz. Edirne'de bağcılık tarihsel bir geçmişe sahip. Burasının iklimi üzüm yetiştirmek için çok uygun. Karasal iklim üzümün yeteri kadar şekerli olmasını sağlıyor. Gecelerimiz de serin böylece ürünler hastalıklardan kurtuluyor. Aynı zamanda rüzgarlı bir bölge olduğu için mantar gibi hastalıklardan korunmamızı da sağlıyor. Fransa'nın Bordeaux bölgesi ile aynı paralelde bulunuyoruz. Toprak elverişli o yüzden Edirne üzüm yetiştirmek için çok iyi bir bölge" diye konuştu.
İşçilerden Sevcan Toprak, üzüm hasadının zorlu ve çaba isteyen bir iş olduğunu ifade ederek, "Burada günlük 80 lira kazanıyoruz. Aile ekonomimize katkıda bulunuyoruz."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Bağ bozumundan detaylar
-Üretici Ergincan'ın açıklaması
-İşçilerle röp.
-Üzüm salkımlarından detay görüntü
-Bağdan genel görüntü
Haber-Kamera: Jale AVYÜZEN/ EDİRNE, -
==================================================
Kavga ettiği husumetlisini bıçaklayarak öldürdü
KOCAELİ'nin Darıca İlçesi'nde, 49 yaşındaki V.Ş. aralarında husumet bulunan 26 yaşındaki Serhat Özcan'ı bıçaklayarak öldürdü.
Dün, Darıca'da meydana gelen olayda, Serhat Özcan ile aralarında husumet bulunun V.Ş. yolda karşılaşınca tartışmaya başladı. Serhat Özcan ile V.Ş. arasındaki tartışma kavgaya dönüştü. V.Ş. üzerinde bulunan bıçağı çıkartarak Serhat Özcan'ın göğsüne sapladı. Ağır yaralanan Serhat Özcan kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü İl Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri olayın ardından kaçan V.Ş'nin Çayırova'da olduğunu tespit ederek operasyon düzenlendi. Polisleri karşısında gören V.Ş. teslim oldu. Gözaltına alınan V.Ş. bugün emniyetteki işlemlerin ardından Gebze Adliyesi'ne sevk edildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Zanlının adliyeye sevk edilmesi
Öldürülen kişinin fotoğrafı
Haber-Kamera: Faruk KIYAK-Erol POLAT/İZMİT(Kocaeli), -
===================================================
Aydın'daki adli yıl açılışında hüzünlü tören
AYDIN'da adli yıl açılış töreninde avukatlar acı ve sevinci bir arada yaşadı. Bir dönem kentte Baro Başkanlığı yapan CHP Aydın eski Milletvekili Muharrem Sökeli'nin adliye önündeki cenaze töreni ile hüzünlenen avukatlar, 2017-2018 Adli Yıl açılış töreniyle buruk sevinç yaşadı.
CHP Aydın eski Milletvekili ve Aydın eski Baro Başkanı Muharrem Sökeli, geçen pazar günü kalp krizinden öldü. Sökeli'nin cenazesi, adli yıl açılış töreni öncesi Adliye Hizmet Binası önünde gerçekleşti. Meslektaşlarını son yolculuğuna uğurlayan avukatlardan bazıları gözyaşlarına hakim olamadı. Sökeli'nin Adliye önündeki cenaze töreninin ardından 2017-2018 Adli Yıl açılış töreni yapıldı. Cumhuriyet Başsavcılığı, Adalet Komisyon Başkanlığı ve Baro Başkanlığı Adli Yıl dolaysıyla birer çelenk sundu. Çeleklerin sunulmasının ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu.
"SEVGİYLE YAD EDECEĞİZ"
Vefat eden eski Baro Başkanı Muharrem Sökeli'yi her zaman sevgiyle yad edeceklerine değinen Aydın Baro Başkanı Av. Gökhan Bozkurt, "Benim Baro Başkanlığı dönemimde bu üçüncü cenaze törenini gerçekleştirmenin hüznünü yaşıyoruz. Bu onurlu görevi layıkıyla yaparak bayrağı bizlere kadar getiren, değerli meslektaşımızı ve büyüğümüzü kaybetmenin acısını yaşıyoruz. Vefat haberini aldığımızdan beri ve öncesinden de hep sevgiyle yad edilirdi. Şimdi ise vefatından sonrada bu sevgiyle onu her zaman anacağız" dedi.
