Dha Yurt Bülteni-4

El Bab'da bomba yüklü araçla saldırı : 41 ölü (2) (Yeniden)

SURİYE'nin El Bab kentinde bu sabah terör örgütü DEAŞ unsurları tarafından bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi. 35'i sivil 41 kişinin öldüğü saldırıda yaralanan çok sayıda Özgür Suriye Ordusu mensubu ve Suriyeli sivil, tedavi için Türkiye'ye getirildi.

Saat 10.30 sıralarında DEAŞ'tan temizlenen El Bab'ın 3 kilometre kuzey batısındaki Susiyan Köyü'nde bulunan Özgür Suriye Ordusu'nun kontrol noktasına, bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi. Büyük paniğe yol açan patlamada yaralananlar, araçlarla sınır hattına taşındı ve ardından ambulanslarla Kilis Devlet Hastanesi'ne getirildi.

41 KİŞİ ÖLDÜ, 50 YARALI GELDİ

Bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda yaralanan, aralarında sivil ve ÖSO üyelerinin de bulunduğu 50'yi aşkın kişi Kilis Devlet Hastanesi'ne getirildi. Acil serviste tedavisine başlanan yaralılardan durumu ağır olanlar ilk müdahale sonrası ambulanslarla Gaziantep'e sevk edildi.

Yerel kaynaklar, DEAŞ terör örgütü tarafından Susiyan Köyü yakınlarındaki kontrol noktasında bombalı araçla düzenlenen saldırıda 6'sı ÖSO askeri 35'i sivil 41 kişinin öldüğünü bildirdi. Saldırıda yaralananlar arasında durumu ağır olanların da bulunduğu için sayının artmasından da endişe edildiği kaydedildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------------

(KİLİS)

Kilis Devlet Hastanesi

Ambulansların gelişi

Yaralıların indirilişi

Yaralıların acil servise taşınması

Genel ve detay görüntüler

(EL BAB) (OLAY YERİ)

-Saldırının hemen ardından çekilen görüntü

Haber-Kamera: Reşit ÇELEBİOĞLU-KİLİS-DHA)

================================================

Genelkurmay Başkanı, Suriye sınırında

GENELKURMAY Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Suriye sınırında incelemelerde bulunuyor.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar beraberinde kuvvet komutanları ile birlikte Gaziantep'e geldi. Burada çeşitli inceleme ve denetlemelerde bulunan Orgeneral Akar, daha sonra Fırat Kalkanı Harekatı'nın sürdürüldüğü sınır hattındaki Kilis'e geçti. Orgeneral Akar ve beraberindekilerin, burada denetlemelerin yanı sıra harekatın son durumuna ilişkin brifing aldığı öğrenildi.

Haber: GAZİANTEP

================================================

Konsolosluk araçlarıyla yurt dışına FETÖ'cü kaçıran şebekeye polis operasyonu

Konsolosluk araçlarının Kapıkule Sınır Kapısı'ndan geçişlerinden görüntü

EDİRNE'de FETÖ/PDY soruşturma kapsamında aranan şüpheli ve yakınlarını konsolosluklara ait araçlarla Kapıkule Sınır Kapısı'ndan kaçırdıkları tespit edilen şebeke, Edirne polisinin düzenlediği operasyonla çökeltildi. İstanbul'da yakalanan ve aynı şüphelilerce yurt dışına kaçışları planlanan eski Cumhuriyet Savcısı Sadrettin Sarıkaya, Selam Tevhit dosyası hakimlerinden eski Hakim Dursun Ali Gündoğdu ve eski Cumhuriyet Savcısı Adnan Çimen'in de aynı operasyon kapsamında yerlerinin tespit edildiği ortaya çıktı.

Edirne Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında aranan üst düzey yönetici konumundaki şüphelilerin, Türkiye'de Suudi Arabistan ve Katar gibi ülkelere ait konsoloslukların kullanmadığı yada değiştirmeyi planladığı araçları satış amacıyla velaket alarak Kapıkule Sınır Kapısı'ndan çıkardıkları sırada kaçırdıkları bilgisine ulaştı. Olayla ilgili soruşturma başlatan Edirne polisi, kimlikleri belirlenen şüphelileri takibe aldı. 10 Şubat tarihinde Dış İşleri Bakanlığı'nda memur olan ve FETÖ bağlantısı nedeniyle ihraç edilen hakkında yakalama kararı bulunan F.N.Y.'nin aynı yöntemle yurt dışına çıkarılacağını öğrendi. Araç ve şüpheliler Kapıkule Sınır Kapısı'na geldiğinde KOM ekipleri operasyon düğmeye bastı. FETÖ şüpheli F.N.Y. ile şebeke üyesi olduğu belirlenen 14 şüpheli çeşitli adreslere baskınlar düzenlenerek gözaltına alındı.

