Dha Yurt Bülteni-7
1)BAKAN ZEYBEKCİ, "TBMM TÜRKİYE'NİN EN SAYGIN YERİ OLMALI"İZMİR'de CMS fabrikasında işçilerle buluşan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci anayasa değişikliği referandumu ile ilgili konuşarak, "Bu bir milli meseledir.
1)BAKAN ZEYBEKCİ, "TBMM TÜRKİYE'NİN EN SAYGIN YERİ OLMALI"
İZMİR'de CMS fabrikasında işçilerle buluşan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci anayasa değişikliği referandumu ile ilgili konuşarak, "Bu bir milli meseledir. Yeni bir sistem değişikliği geliyor ve bu sistem herkese eşit. 18 maddenin hiçbir yerinde şunu söylemiyor; '2019 seçimlerinde, AK Partililer ya da MHP'liler yüzde 10 önden başlar' diye bir şey yok" dedi. Türkiye'de siyasetin itibarlı, TBMM'nin ise Türkiye'nin en saygın yeri olması gerektiğini söyleyen Zeybekci, "O kadar saygın bir yer olmalı ki Türkiye'de 80 milyonun tamamı oraya saygı duymalı, sağcısı, solcusu, komünisti, sosyalisti, liberali, Türk'ü, Kürt'ü, Alevi'si, Sünni'si aklınıza gelen herkes. TBMM dendiği zaman düğmelerini iliklemeli, çünkü milletin iradesi orada" diye konuştu.
Referandum çalışmaları kapsamında İzmir'e gelen Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Ege Serbest Bölgesi'nde (ESBAŞ) bulunan CMS fabrikasını ziyaret etti. İşçilerle fabrikanın yemekhanesinde öğlen yemeğinde buluşan Zeybekci Türkiye'nin 2000-2002 yılları arasında IMF tarafından yönetildiğini söyledi. O dönemde ödenen vergilerin yüzde 87'sinin faize gittiğini söyleyen Zeybekci, artık bu oranın yüzde 10'a gerilediğini belirterek, "Bugüne kadar Türkiye'nin kanını emen, önünü engelleyen, bulaşıcı olan, her dönemden bir sonraki sisteme bulaşan bulaşıcı hastalık Türkiye'yi hiçbir zaman güçlü iktidarlarla buluşturmadı. Kurgulanan bu sistem sayesinde de Türkiye her zaman, burnu suyun üzerinde istendiği zaman aşağıya bastırılan istendiği zaman kaldırılan bir ülke halinde tutulmak istendi. Hep edilgen olsun, yönetilsin, biri tarafından kontrol edilen bir ülke olsun istendi. Türkiye müthiş mücadeleler verdi. Bugüne kadar verdiği ekonomik mücadeleler Türkiye'nin istikrarlı siyaset ve öngörülebilen bir ekonomik istikrar faydasına oldu" dedi.
"AK PARTİ YA DA MHP SEÇİMDE YÜZDE 10 ÖNDEN BAŞLAR DİYE BİRŞEY YOK"
Tartışılan sistemin AK Parti, CHP, MHP meselesi olmadığını söyleyen Zeybekci, "Bu bir milli meseledir. Yeni bir sistem değişikliği geliyor ve bu sistem herkese eşit. 18 maddenin hiçbir yerinde şunu söylemiyor; '2019 seçimlerinde, AK Partililer ya da MHP'liler yüzde 10 önden başlar' diye bir şey yok" dedi.
