Haberler
Halep'te büyük kriz! Sorun çözülmezse kaybedilmesi an meselesi

Halep'te büyük kriz! Sorun çözülmezse kaybedilmesi an meselesi

Suriye'deki operasyon sonrası Fransızların 102 yıl önce hazırladığı harita yeniden gündem oldu

102 yıl sonra ortaya çıkan harita Orta Doğu'yu karıştıracak

Yenidoğan soruşturmasında 2. dalga operasyonu: 14 şüpheli daha gözaltına alındı

Türkiye'nin kilitlendiği soruşturmada yeni gözaltılar var

Sıkıyönetim ilanı Güney Kore'yi karıştırdı! Başkan Yoon'un yardımcıları istifa etti, sokaklar yangın yeri

Üst düzey isimlerin hepsi istifa etti, atılan sloganlar sokakları inletti

Dha Yurt Bülteni-7

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Adana Valiliği'ne bombalı araçla saldırı; 2 ölü, 33 yaralı (5)ARANAN İKİNCİ ARAÇ BULUNDUAdana'daki bombalı saldırıyla ilgili şüpheli olarak aranan hafif ticari araç, saat 15.25'de merkez Seyhan İlçesi Küçükdikili Mahallesi'nde saptandı.

Adana Valiliği'ne bombalı araçla saldırı; 2 ölü, 33 yaralı (5)

ARANAN İKİNCİ ARAÇ BULUNDU

Adana'daki bombalı saldırıyla ilgili şüpheli olarak aranan hafif ticari araç, saat 15.25'de merkez Seyhan İlçesi Küçükdikili Mahallesi'nde saptandı. Ekiplerin dur ihbarına rağmen kaçan araç sürücüsü, polis tarafından vurularak etkisiz hale getirildi. Yaralı sürücü için ambulans istendi. Bomba düzeneği olduğu ileri sürülen araç için bomba imha uzmanı istendi. Çevrede geniş güvenlik önlemi alındı.

5 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

Adana Valiliği otoparkında meydana gelen patlamayla ilgili Emniyet Müdürlüğü ekipleri, şüpheli 5 ayrı adrese eş zamanlı baskın yaptı. Operasyonda kimlikleri açıklanmayan 5 kişi gözaltına alındı. Şüpheliler Adli Tıp Birimi'nde sağlık kontrolünden geçirilip, sorgulanmak üzere Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürüldü.

ÇUKUR AÇILDI

Olay yerinde yapılan incelemenin kısmen tamamlanmasıyla birlikte patlamanın şiddeti de gözler önüne serildi. Kadın teröristin bıraktığı otomobilin patladığı yerde 3 metrekarelik çukur açılınca hemen altındaki Milli Eğitim Müdürlüğü'nün kapalı otopark görüldü. Patlamada yanan ve hasar gören çok sayıda otomobil de yapılan işlemlerin ardından çekicilerle götürüldü. Temizlik görevlileri de park ve valilik girişini temizledi.

BAKAN ÖMER ÇELİK: HEDEF VALİ BEY'Dİ

AB Bakanı Ömer Çelik, Adana Emniyet Müdürlüğü'ne giderek gelişmek hakkında Emniyet Müdürü Osman Ak'tan bilgi aldı. Çıkışta açıklama yapan Ömer Çelik şu değerlendirmeyi yaptı: "Valiliğin yanındaki bir otoparka bomba yüklü bir aracın uzaktan kumandayla patlatılması sonucu 2 şehidimiz var. 33 vatandaşımız yaralı. Suriye'deki kahraman Mehmetçiğe de bir saldırı yapıldı. Hepsine Allah'tan rahmet diliyorum. Adana'daki 33 yaralıdan 1 tanesi orta derecede ağırlıkta. Diğerlerinin sağlık durumları nispeten daha iyi. Terör saldırısı ile ilgili değerlendirme yaptık. Bağlantıları çözülüyor. Kısa zamanda faillere ulaşmayı bekliyoruz. Saldırı doğrudan Valiliğe yapıldı. Vali Bey'in hedef alındığı görülüyor. Çok kısa bir zaman dilimiyle kendisinin giriş saati hedef alınmış."