HAKİM VE SAVCILARI DA KAÇIRACAKLARDI

Şüphelilerin alınan ifadelerinde MİT müsteşarı Hakan Fidan'ı ifadeye çağıran eski Cumhuriyet Savcısı Sadrettin Sarıkaya, Selam Tevhit dosyası hakimlerinden eski Hakim Dursun Ali Gündoğdu ve eski Cumhuriyet Savcısı Adnan Çimen'in de aynı yöntemle yurt dışına çıkarılacağı belirlendi. İstanbul'da saklandıkları adresleri belirlenen şüpheliler, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne verilen bilgiler sayesinde 17 Şubat tarihinde yakalanarak gözaltına alındı. Üç şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

5'İ SERBEST KALDI, 9'U TUTUKLANDI

Edirne Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince işlemleri tamamlanan şüpheliler A.A., K.G., M.A.Ö., Ö.B.A. ve M.Y.M. emniyetten serbest bırakıldı. Adliyeye sevk edilen şüpheliler T.E., T.D.V., E.M.M., FETÖ'den aranan F.N.Y., S.Ç., S.Ö., E.Ö., G.S. ve Y.K. tutuklanarak cezaevine konuldu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Şüphelilerin hastaneye gelmesi

-Sağlık kontrolüne gidişi

-Koridorda bekleyen şüpheliler

-Polis aralarına bindirilmeleri

/////////////

Konsolosluk araçlarının Kapıkule Sınır Kapısı'ndan geçişlerinden görüntü

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,-

============================================

Emekli emniyet müdürü kavga ettiği kişiyi vurdu, kendi silahıyla yaralandı

ÇORUM'da, emekli 3'üncü Sınıf Emniyet Müdürü Süleyman Y. gece yarısı trafik kazası nedeniyle çıkan kavgada, boğuşma sırasında önce kendisini bacağından yaraladı, ardından Suat B.'yi bacaklarından tabancayla vurdu.

Olay dün gece 00.30 sıralarında Çorum'un Çevre Yolundaki Pazartesi Pazarı içerisinde meydana geldi. Çevre yolundan kent merkezine giden emekli polis müdürü Süleyman Y.'nin kullandığı otomobiline iddiaya göre Suat B.'nin kullandığı otomobil çarptı.

Aracına çarpıp durmayan Suat B.'yi takip etmeye başlayan Süleyman Y., 155 Polis İmdat telefonunu arayarak durumu bildirdi. Daha sonra pazar alanı içerisinde araçlarını park eden ikili arasında tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine, üzerindeki silahını çeken Süleyman Y. tabancasının ateş alması sonucu sağ ayağından yaralandı. Kavga sırasında Süleyman Y., ardından aynı silahla Suat B.'yi iki bacağından vurdu.

İhbar üzerine bölgeye çok sayıda polis ve sağlık ekipleri sevk edilirken, iki yaralı ambulanslarla Çorum Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı.

Emekli 3'üncü Sınıf Emniyet Müdürü Süleyman Y. ifadesinde, "Aracıma vurup kaçan kişiyi takip ettim. Pazar yerine girip aracını park ettiğini gördüm. Ben kendisini uyarmak isterken kavga çıktı. Alkollüydü. Birden elimdeki silahı tuttu. Boğuşurken silah ateş aldı. Ben kendi silahımla ayağımdan vuruldum. Bu kez ben şahsa ateş ettim ve ayaklarından vurdum" dedi.

Polis olayla ilgili soruşturmasını sürdürüyor.

Görüntü Dökümü:

---------------------

-Yaralıların hastaneye getirilişi

-Olay yeri

Detaylar

Haber : Yusuf ÇINAR/ÇORUM,

=========================

Bakan Elvan: Nereye gitsek cazibe merkezleri programı konuşuluyor

KALKINMA Bakanı Lütfi Elvan, "Cazibe Merkezleri Programı'nda beklentilerimizin oldukça üzerinde bir taleple karşılaştık. Resmi talepleri yaklaşık 20 gün önce almaya başladık ve proje tutarının dün itibari ile 23 milyar TL'ye ulaştı. Nereye gitsek cazibe merkezleri programı konuşuluyor" dedi.