"DEVLET İÇİNDE DEVLET OLMAZ"
Devletin içinde devletin kurulamayacağına değinen Bozkurt, "Yıllardır üstüne basa basa ısrarla söylemek istediğimiz, hukukun üstünlüğü adalet ve bağımsız yargı kararının bir devlet ve millet için ne anlama geldiğini en son yaşanan hain 15 Temmuz saldırısından sonra anlaşılmıştır. Hain kalkışma dilek feneri gibi sönüp yere düşmüştür. Ama adalet ise yine derin kaygılarla başlamıştır. Hukuku ele geçiren ve nihayet terör örgütü ilan edilen cemaate, bağımsız yargının başka tarikat ve cemaatlere teslim edilmesi asla kabul edilemez. FETÖ terör örgütü başta yargı olmak üzere devlet içerisinde bugün paralel olarak adlandırılan yapılanmaları yaparken uyardık. Ne yazık ki şimdi yeniden uyarmak zorunda kaldık. Onun için biz yeniden uyarıyoruz. Devlet içinde devlet olmaz. Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişeler, müritler ve mensuplarının memleketi asla olamaz" dedi.
"HAYIRLI OLSUN"
Aydın Cumhuriyet Başsavcısı Kamil Tüten ise, "2017-2018 Adli Yıl açılış töreni için buradayız. Öncelikle adaletin özverisi için çalışan hakim, savcı ve avukat arkadaşlarımız ile adliye personeli ile cezaevi personeline hayırlar getirmesini temenni ediyoruz. Türk yargısı demokrasisine, ülkesine ve milletinin bölünmezliğine, ülkenin bakasına 15 Temmuz'da sahip çıkmıştır. Memleket sevgisiyle görevini sürdürmüştür. Bundan sonrada bu ülkenin bekası ve azizi milletin birlik ve beraberliği adına, hukukun üstünlüğü anayasa ve yasalara bağlı olarak bu gayretini sürdürecektir. Bu anlamda adli yılın ülkemiz, milletimiz ve tüm meslektaşlarıma hayırlı olmasını temenni ediyorum" dedi.
TOPRAĞA VERİLDİ
Tören sonrası CHP Aydın eski Milletvekili ve eski Baro Başkanı Av Muharrem Sökeli. Bey Camiinde kılınan öğlen namazına mütekip kılınan cenaze namazına katılan meslektaşları Sökeli'yi son yolculuğuna uğurlandı. Sökeli'nin cenazesi, Tellidede Mezarlığında sevenlerinin gözyaşları arasında toprağa verildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Adliye önünde Muharrem Sökeli cenaze töreni
Adli Yıl açılış töreninden görüntü
Baro Başkanı Gökhan Bozkurt ve Cumhuriyet Başsavcısı Kasım Tüten'in konuşması
Genel ve Detay görüntü
Haber- Kamera: Burhan CEYHAN / AYDIN,
=============================================
Kanadından yaralı pelikan tedaviye alındı
ESKİŞEHİR'de Porsuk Çayı kıyısında vatandaşlar tarafından bulunan kanadından yaralı pelikan, tedavi altına alındı.
Porsuk Çayı kıyısında uçmakta zorlanan bir pelikanı gören vatandaşlar durumu Büyükşehir Belediyesi Hayvanat Bahçesi yetkililerine bildirdi. İhbar üzerine belirtilen yere gelen görevliler, pelikanı Büyükşehir Belediyesi Hayvanat Bahçesi Rehabilitasyon Merkezi'ne götürdü. Yapılan tetkiklerde kanadında çatlak olduğu belirlenen pelikan, tedaviye alındı.
Hayvanat Bahçesi yetkilileri, kanadındaki çatlak ile yoğun iç ve dış parazitler nedeniyle pelikanın göç yolunda yorgun düşüp uçmakta zorlandığını belirtti. Pelikan, tedavisi tamamlandıktan sonra tekrar doğaya salınacak.
Görüntü dökümü:
-Pelikanın görevliler tarafından muayene edilmesinden çekilen görüntüler bulunuylor,
-Pelikanın görevlililer tarafından bulunduğu yerden alınırken çekilmiş fotoğraflar görüntünün sonuna eklendi.)
Haber-Kamera: ESKİŞEHİR,
==================================================
Eşini tabancayla vurdu, kızını alıp kaçtı
GAZİANTEP'te 33 yaşındaki Mehmet Demir, boşanma aşamasındaki eşi 26 yaşındaki Elif Demir'i tabancayla ateş ederek yaralayıp, 3 yaşındaki kızı Z.'yi alıp kaçtı.
