Dha Yurt Bülteni-6

1)GAZİANTEP'TE, BAKAN SOYLU BAŞKANLIĞINDA GÜVENLİK TOPLANTISI

GAZİANTEP'te, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu başkanlığında 'Halk Oylaması Bölge Güvenlik Toplantısı' yapıldı. Toplantıya bölgedeki 10 ilin valisi, il emniyet müdürleri ve jandarma komutanları katıldı. Türkiye'de genelinde 16 Nisan'da yapılacak Anayasa değişikliği sistemi referandumda, güvenlik önlemleriyle ilgili İçişleri Bakanlığı'nın düzenlendiği, 'Halk Oylaması Bölge Güvenlik Toplantıları'nın 5'incisi Gaziantep'te yapıldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu başkanlığında gerçekleşen toplantıya, Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler'in yanı sıra; Gaziantep, Adana, Mersin, Kahramanmaraş, Adıyaman, Kilis, Hatay, Osmaniye, Şanlıurfa ve Malatya valileri, Emniyet Müdürleri ve Jandarma komutanları katıldı.

Basına kapalı gerçekleştirilen toplantı nedeniyle kentte geniş güvenlik önlemleri alındı. Toplantıda referandum öncesi ile oy verme ve sonrasında bölgede alınması gereken güvenlik tedbirlerinin görüşüldüğü belirtildi.

Görüntü Dökümü

------------------------

Toplantıya katılanlar

Güvenlik toplantısı

Bakan Soylu'nun salona gelmesi

Katılımcılarla selamlaşması

Genel ve detay görüntüler

Haber: Eyyüp BURUN-Kamera: Ahmet ÖZER-GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 51 MB

===================================================

ALAŞEHİR'DE EŞİ VE KIZINI ÖLDÜREN BİLAL KUPAL; 'KARIM BENİ ÖLDÜRMEYE ÇALIŞTI' (EK)

2)HAMİLE OLDUĞU KESİNLEŞTİ

Manisa'nın Alaşehir İlçesi'nde, Bilal Kupal tarafından defalarca bıçaklanarak öldürüldüğü ortaya çıkan eşi Suriye Kupal ve kızı Ayşe Kupal'ın otopsi işlemi sürüyor. Otopside Suriye Kupal'ın hamile olduğu belirlendi, ancak kaç aylık gebe olduğu henüz tespit edilemedi.

CENAZELER ALAŞEHİR'E GÖTÜRÜLECEK

Otopsi işlemi sürerken; Suriye Kupal'ın babası Bekir Ilgaz, İzmir Adli Tıp Kurumu önünde cenazeleri teslim almak için bekliyor. Üzüntülü olan Ilgaz, olayın detayıyla ilgili bir şey bilmediğini belirterek, "En son cumartesi günü gördüm. Evime geldiler, evimde oturdular. Kolum ağrıyor, hastaneye götürdüler. Dün (salı) saat 21.00'de Manisa Barosu Başkanı Ali Arslan beni aradı. 'Sen yarın Alaşehir'e gelecek misin' dedi. Ama olayı anlatmadı. Başkalarından öğrendim" dedi. Cinayetin nedeni hakkında bilgisi olmadığını belirten Bekir Ilgaz, Alaşehir'de köyde yaşadığı için konu hakkında bilgisinin bulunmadığını söyledi.

BABA DESTEĞİ REDDETMİŞ

Aile ve Sosyal Politikalar Manisa İl Müdürlüğü görevlilerinin, olaydan bu yana aileye 6 kez ev ziyareti gerçekleştirdiği, son ziyaretin geçen 13 Ocak'ta yapıldığı, baba Bilal Kupal'ın psikologlarla konuşmayı reddettiği öğrenildi. Psikologların anne ve kızıyla konuşabildiği, psikolojik destek verdiği belirtildi.

Görüntü Dökümü

Adli Tıp önünde Bekir Ilgaz ile röp.

Genel ve detay görüntü

Haber- Kamera: Bahri KARATAŞ / İZMİR,

================================================

3)BOLU DAĞI TÜNELİ'NDE HASARLI KAZA TEM'İ KAPATTI

BOLU Dağı Tüneli'nde, minibüsün öndeki yolcu otobüsüne çarpması sonucu meydana gelen kaza nedeniyle TEM'in İstanbul yönü yaklaşık yarım saat ulaşıma kapandı.