Çeşitli temas ve incelemelerde bulunmak üzere bugün sabah saatlerinde havayolu ile Erzincan'a gelen Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Vali Ali Arslantaş'ı makamında ziyaret etti. Vali Arslantaş ile yaptığı görüşmeden sonra Bakan Elvan, Cazibe Merkezleri Programı'nın, Başbakanı Binali Yıldırım tarafından Diyarbakır'da açıklandığını hatırlattı. Lütfi Elvan, şunları söyledi: "Başbakanımızın talimatlarıyla gerekli hazırlıkları Kalkınma Bakanlığımız yaptı ve bu çerçevede 23 ili kapsayan cazibe merkezleri programı için tanıtım toplantılarına başladık. Bu programı hazırlarken, sivil toplum kuruluşlarımızla, iş dünyamızla, valilerimizle ve şirketlerle ayrı ayrı toplantılar gerçekleştirdik. Her ilimizin hangi alanda üstünlüğü olduğunu, rekabet güçlerinin neler olduğunu ortaya koymaya çalıştık ve bu çerçevede programımız başlattık. Beklentilerimizin oldukça üzerinde bir taleple karşılaştık. Dün itibari ile toplam proje tutarı 23 milyar TL bir talep geldiğini ifade etmek istiyorum. Resmi talepleri yaklaşık 20 gün önce almaya başladık ve bu gün itibariyle 23 milyar TL'ye ulaştı. Bizim beklentimizin oldukça üzerinde. Şunu da memnuniyetle ifade etmek istiyorum. Artık Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde gündemin en ön önemli maddesi, yatırım. Nereye gitsek cazibe merkezleri programı konuşuluyor. Yatırımcılarımızın, iş dünyamızın büyük bir ilgisi var. Bu da bizleri ziyadesiyle memnun etti."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Bakanın valilik önünde karşılanması

-Bakanın açıklaması

Haber-Kamera: Coşkun MENEK/ERZİNCAN,

====================================================

Aleyna, kendisini terk ettiği söylenen annesini ararken, cinayete kurban gittiğini ortaya çıkardı

KONYA'da polisin gazete kupüründen aydınlattığı, 14 yıl önce ailesi tarafından öldürülen Ümmü Şimşek cinayetinin, kadının bugün 17 yaşında olan kızı Aleyna Gökçe'nin ihbarı sayesinde ortaya çıkarıldığı anlaşıldı.

Açık Öğretim Lisesi öğrencisi Aleyna Gökçe, 3 yaşından itibaren babaannesi ve dedesinin yanında büyüdü. Annesinin çocukken kendilerini terk ettiği söylenen Aleyna Gökçe, annesini bulup 'niçin kendisini terk ettiği' konusunda yüzleşmek istedi. Elinde annesine ait sadece eski bir fotoğraf olan ve kendi imkanlarıyla annesini bulmaya çalışan Aleyna Gökçe'yi telefonla arayan bir akrabası, "Anneni öldürüp köprü altına attılar. Sonra kimsesizler mezarlığına gömdüler" dedi. Bunun üzerine Aleyna Gökçe, geçen ocak ayında Çumra Adliyesi'ne giderek savcılığa ihbarda bulundu.

O DÖNEMİN GAZETE ARŞİVLERİ TARANDI

İhbar üzerine özel ekip kuran Konya Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği, o dönemin gazete arşivlerini tarayınca, Aleyna Gökçe'nin annesi Ümmü Şimşek'in cinayete kurban gittiğini ve kimliği belirlenemediği için de kimsesizler mezarlığına defnedildiğini ortaya çıkardı. Gözaltına alınan Ümmü Şimşek'in ablası Raziye Şimşek (54), yeğenleri Talat Şimşek (34), İlhami Şimşek (38) tutuklandı, olayı bildiği halde gizlediği ileri sürülen ağabeyi Zekeriya Şimşek (49) ile diğer ablası Hayriye Şimşek (41) adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.

'BENİ TERK ETTİ DİYE ANNEME KARŞI HEP KİN VARDI'

Yaşadıklarını anlatan Aleyna Gökçe, akrabalarının, annesinin 3 yaşında iken kendisini terk ettiğini söylediklerini belirterek, şöyle konuştu: "Dedem ve babaannemin yanında büyüdüm. Bana, 'annen seni bırakıp gitti' diyorlardı. Hiçbirinin elinde ne fotoğraf, ne de anneme ait bir şey vardı. Sadece üvey annemin evinde bir fotoğrafı vardı. Bu yaşıma kadar öyle biliyordum. Anneme hep bir kin vardı içimde, 'niye bırakıp gitti' diye. 'Evlat bırakıp gidilmez' diye düşünürdüm. Annemi arayıp bulup, hesap sormak istiyordum. Bir akrabam bana olanları telefonda anlattı. Annemin boğularak öldürüldüğünü ve bir yere atıldığını söyledi."

