Dha Yurt Bülteni-5
5 Şırnak'ta terör saldırısı: 1 asker hafif yaralıŞIRNAK'ın İkizce köyü bölgesinde yolda mayın ve patlayıcı araması yapan askerlere PKK'lı teröristler tarafından düzenlenen roketatarlı saldırıda, 1 asker hafif yaralandı.
DHA YURT BÜLTENİ-5
Şırnak'ta terör saldırısı: 1 asker hafif yaralı
ŞIRNAK'ın İkizce köyü bölgesinde yolda mayın ve patlayıcı araması yapan askerlere PKK'lı teröristler tarafından düzenlenen roketatarlı saldırıda, 1 asker hafif yaralandı. Saldırıyı gerçekleştiren PKK'lı teröristlerin etkisiz hale getirilmesi için operasyon başlatıldı.
İkizce köyü Piknektepe bölgesinde yolda mayın ve patlayıcı araması yapan askerlere bugün sabah saatlerinde bir grup PKK'lı teröristler tarafından roketatarlı saldırı düzenledi. Saldırıda roketin elektrik direğine isabet etmesi sonucu 1 asker şarapnel parçası ile hafif yaralandı. Bölgede saldırıyı gerçekleştiren terörist grubun etkisiz hale getirilmesi için operasyon başlatıldı.
Haber: ŞIRNAK, -
=========================================
Kilis'te Kürtler Camisi'nin isminin deştirildiği iddia edildi
KİLİS'te 17'nci yüzyılın sonuna doğru inşa edildiği belirtilen ve Osmanlı kayıtlarında Kürt Hüseyin Ağa tarafından yaptırıldığı için Kürtler Camisi olarak bilinen caminin adının, 'Türkler Camisi' olarak değiştirildiği iddia edildi. Vakıflar Bölge Müdürlüğü iddiayla ilgili açıklama yapmazken, ibadethanenin girişindeki tabela ve kitabede ise Kilis Valiliği internet sitesinde caminin ismi Kürtler olarak yer alıyor. Mahalle sakinleri ise 2016'da yapılan restorasyon sırasında yanlışlıkla 'Türkler' yazılan tabelanın kısa süre sonra kaldırıldığını söyledi.
Kent merkezindeki Bölük Mahallesi'nde yer alan Küçük Çarşı Sokağı'nda tam olarak ne zaman inşa edildiği bilinmeyen ancak Osmanlı kayıtlarında Küt Hüseyin Ağa tarafından yaptırıldığı belirtilen caminin adının, 'Türkler Camisi' olarak değiştirildiği iddia edildi. Gaziantep Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından 2016 yılında 539 bin 500 liraya ihaleyle restore edilen caminin girişine iddiaya göre, yeni tabelada 'Türkler Camisi' olarak yazıldı ve bu tabela kısa süre sonra söküldü. Vakıflar Bölge Müdürlüğü iddiayla ilgili herhangi bir açıklama yapmazken, caminin girişindeki tabela ile bahçedeki kitabede 'Kürtler Camisi' yazıldığı görüldü.
Kilis Valiliği'nin sitesinde caminin adının Kürtler Camisi olarak yer aldığı belirtilirken, ibadethaneyle ilgili şu ifadeler yer alıyor:
"İnşa kitabesi olmayan eserin kesin yapılış tarihi bilinmemektedir. Osmanlı kayıtlarındaki bilgilere göre Kürt Hüseyin Ağa tarafından yaptırılmıştır. Adını da buradan alır. Son yıllarda Kürtler Camii olarak da anılmaya başlanmıştır. 1705 tarihli bir kitabede Molla Halil ve Emine Hatun adlı kişiler tarafından bir eyvan yaptırıldığı kaydedilmiştir. Bu bilgilere göre 17'nci yüzyılın sonlarına doğru inşa edilmiştir. Kitabede bahsi geçen eyvan onarımlar sırasında yıkılmıştır. 1954- 1955 yıllarında pek çok onarım geçiren yapı özgün özelliklerini kaybetmiştir. Önünde tek şerefeli kısa kesme taşla örülü minare yer almaktadır. Avlunun kuzey duvarı cami avlusunun kuzey doğu köşesinde Küçük Çarşı Çeşmesi yer almaktadır. 2016 yılı içerisinde Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restorasyonu yapılmıştır."