"TÜRKİYE MAKULLEŞECEK"
İktidarın yüzde 50 artı 1 oy ile geleceğini söyleyen Zeybekci, "Sistem artık eski belayı, hastalığı üretmeyecek. Türkiye'de siyaset normalleşecek, makulleşecek. Adaylar bu millete aşkını, sevdasını, projelerini, hedeflerini samimiyetle inandırmak zorunda. Yüzde 50'yi isteyen bir CHP'nin hedefi yüzde 70'lik bir alana komple hitap etmek, onları inandırmak ve kucaklamak zorunda. Yüzde 25 benim için gayet iyidir, bir koalisyon kurarsak diyemeyecek. Mevzubahis, memleket, millet, vatan deyip uzlaşmak zorunda. Diyelim ki sağdan AK Parti geldi. Yüzde 70'i kucaklamak milli meselelerde uzlaşmak zorunda. Türkiye makulleşecek, uzlaşmacı siyaset anlayışı gelişecek. 1950'den sonra Almanya, 60'lardan sonra Japonya, 80'den sonra da Kore seferberlik başlattı ve siyaseten istikrarsızlıkla ilgili tüm hastalıklardan kurtulmak için başlattı. Kore 1987'de geçti bu sisteme, parçalı yönetim koalisyon bitsin diye. Kore 5 bin dolar seviyesinin altındaydı milli gelirde, şuanda 30 bin dolar seviyesinde. Onun için arkadaşlar 16 Nisan meselesi AK Parti, CHP, MHP meselesi değildir. 16 Nisan'da bir partiye oy vermeyeceksiniz, bir cumhurbaşkanı seçmeyeceksiniz. Herkese eşit davranan ve herkese eşit fırsat getiren bir hükümet sistemi için değişikliğe oy vereceksiniz" diye konuştu.
"TÜRKİYE ARKASINA BAKMADAN BÜYÜMEK ZORUNDA"
Türkiye'de siyasetin itibarlı, TBMM'nin ise Türkiye'nin en saygın yeri olması gerektiğini enlatan Zeybekci, şöyle konuştu:
"O kadar saygın bir yer olmalı ki Türkiye'de 80 milyonun tamamı oraya saygı duymalı, sağcısı, solcusu, komünisti, sosyalisti, liberali, Türk'ü, Kürt'ü, Alevi'si, Sünni'si aklınıza gelen herkes. TBMM dendiği zaman düğmelerini iliklemeli çünkü milletin iradesi orada. Türkiye her gün bir önceki günden daha çok üreten, ihracat yapan bir ülke olmak zorundadır. 35 milyar dolardan 150 milyar dolara geldik. 2017 yılı ihracat seferberliği yılı inşallah bu sene yüzde 10'un üzerinde artışımız olacak. Türkiye yüzde 5.5'in altında bir büyümeyi kabul edemez. Büyümede yüzde 5'in altına düştüğümüzde işsizliğimiz yüzde 12'ye çıkıyor. Her yıl 1 milyon kardeşimize iş bulmak zorundayız. Böyle şeylerle vakit kaybedemeyiz. Arkamıza bile bakmadan büyümek ve koşmak zorunda olan bir ülkeyiz."
Bakan Zeybekci konuşmasının ardından işçilerle yemek yedi. Yemeğin ardından bir işçi ile masa tenisi oynayan Zeybekci, "Ah sen daha önce benim karşıma çıksaydın" diye espri yaptı.
Görüntü Dökümü
--------------------
Bakan Zeybekci'nin konuşması
Zeybekci'nin tenis oynaması
İşçilerden görüntü
Genel ve detay görüntüler
Haber: Timur TARLIĞ Kamera: Mücahit BEKTAŞ / İZMİR,
==============================================
2)HDP'Lİ BULDAN: YENİ ANAYASA TÜRKİYE'YE HİÇBİR ŞEY KAZANDIRMAZ
TBMM Başkan Vekili ve HDP İstanbul Milletvekili Pervin Buldan, "Aydınlık, demokratik bir Türkiye için 16 Nisan sabahı tercihinizi 'hayır'dan yana kullanınız. Biz inanıyoruz ki bu 18 maddelik anayasa taslağı Türkiye'ye hiçbir fayda getirmeyecektir. Retçi, inkarcı, milliyetçi ve faşist bir anayasa tercihine hiç kimse 'evet' demeyecektir" dedi.
HDP, Trakya'daki referandum startını HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan'ın tutuklu olduğu Edirne Yüksek Güvenlikli F Tipi Cezaevi önünden başlattı. Cezaevi önündeki açıklamaya HDP İstanbul Milletvekili Pervin Buldan. Milletvekili Erdal Ataş, Eş Genel Başkan yardımcıları Serpil Kemalbay, Sezai Temelli, MYK üyesi Çilem Öz, ESP Genel Başkanı Çiçek Otlu ile partililer katıldı. Cezaevi önünde jandarma ekiplerince geniş güvenlik önlemi alınırken, partililer üzerinde 'Mutlaka kazanacağız, hayır, hepimiz kazanalım' yazılı afiş açtı.
