Haberler
Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat: Yoğun savaşa hazırlanın

Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat

Türkiye sınırında kritik gelişme: Muhalifler, ikinci büyük kenti ele geçirmek üzere

Türkiye sınırında kritik gelişme! Muhaliflerin ikinci büyük kenti geçirmesi an meselesi

Fuhuşa zorlanan 17 yaşındaki kızın anlattıkları kan dondurdu: Günde 180 kişi ile birlikte oluyordum

Günde 180 kişiyle birlikte olmaya zorlamışlar

Villası için ağaçların kesildiği iddia edilmişti! Yücel Arzen'in Suavi için seçtiği şarkı çok manidar

Yücel Arzen'in Suavi için seçtiği şarkı çok manidar

Dha Yurt Bülteni-4

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1)BAKAN ARSLAN: 1472 KÖYE 1,5 MİLYARA BAZ İSTASYONU KURULACAKULAŞTIRMA, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, ülke genelinde cep telefonu çekmeyen 1472 köye baz istasyonun kurucaklarını bildirdi.

1)BAKAN ARSLAN: 1472 KÖYE 1,5 MİLYARA BAZ İSTASYONU KURULACAK

ULAŞTIRMA, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, ülke genelinde cep telefonu çekmeyen 1472 köye baz istasyonun kurucaklarını bildirdi. Kurulacak baz istasyonlarının 1,5 milyar lirayı bulacağına işaret eden Bakan Arslan "GSM operatörlerinin ekonomik bulmadığı, 'para kazanamam' diye baz istasyonu kurmadığı yerlere  bakanlık olarak biz kuracağız" dedi.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Gürcistan'a açılan Ardahan'ın Posof ilçesindeki AK Parti İl danışma kurul toplantısına katıldı. Posof  Belediye Düğün Salonunda yapılan toplantıda konuşan Bakan Ahmet Arslan, cep telefonu çekmeyen bazı köylere Bakanlık Evrensel Hizmet Fonundan baz istasyonları kurduklarını hatırlattı. Bakanlık olarak ihaleyi yaptıklarını ve ülke genelinde 1472 köye baz istasyonu kuracaklarını anlatan Asrlan, bunun parasal değerinin 1,5 milyar lira olduğunu belirtti. GSM operatörlerinin ekonomik bulmadığı  ve "Para kazanamam" diyerek kurmadığı yerleşim birimlerine baz istasyonu kuracaklarına işaret eden Ahmet Arslan, Ardahan ile Posof ilçesi arasında kışın kardan sıkça kapanan Ilgar Dağının geçit vermesi için tünel yaptırmaya başladıklarını bildirdi. Bakan Ahmet Arslan, şunları söyledi:

ILGAR KIŞIN TÜNELLE GEÇİLECEK

"Ilgar Dağı'nın geçit vermesi için tünel yapılması gerekiyordu. Birileri 'Posof'un nüfusu ne ki tünel yapılsın. Posof ne yapacak bu tüneli, bu yolu?' diyenler oldu. AK Parti olarak söylediğimiz şu: Batıda talep, araç sayısı, trafik çok. Mecburen yol yapılıyor. Doğuda, Posof'ta araç sayısı az. Yolculuk ve trafik sayısı az diye yol yapmazsanız buraları kaderine terk edersiniz. Posof'a,Türkgözü'ne, Ardahan'a yetmez bir de Eminbey, Gümüşkavak ikinci tünelini de yapacaksın ki, bu hem Posoflu'nun hayatını kolaylaştıracak, hem Ardahan'ın, Kars'ın, Iğdır'ın, Ağrı'nın ticaretini büyütecek. Biz reisten böyle gördük, biz de buna göre böyle yaptık. 4 bin 900 metrelik iki tünel, 41 kilometre bölünmüş ve sıcak asfalt yoldan olacak. Sadece bu projenin bedeli 422 milyon lira. Posof'a da Posoflu'ya da helali hoş olsun. 422 milyon lira ile yetinmiyoruz. Devamı  22 kilometre daha Türkgözü'ne kadar bölünmüş ve sıcak asfalt olması lazım. Burası da iki tüneli daha içeriyor. Birisi 2400 metrelik Gümüşkavak tüneli, onun hemen yanı başında 1200 metrelikte ilave  Eminbey tüneli var. Yani Ardahan'dan Türkgözüne kadar 3 ayrı tünel gidiş, üç ayrı tünel geliş. Bunlarında parasal değeri 650 milyon lira. Ardahan'dan Çıldıra, Çıldır'dan Aktaş Sınır Kapısına 2300 metrelik Aşık Şenlik Tüneli de devam ediyor. Gürcistan'a konforlu yolla gitmek güzel. Aynı zamanda bu illerimizi Karadeniz'e bağlayalım. Karadeniz'e bağlamamız içinde Sahara Tüneli'nin yapılması önemlidir. Hem insanımızın sosyal refahı, yaşamının kolaylaşması için önemli. Hem bölgenin ticaretinin büyümesi için önemli. Bu tip projeler uzun soluklu projelerdir. Diğer projelerde sözümüzü nasıl tuttuysak Sahara Tüneli'nde de sözümüzü tutacağız. Önümüzdeki sene orada da çalışma başladığını hep beraber göreceğiz. Elbetteki ülke parlak geleceğe yürürken, bu yürüyüşe Ardahan'da eşlik edecek. Yüzde 72 oy herhalde Ardahan'da ilktir. Bu genişletilmiş il danışma meclisi ilk defa bir ilçede yapılıyor. Posof ilklerin ilçesi yüzde 72'yi buluyorsa, buna da yakışır."