Mahalle sakinlerinden Fahri Kepekci (80), caminin isminin Kürtler olduğunu belirterek, 2016'da restorasyon sırasında yanlışlıkla asılan tabelanın kısa süre sonra kaldırıldığını söyledi. Kepekci, "Benim yaşım 80. Benim aklım yetti yeteli Kürtler Camisi olarak yer alıyor. İlk restore edildiğinde caminin tabelasının üzerine Vakıflar Bölge Müdürlüğü görevlileri tarafından 'Türkler Camisi' tabelası asıldı. Bir süre sonra da bu tabela kaldırıldı" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------------
- Camiden görüntü
Tabeladan görüntü
Fahri Kepekci ile röp.
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Reşit ÇELEBİOĞLU-KİLİS-DHA)
================================================
Van'da mart ayı sonunda karla mücadele çalışması
VAN'ın Çaldıran ilçesinde, mart ayının sonuna gelinmesine rağmen belediyeye bağlı karla mücadele ekipleri, çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Ekipler, kar kalınlığının yer yer 3 metreyi aştığı bölgede zorlu çalışma yürütüyor.
Van'ın 2 bin 800 rakımlı Çaldıran ilçesine bağlı Sarıçimen, Umuttepe ve Osmanlı mahallelerindeki yolların kardan temizlenmesi için Van Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı karla mücadele ekipleri, çalışma başlattı. Ekipler, kent merkezine 140, Çaldıran ilçe merkezine ise 50 kilometre uzaklıkta bulunan Sarıçimen, Umuttepe, Osmanlı mahalle yolları ile İran sınırının sıfır noktasında bulunan yayla ve hudut kalekol yollarını temizlemek için çalışmalarını gece- gündüz sürdürüyor. Kar kalınlığının yer yer iş makinelerinin boyunu aştığı bölgede, çalışmaların nisan ayının ortalarına kadar süreceği belirtildi.
Çaldıran Yol Yapım Şube Şefi Sefer Özer, ekiplerin karla mücadele çalışmalarına ilişkin "Ekiplerimiz şu anda Sarıçimen, Osmanlı, Umuttepe Mahalle yolları ile buralara bağlı yayla ve sınırda bulunan hudut kalekol yollarını temizlemek için karla mücadele çalışması yapıyor. Bazı noktalarda 3 metreye aşkın kar var. Günde ortalama 10 kilometre yol açarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Buradaki çalışmalar nisan ayının sonlarına kadar devam ediyor. Batı illerimizde insanlar denize girerken, bizler ise Çaldıran ilçemizde hala karla mücadele çalışması yapıyoruz. Bu çalışmalar ortalama bir ay daha devam eder. Karla mücadele çalışmasının yanı sıra merkez mahalleler de asfalt çalışması yapıyoruz. Ekiplerimiz kışın olumsuz hava şartlarından dolayı tahrip olan yollarımızda rotmiks kaplama dediğimiz soğuk asfalt ile yama çalışması yapmaktadır. Burada mevsim şartlarından dolayı yol yapım ve sıcak asfalt çalışmaları mayıs sonlarında başlıyor" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------
-Karla mücadele çalışasından genel ve detaylar
-Kar kalınlğının yer yer 3 metreyi aştığı bölge
-Detaylar
-Çaldıran Yol Yapım Şube Şefi Sefer Özer, ile röprotj
-Detaylar
Haber: Behçet DALMAZ/VAN, -
================================================
Leylekler yüksek gerilim hattına yuva yaptı
KARABÜK'te, leylekler yüksek gerilim hattı direğine yuva yaptı. Veteriner hekim İlker Başdağ yüksek gerilim hattının leylekler için tehlikeli bir yer olduğunu söyledi.