HDP İstanbul Milletvekili Pervin Buldan, referandum çalışmalarının eşit ve adil olmayan bir süreçte devam ettiğini ifade ederek, "Şuanda 6 milyon insanın seçtiği partinin eş genel başkanlarından Selahattin Demirtaş, Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan'ın rehin olarak tutulduğu bir cezaevi önünden kampanyamızın startını veriyoruz. Elbette ki, kampanya ve seçim programları özellikle diğer partiler açısından meydanlarda ve alanlarda, genel başkanların, milletvekillerinin mitingler yaptığı, halka buluştuğu bir süreçte bizim genel başkanlarımızın ve milletvekillerimizin rehin tutulduğu bir süreçte gidiyoruz seçimlere. Diğer genel başkanlar seçmenleriyle buluştuğu gibi biz ne yazık ki, seçmenlerle buluşma hakkına bile sahip değildir. Bu kadar eşitsiz, adil olmayan bir süreçte, ne yazık ki referandum çalışmalarının adil ve eşit olmadığını düşünüyoruz" dedi.
Yeni anayasanın Türkiye'ye hiçbir fayda getirmeyeceğini öne süren Buldan, çoğulcu bir anayasadan yana olduklarını belirterek, "16 Nisan sabahı Türkiye açısından tarihi bir fırsat. Bu fırsatın halklarımız tarafından iyi değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Edirne'de yaşayan Romen, Pomak, Kürt, Türk halkına, Alevilere, kadınlara ve çocuklara buradan bir çağrı yapıyoruz. Aydınlık, demokratik bir Türkiye için 16 Nisan sabahı tercihinizi 'hayır'dan yana kullanınız. Biz inanıyoruz ki bu 18 maddelik anayasa taslağı Türkiye'ye hiçbir fayda getirmeyecektir. Retçi, inkarcı, milliyetçi ve faşist bir anayasa tercihine hiç kimse 'evet' demeyecektir. Bizlerin tercihi elbette ki, daha çoğulcu bir anayasadan yanadır. Kocaman bir 'hayır'ı 16 Nisan sabahı altın harflerle yazacağımıza inanıyoruz. Hayır, Türkiye'nin hayrına olacaktır" dedi.
Cezaevi önündeki açıklamaya katılan Ezilenlerin Sosyalist Partisi Genel Başkanı Çiçek Otlu da 16 Nisan'daki referandumda 'hayır' oyunu kullanacaklarını söyleyerek, "AKP'nin başlattığı terör ve baskılara rağmen, halkımız, kadınlarımız, gençlerimiz sokaktadır. Vekillerimizin, idaresiyle Mart'ı kazandığımız gibi 16 Nisan'ı da kazanacağız. Bütün halkımıza 16 Nisan'da oyuna sahip çıkmaya ve oyunu hayırlı bir şekilde kullanmasını diliyoruz" dedi.
Açıklamanın ardından HDP'liler cezaevi önünden ayrıldı.
Görüntü Dökümü
--------------------
-Cezaevi önündeki önlemler
-Jandarma ekipleri
-Partililerin ve Buldan'ın gelişi
-Afiş çıkarmaları
-Çiçek Otlu'nun açıklaması
-Buldan'ın konuşması
-cezaevi önündeki kalabalık
-Genel görüntüler
Haber-Kamera: Engin ÖZMEN-Ali Can ZERAY/EDİRNE,
===================================================
3)KOCAELİ F TİPİ YOLUNDA HDP ÖNLEMİ
HDP'li heyetin referandum kampanyası kapsamında Kocaeli F Tipi Cezaevi önünde açıklama yapmasına izin verilmedi. Polis ve jandarmanın cezaevi yolundaki önlemleri üzerine HDP'li yöneticiler cezaevinin önüne gelmedi.