Görüntü Dökümü

-------------------------

KAPILARI AÇIK BEKLEYEN ARAÇ

OLAY YERİNDEKİ POLİS EKİPLERİ

////////////

Özel harekat polislerinin zırhlı araçtan inmesi

Sokakta nöbet tutan özel harekat polisi

Özel harekat polislerinin eve girmesi

Evin çatısındaki özel harekat polisleri

Evden bir şüphelinin çıkarılması

Polis aracına bindirilmesi

//////////////////

Ömer Çelik'in açıklamaları (CANLI VERİLDİ)

-------------------------

Bakan Albayrak'ın hastanede görüntüsü

Hastaneden çıkışı

Bir vatandaşla konuşması

Aracına binmesi

Aracın gidişi

Bakan Çelik'in aracının gelişi

Bakan Çelik'in hastanede görüntüsü

Yaralılarla görüşmesi

Hastaneden çıkışı

Aracına binmesi

Araçların gidişi

Haber-Kamera: ADANA,

===============================================

Deniz Baykal, Ahmet Türk'ün eşini evinde ziyaret etti (2)

BAYKAL, "BÖLGE HALKI ŞİDDET POLİTİKASI SAHİPLERİNE YÖNELİK DEĞERLENDİRMELERİNİ GÖZDEN GEÇİRDİLER"

MARDİN'de, önce görevden alınan ve sonrada gözaltına alınan Ahmet Türk'ün eşini ziyaret etmek için kentte gelen CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Mardin Valisi Mustafa Yaman'ı makamında ziyaret ettikten sonra Valilik önünde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Mardin'e Ahmet Türk için geldiğini ve Türk'ün ailesiyle görüşüp, geçmiş olsun dileklerini illetiğini söyleyen CHP'li Baykal, "Bir dostluk, nezaket ziyaretin gerçekleştirmek üzere buraya geldim. Ahmet Türk'ün ailesiyle görüşüp, geçmiş olsun dileklerimizi ilettik. Ayrıca hem adli hem de idari yetkililerle görüştük. Bizim işimiz hukuk sürecine müdahale olamaz. Hukuk sureci kendi kuralları içerisinde işliyor. Olay sadece adli bir konu olmadığı için, ülkenin temel bir sorunuyla da doğrudan bağlantılıdır. Olayın içerisinde toplumumuzun dikkatle izlediği pek çok yön vardır. Bizim insani dayanışma ve görev yaklaşımımızın dışında Türkiye'nin maruz kaldığı çok ciddi tehdit ve tehlikelerle ilgili değerlendirmelerimizi herkesle paylaşma imkanımız oldu"dedi.