Kentin içinden geçen Araç Çayı ile araçların ve tren yolunun geçtiği alandaki yüksek gerilim direğine 2 leylek yuva yaptı. Leyleklerin beslenmeleri açısından Araç Çayı elverişli bir nokta olarak dikkat çekerken, direğin altından geçen araçlar ile yanından geçen trenlerin çıkardığı gürültüden rahatsız olmamaları dikkat çekti. Veteriner Hekim İlker Başdağ, leylekleri yüksek gerilim hattındaki yuvada görünce şaşırdığını ifade ederek, "Hayvanlar hakkında şaşırdığımız bir çok nokta olabiliyor. Leylekler genel olarak yerdeki yırtıcı ve sürüngenlerden yavrularını korumak için yuvalarını yüksek noktalara yaparlar. Fakat bazen ummadığımız şekillerde tehlikeli noktalara yapabiliyorlar. Bazen sadece yüksek olması yetiyor onlar için. Tehlikenin farkındalar ya da değiller, bilmiyoruz ama bu durum onlar için tehlikeli bir durum. Hem yol kenarında olması tehlike, hem de yüksek gerilim hattı tehlike. Ne düşünerek yapmışlardır bilemiyoruz tabii ki" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Yuvadaki leyleklerden detay
-Araç Çayı'ndan detay
-Yuvanın altından geçen araçlar ile yanından geçen tren
-İlker Başdağ'ın açıklaması
Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,
=============================================
'Kanser artık grip gibi oldu' cümlesi yanlış algılara neden oluyor
MEMORİAL Sağlık Grubu Antalya Onkoloji Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, son yıllarda kanserle ilgili yapılan açıklamaların toplumda yanlış algılara neden olabildiğini belirterek, "'Kanser artık grip gibi bir hastalık' cümlesi de bu açıklamaların başında geliyor" dedi.
Prof.Dr. Mustafa Özdoğan, bilinçli ya da bilinçsiz kanserle ilgili yorumlar yapılmasının yanlış algılara neden olduğunu, bu tip açıklamaların kanseri ya olduğundan daha fazla önemsiz algılatmaya doğru ittiğini ya da sağlıklı birinin aşırı paniklemesine ve sürekli korku içinde yaşamasına neden olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, son yıllarda kanser konusundaki açıklamalarda 'bilgi kirliliği'nin fazla olduğunu, insanların internetten aldığı bilgileri tedavi süreçlerine dahil edebildiğini aktardı. Toplumda pek çok kişinin kanser kelimesinden etkilenerek, bunu iki farklı şekilde yaşamlarına yansıttığını dile getiren Prof. Dr. Özdoğan, "'Kanser grip gibi bir hastalık' cümlesi, iki nedenden dolayı probleme yol açıyor. Birincisi, bir grup insan 'Kanser olduğundan çok daha fazla sıklaştı' mesajı alıp çok fazla kaygı yaşıyor. Bir grup da 'Kanser o kadar da fazla ciddi bir hastalık değilmiş' mesajını alarak, birtakım kanser belirtileri olsa bile daha geç doktora gidiyor ya da kanser tanısı aldığında alkalin diyeti gibi bazı yöntemlerle kanseri kendisi tedavi etmeye çalışıyor. Bu durum giderek artıyor" diye konuştu.
'ZERDEÇAL İLE İYİLEŞMEYE ÇALIŞAN KANSER HASTALARI VAR'
Kanserin, bu alandaki profesyoneller tarafından, bilimin ışığında ve güncel tedavilerin doğru hastaya doğru şekilde uygulandığı bir sistemle kontrol altına alınabileceği bir hastalık olduğuna işaret eden Prof. Dr. Özdoğan, şöyle konuştu:
"Sadece kanser profesyonelleri ki, bu kişiler gerçekten toplumu düşünen, koruyan insanlardır ve bu konuda da onların açıklamaları dikkate alınmalıdır. Kanser tedavisinde gelişmeler var ve bu doğru tedavinin doğru hastayla buluşturularak yapılması ile sonuca ulaşılabilir. Kanser grip gibi bir hastalık değil, çok fazla türü ve çok fazla alt grubu var. Her hastada farklı seyir gösteriyor. Bu ayrıntılar göz ardı edilmemeli. Yemeklerine zerdeçal koyarak kanserden korunmaya ya da kanserden iyileşmeye çalışan insanlar görüyoruz. Bu, özellikle tedavi sürecindeki hastalar için kaygı verici bir durum. Buna son verilmesi, hastanın doktorunun yönlendirmesi ile hareket etmesi ya da toplumun kanserden korunmada doğru söylemleri dikkate alması gerekiyor."