Bakan Arslan, daha sonra AK Partili Posof Belediye Başkanı Cahit Ulgar'ın verdiği iftar yemeğine katıldı.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Posof girişinde bakan Arslan'ın karşılanması

-Toplantı salonu

-Bakan Arslan'ın konuşması

-Detaylar

(Haber-Kamera: Alper TURGUT/ POSOF(Ardahan),

(SÜRE: 6,23   DK) (SÜRE:  291 MB)

====================================================

2)EVDEKİ YANGINDA ENGELLİ NERMİN ÖLDÜ, 2 KARDEŞİ ZEHİRLENDİ

ŞANLIURFA'da elektrik sisteminin kısa devre yapması sonucu çıktığı sanılan evdeki yangında yatağında uyuyan bedensel engelli 7 yaşındaki Nermin Kara öldü, 2 kardeşi ise dumandan zehirlendi. Olay, bu sabah Yeşildirek Mahallesi'nde meydana geldi. Tek katlı müstakil evinde çıkan yangında alevler kısa sürede tüm evi sardı. Evden dumanların yükseldiğini fark eden Derham Kara, eşi Halfe Kara ile birlikte uyuyan çocukları Abdulkadir Kara ve Ömer Kara'yı güçlükle evden dışarı çıkardı. İhbar üzerine gelen sağlık görevlileri dumandan etkilenen çocukları hastaneye götürdü. Bu sırada odada alevlerin yükselmesi üzerine çağrılan itfaiye ekipleri yangına müdahalede bulundu. Güçlükle kontrol altına alınan yangında bedensel engelli Nermin Kara yanarak öldü. Ölümüyle yakınlarını yasa boğan Nermin Kara'nın cesedi, otopsi için Adli Tıp Kurumu morguna kaldırılırken, ekiplerin müdahalesi sonucu kontrol altına alınan yangın nedeniyle ev kullanılamaz hale geldi. Yangınla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

Görüntü Dökümü

----------------------

Evin yanması

İtfaiye ekiplerinin yanan eve müdahale etmesi

Çevik kuvvet polislerinin gelmesi ve önlem alması

Toplanan mahalle sakinleri

Genel ve detay görüntüler

( Haber-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 141 MB, 136 MB

===================================================

(ÖZEL)

4)YOLDA KARŞILAŞTIĞI HASMI TARAFINDAN TABANCAYLA VURULDU

ŞANLIURFA'da yolda yürürken aralarında husumet bulunan F.M.'nin tabanca ile ateş etmesi sonucu bacağından vurulan 34 yaşındaki Ali İnan, hastanede tedaviye alındı.

