Dha Yurt Bülteni-6
1)6'SI ÇOCUK 13 KİŞİLİK AİLE HASTANE OTOPARKINDA YERDE YATIYOR KIZINDAN alınacak böbreğin kendisine nakli için Antalya'ya gelen 45 yaşındaki Yaşar Çelik, kalacak yer bulamayınca, 13 kişilik ailesiyle hastane otoparkında yatıp kalkmaya başladı.
1)6'SI ÇOCUK 13 KİŞİLİK AİLE HASTANE OTOPARKINDA YERDE YATIYOR
KIZINDAN alınacak böbreğin kendisine nakli için Antalya'ya gelen 45 yaşındaki Yaşar Çelik, kalacak yer bulamayınca, 13 kişilik ailesiyle hastane otoparkında yatıp kalkmaya başladı. Otoparkı evleri gibi kullanan aile, yönlendirme levhasına çorap asıp ağaca bebek beşiği kurdu. 2 yıl önce Mersin'de böbrek yetmezliği teşhisi konulan ve nakil sırasına alınan Yaşar Çelik için aradan geçen zamanda uygun donör bulunamadı. Son çare 27 yaşındaki Hediye Çelik babasına böbreğini vermek için aday oldu. İlk başlarda kabul etmeyen Yaşar Çelik, kızının ısrarına dayanamayıp kabul etti. 1 ay önce Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne gelen baba-kızı, aralarında küçük yaştaki 6 çocuğun da bulunduğu ailenin 11 üyesi yalnız bırakmadı. Nakil için tetkiklere başlayan doktorların gerekli işlemleri tamamlaması beklenenden uzun sürünce, aile kalacak yer aramaya başladı.
EV SAHİPLERİ EV VERMEK İSTEMEDİ
Bazı ev sahipleri aileye kalabalık oldukları için ev vermek istemezken, bazısı da yüksek miktarda kira ve depozito istedi. Çaresiz kalan 13 kişilik aile, hastane otoparkını eve çevirdi. Bahçedeki bir refüjde konaklayan aile, hayırseverlerden temin ettikleri yorganları altlarına serip battaniyeleri de üzerlerine örterek burada yaşamaya başladı. Aile üyeleri yattıkları yeri o kadar benimsedi ki bir yönlendirme tabelası üzerine yıkadıkları çoraplarını asıp, bir diğerinin yanına da mutfak eşyalarını sıraladı. İki ağaç arasında gerilen bir iple henüz yaşını dahi doldurmamış bir bebeğe beşik de kuruldu. Yanlarından geçip giden otomobillerin gürültüsüne aldırış etmeyen aile üyelerinin rahat şekilde uyudukları gözlendi. Geceleri serilen yataklar, gün aydınlanmasıyla toplanıyor.
BABAM DİYALİZE GİRİYORDU, VİCDAN AZABI ÇEKİYORDUM
Maddi imkanlarının kısıtlı olduğunu vurgulayan Yaşar Çelik, "Sokakta yatıyoruz. 600 TL kira, 600 TL depozito, 600 TL de emlakçı istedi. Evler çok pahalı. Çoluk çocuk rezil olduk. 1 aydır buralardayız. Bugün yarın derken ne yapacağımızı şaşırdık. 10'dan fazla kişiyiz burada. Hepsi ben ameliyat olacağım diye arkamdan geldi. Hava soğuk olsa da burada yatacaktık. Fakirlik her şeyi yaptırır" dedi. Babasına böbreğini bağışlamaya hazırlanan Hediye Çelik ise, "Babam diyalize giriyordu. Dayanamıyordum, vicdan azabı çekiyordum. Böbreğimi vermek istedim. Geldik buraya küçük çocuklarla burada yatıyoruz mecburuz ne yapalım" diye konuştu.
Aile, tedavileri tamamlanana kadar konaklayacakları bir yer için hayırsever ve yetkililerden yardım eli uzanmasını bekliyor.