Kaza, saat 10.00 sıralarında TEM Otoyolu'nda Bolu Dağı Tüneli'nde meydana geldi. İstanbul yönüne giden Ömer Aed Abdulaziz yönetimindeki 55 AAZ 65 plakalı minibüs, iddiaya göre tünelin çıkış bölümünde hız sınırını aştığı iddia edilen sürücüsünün kontrolünden çıkarak önde giden Ökkeş Murat Taşkale'nin kullandığı 34 VE 0072 plakalı yolcu otobüsüne yandan çarptı. Tünel çıkışında savrulan minibüs, beton kaldırıma çarparak durdu. Ölen ve yaralananın olmadığı kaza nedeniyle TEM'in İstanbul yönü ulaşıma kapandı. Yolda uzun araç konvoyu oluştu. Minibüs, evrak eksikliği nedeniyle trafikten men edildi. Araçların kaldırılması ardından yaklaşık yarım saat sonra ulaşım tekrar açıldı.

Görüntü Dökümü

-----------------------------

-Araç konvoyundan görüntü

-Polis ekibinden görüntü

-Kaza yapan araçlardan ve yoldan görüntü

Haber-Kamera: Mutlu YUCA/BOLU

=====================================================

4)HALKLARIN KÖPRÜSÜ DERNEĞİ: "ŞAKASINA BİLE TAHAMMÜL ETMİYORUZ"

HALKLARIN Köprüsü Derneği, Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi'nde çalışan ve sosyal medya hesabında paylaştığı fotoğrafla tepki çeken ayakkabı işçisi hakkında basın açıklaması yaptı. Dernek başkanı Cem Terzi, "2 gün önce Suriyeli bir işçinin karnına diziyle bastırdığı fotoğrafı, altına 'Türk'ün Suriyeli'den intikamı' notuyla sosyal medya hesabından paylaşan ve tepkiler sonrası olayın sanıldığı gibi şiddet içermediğini, şakalaşmadan ibaret olduğunu söyleyen kişiye 'şakasına bile tahammül etmiyoruz' demek için buradayız" dedi.Aynı imalathanede çalıştığı Suriyeli işçinin karnına diziyle bastırırken çektiği fotoğrafı sosyal medya hesabından "Türk'ün Suriyeli'den intikamı" notuyla paylaşan Hasan Kartal'a tepkiler sürüyor. Olayın ardından, fotoğrafın şakalaşma sırasında çekildiğini, yazdığı başlığın ise hata olduğunu açıklayan Hasan Kartal, gözaltına alınarak götürüldüğü Işıkkent Polis Merkezi'nde olayla ilgili ifade verdi. Hakkında "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama, işkence" suçlamasıyla adli işlem başlatılan Hasan Kartal'dan Suriyeli işçi Mustafa ise şikayetçi olmadı. Hasan Kartal ifade işleminin tamamlanmasının ardından savcılık talimatıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Halkların Köprüsü Derneği'de bugün olayla ilgili basın açıklaması yaptı. Olayın gerçekleştiği Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi'nde biraraya gelen dernek üyeleri "Özür diliyoruz" yazılı pankart açtı. Grup adına açıklamayı dernek başkanı Cem Terzi yaptı. Terzi, "2 gün önce Suriyeli bir işçinin karnına diziyle bastırdığı fotoğrafı, altına 'Türk'ün Suriyeli'den intikamı' notuyla sosyal medya hesabından paylaşan ve tepkiler sonrası olayın sanıldığı gibi şiddet içermediğini, şakalaşmadan ibaret olduğunu söyleyen kişiye 'Şakasına bile tahammül etmiyoruz' demek için buradayız" diye konuştu.

"SURİYELİLER'DEN ÖZÜR DİLEMEK İÇİN GELDİK"

Suriyeli işçilerden ve bütün Suriyelilerden özür dilemek, Suriyeliler'e yönelik nefret söylemine karşı mücadele etmek için biraraya geldiklerini söyleyen Terzi, "İzmir'de yaşayan Suriyeliler'e 'sizi seviyor ve sayıyoruz, haklarınız var, asla yalnız değilsiniz' demek için buradayız. Suriye'de yaşanan insanlık dışı iç savaş uluslararası bir kimlik kazanmış ve 5. yılını doldurmuş bulunuyor. Bu süreçte 7 milyon insan ülkelerini terk ederek komşu ülkeler Türkiye, Lübnan, Ürdün, Irak ve Mısır'a göç etmek zorunda kaldı. Şu anda resmi rakamlarla 2 milyon 700 bin tahmin edilen ise 3.5 milyon Suriyeli Türkiye'de yaşamaktadır" dedi.