Olay, dün gece Kalkan Mahallesi'nde meydana geldi. F.M. yolda karşılaştığı aralarında husubet bulunan Ali İnan'a yanındaki tabancayla ateş açıp koşarak kaçtı. Tabancadan çıkan kurşunla bacağından yaralanan İnan, ihbar üzerine gelen sağlık görevlileri tarafından olay yerindeki ilk müdahale ardından ambulansla Balıklıgöl Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Acil serviste tedaviye alınan İnan'ın sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. Polis, saldırganı yakalamak için çalışma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------------

Hastanenin acil servisi

Yaralının ambulanstan indirilmesi

Genel ve detay görüntüler

( Haber-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 62 MB

===========================================================

(ÖZEL HABER)

5)PARMAK BEBEK YİĞİT, YAŞAMA TUTUNDU

ANTALYA'da 920 gram ağırlığında, 30 santimetre boyunda 28 haftalık dünyaya gelen; solunum sıkıntısı nedeniyle solunum cihazına bağlanıp, bağırsak iskemisi (bağırsakları besleyen damarların tıkanıklığı) ameliyat edilen, 33 gün yenidoğan yoğun bakım ünitesinde yaşam savaşı veren Yiğit bebek, doktorlarının çabasıyla hayata tutunmayı başardı. Annesi Sevda Yiğit Çelik'in "Savaşçı oğlum" diye sevdiği Yiğit, anne kucağının sıcaklığına ise 33 gün sonra kavuşabildi.

Anne karnında 28'inci haftada kalp atışlarının zayıfladığı belirlenerek sezaryenle dünyaya gelen Yiğit Çelik bebek, Atatürk Devlet Hastanesi'ne bağlı Kadın, Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi doktorlarının çabasıyla 40 gün sonra hayata tutunmayı başardı. Anne 29 yaşındaki Sevda Yiğit Çelik, bebeğini ilk gördüğünde küçüklüğü ve vücudunun her yerindeki kablolar karşısında ağladığını söyledi. Anne Çelik, 28'inci haftada rutin kontrol için gittiği hastanede bebekte gelişim geriliğinin belirlendiğini belirterek, "Bebeğin kalp atışları zayıftı. Doktorum 'Sakın ağlama, seni acil olarak yatıracağız ve kontrol altında kalacaksın, sakın üzülme' dedi. Yatışım yapıldı, ancak bebeğin kalp atışları yine çok zayıftı. Bir anda bana sorular sormaya başladılar. Ameliyata girecekmişim gibi acele ediyorlardı. Hastanede kontrol altında olmak için gelmiştim ama bir anda ameliyata alındım. Bebek sezaryene alındı" dedi.

'BİR DUA EDECEKSİNİZ, BİR DE SÜT GETİRECEKSİNİZ' DEDİLER

Bebeğini doğumundan sonra görmediğini söyleyen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bana sadece bebeğin doğduğunu söylediler. Ameliyatın ardından bebekle birlikte Kadın, Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne getirildim. Bana 'Bir dua edeceksiniz bir de süt getireceksiniz' dediler. 5 gün boyunca hastaneye süt getirdim. Bebeğimi ise 5'inci gün görebildim. Bebeğimi görmeden önce eşim 'Sakın korkma, bebeğimiz oradaki bebeklerden ufak, elinde yüzünde vücudunda birçok kablo var' dedi. 1 hafta sonra ise bebeğin bağırsaklarında sorun olduğu ortaya çıktı. Ameliyat edildi. O dönemde anne sütünü veremedik. Serumla beslendi. Daha sonra ise anne sütünü yavaş yavaş kabul etmeye başladı."

Bebeğini "Savaşçı oğlum" diye seven anne Çelik, Yiğit'i ilk gördüğünde küçüklüğünü kabul ettiğini ancak bebeğin ten renginin koyu olması nedeniyle çok üzüldüğünü söyledi. Anne Çelik, "Bağırsaklarındaki sıkıntıdan dolayı rengi siyahtı. Her tarafında kablolar vardı. ve bu tablo karşısında ben kendimi tutamayıp ağlamaya başladım. Hemşireler bana 'Sakın ağlama, seni hissediyor. Senden güç alması gerekiyor' dedi. Ama ben kendimi tutamıyordum" diye konuştu.