Görüntü Dökümü
--------------
Ailenin uyurken halinden görüntü
Otoparktaki otomobillerden detay
Bebek beşiğinden detay
Çocuklardan detay
Yönlendirme levhasına asılan çoraplardan detay
Yaşar Çelik röp
Hediye Çelik röp
416 MB /// 03.43
HABER-KAMERA: Alparslan ÇINAR/ANTALYA,
DHA FEED TEN GEÇİLDİ
==============================================
2)VATANDAŞLAR TACİZCİYİ AMBULANSTA LİNÇ ETMEK İSTEDİ
ADANA'da 16 yaşındaki çocuğa cinsel tacizde bulunduğu iddia edilen 38 yaşındaki F.İ. vatandaşlar tarafından ambulans içinde linç edilmek istendi.Olay, Seyhan İlçesi'ndeki Merkez Parkta meydana geldi. İddiaya göre, ailesiyle parka gezmeye gelen 16 yaşındaki erkek çocuk sigara içmek için ailesinin yanından ayrıldı. Bankta oturan çocuğun yanına gelen F.İ. iddiaya göre,. önce çocuktan sigara istedi, daha sonra cinsel ilişki teklif etti. Genç de 'Birazdan geleceğim, burada bekle' diyerek durumu ailesine bildirdi. Taciz olayını yakınlarına anlatan çocuk, ailesiyle birlikte tekrar yanına geldiği F.İ.'ye saldırdı. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri darp edilen F.İ.'yi vatandaşların elinden zorlukla kurtardı. Öfkeli kalabalık çağrılan ambulansa bindirilen F.İ.'nin indirilmesini istedi. Yaşanan gerginlik sırasında 2 kişi ambulansa binip tacizciye linç etmek istedi. Yaşanan arbedeyi polis güçlükle önledi. Olayların büyümesi üzerine tacizci ambulansla birlikte Yarbaşı Şehit Erdoğan Çıtak Polis Merkezi'ne götürüldü. Tacize uğrayan genç de ailesiyle birlikte karakola gidip şüpheliden şikayetçi oldu.
Görüntü Dökümü
------------------------
Vatandaşın bağırması
Ambulansın içine girmeleri
Tacizciyi ambulansın içinde dövmeleri
Polislerin vatandaşları çıkarması
Ambulansın gidişi
Vatandaşın olayı anlatması
Tacize uğrayan çocuğun ve annesinin parkta polisle konuşması
Polis aracının görüntüsü
Tacizcinin ve tacize uğrayan çocuğun karakola getirilmesi
SÜRE: 02'45" BOYUT: 168 MB
Haber: Çağlar ÖZTÜRK -Kamera: ADANA,
DHA FEED
==================================================
3)HIZLA ÇARPILAN 50 METRE SÜRÜKLENEN KAZADA SUÇLU KIZLARMIŞ
İZMİR'in Karabağlar İlçesi'nde, Suriyeli sürücünün yolun karşısına geçmek isterken 16 yaşındaki Simge Kekeç ile aynı yaştaki arkadaşı Hilal Önder'e çarptığı kazanın raporunda suçun kızlarına verilmesine aileler isyan etti. Simge Kekeç annesi Gülay Altın, "Benim kızım paramparça olmuş, sürücü o kadar süratli olmasına rağmen suçlu değilmiş. Evladının acısıyla yanan bir anne olarak adalet istiyorum" dedi. Hilal Önder'in ailesi de kaza tutanağı için dava açacaklarını belirtti.