Bu haberi alınca şoke olduğunu ve 2 gün boyunca şoku atlatamadığını ifade eden Aleyna Gökçe, "Yemek yemedim, gözüme uyku girmedi. Odamdan hiç çıkmadan bekledim. Odamdan çıktıktan sonra direk savcılığa gidip, ihbarda bulundum" dedi.

BABAANNE VE DEDESİ DE ÖYLE SANIYORMUŞ

Bugüne kadar ne bir teyzesini, ne dayısını ya da annesinin akrabalarını hiç tanımadığını belirten Aleyna Gökçe, dedesi ve babaannesinin de olay aydınlatıldıktan sonra gerçekleri öğrendiklerini, onların da annesinin kendisini terk edip gittiğini sandığını söyledi.

KENDİSİNİ DE ÖLDÜRMEK İSTEMİŞLER

Yıllarca 'Annesi yaşıyor' ümidiyle beklediğini ifade eden Aleyna Gökçe sözlerini şöyle sürdürdü: "Akrabam, annemin öldürüldüğünü söyleyince, ilk başta inanmak istemedim. 'Yaşıyordur' diye düşündüm. Sonra savcılığa gittim zaten. Bu durum beni mutlu etti. Çünkü beni bırakıp gittiğini düşünüyordum hep. Annemin ailesinin beni de öldürmek isteyip, teyzemin de öldürmeyip babaanneme bıraktıklarını yeni öğrendim. İğrenç ötesi bir şey kendimi çok kötü hissettim."

Görüntü Dökümü

---------------------

Aleyna Gökçe röp.

Aleyna Gökçe detay

-Zanlılar Asayiş Şubu Müdürlüğü'ne sevk edilmesi (ARŞİV)

Haber- kamera: Hasan DÖNMEZ KONYA

=====================================

Burcu Çağlayan davasında tahliye

ANTALYA'da 2010 yılında manken Burcu Çağlayan'ın balkondan düşerek ölmesiyle ilgili davanın 26'ncı duruşmasında savcı 2 ay önce tutuklanan İbrahim Tokgöz ile tutuksuz yargılanan Murat Ergüç hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu hapis talep etti. Mahkeme heyeti ise İbrahim Tokgöz'ün tahliyesine, Murat Ergüç hakkında konulan adli kontrolün kaldırılmasına karar verdi.

Antalya'da evli ve 1 çocuk annesi manken Burcu Çağlayan, 24 Temmuz 2010'da sabaha karşı işadamı İbrahim Tokgöz'ün evinin balkonundan elektronik mağazasının terasına düşerek öldü. Olaydan sonra İbrahim Tokgöz ile bir üst katta oturan arkadaşı Murat Ergüç ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. Burcu Çağlayan'ın intihar mı ettiği, kaza sonucu düşerek mi öldüğü, yoksa itilerek mi öldürüldüğü uzun süre anlaşılamadı.

3 yıllık soruşturma sonunda Burcu Çağlayan'ın balkondan atılarak öldürüldüğü iddiasıyla İbrahim Tokgöz ile Murat Ergüç hakkında Antalya 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. İbrahim Tokgöz, serbest bırakıldıktan sonra ortadan kayboldu. Hakkında yakalama kararı bulunan İbrahim Tokgöz, geçen aralık ayında Antalya 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gelerek ifadesini verdi. Suçsuz olduğunu belirten Tokgöz, 25'inci duruşmada ifadesi alındıktan sonra tutuklandı.

26'NCI DURUŞMADA SAVCI MÜTALAASINI AÇIKLADI

Davanın 26'ncı duruşmasında tutuklu sanık İbrahim Tokgöz ile tutuksuz sanık Murat Ergüç ve tarafların avukatları katıldı. 26'ncı duruşmada müdahillik talebinde bulunan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın bu isteği de kabul edildi.