'SİGARAYI BIRAKMAK YERİNE ŞEKER DÜŞMANLIĞI YAPILIYOR'
Kansere bağlı ölümlerin yüzde 50'sinin nedeninin sigara olduğu hatırlatan Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, şu mesajları verdi:
"Artık bu biliniyor, o zaman sigara içilmemeli. Sağlıklı beslenmeli. Tuz tüketimini azaltıp egzersiz yapılmalı. Şekerin kansere neden olduğu yönündeki açıklamalar sürekli gündeme geliyor. Şeker mesajları verirken şeker düşmanlığı yaratıldığını görüyoruz. İnsanın canı sütlaç yemek isteyebilir. Bunu yemesine engel bir durum yok. 'Bunu da yemeyin' derseniz o zaman yaşam kalite bozukluğuna yol açarsınız. İnsan bir kadayıf yemek isteyebilir. Lütfen bunu yiyin. Önemli olan bütün aldığınız kalori miktarının sizi aşırı kilo almaya götürmemesi. Bu nedenle şeker düşmanlığı yapmanın da doğru olmadığını düşünüyorum. Tıpkı bir ekmek düşmanlığı yaratmak gibi. Tam tahıl ekmeği rahatlıkla tüketilebilecekken, ekmek düşmanlığı yaparak yanlış mesaj verildiğini düşünüyorum. Bu kez insanların hayatında panik yaratılıyor. Mesajlar net olmalı."
'KENDİNİZİ CİDDİYE ALIN'
Kanserin önlenebilir bir hastalık olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Özdoğan, "Erken tanı konulabilen düzenli takipleri olan kanserler var ki bunlar; kadında rahim ağzı, meme, kalın bağırsak, erkekte prostat ve 30 yılın üzerinde sigara içmiş olanlarda yılda bir kez akciğer taraması. Bunun dışında diğer kanser türleri içinse erken belirtiler önemli. Örneğin bir mide şikayetiniz varsa yıllarca mide ilaçları kullanmayın. Doktorunuza sorun. Endoskopi yaptırın. Öksürüğünüz varsa lütfen konu komşudan öğrendiğiniz ilaçları kullanmayın. Cildinizdeki benlerde bir renk ve şekil değişikliği varsa, kanama varsa bir an önce doktora gidin" uyarısında bulundu. İnsanların en önemli sorunlarının, kendilerini ciddiye almamaları olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özdoğan, "Şikayet varsa bunun için mutlaka bir uzman görüşü alınmalı. Makat bölgesinde kanaması olan ancak utandığı için doktora gitmeyen bir kişi erken tanı şansını da kaybedebiliyor. Oysa doktoruna danışsa, kolonoskopi ile erken evrede bir kolon kanseri varlığı ortaya çıkacak ve tedavisi, hastalık yayılmadan yapılabilecek. Bu bulguları, öncü şikayetleri doğru değerlendirmek önemli" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------------
-Kemoterapi ve sanat merkezinden detay görüntüler
-Kemoterapi alan hastalardan detay görüntüler
-Hastaların yaptığı resimlerden detay görüntüler
-Prof. Dr. Mustafa Özdoğan ile röportaj
Haber: Selma KUNAR- Kamera: Emrah GÜL/ANTALYA,
===============================================
6 kişinin ölümüne yol açtığı iddia edilen sanayici 36 saat sonra Sarp sınır kapısından Gürcistana kaçtı
Kaçak sanayici yakalanırsa trafikten değil cinayetten yargılanacak
KAYSERİ'de, 5 gün önce makas atıp 7 kişinin yaşamını yitirdiği kazaya yol açtığı ileri sürülen baza-kanepe imalatçısı Adnan Özdemir'in (46) olaydan 356 saat sonra Sarp sınır kapısından yaya olarak Gürcistan'a geçtiği belirlendi. Kazada sol ön kapısı göçen otomobil Talas ilçesindeki bir bağevinde ele geçirildi. Evli 3 çocuk babası sanayici hakkında Savcılıkça yakalama kararı çıkarıldı. Zanlının yakalanması halinde trafik değil, taksirle birden fazla kişiyi öldürmekten yargılanacağı belirlendi.