Geçen Pazar günü akşam saatlerinde Dostluk Bulvarı'nda meydana gelen kazada Suriye uyruklu S.H.'nin kullandığı 35 MB 0030 plakalı minibüs yolun karşısına geçmek isteyen Simge Kekeç ve Hilal Önder'e çarptı. Çarpmanın etkisiyle yaklaşık 50 metre ileriye savrulan iki arkadaş ağır yaralandı. Kazayı görenlerin durumu bildirmesi üzerine gelen sağlık ekiplerinin yaptığı müdahalenin ardından Kekeç, Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne, Önder ise Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Tepecek Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edilen Önder ile Kekeç'in hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
"SURİYELİ SÜRÜCÜ LİNÇ EDİLMEK İSTENMİŞTİ"
Kaza sonrası minibüsü bırakıp kaçmak isteyen S.H.'yi yakalayan mahalle sakinleri darp etti. Aşırı hızlı olduğunu iddia ettikleri sürücüyü vatandaşın elinden polis kurtardı. Polis aracına bindirilerek olay yerinden uzaklaştırılan sürücü gözaltına aldı. Mahalle sakinleri ise minibüse taş ve sopalarla zarar verdi. Olaydan sonra emniyetteki işlemleri tamamlanan S.H. sevk edildiği mahkemece tutuklandı.
KAZA TUTANAĞI ŞOK ETTİ
Kazanın ardından hastanelerde kızlarının iyileşmesini bekleyen iki aile ise kaza tutanağını görünce büyük şok yaşadı. Kaza tutanağında Karabağlar Cumhuriyet Anadolu Lisesi 10'uncu sınıf öğrencileri Simge Kekeç ile arkadaşı Hilal Önder asli kusurlu görülürken, Suriyeli sürücü S.H., tali kusurlu sayıldı. Raporda karayollarının 68/1-b-3 maddesine göre Kekeç ve Önder "Işıklı işaret veya yetkili kişilerin bulunmadığı geçitlerde ve kavşaklarda, yaklaşan aracın uzaklık ve hızını göz önüne almadan veya göz önüne aldığı halde uygun zamanda geçmemek" suçundan asli kusurlu sayıldı. Minibüs sürücü S.H., ise karayollarının 52/1-b maddesine göre "Araçların hızlarını, aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak" suçundan tali kusurlu bulundu.
"BU OLAYIN ÜSTÜ ÖRTÜLMESİN"
Raporu gören Kekeç'in annesi 39 yaşındaki tekstil işçisi Gülay Altın, "Rapora göre kızlarımız suçluymuş. Kızının acısıyla yanan bir anne olarak adalet istiyorum. Sürücü frene bile basmamış. Suçlu olduğu için kaçmak istemiş. Oradaki mahalle sakinleri saldırmış ona. Benim kızım dünya iyisi melek gibiydi. Herkesten adalet istiyorum. Bütün annelere sesleniyorum. Sizin de kızınızın başına böyle kaza gelebilir. Bu olayın üstü örtülmesin. Suçlular cezasını çeksin. Ban günlerdir kızım gözünü açsın diye bekliyorum. Bu sürücü suçlu değilse niye tutuklandı o zaman" dedi.
"SİMGE O GÜN İŞ ARIYORDU"
Kızının tatillerde okul harçlığını çıkarmak için çalıştığını söyleyen ve gözyaşlarına hakim olamayan Altın, "Kızım tatillerde çalışıyordu. Kemeraltı'nda abiye giyim mağazasında iki ay çalıştı. Oradan ayrıldıktan sonra iş arıyordu. Kazanın yaşandığı günde yerinde duramıyordu. 'Anne sıkılıyorum. Yaz tatilinde boş boş oturamam' dedi. Arkadaşını aradı işi aramaya gittiler. Sonrada kaza haberi geldi. Yıkıldım" dedi. Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi'nde kızlarının iyileşmesini bekleyen Hilal Önder'in ailesinin de kaza tutanağına itiraz ederek dava açacaklarını ve olay yerinin tekrar incelenmesi için girişimde bulundukları öğrenildi.
Görüntü Dökümü
-------------------
-Kazanın ARŞİV GÖRÜNTÜLERİ
Simge Kekeç in annesi Gülay Altın ile röportaj
Simge Kekeç'in görüntüleri
Genel ve detay görüntü
( Haber-Kamera: Mehmet CANDAN / İZMİR,
================================================
4)CHP'LİLER AKHİSAR'DA YASA TASARISINA KARŞI EYLEME HAZIRLANIYOR
CHP Manisa İl Başkanı Halil Tokul, 'Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'na tepki göstermek için, önümüzdeki günlerde Akhisar İlçesi Zeytinliova Mahallesi'nde üreticilerle birlikte eylem yapacaklarını açıkladı.