Olay, öğle saatlerinde Gündoğdu Mahallesi'nde meydana geldi. Mehmet Demir, boşanma aşamasında olduğu eşi Elif Demir'in yaşadığı eve geldi. Burada eşi Elif ile tartışmaya başlayan Mehmet Demir, öfkelenince yanında bulundurduğu tabancayla Elif Demir'e ateş açtı. Elif Demir vücuduna isabet eden kurşunlarla ağır yaralanırken, Mehmet Demir ise kızı Z.'yi yanına alıp plakası alınamayan otomobille olay yerinden kaçtı. Elif Demir, çevredekilerin silah seslerini duymasıyla çağrılan ambulansla Dr. Ersin Arslan Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Acil serviste tedaviye alınan Demir'in hayati tehlikesinin sürdüğü belirtildi. Cinayet Büro Amirliği ekipleri, boşanma aşamasındaki eşini yaralayıp kızını yanına alıp kaçan Mehmet Demir'in yakalanması için çalışma başlattı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------
Olay yeri
Polislerin çalışmaları
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mustafa KANLI-GAZİANTEP-DHA)
======================================================
CHP'li Ağbaba: Sürgünün 1970'li yıllarda kaldığını düşünüyorduk
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, sürülen eğitimcilerle ilgili, "Sürgünün 1970'li yıllarda kaldığını düşünüyorduk. Şimdi Eğitim-Sen'e mensup 1087 öğretmen kendi illerinden başka illere sürgün ediliyorö dedi.
CHP İl binasında düzenlenen basın toplantısına CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba'nın yanı sıra İl Başkanı Enver kiraz, il yönetimiyle birlikte çok sayıda üye katıldı. İl binasında düzenlenen basın toplantısında konuşan Ağbaba, yargı bağımsızlığının yok edildiğini söyleyerek cümlelerine şöyle devam etti: "Türkiye'nin yüzyılı aşkın süreden beri birikimlerinin yok edildiği, demokrasi birikimlerinin yok edildiği bir süreçle karşı karşıyayız. Bu süreç, maalesef hükümet eliyle yok edilmektedir. Yargı bağımsızlığı tamamen herkesin gözleri önünde bitirilmiş durumda. Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın Cumhurbaşkanı önünde iki büklüm olması, çocuklarını sarayda işe sokmuş Danıştay Başkanı'nın CHP ile ilgili sözlerine bakılırsa yargının 1 kişinin emrine girdiğini çok rahat görebiliyoruz. Bugün yapılan anketlerin tamamında yargıya güvensizlik yüzde 70'i geçmiş durumdadır. AKP'ye, MHP'ye, CHP'ye, HDP'ye oy veren herkes yargıya güvenmiyor, yargının taraflı olduğuna inanıyor. Bunun en büyük sebebi de hükümettir."
"DEVLETİ, BAKANLIKLARI CEMAATLERE PAY ETMEKTEN VAZGEÇ"
Ağbaba, demokrasi, Cumhuriyet'in bütün kazanımları yok edilmek istendiğini şöyle vurguladı: "İlk kez bu kadar açıkça bakanlıklar, tarikatlar arasında pay edilmiş durumda. Sağlık Bakanlığı Menzil'e, Milli Eğitim Bakanlığı, başka bir tarikata pay ediliyor. Devlet, tarikatlar arasında paylaştırılıyor. Bunun Türkiye'ye faydasının olmayacağını birkaç yıl sonra göreceğiz ama Türkiye çok şey kaybedecek. Nasıl ki yargıyı devleti bir cemaate teslim ettiğinizde, darbe oluyorsa yakında da bunların ben zer sonuçlarını göreceğiz. İlköğretimden başlayarak bütün dünyanın yüzlerce yıl önce terk ettiği, bizim yüzyıl önce terk ettiğimiz modeli tekrar bize dayatmaya çalışıyorlar. Tekrar o sistemle Türkiye'de kendi benzer çocuklar yetiştirmeye çalışıyorlar. Belki kendine benzer çocuklar yetiştirebilirler ama dünyadaki Türkiye'nin eğitimdeki yeri en sonlarda olur. Hükümeti uyarıyoruz; devleti, bakanlıkları cemaatlere pay etmekten vazgeç. Yıllarca biriktirmiş olduğumuz demokrasi birikimimizi yok etme."