HDP'li heyet referandum kampanyası kapsamında HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın tutuklu bulunduğu Kocaeli F Tipi Cezaevi'nin önünde açıklama yapmak istedi. HDP'li heyetin cezaevinin önüne gelecek olması nedeniyle İzmit ile Kandıra arasında polis ve jandarma ekipleri önlem aldı. Cezaevinin önünde açıklama yapılmasına izin verilmemesi nedeniyle Kandıra yolunda önlem alan polis ve jandarma ekipleri araçları durdurarak sürücülerin ve araçta bulunanların kimliklerini kontrol ederek geçişlerine izin verdi. HDP'li heyetin cezaevine gelmekten vazgeçerek, il ve ilçe örgütlerini ziyaret ettiği öğrenildi.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Kandıra yolu girişinde polis ekiplerinin yol kontrolü
(Haber: Ergün AYAZ-Kamera: Orhan UZUN-KOCAELİ/DHA
================================================
4)CHP'li Ağbaba: Barzani'nin bayrağına Türk askerlerini selam durdurdu
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Kerkük'te resmi dairelerde IKBY bayrağının asılmasına ilişkin, "Irak'taki siyasi boşluktan ve Türkiye'de referandum sürecinden faydalanılarak, buradaki 'evet'in ortağı Barzani, o bölgenin en büyük Türk şehri olan Kerkük'e kendi bayrağını çekiyor. Kerkük'te adeta Türkmenler yok sayılıyor. Kamu binalarına, belediye binalarına törenle Barzani bayrağı çekiliyor. İki milyonun üzerinde Türkmen'in yaşadığı Türkmen şehri olan Kerkük, insanlarımız maalesef kendi kaderleriyle baş başa bırakılmış, izlenen politikalarla adeta yok sayılmaktadır ve yok edilmektedir. AKP önce Barzani'ye, Barzani'nin bayrağına Türk askerlerini selam durdurdu. Türk askerleri Barzani'nin bayrağına hem İstanbul hem de Ankara'da selam durdu. Şimdide Kerkük'teki bir oldubittiye yüzyıllardan beri Anadolu'dan bile daha eski orada yaşayan insanların yok edilişine sessiz kalıyor. Buna cumhurbaşkanı, başbakan, siyaset, maalesef 'evet'in' bütün ortakları sessiz kalıyor. Sayın Bahçeli'nin bu konuda ne düşündüğünü merak ediyorumö diye konuştu.
Türkmenlerin yaşanan durumdan rahatsız olduklarını ifade eden Ağbaba, şunları söyledi: "'Al başkanlığı Kerkük'ü görme' formülü işleniyor. Barzani burada 'evet' kampanyasına katılıyor. AKP'nin, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin kendisine ses çıkartmayacağını bildiği için, Barzani bir Türkmen şehri olan Kerkük'e kendi bayraklarını asıyor. Sadece bu konuda AKP'den Dışişleri Bakanı'ndan bir yazılı açıklama geldi. Eğer Türkiye Cumhuriyeti'nin buna ses çıkartacağını bilse Barzani o bayrağı asmaya cesaret gösteremez. Ama biliyor ki buradaki evet ortakları kendisine bu konjonktürde ses çıkarmayacak ve ondan cesaret alarak o bayrağı asıyor. Bundan iki hafta önce Barzani Türkiye'ye geldi, cumhurbaşkanı ve başbakan ile görüştü, Türkiye'de devlet başkanı sıfatıyla ağırlandı, buradan gider gitmez de binlerce yıllık Türkmen şehri Kerkük'e hak etmeden, kendi nüfusunun çoğunluğu olmadan orada bir bayrak astı. Bu aslında Türkiye'nin bölünme projelerinin de birisidir. Bu referandum bölgelere bölünmenin önünü açıyor. Bu federasyonunun önünü açıyor. Oradaki Türkmenlerle de görüşüyoruz, onlarda kendilerinin sesinin duyulmamasından, yalnız bırakılmalarından, hükümetin ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin onları yok saymasından son derece üzgünler, rahatsızlar.16 Nisan'da yapılacak referandum kapsamında evet ve hayırın yarıştığını ve anlatılmaya çalışıldığını kaydeden Ağbaba cümlelerini şöyle sürdürdü:
"Aklıma 12 Eylül 1980 geldi. Kenan Evren darbe yapmış, yine referandum var. Devletin bütün mekanizmalarını kullanıyor. O zaman 12 yaşındayım, Can Sineması'nın önüne müdürlerimiz, öğretmenlerimiz bizi götürdüler. Orada elimize bayraklarla bekliyoruz, Kenan Evren geldi, Malatya vilayetinin balkonundan konuşma yaptı. Şuanda da devletin bütün mekanizmaları bu kampanya için kullanılıyor. 12 Eylül 2010'u hatırlarsınız, bütün binaların, üst geçitlere 'demokrasi için ever, yargı bağımsızlığı için evet, 12 Eylül darbesiyle mücadele için evet' yazılmıştı. Aynı afişleri bir kez daha görüyoruz. İçi boş sloganlarla 'evet' kampanyası sürdürülüyor. Hayır diyenler ayrıştırılıp, dışlanıyorö görüşünü savundu.