CHP Manisa İl Başkanı Halil Tokul, ilçe başkanları ve partili üyeler ile birlikte düzenlendiği basın toplantısında zeytinlik alanlarındaki değişikliği kapsayan yasa tasarısına tepkilerini dile getirdi. Parti binasında düzenlenen basın toplantısında CHP İl Başkanı Halil Tokul, değişiklik ile hükümetin zeytinlik alanlarında telafisi olmayan tahribatlara yol açacağını öne sürerek "Dekarda 15'ten daha az ağacın bulunduğu sahalar, zeytinlik sahası dışına çıkarılacak. Zeytinlik alanlar korumacılıktan mahrum bırakılıyor. Yine bu tasarıda bir dekara düşen ağaç sayısı 15 olduğu için yaşlı ağaçların bulunduğu sahalarda telafi edilemez tahribatların oluşmasına zemin hazırlamaktadır" dedi.
Tasarının yasalaşması halinde zeytinlik alanlarının sanayi alanlarına ve çeşitli fabrikalara açılacağını savunan CHP İl Başkanı Tokul, "Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalarda en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç başka bir fabrikanın kurulması ve işletilmesi yasakken, AK Parti tarafından kamu yararına açılmış yatırımlar olarak her türlü faaliyeti kapsayacak fabrikaların, zeytinlik alanlarına kurulması istenilmektedir. Yasalar ile koruma altında bulunması gereken tarım alanlarına kurulan yasa dışı sanayi kuruluşlarını yasal hale getirme çabası içerisinde olan AK Parti hükümetini yanlışından geri dönmeye davet ediyoruz. Bu tasarı ile zeytin alanlarımızın AK Parti hükümeti tarafından yandaşlarına rant kapısı olarak açılacağı su götürmez bir gerçektir. Bu kanunla birlikte en az 100 milyon zeytin ağacımız tehdit altında olacak" diye konuştu.
"EYLEME HAZIRLANIYORUZ"
CHP İl Başkanı Tokul son olarak, tasarının yasallaşmaması için parti olarak her türlü platformda tepki göstermeye devam edeceklerini ve barışın simgesi olan zeytin dalı ile ağaçlarının yok edilmemesi için her türlü çalışma içerisinde olacaklarını ifade etti. CHP'li Tokul, tasarıya karşı önümüzdeki günlerde eylem hazırlığı içerisinde olduklarını da belirterek, " Türkiye'nin özellikle yeşil zeytin üretiminde ilk sırasında yer alan Akhisar ilçemizde bir eylem hazırlığı içerisindeyiz. Özellikle sofralık zeytinin en çok üretildiği Akhisar İlçesi Zeytinliova Mahallesi'nde önümüzdeki günlerde zeytin üreticilerimizle birlikte eylem yapacağız. Bunun için çalışmalara başladık. Tüm Manisa halkını bu eyleme davet edeceğiz. Zeytinlik alanlarımızı kimsenin yok etmesine müsaade etmeyeceğiz" dedi.
Görüntü Dökümü
------------------------
-CHP İl Başkanlığı'ndaki basın toplantısından görüntü,
-CHP İl Başkanı Halil Tokul'un açıklamasından görüntü.
Haber-Kamera: İlker KILIÇASLAN/MANİSA,
========================================================
5)CHP KONAK'TAN ZEYTİN AĞACINA DESTEK
İZMİR'de CHP Konak İlçe Başkanlığı Konak Meydanı'nda yaptığı basın açıklamasıyla zeytin ağacına sahip çıktı. Zeytin ağacının tüm dinlerde kutsal sayıldığını ve zeytin dalının barışı simgelediğini söyleyen CHP Konak İlçe Başkanı Mehmet Şakir Başak, zeytin fidanı dağıttı.