Deniz Baykal, Türkiye'de yaşanan terör olaylarına da değinerek, terörün doğal limitine geldiğini söyledi. Terörün tecrit edilmesi gerektiğini belirten CHP'li Baykal, konuşmasını şöyle sürdü: "Terör konusunun artık bir tıkanma noktasına geldiği herkes tarafından anlışması gerektiği ihtiyacı var. Terör artık doğal limitine gelmiştir. Terörün bundan sonra gideceği hiç bir yer yoktur. Yeterince acıyı topluma yaşatmıştır. Bundan sonraki her terör adımının, o terörü belirli bir siyasi bekleyişle gerçekleştirenler başta olmak üzere, toplumun herkesimine, bu bölgede yaşayan insanlara, bütün ülkeye çok ciddi zararlar verdiği net bir şekilde ortadadır. Bir an önce herkesin aklını başına almaya ihtiyacı vakdır. Terörle bir yere varmak mümkün değildir. Terörü tecrit etmek lazım. Terörürü kendi doğal alanı dışında kapsam geliştirmesine izin vermemek lazım. Bu konuda toplumumuzda genel bir duyarlılık ortaya çıktığını görüyorum. Türkiye son dönemde, dünyanın diğer ülkelerinde görülmeyen bir şiddet saldırısına maruz kalmıştır. Özellikle bu bölge 300 bin insanın göç etmek zorunda kaldığı bir ortamı yaşamıştır. Binlerce insan kaybedildi. Doğal bir yaşam, bu bölgenin belirli yerlerinde aylarca sürdürülemez hale geldi. Çok büyük acılar yaşandı, yaşanmaya da devam ediyor. Böyle bir acıyı yaşamış, böyle bir travmaya maruz kalmış toplumun, şiddet konusunu yeniden değerlendirilmesi kaçınılmazdır. Bu tablonun temel nedeni, şiddetle belli bir siyasi amacı ulaşılmak istenilmesidir. Bu mücadele ne sonuç vermiştir? Şiddete maruz kalan insanları doğrudan perişan etmiştir, ölümler, ekonomik kayıplar ve bu bölgede hayatın sürdürülemez olması oldu. Yani bu deneyi yaşadıktan sonra, inanıyorum ki, bu bölgede yaşayan bütün insanların, şiddeti bir politika olarak ortaya koyanlar karşında net bir tavır almasından ihtiyaç var. Terör, hukukun, demokrasinin,insan haklarının, kimliğin düşmanıdır. Bunu en iyi bilmesi gereken bölge burasıdır. Artık, şiddeti etkisiz kılacak yöntemleri bulmamız lazım. Diğer yandan da şiddete maruz kalmış insanların, dünyaya bakışını, şiddet politikasını sahiplenenlere bakışını yeniden düzenlememiz lazım. İnanıyorum bu yaşanan olaylar olumlu gelişmelere de yol açacaktır. Yaşananların ortaya koyduğu iki temel ve önemli gerçek var. Bunlardan biri, şiddetle bir yer gitmenin mümkün olmadığı ortaya çıkmıştır. Bu kadar acı yaşanmıştır, kayıp verilmiştir. Günde 10 insanı kaybettiğimiz zamanı yaşadık. Ama şiddete teslim olmama iradesi, şiddeti etkisiz kılma iradesi, en küçük bir gerileme yaşanmadan bütün ülkede ayakta kaldı. Şiddete boyun eğmeme noktasında mutlak egemen olduğu anlayışını Türkiye'de görmekten büyük memnuniyet duyuyorum. Şiddetin acısını çeken, özellikle de bu bölgede yaşayanlar sanıyorum ki yeni bir durum değerlendirmesi yapmaya başladılar. Şiddet politikası sahiplerine yönelik de değerlendirmelerini gözden geçirdiler. Bu nedenle ben, bugüne kadar terörle bir yere gelmeye çalışan kesime, bunun çıkmaz bir yol olduğunu anlama çağrısı yapıyorum. Artık bu yolla bir yere gidilemez, buna bir son vermek lazım. Buna son vermek kendilerine ve topluma karşı temel sorumluluk ve görevleridir. Umarım önümüzdeki dönemlerde bir an önce böyle bir anlayış ortaya çıkar. Şiddi bırakmak lazım. Herkes davasını, iddiasını, mücadelesini hukuk ve demokrasi içerisinde daha özgür, daha güçlü bir biçimde, el ele birlikte götürme şansını elde etmek lazım."