Demokrat Parti Malatya İl Başkanı Şerafettin Arpacı ise "Türkiye'nin problemlerle karşı karşıya kaldığı bir devrede gerek dış siyasette, gerekse de içerideki ekonomik problemler ve sorunların hat safhaya ulaştığı bir devrede, Türkiye Cumhuriyeti devletinin böyle bir meseleyle karşı karşıya kalması doğru mudur? Bunun son derece yanlış olduğunu görüyoruz. Biz bu yanlışın karşısına çıktık. Bu çıkışımız ses getirdi, ülkemizde değer buldu. Gidişattın hayırlı olduğu kanaatindeyim. İnşallah sonucunda hayırlı olacağına inanıyorumö diye konuştu.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Ağbaba nın konuşması
Mikail PELİT/MALATYA, -
=========================================================
5)AK PARTİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI ŞABAN DİŞLİ'DEN ÇİFT BAŞLILIĞA DAVUTOĞLU ÖRNEĞİ
AK PARTİ Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, 16 Nisan referandumunda 'evet' oyu ile birlikte ülkedeki çift başlı yönetimin ortadan kalkacağını söyledi, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'ndan örnek verdi. Dişli, "En son Davutoğlu döneminde de gördük, anlaşamadılar. Dolayısıyla parti Genel Kurul'a gitti, Genel Başkanı değiştirdik. Binali bey geldi. Aralarında özel ilişki olmasına rağmen bu sistem problem doğuruyor" dedi.
Rize'de Salarha Sporcu Kamp Eğitim Merkezi'nde muhtarlar ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, Türkiye'ye diz çöktürmeye çalışanlar olduğunu belirterek, 16 Nisan referandumunun bu açıdan büyük önem taşıdığını vurguladı, yüksek bir 'evet' oyu ile sürecin atlatılması gerektiğini ifade etti. Anayasa değişikliği ile ülkede çift başlı yönetimin ortadan kalkacağını belirten Dişli, şunları söyledi:
"Bu sisitemle Cumhurbaşkanı'nın mevcut görevlerini anayasal hale getirmiş oluyoruz. Cumhurbaşkanına bu sistem birçok sorumluluk yüklüyor. Mevcut durumda Cumhurbaşkanı'nın vatana ihanet dışında hiçbir sorumluluğu yok. 16 Nisan'dan sonra 'evet' oyu çıktığında attığı her adımdan sorumlu olacak. Başbakanlık ortadan kalkacak, çift başlılık ortadan kalkacak. Bu parlamenter sistem kriz doğurmaya hazır. Daha öncede gördük. En son başbakan Davutoğlu döneminde de gördük, anlaşamadılar. Dolayısıyla parti Genel Kurul'a gitti, Genel Başkanı değiştirdik. Binali bey geldi. Aralarında özel ilişki olmasına rağmen bu sistem problem doğuruyor. Bu sistem problem doğurduğu için tek başlı sisteme geçmemiz lazım.ö
AK Parti Genel Başkan Yardomcısı Şaban Dişli, daha sonra da AK Parti Rize Milletvekili Hasan Karal ile birlikte Salarha Beldesi'nde esnaf ziyaretinde bulundu, bu sırada sokaktaki iki oğlağı kucaklarına alarak sevdi.