Üretici örgütlerinden gelen tepkiler üzerine haftaya ertelenen, zeytinliklere tesis yapılmasının önünü açacak olan yasa tasarısına tepkiler sürüyor. CHP Konak İlçe Başkanı Mehmet Şakir Başak, yaptığı açıklamada "Yaklaşık 8 bin yıl öncesinden bu yana dünyaya sağlık, güzellik ve lezzet veren zeytin ağaçları, ağır büyüyen oldukça uzun yaşayan kadim, mübarek bir ağaçtır. Hz. Muhammed, Hz. İsa, Hz. Musa peygamberlerden öncesine dayanır. Helenistik dönemde bile zeytin ağacı kutsal sayılırdı ve zarar verenler ya ölümle cezalandırılır ya da sürgüne gönderilirdi. Hem inanç itibari ile kutsal sayılan, hem de insanlığa bu kadar faydalı olan bu ağaca zarar vermeye yönelik bir yasanın çıkarılması, temelinde rant ve çıkara dayanan bir zihniyetin olduğunu göstermektedir" dedi. Zeytin ağacının barışın da simgesi olduğunu söyleyen Başak, "İnsanlık tarihi boyunca zeytine nasıl önem verildiği ortadadır. Başbakanın olaylara bir başbakan olarak bakıp, değerlendirmesi ve incelemesi gerekir. İnsanlık için zeytinin mi, tesisin mi daha önemli olduğunu kavramış değil. Bugüne kadar bereketli Anadolu toprağında yetişen, altın başak buğdayı, pamuğu, havancılığı bitirdiniz. Samanı bile ithal eder hale geldik. Kısaca tüm tarımı bitirdiniz şimdi sıra zeytinde mi?" diye konuştu. Kanun tasarısında zeytinliğin 25 dekar üzerinde olması gerektiği belirtildiğini söyleyen Başak, " Türkiye'de 25 dekarın üzerinde zeytinlik alan bulmak güç. 25 dekarın altıda kalan alanlar talana açık olacak, değişikliklerle nükleer ve termik santrallerin önü açılacak" dedi.
Başkan Başak, konuşmasının ardından vatandaşlara zeytin fidanı dağıttı.
Görüntü Dökümü
------------------------
Mehmet Şakir Başak'ın açıklaması
Genel ve detay görüntüler
Haber: Timur TARLIĞ - Kamera: Yasin TİNBEK / İZMİR,
================================================
6)SMA HASTASI ARİFE İÇİN KAMPANYA
ANTALYA'da Spinal Müsküler Atrofi (SMA) hastalığıyla mücadele eden 2 yaşındaki Arife Yanık, solunum cihazı ile yaşamını güçlükle sürdürüyor. Minik Arife'nin ailesi, ABD'de üretilen ilacın Sağlık Bakanlığı aracılığı ile Türkiye'de kullanılması için yürütülen çalışmalardan umutlanırken, bir yandan da Antalya Valiliği'nin gözetiminde, Arife'nin yıllık ihtiyacında kullanılacak 44 bin lira için yardım kampanyası başlattı.
SMA hastası 2 yaşındaki Arife Yıldırım'ın ailesi, kızlarını hayatta tutma mücadelesini sürdürüyor. Sağlık Bakanlığı'nın ABD'de üretilen ilacın bazı hastalarda kullanımının uygun bulunduğuna ilişkin açıklamasının ardından Arife'nin annesi Teslime ve sabası İsmail Yıldırım, büyük sevinç yaşadı. Çok pahalı olmasından dolayı ilacın SGK kapsamında karşılanacağı açıklamasıyla umutlanan Teslime Yıldırım, "SMA hastası 114 bebek için yurtdışından SGK kapsamında ilaç geleceğini televizyondan öğrendik. SMA hastası çocukları olan aileler olarak bu haberden sonra Ankara'ya gittik. Ancak bize netleşmiş bir şey olmadığını söylediler. Sadece Sağlık Bakanlığı'ndan SGK'ya 300 başvuru içinden 114 çocuğun isminin gönderildiği söylendi. Arife'nin yaşamak için çok emeği var. Ben bu 114 bebeğin içinde Arifemin de olmasını istiyorum. Kızım kritik yaşa geldi, kendi aldığım vitamin ilaçlarıyla kızımı korumaya çalışıyorum. Bu ilaç verilmiş olsa Arife'de güzel gelişmeler olacak. Yavrumu kaybetmek istemiyorum, o çok yoruldu" dedi.