Bir gazetecinin, Ahmet Türk ile görüşüp, görüşmediği sorusuna yanıt veren Baykal, "Ahmet Türk'ün iyi olduğunu umut ediyorum. Kendisinin sağlık sorunları var. Yetkililer bunu dikkete alıyorlar. Umarım en kısa zamanda hukukun gereği, hepimizin beklediği bir ortamın şekillenmesi gerçekleşir"dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Baykal ve bareberindekilerin Valiliğe gidişleri

-Valilik çıkışı

-Baykal'ın konuşması

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Ahmet ÜN/MARDİN,

===========================================

Beton kazanının altında kalan işçi öldü

BAKÜ-Tiflis-Kars demiryolu inşaatı için Arpaçay ilçesinde kurulan şantiyede çalışan işçi Yalçın Boy, beton santral kazanının altında kalarak hayatını kaybetti.

Kaza, dün Arpaçay ilçesinde bağlı Kümbetli köyündeki demiryolu inşaatında meydana geldi. Beton dökümü yapan 30 yaşındaki Yalçın Boy, beton santral kazanının üzerine düşmesi sonucu ağır yaralandı. Olayı gören çalışanlar işçiyi, sıkıştığı yerden çıkartarak durumu 112 acil servis sağlık ekiplerine haber verdi. Daha sonra zaman kaybetmeden kendi araçlarıyla arkadaşlarını hastaneye yetiştirmeye çalışan işçiler, yarı yoldayken gelen ambulansa bıraktı. Kars Harakani Devlet Hastanesine kaldırılan Yalçın Boy, burada yapılan ilk müdahalenin ardından Kafkas Üniversitesi Sağlık Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Yalçın Boy, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Durumu öğrenen Boy'un yakınları hastaneye gelerek firma yetkililerine tepki gösterdi. Kaza ile ilgili soruşturma başlatılırken, şantiye çalışanları, halatın 2-3 defa kopmasına rağmen yetkililerin halatı tamir ederek, çalışmaya devam etmelerini istediklerini, kopan halatın tamiri sırasında da kazanın arkadaşlarının üzerine düştüğünü ileri sürdü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Hastane önündeki yakınları

-Yakınlarının konuşması

Haber-Kamera: KARS,

================================================

Yasa teklifinin geri çekilmesini protesto ettiler

TEKİRDAĞ'da bir grup Roman kadın, cinsel istismar yasa teklifinin geri çekilmesini protesto ederek, "Eşlerimiz cezaevinde, biz çocuklarımızla ortada kaldık, çözüm bulunmasını istiyoruz" dedi.

Cinsel istismar yasa teklifinin geri çekilmesinin ardından Tekirdağ'ın Aydoğdu Mahallesi'nde oturan bir grup kadın ellerinde evlilik cüzdanlarıyla valilik karşısındaki Tuğlalı parkta toplandı. Teklifin geri çekilmesine çok üzüldüklerini ifade eden kadınlar, küçük yaşta evlendikleri için eşlerinin cezaevine konulduğunu söyledi.

Eşinin 3 yıldır cezaevinde olduğunu belirten Fatma Güneş, yasanın yeniden gündeme gelmesini istediklerini ifade ederek, "Bizler bu konunun mecliste yeniden oturulup, konuşmasını istiyoruz. Gereken neyse bizim için yapılsın. Biz zor durumdayız ve her şeyi göze aldık. Çocuklarımızla beraber sokakta mı kalalım? Bize bakanda yok. Hayat kadını mı olalım? Biz kocalarımız istedik sevdik suç mu bu? Bu ayın 19'unda doğum günüm vardı ve eşim yanımda yoktu. Çok ağladım üzüldüm. Çocuğum bana babasını soruyor. Yeniden bir araya gelsinler. Bize bir çare bulsunlar. Biz çok mağduruz. Biz çocuklarımızla ortada kaldık" dedi.