ADETA PAMUKLAR İÇİNDEYDİ

Yiğit bebeğin yoğun bakım sürecinde 33 gün boyunca her gün 3 saat aralıkla anne sütünü getirdiğini söyleyen Sevda Yiğit Çelik, "33'üncü gün sürpriz yaptılar bana. Bebeği getirdiler. O güne kadar yaşama şansı düşük bir bebekti. İyileşecek mi, yaşayacak mı soruları vardı kafamızda. Pamuklar içindeydi adeta. Pamuklar içinde deyimi bebeğimiz için geçerli bir deyimdi. Korkuyorduk ve çok üzüntülüydük. Şimdi ise gayet iyi. Artık taburcu kelimesini kullanmaya başladık. İnşallah birkaç gün içinde evimize geçeriz. Herkese çok teşekkür ediyoruz" dedi.

DOĞDUKTAN SONRA İLK KEZ AMBULANSA BİNDİRİLİRKEN GÖRDÜM

Antalya İl Müftülüğü'nde görev yapan baba Ali Çelik ise 24 Nisan 2017 tarihinde eşinin rutin kontrol için hastaneye gittiğini, ancak acil ameliyata alındığını kaydederek, "Bebek dünyaya geldikten sonra hemen Atatürk Devlet Hastanesi'ne bağlı Kadın, Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne sevk ettiler. Ben bebeğimizi sadece ambulansa giderken 10 saniye kadar gördüm. Çok karışık duygular içindeydim" dedi.

'Yaşamaz' denilen bebeklerinin hastanede kaldığı süre içinde hep tedirgin olduklarını anlatan baba Çelik, "Hastaneden çeşitli ihtiyaçlar nedeniyle telefonla aradıklarında 'Bir şey mi oldu' diye korkuyorduk. Çok şükür artık yenidoğan yoğun bakımdan normal odaya aldılar. Annesiyle birlikte odada kalıyor. Zor bir süreçti. Ama babalık çok güzel bir duygu" diye konuştu.

YİĞİT'İ BÖYLE GÖRMEK TÜM YORGUNLUĞUMUZU ALIYOR

Atatürk Devlet Hastanesi'ne bağlı Kadın, Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Yenidoğan Uzmanı Dr. Hamdi Oğrağ, 920 gram ağırlığında 30 santimetre boyunda dünyaya gelen parmak bebek Yiğit'in hikayesini şöyle aktardı:

"Yiğit bebek bize solunum sıkıntısı nedeniyle geldi. 28 haftalık doğmuştu. 920 gram olarak gelmişti. Ekibimizle birlikte bebeği entübe ettik, akciğer gelişimi için tedavi uyguladık, solunum cihazına bağladık. İki gün sonra solunum cihazından ayırdık. Ancak bu tip bebeklerde sık gördüğümüz bağırsak gelişiminde sıkıntı vardı. NEC (bağırsak iskemisi) Çocuk Cerrahi Uzmanı Dr. Ersin Arığoğlu tarafından başarılı bir operasyon yapıldı. Bu dönemde gelişimi için tüm girişimlerimizi yaptık. Biz hem anne hem bebek dostu hastane olduğumuz için sadece anne sütü alarak beslenmesini kademe kademe yükselterek, damar yolundan tamamen kurtardık. Son 10 günden bu yana anneyi rahatlıkla emiyor. Bize 920 gram gelmişti şu anda 1800 gram. Boyu ise 40 santimetre. Kalpte anomali saptanmadı. Tedavileri tamamlandı. ve anne-babanın da uyumu sayesinde şimdi anne sütüyle besleniyor. Yaklaşık 40 günde tüm ekibin çabalarıyla bu hale geldi. ve birkaç gün sonra da kısmet olursa taburcu edeceğiz."

Yaşam oranları yüzde 30-40'larda olan bu tip bebeklerin iyi bir bakım ve bebeğin de çabasıyla hayatta kalabildiğini aktaran Dr. Oğrağ, "Bu bizim hastanemizin bir başarısı. Ekip olarak çok mutluyuz. Yiğit gibi bebekleri gördüğümüzde, bu bütün yorgunluğumuzu gideriyor" dedi.