44 BİN LİRA İÇİN YARDIM KAMPANYASI
Eşinin garson olarak çalıştığını belirten Yıldırım, kızının giderlerini karşılamakta güçlük çektiklerini söyledi. Arife'nin giderleri için Antalya Valiliği'nin izniyle yardım kampanyası başlattığını duyuran Yıldırım, "Hastalık ağır bakım istiyor. Steril bir ortam yaratmamız şart. Her türlü fedakarlığı gösteriyoruz. Ben yavrum için onurumu, gururumu hiçbir şeyi düşünmüyorum. Eşimin maaşı ekstra giderlere yetmiyor. Eve özel doktor getiriyoruz. Bu ilaç öncesi Arifemin vücudunun bozulmaması gerekiyor. Bu kampanya ile toplanacak para Arife'nin aylık medikal ve fizyoterapist ihtiyacı için kullanılacak. Bir hesap açıldı. Kampanyamız valilik kontrolünde. Arife'nin bir yıllık ihtiyacı bu kampanyadan elde edilecek paradan karşılanacak. 44 bin liraya ihtiyaç var" diye konuştu.
'İLACI EKRANDAN ALASIM GELİYOR'
Söz konusu ilaç için 114 çocuğun belirlendiğini aktaran Teslime Yıldırım, Arife için de Türkiye İlaç Tedarik Kurumu'na başvurduklarını söyledi. İki kez ret yanıtı aldıklarını kaydeden Yıldırım, şöyle devam etti:
"Arife ilaca uygun görülmedi. Aynı kurum bize önce Arife cihaza bağlı olduğu için, daha sonra yaşından dolayı, ardından gen kopyası ilaca uygun olmadığı için onay görmediğini söyledi. Bunların adaletli olduğunu düşünmüyorum. Arifemin hakkı olduğunu düşündüğüm ilacı istiyorum. Bu 114 bebek şeffaf bir şekilde belirlenmiyor. Ben de evladımın yaşamasını istiyorum. Kızım direniyor, çocuğum yoruldu. Bu ilacın peşini asla bırakmadım. Ben kızımı bu hortumlarla, cihazlarla görmek istemiyorum. Hayatımız bu dört duvar arasında. Kızım yaptığım yemeklerin sadece kokusunu değil, tadını da bilsin istiyorum. Onun ayağı da, yanı da olurum. Ama ben sadece döndürdüğüm tarafa bakmasını istemiyorum. Onun anne demesini istiyorum. Bir sinek gelse bile kendini savunamayacak halde. Televizyonda o ilacı gördüğümde ekranı kırıp o ilacı alasım geliyor."
Görüntü Dökümü
------------
Arife bebekten detay görüntüler
Arife bebeğin bağlı olduğu cihazlardan görüntü
Anne ile röportaj
Arife bebek ve anneden detay görüntüler
Arife'nin resimlerinden detay görüntü
378 MB /// 06.10ö
HABER: Hasan DEMİRBAŞ- KAMERA: Emrah GÜL/ANTALYA,
===========================================
7)PASTIRMA, SUCUK VE MANTIYA AB TESCİLİ
AVRUPA Birliği (AB) Komisyonu, Kayseri mantısı, Kayseri pastırması ve Kayseri sucuğunun coğrafi işaret tescili başvuru taleplerini kabul etti. Malatya kayısısı için de 3 yıllık değerlendirme süreci de sorunsuz tamamlandı ve tescil haberi bekleniyor. Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı (YÜCİTA) Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, Kayseri Ticaret ve Sanayi Odası'nın Kayseri pastırması, sucuğu ve mantısına coğrafi işaret tescili için AB Komisyonu'na yaptığı başvurunun kabul edildiği ve ilanının yapıldığını açıkladı. Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, Kayseri Ticaret ve Sanayi Odası'nı çabalarından dolayı tebrik etti.