Erken yaşta evlilik yaparak 2 çocuk sahibi olduğunu anlatan İlknur Karatepe de, yasanın yeniden görüşmesini isteyerek şunları söyledi:

"Küçük yaşta evlendik. Nikahımız yaptık. Cezamız suçumuz bu mu? Kolumuzu, kanadımızı kırdılar. Bizi sahiplenen kimse yok. Kaynanam kaynatam hiç kimse. Mutlu aile olamadık. Onlar içerde ceza çekiyor. Bize kızanlarımızla beraber dışarıda ceza çekiyoruz. Bu ceza bize mi, onlara mı, çocuklara mı? Bu ceza üçümüze bölünüyor"

Ellerinde evlilik cüzdanlarıyla yasa teklifinin geri çekilmesine tepki gösteren Roman kadınlar, eşlerinin cezaevinden çıkması gerektiğini savundu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Roman kadınlar ve ellerindeki çocukları

-Roman kadınların nikah cüzdanlarını göstermesi

-Kadınların hükümete seslenmeleri

-Diyaloglar ve konuşmaları

Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ,-

===================================================

Manisa Barosu'ndan Alp Gürkan'a dava açıklaması

MANİSA Barosu Başkanı Ali Arslan, 301 madencinin hayatını kaybettiği Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.'nin patronu Alp Gürkan ve 4 yöneticiye açılan davanın 'bilinçli taksirle ölüme sebebiyet' vermekten değil, 'olası kasıtla ölüme neden olmak' suçundan açılması gerektiğini savundu.

Manisa'nın Soma ilçesinde 301 madencinin hayatını kaybettiği maden faciasıyla ilgili Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde şirketin patronu Alp Gürkan ve yönetim kurulu üyeleri Mustafa Yiğit, Haluk Evinç, Hayri Kebapçılar ve Murat Bodur hakkında iddianame hazırlanarak dava açıldı. Bununla ilgili açıklama yapan Manisa Barosu Başkanı Ali Arslan, 46 sanıklı ceza davasından ayrı olarak açılan dava ile Alp Gürkan ve diğer 4 kişiye açılan davanın birleştirilmesini beklediklerini söyledi. Yeni iddianameye değinen Arslan, "İddianamede Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.'nin Soma ilçesinde bulunan Eynez Maden Ocağı'na ilişkin olarak; yeterli yatırım yapmadan ve teknik alt yapı oluşturmaksızın iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin ikinci sıraya atılarak üretimin arttırılması, maden ocağında iş sağlığı ve güvenliği açısından havalandırmanın iyileştirilmesine ilişkin projelerin hayata geçirilmeden maden ocağında ve özellikle maden ocağının S panosunda çok sayıda işçinin istidam edilmesi, bu eksikliklere rağmen maden ocağında çalışan işçilere yönelik fazla üretim yapılması yönünde baskı kurulması, madende çalışan işçilerin iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin olarak gerekli inşa işleri ve teçhiz etme yükümlülüklerine aykırı hareket ettikleri iddia edildi. 15.08.2016 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen kusurlu davranışları sonucu olayın meydana geldiği ve bu hususlarda herhangi bir tedbire başvurmayıp hareketsiz kaldıkları belirtilerek 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmaktan' cezalandırılmaları talep edilmiştir. Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı'nca düzenlenen iddianame Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 22 Kasım 2016 tarihinde kabul edilmiştir. Düzenlenen tensiple sanıkların savunmasının alınması için ilgili mahkemelere talimat yazılmıştır. Talimat cevapları geldiğinde dosyanın ana dosya olan Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2015/81 sayılı dosyası ile birleştirilmesi konusunda karar verilecektir" dedi.

TUTUKLANMALARI İSTENDİ

Baro Başkanı Arslan, hakkında iddianame düzenlenen sanıklara bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermekten değil, ceza davasındaki gibi olası kasıtla ölüme sebebiyet vermekten dava açılması gerektiğini söyledi. Arslan, "Bu doğru değildir, yargılamanın ilerleyen safhalarında bu konuyu gündeme getireceğiz. Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'ne bu konuyla ilgili avukatlarımız dilekçelerini yazdı. Tutuklanmalarına karar verilmesi için talepte bulunuldu. Mahkeme bu talebi değerlendirerek karar verecektir. Yeni açılan davayla ilgili duruşma günü verilmedi" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Baro Başkanı Ali Arslan'ın konuşması,

-Açıklamadan detay görüntü.