25 Mart 'ta Kocasinan ilçesi Nalçik Bulvarında Malatya'dan Kayseri istikametine giden Mustafa Üzüm yönetimindeki 38 E 4730 plakalı otomobil, görgü tanıklarının ifadesine göre makas atan 38 KY plakalı lüks bir otomobilin sıkıştırması ve çarpması sonucu kontrolden çıktı. Üzüm'ün şerit değiştirmesiyle otomobil, karşı yönden gelen, Malatya'ya cenaze götüren 41 BD 308 plakalı özel ambulansla kafa kafaya çarpıştı. Can pazarının yaşandığı kaza nedeniyle yoldan geçen sürücülerin haber vermesi üzerine olay yerine polis ve çok sayıda ambulans sevk edildi. Sağlık görevlilerinin yaptığı kontrolde, otomobilin sürücüsü Mehmet Üzüm (36), eşi Zehra (29), çocukları Safiye Nur (6) ve Hamza (8) ile yakınları Mustafa Üzüm (29) ve Soner Üzüm'ün (29) yaşamını yitirdi. Üzüm ailesinin 6 ferdi Sarız ilçesi İncedere mahalle gözyaşları arasında 26 Mart'ta toprağa verildi.
200 OTOMOBİL İNCELEMEYE ALINDIKTAN SONRA BULUNDU
Olay sonrası Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, yaşanan kazada Mustafa Üzüm'ün kullandığı otomobilin, beyaz renkli bir otomobilin sıkıştırması sonucu karşı şeride geçerek ambulansla çarpıştığının saptanması üzerine soruşturma ve incelemeye başladı. Asayiş Şubesi Cinayet Masası tarafından oluşturulan özel ekip, MOBESE ve güvenlik kameralarından yola çıkarak belirlediği aynı model ve renkte 200 otomobili incelemeye aldı. İncelemede kazaya neden olan otomobilin 38 KY plakalı beyaz renkli lüks bir araç olduğu ve kazanın meydana geldiği gün yolda makas atarak ilerlediği bilgilerine ulaşıldı.
TRAFİK DEĞİL CİNAYLET SUÇUNDAN YARĞILANACAK
Ekipler, tek kapılı,beyaz renkli 38 KY 432 plakalı lüks otomobili, Talas ilçesindeki bir bağevinde park edilmiş halde buldu.. Otomobilin soldaki tek kapısından hasarlı olduğu, sıkıştırdığı ve 6 kişiye mezar olan otomobille sürünmesi sonucu çökükler meydana geldiği belirlendi. Otomobil sürücüsünün sürücüsünün Organize Sanayi Bölgesinde kanepe v e baza imal eden Adnan Özdemir olduğu, şüphelinin kaza sonrası polise teslim olmak yerine 36 saat sonra Sarp sınır kapısından 27 Mart'ta saat 05.24 sıralarında, yaya olarak Gürcistan'a geçtiği ortaya çıktı.Şüpheli Adnan Özdemir'in kazaya karıştığı tek kapılı spor lüks otomobili bir yıl önce satın aldığı da belirlendi. Zanlı hakkında, trafik suçu yerine, taksirle birden fazla
kişinin ölümüne yol açtığı gerekçesiyle dava açılıp, yakalama kararı verildi. Polis, yetkilileri yakalama kararına istinaden Adnan Özdemir'in iadesi için İnterpole yazı yazılacağını ve suç yeri olan Kayseri'ye gönderilmesini beklediklerini ifade ettiler
Görüntü Dökümü:
(ARŞİV - 5 GÜN ÖNCE ÇEKİLEN GÖRÜNTÜLER)
-Kaza gününden görüntüler
-Cenaze namazından görüntüler
-Trafik kazasında hayatını kaybeden 6 kişinin fotoğrafları
-Kazaya sebebiyet veren otomobil ve sürücüsünün fotoğrafı
Haber: Oktay ENSARİ Kamera: Olcay DÜZGÜN/KAYSERİ,DHA)
===============================================