"MİLLİ EĞİTİM BİNALARI ARTIK İSTİHBARAT BİRİMLERİ GİBİ ÇALIŞIYOR"
Şimdiye kadar 1087 öğretmen sürgün edildiğini, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bütün hükümetlerin yapmış olduğu bütün hukuksuzlukları toplamından fazlasını şuan ki hükümetin yaptığını belirten Ağbaba, şöyle devam etti: ""Türkiye, birçok kendi muhaliflerine karşı sert olan hükümetler gördü ama bu kadar fütursuzca hukuksuzluk yapan bir hükümeti asla görmedi. Biz, sürgünün 1970'li yıllarda kaldığını düşünüyorduk. Şimdi Eğitim-Sen'e mensup 1087 öğretmen kendi illerinden başka illere sürgün ediliyor. Kendisi gibi düşünmeyen, kendisine biat etmeyen kamu emekçilerinin cezalandırılmasına doyulmuyor. Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile binlerce insan ihraç edildi, pasaportlarına el konuldu, meslekten atıldı. Son cezalandırma yöntemi ise, sürgün. Hukuksal hiçbir dayanağı olmadan hedefteki öğretmenleri keyfi biçimde evinden, eşinden, çocuklarından, ailesinden ayrı koymak insanlık suçudur. Eğitim yılının açılmasına 2 hafta kala bu sürgün sadece öğretmeleri değil, aynı zamanda öğrencileri velileri de cezalandırmak, mağdur etmektir. Milli Eğitim binaları artık istihbarat birimleri gibi çalışıyor. Birbirini ihbar eden, birbirini fişleyen, yandaş sendika eliyle okullardan alınan raporlar işte böyle sürgün olarak karşımıza çıkıyor."
"KANSER OLAN EĞİTİMCİ SÜRGÜN EDİLDİ"
'Sürgün edilen eğitimcilerin hepsinin bilimsel, laik, demokratik eğitimden yana olmaları tesadüf olabilir mi?' Sorusunu soran CHP'li Ağbaba, hepsinin Eğitim Sen'e üye olmasının tesadüf olamayacağını savunarak, şöyle konuştu: "20 Temmuz sivil darbesinin ardından başlangıçta 'FETÖ'yü temizleyeceğiz' diyenler artık muhalif hiç kimseyi kamuda bırakmamak için çaba gösteriyor. Artvin, Diyarbakır, Elazığ, Şanlıurfa, Tunceli, Gaziantep, Kars, Muş, Van, Bitlis, Batman ve Mardin illerinden bin 87 eğitimci sürgün edilmiş durumda. Eşlerin tamamı farklı illere sürgün edildi. Aile bütünlüğünün korunması ilkesi yok sayıldı. Kanser tedavisi gören, farklı sağlık sorunları nedeniyle tedavisi devam eden, çocuk-yaşlı bakım özrü olan eğitimciler de sürgünler arasında yer almaktadır."
"ENGELLİ ÇOCUKLARI OLAN BİR ANNE BABA FARKLI İLLERE SÜRGÜN EDİLDİö
Ağbaba, Artvin'den 6 öğretmenin Konya'ya, 2 öğretmenin Afyon'karahisar'a sürğün edildiğini anlatırken, "Dilber Şen Alcan isimli öğretmen kanser tedavisi görüyor, 1 yaşından küçük çocuğu var. Zeki Han, Nurçin Turgut Topaloğlu, Adem Yücel arkadaşlarımız eş ve çocuklarından ayrı olacak bir şekilde sürgün edildi. Diğer arkadaşlarımız da eşlerinden ayrı olacak şekilde sürgün edildi. Şanlıurfa'da 29 Aralık eylemine katılan 367 üyenin hepsi sürgün edildi. Engelli çocukları olan bir anne baba farklı illere sürgün edildi. Batman'da Barış Evis isimli eğitimcinin kanser tedavisi süreci devam ediyor. Elazığ'da yine 29 Aralık'a katılan 72 eğitimcinin tamamı sürgün edildi. Urfa'dan sürgün edilen, Vedat Kızıleçi eşini kaybetti, küçük bir kızı var ve annesinin yaşlı bakım özrü varö İfadelerine yer verdi.
Ağbaba, "Bir organize kötülük hareketiyle karşı karşıyayızö iddiasında bulunurken, Milli Eğitim Bakanlığı'nın müfredatı değiştirdiğini, Mustafa Kemal Atatürk'ü müfredattan çıkarttığını söyledi. Ağbaba, "Kardeşim, yazılı kitaplardan Mustafa Kemal'in ismini çıkartabilirsin. Peki ya 30 Ağustos'tan, Çanakkale Savaşları'ndan nasıl çıkartacaksın?"
Görüntü Dökümü:
-Partide katılanlardan detaylar
-CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'nın açıklamaları
Haber-Kamera: MALATYA, -
============================================