Haber - Kamera: Nermin UÇTU/MANİSA,

=======================================================

Şahinbey'de doğan 60 bininci bebeğe şehit Ömer Halisdemir'in adı verildi

GAZİANTEP'te merkez ilçe Şahinbey Belediyesi tarafından 7 yıldır yürütülen 'Hoş Geldin Bebek' projesi kapsamında dünyaya gelen 60 bininci bebeğe ailesi tarafından darbe girişiminde şehit edilen 'Ömer Halis' adı verildi.

Halk Sağlığı Müdürlüğü ve Şahinbey Belediyesi tarafından imzalanan ve 7 yıldır devam eden 'Hoş Geldin Bebek' projesi kapsamında dünya gelen ve soyadı Demir olan 60 bininci bebeğe ailesi 'Ömer Halis' adını koydu. Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, proje kapsamında 60 bininci olarak dünyaya gelen bebeği, evinde ziyaret etti. Tahmazoğlu, içerisinde ihtiyaç duyulan malzemelerin bulunduğu çanta hediye ettiği bebeğe, Cumhuriyet altını taktı.

Şahinbeye Belediyesi olarak sağlıklı nesiller yetiştirmek için projeyi hayata geçirdiklerini belirten Tahmazoğlu, "7 yıldır süren projemiz kapsamında 60 bininci olarak dünyaya gelen bebeğe, ailesi darbe girişiminde şehit olan Ömer Halisdemir'in adını verdi. Selma ve Fatih çiftimiz soy isimleri de Demir olduğu için bebeğimizin adına Ömer Halis koyuyorlar. Bu durum bizi mutlu etti" dedi.

Anne Selma Demir de Tahmazoğlu'nun kendilerini ziyaret etmesinden memnuniyet duyduklarını belirterek, "Biz, çocuğumuzun adını Ömer Halis koyduğumuz için çok şanslıyız. Çünkü 15 Temmuz'da bizleri kurtaran Ömer Halisdemir'di. Büyük bir kahraman olduğu için oğlumuza onun adını verdik" diye konuştu.

Baba Fatih Demir ise oğluna 15 Temmuz kahramanı Ömer Halisdemir'in adını vermekten mutluluk duyduğunu ifade etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------------

Başkanın aileyi ile sohbeti

Başkanın bebeği sevmesi

Aileye hediye vermesi

Başkanın konuşması

Anne-babanın konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ahmet SOYDOĞAN -GAZİANTEP-DHA)

========================================

Gergedan Samir'e İngiltere'den eş geldi

KOCAELİ'nin Darıca İlçesi'nde bulunan Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi ve Botanik Parkı'nda bulunan gergedan Samir'e İngiltere'de bulunan hayvanat bahçesinden eş geldi. Komala isimli gergedan 3 yaşında ve 1.5 ton ağırlığında.

Türkiye'nin ilk Hint gergedanı Samir, geçen yıl 1 Aralık tarihinde İngiltere Edinburgh'ta bulunan bir hayvanat bahçesinden Darıca'da bulunan Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi ve Botanik Parkı'na getirildi. 2 ton 400 kilo ağırlığında olan 8 yaşındaki Samir için eş getirildi. İngiltere'de Chester Hayvanat Bahçesi'nde annesiyle birlikte yaşayan 3 yaşındaki 1,5 ton ağırlığındaki dişi Hint gergedanı Komala havayolu ile İstanbul'a ardından da özel araçla Darıca'ya getirildi. Komala ile annesinin ilgilenmemesi hayvanın Darıca'ya getirilmesini kolaylaştırırken, gergedanın bakıcısı da geldi. Yaklaşık 3,5 dönümlük alanda yaşayacak olan Komala yeni yuvasına konuldu.