"YÜZ BİNLERCE İNSAN KÖLELİK KOŞULLARINDA YAŞIYOR"

Kamp dışında yaşayan mültecilerin çoğunun metruk binalarda, parklarda, köprü altlarında, naylon çadırlarda, çamur içinde, sağlık, eğitim gibi temel haklardan mahrum bir şekilde yaşama tutunmaya çalıştıklarını ifade eden Terzi, "Hayatlarını sürdürebilmek için ülke içinde göç ediyor ve kayıt dışı tarım işçisi olmak için şehir şehir geziyorlar. Çalışma hayatı mültecilerin en büyük hak ihlali yaşadıkları alandır. Hukuki Statü yokluğu sonucu yüz binlerce insan kölelik koşullarında çalışmaktadır. Bugün itibariyle halen Türkiye'de 400 bin civarında Suriyeli işçi çalışmaktadır ve bu emekçi kitle üzerinden sağlanan kazanç, özellikle kayıt dışı işçi çalıştıran patronların kasasını şişirmektedir. Sadece 4 bin Suriyeli işçi sigortalıdır. Bu durum temel insan haklarına, mevcut çalışma hukukuna da aykırıdır ve derhal son bulmalıdır" diye konuştu.

"ÖRGÜTLENME TEK ÇAREDİR"

Suriyelilere mülteci statüsü ve isteyenlere vatandaşlık hakkının verilmesi gerektiğini savunan Terzi sözlerini şöyle sürdürdü:

" Herkesin aynı haklarla yaşamasını sağlamak, tepki üreten ötekileştirmelerin giderilmesinin ve düşmanca duyguların önlenmesinin güvenli yoludur. Türkiyeli bir işçi hangi haklara sahipse, Suriyeli işçiler de aynı haklara sahip olmalıdır. Kaldı ki, kayıt dışı ve kuralsız sömürü aynı zamanda Türkiyeli emekçilerin de temel bir sorunudur ve bu sömürü koşullarının değişmesi ancak ortak bir mücadele ile mümkün olabilir. Mültecilerin, Türkiye'de git gide artan nefret söylemi ve ayrımcılık ile mücadelesinde emekçiler arası dayanışma ve birlikte örgütlenme tek çaredir."

Görüntü Dökümü

----------------

Halkların Köprüsü Derneği Cem Terzi'nin açıklaması

Genel ve detay görüntüler

Haber: Timur TARLIĞ Kamera: Mücahit BEKTAŞ İZMİR,

======================================

5)14 YILDA KANSER HASTASI 1200 ÇOCUKTAN YÜZDE 85'İ SAĞLIĞINA KAVUŞTU

KOCAELİ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Onkoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Funda Çorapçıoğlu, 2003 yılından itibaren kanser teşhisi konulan bin 200 çocuk hastanın tedavi gördüğünü, yüzde 85'inin tedavi olup sağlıklı bireyler olarak topluma kazandırıldığını söyledi. Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde 2003 yılında kurulan Çocuk Onkolojisi bölümünde yılda 90 ile 100 arasında kanser teşhisi konmuş çocuk tedavi görüyor. Çocuk Onkoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Funda Çorapçıoğlu, 2003 yılından bu güne kadar 1200 çocuğa kanser teşhisi konulduğunu açıklayarak, "Tedavi gören çocukların yüzde 85'i sağlıklarına kavuştu. Kocaeli'nde yılda hastanemize 90-100 yeni kanser tanısıyla hasta geliyor. Türkiye'de bir gerçeğin açıkça kanıtı. Çocukluk çağı kanserleri, beyin tümörü kanserlerini dışarıda bırakırsak yüzde 85'i tedavi olarak sağlıklı bireyler olmakta ve topluma kazandırmaktayız. Beyin tümörlerinde ise bu oran yüzde 65 civarlarında" dedi.

Türkiye'de her yıl yaklaşık 4 bin çocuğun kanser tanısı aldığını söyleyen Prof. Dr. Çorapçıoğlu, "Hastalığa bağlı ölümler arasında çocuklar arasında en çok neden kanser. Erişkinlerde bir çok nedenle ölebilir hastalık açısından ama çocuklarda en çok kazalardan sonra başta gelen ölüm nedeni kanser olmakta. Türkiye'de her yıl 4 bin çocuk kanser tanısı almakta. Erkek çocuklarda şanssızlık oranı kızlardan yüksek. Bizim bölgemiz için oranların arttığını ve daha yüksek olduğunu söyleyemeyiz. Marmara bölgesi veya Kocaeli bazında bakıldığında erişkin kanserlerin daha fazla sık görüldüğü gibi bir farkındalık var. Ama çocukluk çağı kanserleri böyle değil. Erişkinlerde kanser olmak için bir çok nedeni biz biliyoruz. Tüketilen gıdalar, çalışılan alanlardan sigara içmekten tutun aile faktörleri de etkiliyor" diye konuştu.