Görüntü Dökümü
-------------------------
Salondan detay
Şaban Dişli'nin konuşması
Oğlakları sevmeleri
Haber-Kamera: Muhammet KAÇAR RİZE-DHA Süre: 2.08 dk. Boyut: 68.5 mb
==============================================
6)BAKAN YARDIMCISI ÖZTÜRK: 2017'NİN SONUNDA TERÖR KONUŞMUYOR OLACAĞIZ
İÇİŞLERİ Bakan Yardımcısı Sebahattin Öztürk, terörle mücadelede büyük yol kat ettiklerini belirterek, "İnşallah 2017'nin sonunda bugün konuştuğumuz terörle ilgili konuları konuşmuyor olacağız" dedi.İçişleri Bakan Yardımcısı Sebahattin Öztürk, Şanlıurfa Valiliği'nde referandum öncesinde düzenlenen güvenlik toplantısına katıldı. Vali Güngör Azim Tuna tarafından karşılanan Bakan Yardımcısı Öztürk, Valilik Şeref Defteri'ni imzaladı. Öztürk, daha sonra Valilik'te Vali Tuna ve 13 ilçenin kaymakamlarının katıldığı güvenlik ve terör konulu toplantıya başkanlık yaptı. Toplantı öncesi konuşan Öztürk, 2017 yılı sonunda terörle ilgili konuların konuşulmayacağını ifade ederek, şunları söyledi:
"Bölgeyi gezmemizin temel amacı, referandum sürecinde alınan ve alınacak olan tedbirleri gözden geçirmek, hem de güvenlikle ilgili yapmakta olduğumuz büyük bir mücadele var. Bu mücadelenin geldiği bir safha var ve bundan sonra da yapacağımız hedefleriz var. Bu hedefleri gerçekleştirmek için elimizdeki imkanlar nelerdir, eksiğimiz nerede var; bunu tamamlamak, tespit etmek ve bu eksikleri gidermek adına bir çalışma yapıyoruz. Bu bölgedeki illeri dolaştık. Bu yıl içerisinde ciddi bir terörle mücadelede bir safhaya geleceğimizi düşünüyoruz. Bunu sağlamak için her türlü çalışmayı ve tedbiri almış durumdayız. İnşallah 2017'nin sonunda bugün konuştuğumuz terörle ilgili konuları konuşmuyor olacağız diye değerlendiriyorum."
Öztürk'ün konuşmasının ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti.
Görüntü Dökümü
-----------------------------------
Sebahattin Öztürk'ün Valiliğe gelmesi
Öztürk'ün sergiyi gezmesi
Öztürk'ün Valilik şeref defterini imzalaması
Vali Tuna'nın Öztürk'e tablo hediye etmesi
Öztürk'ün konuşması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Ömer PINAR-ŞANLIURFA-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 223 MB
=====================================================
7)ÇİZGİ FİLMİ KARAKTERLİ UÇAN BALONLAR TRAMVAYLARI DURDURDU
ESKİŞEHİR'de çeşitli çizgi film karakterlerinden oluşan uçan balonlar, kent içi ulaşımı sağlayan tramvay hattındaki enerji hattına takıldı. Tramvay seferlerinin durmasına neden olan balonları görevliler uzun bir çubukla indirdi.
İki Eylül Caddesi Çarşı Tramvay Durağı yakınında meydana gelen olayda aralarında Casper, Tweety ve Pepe gibi çizgi film karakterlerinin olduğu 5 adet uçan balon tramvay enerji hattı tellerinin bulunduğu yere takıldı. Durak görevlilerinin durumu bildirmesinin ardından Otogar- SSK, SSK- Osmangazi Üniversitesi ve Opera-71 Evler hattındaki karşılıklı sefer yapan tramvaylar durduruldu. Yaklaşık yarım saat sonra bir görevli elinde ucu kancalı uzun çubukla gelerek balonları bulunduğu yerden indirdi ve ardından tramvaylar yeniden sefere başladı.
Görüntü Dökümü:
--------------------------
-Balonlar nedeniyle duran tramvaydan inen yolcuların,
-Balonların görüntüsü,
-Tramvaydan inenlerin balonlara bakması,
-Bir vatandaşın konuşması,
-Görevlinin elinde uzun çubukla gelmesi,
-Balonların indirilmesi ve bir kişi tarafından götürülmesi,
-Tramvayların hareket etmesinden çekilen görüntüler bulunuyor.)