Görüntü Dökümü

--------------

Bebekten görüntü

Annenin ve bebeğin görüntüsü

Cetvelle birlikte bebeğin görüntüsü

Anne çocuğu severken görüntüler

RÖP 1: Sevda Yiğit Çelik (anne)

RÖP 2: Ali Çelik (baba)

Doktorun çocuğu muayene etmesi

Ailenin koridorda yürürken görüntüsü

RÖP 3: Hamdi Oğrağ (doktor)

Detaylar

Hastane dış plan görüntüsü

HABER: Selma KUNAR- KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

======================================================

6)AMASYA'DA BABASI DA DAHİL, 26 KİŞİYİ DOLANDIRMIŞ

AMASYA'nın Taşova İlçesi'nde PTT müşterilerinin belgelerini kullanarak bankalardan yaklaşık 1 milyon TL çektiği iddia edilen biri PTT personeli iki kişi gözaltına alındı. Şüphelilerden PTT çalışanı olan 41 yaşındaki Saadettin G.'nin sahte evraklar düzenleyerek babası 81 yaşındaki F.G.'yi de dolandırdığı ortaya çıktı.

Amasya'nın Taşova İlçesi'nde PTT Şubesi Saadettin G., farklı zamanlarda içlerinde kendi babası F.G.'nin de üzerine 30 bin lira olmak üzere postaneye gelerek işlem yapan vatandaşlardan 26 kişinin kimlik bilgileriyle çeşitli bankalardan kredi kullandı. Sahte evraklar düzenleyerek yaklaşık 1 milyon lira para çeken şüpheli, mağdurların şikayeti üzerine yurt dışına kaçmak isterken İstanbul'da yakalandı. Saadettin G.'ye yardım ettikleri iddiasıyla 41 yaşındaki K.B. ve 26 yaşındaki E.G. ile PTT Taşova Şube Müdürü L.G.'de polis tarafından gözaltına alındı. Emniyetteki ifadeleri tamamlanan 4 kişi, bugün Taşova Adliyesi'ne sevk edildi.

Görüntü Dökümü:

----------------------------------

-Asayiş Şubeden şüphelilerin çıkışı detay

-Minibüse bindirilişleri detay

-Diğer detaylar

(SÜRE: 1: 14 - BOYUT 48.2 MB)

Haber-Kamera: Sinan HARMANCI/AMASYA,-

==============================================

7)MUHTAR SEÇİLDİKTEN SONRA MUHTAR BABASININ MEZARINI ZİYARET ETTİ

SAKARYA'nın Pamukova İlçesi'nde Cumhuriyet Mahallesi'nde yapılan muhtarlık seçimini kazanan 29 yaşındaki Samet Atmaca, muhtarlık görevi sırasında vefat eden babası Muzaffer Atmaca'nın mezarını ziyaret ederek dua etti. Samet Atmaca babasının emanetini devralmaktan mutlu olduğunu söyledi.

Pamukova Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Muzaffer Atmaca 2014 yılında yapılan yerel seçimlerde ikinci kez muhtar seçilirken, Şubat ayında kanser hastalığı nedeniyle 57 yaşında vefat etti. Dün yapılan muhtarlık seçimlerinde oğlu Samet Atmaca, Hasan Bilaloğlu, Ahmet Öksüzali, Hasan Feyzioğlu, İlyas Yeşilyurt, İsmail Kırat, Müzeyyen Pir ve Orhan Odabaş aday oldu. Muhtarlık seçiminde 3 bin 133 seçmenden 2 bin 247 seçmen oy kullandı. 969 oy alan Samet Atmaca mahallenin yeni muhtarı oldu. Bekar olan Semat Atmaca, Pamukova'nın da en genç muhtarı oldu. Diğer adaylardan Hasan Bilaloğlu 695 oy, İsmail Kırat 242 oy, İlyas Yeşilyurt 74 oy, Ahmet Öksüzali 65 oy, Hasan Feyzioğlu 64 oy, Orhan Odabaş 60 oy ve Müzeyyen Pir 22 oy aldı.

Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı seçilen Samet Atmaca'yı ilk tebrik eden oy oranında ikinci sırada yer alan Hasan Bilaloğlu oldu. Samet Atmaca babasının ikinci dönem muhtarlığında yakalandığı amansız hastalığa yenik düşerek vefat ettiğini söyledi. Samet Atmaca babasının emanetini devralmaktan dolayı mutlu olduğunu belirterek, "Mahalle halkımızın teveccühüne layık olmaya çalışacağım. Babamızın bıraktığı yerden hizmete devam edeceğiz" dedi.