Prof. Dr. Çorapçıoğlu çocuklarda kanserin nedenlerinin önemli bir kısmını bilmediklerini açıklayarak, şöyle konuştu:

"Çocukluk çağı kanserlerinde ise hiçbirinin neredeyse nedeni belli değil. Anne ve babadan geçen kanser tipleri var oranları çok düşük. Anne karnında kanser olan çocuklar var. Kanserli olarak doğmuş çocuklar var. 3 aylıkken tanı alanlar var. Bunların çevre faktöründen etkilenmesi söz konusu değil, çünkü zaman çok kısa. O yüzden çocukların kanserlerin nedenlerini de önemli bir kısmını bilmiyoruz. Oransal baktığımızda çocukluk kanserlerinde yüzde 20-25 lösemi kanserini görüyoruz. Yüzde 20 oranında beyin tümörleri, yüzde 20 oranında lenf bezi kanseri gelmekte. Kanser çocuklarda, erişkinlerden çok daha hızlı seyreder ama tedavi yanıtı da çok daha iyidir. Yanıt oranları da çok daha yüksektir. Çocukluk çağı kanserleri kesinlikle tedavisi mümkün olan kanserlerdir. Yeter ki doğru merkezlerde doğru branşlarca tedavi edilebilsin"

Görüntü Dökümü

--------------------

-Doktor ile röp

-Onkoloji servisinde çocukları muayene etmesi

-Kanser hastası çocuklardan detaylar

-Onkoloji servisinden detaylar

(Haber: Ergün AYAZ-Kamera: Orhan UZUN -KOCAELİ/DHA

=======================================================

6)ZONGULDAKLI HOKEYCİLER, 3 YILDA 3'ÜNCÜ LİGDEN SÜPER LİGE YÜKSELDİ

ZONGULDAK Gençlik Merkezi'nin kadın salon hokey takımı, 3 yılda 3'üncü ligden süper lige yükseldi.

2013'de kurulan Zonguldak Gençlik Merkezi Spor Kulübü, Karaelmas Ortaokulu'nda öğrenim gören kız öğrencilerden hokey takımı oluşturdu. İlk yıl Türkiye Yıldızlar Hokey Şampiyonası'nda Gaziantep Nizip Halk Eğitim Merkezi'ne penaltı atışları sonucu yenilerek Türkiye ikincisi olan Zonguldak Gençlik Merkezi hokey takımı, Türkiye Hokey Federasyonu'na başvurarak 2014'de 3'üncü Lig'de mücadele etti. Zonguldaklı hokeyciler art arda başarılı sonuçlarla önce 2'nci lig, sonra 1'inci lige yükseldi.

Spor salonunda maç programının yoğun olması nedeniyle antrenmanlarının büyük bölümünü Karaelmas Kemal Köksal Stadı'nda yapan kadın hokey takımı, geçen 14-17 Şubat'ta Antalya'da 5 takımın katıldığı 2016-2017 sezonu Kadınlar Salon Süper Ligi'ne yükselme maçlarında yer aldı. Zonguldak Gençlik Merkezi Spor Kulübü, oynanan 4 maçın üçünü kazanarak 9 puan ve averajla ikinci sırada yer alarak lider Nizip Halk Eğitim Merkezi Spor Kulübü'yle birlikte 2017-2018 sezonunda Kadınlar Salon Süper Ligi'nde oynamaya hak kazandı. Takımda kaleci Seda Nur Bayram, Derya Ayaş ve Kader Nur Saka da 16 Yaş Altı Milli Takım kampına davet edildi.

Kadın Hokey Milli Takımı antrenörlerinden, Zonguldak Gençlik Merkezi Spor Kulübü kurucusu ve antrenörü Köksal Kasım, 4 yıl önce 12 yaş grubuyla çıktıkları yolda Türkiye Hokey Federasyonu'nun en üst ligine yükseldiklerini söyledi. Şuanda 16-17 yaşında olan sporcuların büyük bir başarıya imza attığını belirten Kasım, "Hedefimiz en üst ligde tutunmak, oranın atmosferini solumak, yaşamak. İyi bir lig ve en iyi takımlar var. En alt ligden başlayarak en üst lige çıktık. Bu ligde kalıcı olmak ve 1-2 sene sonra da şampiyon olmak amacımız" dedi.

Kasım, desteklerinden dolayı Zonguldak Valisi Ali Kaban ve Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürü Ahmet Karayılmaz ile kulüp idarecilerine teşekkür etti.

Görüntü Dökümü

--------------------

-Kadın hokey takımının antrenmanı

-Isınma hareketleri

-Antrenör Köksal Kasım'la röp.

-Sporcu Kader Nur Saka ile röp.

Süre: (04.55) Boyut: (331 MB)

Haber-Kamera: Durmuş SEVİNDİK/ZONGULDAK,