Haber-Kamera: Hakan TÜRKTAN-Saadet YÖRÜKÇÜ / ESKİŞEHİR,
NOT: Görüntü boyutu 132 MB
============================================
8)AFAD'IN OKULDA YANGIN VE DEPREM EĞİTİMİ TATBİKATI
ANKARA'nın Kahramankazan İlçesin İmam Hatip Ortaokulu'nda AFAD ekipleri tarafından gerçekleştirilen yangın ve deprem tatbikatı gerçeğini aratmadı. Tatbikata öğrenciler, öğretmenler ve diğer görevliler katıldı.
Tatbikat öncesi AFAD uzmanları, her sınıfta yangın çıkması ve deprem olması durumlarında öğrencilerin nasıl davranması gerektiği konusunda eğitim verdi. Soru-cevap şeklinde verilen uygulamalı eğitimde öğrencilere olası afet öncesinde, sırasında ve sonrasında hareket tarzları, duruş pozisyonları ile bulundukları ortamdan nasıl tahliye edilecekleri anlatıldı. Bu güne kadar Türkiye'de meydana gelen depremler ve deprem sonrası ortaya çıkan can ve mal kayıplarının anlatıldığı eğitimde, öğrenciler de afet durumlarında ebeveynlerinden öğrendiklerini AFAD uzmanlarına anlatarak, bildiklerini teyit etmeye çalıştılar. Deprem eğitiminin ardından okul bahçesinde yangın tatbikatı gerçekleştirildi. Alevlere müdahale edilmesi tatbikatına öğretmenler ve öğrenciler de eşlik etti.
KISA SÜREDE TAHLİYE EDİLDİLER
Sınıfta öğrencilere verilen eğitimin ardından yangın sırasında veya deprem sonrası sınıfların boşaltılması istendi. Daha önceden belirlenen noktalarda yerlerini alan öğretmenlerle öğrencileri çıkış noktalarına yönlendirilerek, hızla sınıflardan tahliyeleri gerçekleştirilmeye çalışıldı. Bu sırada öğretmenlerin, öğrencilerin ciddiyeti elden bırakmadan tahliye işlemini gerçekleştirirken zor anlar yaşadıkları gözlendi. Siren sesiyle başlayan kronometre, son öğrencinin de okul binası dışına çıkarılmasıyla durdurulduğunda 2 dakika 48 saniyeyi gösterdi. AFAD uzmanları, ilk olması nedeniyle tahliye süresinin iyi olduğu değerlendirmesinde bulundu.
Görüntü Dökümü
------------------------
Sınıfta verilen eğitimlerden genel görüntüler
Deprem sırasında nasıl davranılması gerektiği uygulamalı eğitim
Öğrencilerin sınıflardan tahliye anları ve onlara çıkış yolu gösteren öğretmenlerini de sürükleme çalışma anları
Okul bahçesinde yangın tatbikatı
Öğrencilerle röportajlar
AFAD uzmanıyla röportaj
Hasan POLAT/KAHRAMANKAZAN(Ankara), -
=========================================================
9)HEMZEMİN GEÇİTTE OTOMOBİLE ÇARPTI
ADAPAZARI ile Arifiye ilçesi arasında ulaşımı sağlayan tren hemzemin geçitten geçmeye çalışan otomobile çarptı.
Kaza saat 12.30 sıralarında, Adapazarı Donatım mevkiindeki hemzemin geçitte meydana geldi. Adapazarı şehir merkezi ile Arifiye arasında yolcu taşıyan tren şehir merkezinden Arifiye yönüne doğru yola çıktı. Bu sırada geçitten geçmek isteyen 42 yaşındaki Fatih Koca idaresindeki 54 DD 459 plakalı otomobile makinist H.K yönetimindeki tren çarptı. Kaza sırasında durumu fark edip araçtan son anda inerek kendini yol kenarına atan Fatih Koca yaralanmadan kurtuldu. Sürücü kaza sonrası bir süre şok yaşarken, hasar gören otomobil yolun kenarına alındı.
Kazayla ilgili soruşturma başlattı.
Görüntü Dökümü
---------------------------
Olay yerinden görüntüler
Trenden görüntü
Otomobilden görüntü
Sürücüden görüntü
Aziz GÜVENER/ADAPAZARI(Sakarya),