Darıca Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi Eğitim ve Pazarlama Müdürü Gökmen Aydın, Samir ile Komala'nın bir süre aynı yerde ancak ayrı tutulacaklarını belirterek, "Komala'nın getirilişi, Samir'e oranla daha rahat oldu. İngiltere'den kargo uçağıyla Atatürk Havalimanı'na gelen Komala, buradan özel araçla Darıca'ya getirildi. Komala oldukça aktif ve hareketli bir Hint gergedanı. 1.5 ton ağırlığında ve 2 metre uzunluğunda. Annesiyle uzun zaman geçirdiği için bakıcılar Komala'yı eğitme fırsatı bulamamışlar. Bu nedenle Komala'yı biz eğiteceğiz. Samir ve Komala'yı aynı ortamda ayrı taraflarda tutuyoruz. Birbirlerinin kokularına alıştıktan sonra onları ancak aynı yuvaya sokacağız. Bu da uzun bir sürede gerçekleşecek. Ziyaretçilerimiz gergedanlara oldukça ilgi gösteriyor ve bu ilgi de bizi oldukça mutlu ediyor" dedi.

GÖRÜNTÜLER GEÇİLİYOR

HABER-KAMERA: Erol POLAT / KOCAELİ

===============================================

Ayvalık'ta kadın danışma evi için imza kampanyası

BALIKESİR'in Ayvalık İlçesi'ndeki kadın inisiyatifi üyeleri, kadına yönelik şiddete dikkat çekip önlemeye yönelik broşür dağıtarak farkındalık yaratmak istedi. Ayrıca kadınlar, ilçede yapılmasını istedikleri kadın danışma evi için imza kampanyası düzenledi.

Ayvalık Bağımsız Kadın İnisiyatifi üyeleri, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü öncesi Cumhuriyet Meydanı'nda bugün stant açtı. Kadınlar, üzerinde 'Şort giydim tekmelendim', 'Ben Elif, ayrılmak istemediğim sevgilim bıçaklayarak öldürdü', 'Adım Kezban 13 yaşında tecavüze uğradım' ve 'Ailemin rızası ile zorla tecavüzcüm ile evlendirildim' yazılı kartondan yapılmış kadın maketleriyle farkındalık yaratmak istedi. ayrıca, şiddetin önlenmesi ve şiddetle karşılaşıldığında yapılması gerekenlerin yer aldığı broşürler dağıtıldı. İlçede bir kadın danışma evi kurulması için de imza kampanyası başlatıldı.

Açıklama yapan Ayvalık Bağımsız Kadın İnisiyatifinden Nebahat Dinler, kadın cinayetlerine değinerek, "Kadının cinsel, fiziksel, psikolojik bütünlüğünün dokunulmaz olduğunu, kadının insan haklarının temel insan hakkı olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz. Kadına yönelik her türlü şiddet, zulüm, taciz, tecavüz ve her türlü ayrımcılık sonlanıncaya kadar mücadelemizi Mirabel kardeşlerin bıraktığı yerden kararlı bir biçimde sürdüreceğimizi yüksek sesle ifade ediyoruz. Tecavüzün meşrulaştırılmasına ve kadın mücadelesine mühür vurulmasına izin vermedik, vermiyoruz. Kadınlar olarak bugün ve her gün, daha güvenli bir ülkede, insan onuruna yakışır, şiddetten uzak ve eşit bir hayat istiyoruz" dedi.

Son 5 yıldır çeşitli zamanlarda imza kampanyası düzenlediklerini söyleyen Dinler, Ayvalık Belediyesi'ne, kadın danışma merkezi açılması için çağrı yaptı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Meydanda kurulan stanttan görüntü

Mağdur kadınları sembolize eden karton figürleri inceleyenlerden görüntü

İmza toplanmasından

Ayvalık Bağımsız Kadın İnisiyatifinden Nebahat Dinler'in açıklamasından görüntü

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Kadri KAYA/AYVALIK (Balıkesir),

===================================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title