Samet Atmaca seçimin hemen ardından babasının Pamukova Elperek Mahallesi Kabristanlığı'ndaki mezarına giderek gözyaşları içinde dua etti. Samet Atmaca'yı babasının mezarı başında akrabaları ve arkadaşları yalnız bırakmadı. Babasının mezarını ziyareti sonrası Cumhuriyet Mahallesi Derebaşı Camii'ne geçen Samet Atmaca cami bahçesinde mahalle sakinlerinin tebriklerini kabul edip, iftardan sonra cami avlusunda tatlı ikram etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

Samet Atmaca'yı tebrik etmeleri

Babasının mezarını ziyaret etmesi

Röp.

İsmail ÇETİNTAŞ/PAMUKOVA(Sakarya),

=====================================================

8)BELEDİYENİN 'TAŞERON RESSAMI'

ERZURUM Büyükşehir Belediyesi'nde 'Taşeron Ressam' olarak görev yapan evli ve 3 çocuk babası Nedim Yılmaz, kentin duvarlarına manzara resmi yapıyor. Boya ve fırçasını eline alıp duvar ve elektrik trafolarının karşısına geçen Yılmaz, çizdiği resimlerle şehrin mimarisine renk katıyor. Lise mezunu Nedim Yılmaz, binbir emekle yaptığı tablo gibi resimlerin üzerine sevgililerinin adlarını sprey boya ile yazmalarına üzüldüğünü söyledi.

Yıllardan bu yana resim yaparak ailesinin geçimini sağlayan 60 yaşındaki Nedim Yılmaz, emekli olabilmek için 4 yıl önce Büyükşehir Belediyesi'ne taşeron işçi olarak girdi. 45 yıldan bu yana resim çizdiğini belirten Yılmaz, Erzurum'da bugüne kadar yaklaşık 4 bin metrekare alana doğa resimleri yaptığını söyledi. Erzurum'un Tortum İlçesi'nden olan Yılmaz, resim çizmeye ilkokulda öğretmeninin isteği üzerine başladığını belirtti. Bugüne kadar hiçbir eğitim almadan kendini geliştirdiğine işaret eden Yılmaz, yıllarca İstanbul'da yağlı boya tablolar yaparak geçimini sağladığını anlattı. Türkiye'nin ilk  taşeron ressamlarından biri olduğuna dikkati çeken Nedim Yılmaz,  şunları söyledi:

"Gün boyu gezip, gördüğüm uygun duvarlara özgün resimler çizerek renklendiriyorum. Taş duvarlar o soğuk görünümünden uzaklaşıp adeta hayat buluyor. Yoldan geçenlerin durup beni tebrik etmesi çok güzel bir duygu. Bu bir Allah vergisi. Lisedeyken, resim yeteneği olan bir öğrenci arıyorlardı. Arkadaşlarım da beni önermişler. Ben de bir resim yapıp verdim. Yaptığım resimle, Doğu Anadolu birincisi, Türkiye ikinci olmuştum. 1977 yılında lise eğitimim bitti okuyamadım. Üniversiteyi okuyabilseydim çok iyi olurdu. Ressam Hoca Ali Rızayı çok beğeniyorum. Müzik ve resim öğretmenliği yapan küçük kardeşlerim var. 3 oğlum da ise resim yapma yeteneği yok. Bugüne kadar hep serbest çalıştım. Ama emekli olabilmek için bir yerde sigortalı olmam lazımdı. Bende Büyükşehir belediyesine taşeron olarak girdim ve mesleğimi sürdürüyorum. Genelde bahçe duvarları, karayolları kenarında görüntü kirliliği yapan duvarları, trafolara görsel resimler yapıyorum. Görenler çok beğeniyor ama benim gençlerden bir isteğim var. Lütfen eserlerimin üzerine sevdiklerinin isimlerini yazmasınlar. Benim yetkililerden isteğim 18 yaşından küçüklere sprey boya satılmasın. Bu boyalar tehlikeli ve amaç dışı kullanılıyor."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Nedim Yılmaz'ın duvarları boyaması

-Boyalarından detay

-Boyama yaparken detay

-Çevreden geçen vatandaşlar

-Nedim Yılmaz ile röp

Haber: Turgay İPEK - Kamera: Zafer KUMRU / ERZURUM,

06.25 BOYUT: 389 MB

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title