Türkiye'de AB Komisyonu tarafından coğrafi işaret tescili alınmış iki ürün olduğunu belirten Prof. Dr. Tekelioğlu, bu iki ürünün Gaziantep baklavası ile Aydın inciri olduğunu söyledi.
Ayrıca başvurusu kabul edilen Kayseri pastırması, sucuğu ve mantısıyla birlikte 10 ürünle ilgili coğrafi işaret tescil sürecinin devam ettiğini belirten Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, bu ürünlerden Malatya kayısısı için sürecin tamamlandığını, bugünlerde Malatya kayısısı için de coğrafi işaret tescilinin açıklanması gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, başvurusu kabul edilen diğer ürünlerin Taşköprü sarımsağı, Bayramiç beyazı, Aydın kestanesi, İnegöl köfte, Afyon sucuğu, Afyon pastırması olduğunu söyledi.
MALATYA KAYISISINDA SÜREÇ TAMAMLANDI
Bir başka olumlu gelişme olarak AB Komisyonu'nda tescili bekleyen Malatya kayısısının tescilinin bugünlerde gerçekleşmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Tekelioğlu, "Çünkü 3 aydır askıda. Postayla yapılacak itirazlar için gerekli bir aylık sürenin üzerinden 18-19 gün geçti. Bu arada tescil edilecek. Malatya kayısısının başvurusu 3 yılı buldu. Değerlendirme süreci tamamlandı, 3 aylık ilan süresi de bitti ve yaklaşık 2 ay daha geçti. Bugünlerde Malatya kayısısının da mutlaka tescil edilmiş olması gerekiyor" dedi.
ARDAHAN ÇİÇEK BALINA COĞRAFİ İŞARET
Ülkemizde coğrafi işaret tescili yapılmış 204 ürün bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Tekelioğlu, "Bugün sabah aldığım güzel bir haberle bu sayı 205'e yükseldi. Türk Patent Enstitüsü tarafından son olarak Ardahan çiçek balı da tescil edildi. Şu anda tescilli iki balımız var, biri Siirt Pervari balı, diğeri Ardahan çiçek balı. Ardahan ili Arı Yetiştiricileri Birliği'ni de tebrik ediyorum. Tescillerin birlik-kooperatiflerden yapılmış olması da çok önemli" dedi.
BAŞVURUDA BEKLEYEN 322 ÜRÜN VAR
Coğrafi işretlerle ilgili Ocak ayı başında sınai mülkiyet yasasının kabul edilmesinin son derece önemli bir gelişme olduğunu da kaydeden Prof. Dr. Tekelioğlu, "Bu yasa, coğrafi işaretlerle ilgili birçok yenilik getiriyor. Bunlardan biri de coğrafi işaret logolarının tescillenmiş ürünler üzerinde kullanılması. Türk Patent Enstitüsü'nde coğrafi işaretle ilgili dairenin kurulması, tescil süreleri ve maliyetlerinin azaltılması son derece olumlu gelişmeler. Bundan sonra tescilli ürünlerde çok hızlı artış olacağına inanıyorum. Şu an başvuru yapılmış ve tescil bekleyen 322 ürün var. Türkiye'de potansiyel çok yüksek. Şu ana kadar alınmış tesciller toplam potansiyelin ancak yüzde 8'ini oluşturuyor ki bu konuda yapılacak çok şey var. Ama yeni oluşumlar, kurumsal ve yasal düzenlemelerle bu gelişmelerin hızla artacağını tahmin ediyorum" dedi.
Görüntü Dökümü
-------------------
Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu DHA muhabirine bilgi verirken
RÖP: Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu
190 MB /// 02.47ö
HABER: Mehmet ÇINAR- KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,
======================================================