Cumhuriyet savcısının mütalaasında, olay gecesi İbrahim Tokgöz'ün evinde ikili arasında tartışma çıktığı, tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Burcu Çağlayan'ın İbrahim Tokgöz'ün başına soda şişesiyle vurduğu, Tokgöz'ün ise Çağlayan'ı evin balkonundan attığı iddia edildi. İbrahim Tokgöz'ün bir üst katta oturan arkadaşı Murat Ergüç'ün de bu olaylara iştirak ettiği öne sürülen mütalaada, her iki sanığın da ağırlaştırılmış ömür boyu hapisle cezalandırılması istendi. Savcı, sanık Murat Ergüç'ün de tutuklanmasını istedi.

ŞİŞEYİ KAFAMA KENDİM VURDUM

İbrahim Tokgöz ise suçlamaları kabul etmedi. İddiaların aksine olay gecesi Burcu Çağlayan ile bir tartışma yaşamadıklarını ileri süren İbrahim Tokgöz, "Olaydan sonra şişeyi kafama kendim vurdum. Bunun tanığı da Murat Ergüç'tür" dedi. Murat Ergüç de olayda kendisinin sanık değil, tanık olarak yer alması gerektiğini söyledi. Burcu Çağlayan balkondan düştükten sonra İbrahim Tokgöz'ün üzüntüsünden elindeki soda şişesini kendi kafasına vurduğunu belirten Murat Ergüç, "Başına şişeyi vurunca İbrahim'i banyoya götürüp başını yıkadım. Havlu ile sildim. Burcu olay gecesi benim evime gelmedi" dedi.

TOKGÖZ'E TAHLİYE

Yapılan müzakereden sonra mahkeme, delillerin toplanmış olmasını dikkate alarak İbrahim Tokgöz'ün tahliyesine karar verdi. Mahkeme Murat Ergüç hakkında istenen tutuklama tabelini ise reddetti. Ergüç'e konulan kontrolün de kaldırılmasına karar verildi. Duruşma sanıkların esas hakkındakı mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamaları için ertelendi.

Savcının talebiyle gözyaşı döken sanık yakınları, mahkemenin tahliye kararıyla bu kez sevinçten ağladı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------

Avukat Deniz Ketenci'nin konuşmaları

Antalya adliyesinin genel görüntüsü

Haber- Kamera: Mustafa KOZAK/ANTALYA-DHA)

=================================================

İçki masasında cinayet sarkıntılık yüzünden çıkmış

KONYA'da birlikte içki içtikleri 64 yaşındaki Hasan Şengönül'ü dövüp 15 yerinden bıçaklayarak öldürdükleri iddia edilen 20 yaşındaki Murat Tosun ve 22 yaşındaki Bayram Kocabaş, sevkedildiği mahkemece tutuklandı. Zanlılar ifadelerinde, alkol alırken Şengönül'ün kendilerini öpmek istediğini ve bu nedenle çıkan kavgada cinayeti işlediklerini iddia ettiler.

Olay, geçen Çarşamba günü saat 20.30'da merkez Selçuklu İlçesi Selçuk Mahallesi Hoca Cihan Tekke Caddesi'nde meydana geldi. İddiaya göre Murat Tosun, Bayram Kocabaş ve kimsesiz olduğu öğrenilen Hasan Şengönül, boş evde birlikte alkol almaya başladı. Bir süre sonra grup arasında çıkan tartışma, kavgaya dönüştü. Kavga sırasında Tosun ve Kocabaş, Hasan Şengönül'ü, 15 yerinden bıçaklayarak ağır yaraladı. Şengönül, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.

Olaydan kısa süre sonra yakalanan şüphelilerden Murat Tosun'un asker olduğu ve izine geldiği öğrenildi. Polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheliler çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Şüphelilerin polise verdiği ifadelerinde, "Beraber alkol alıyorduk. Bizi öpmeye kalktı ve ahlaksız sözler söyledi. Bizde bıçakladık" dedikleri öğrenildi.

Görüntü Dökümü

----------------

Şüphelilerin adliyeye sevk edilmesi

Olay yerinden detay

Haber- Kamera: Tolga YANIK- Hasan DÖNMEZ KONYA

==========================================

Başı balkon demirine sıkışan 1,5 yaşındaki Fatih'i itfaiye kurtartırdı

BURSA'nın İnegöl İlçesi'nde, oynarken başı balkon demirlerine sıkışan 1.5 yaşındaki Muhammed Fatih Bulut'u itfaiye ekipleri kurtardı. Korkacağını düşünerek spiralle kesmek yerine esneterek çıkarılan çocuk kendisini kurtaran itfaiye erine sarıldı.

İnegöl'ün Süleymaniye Mahallesi Hasköy Sokak'taki 3 katlı apartmanın 3'üncü katında oturan Emrah ve Tuğba Bulut çiftinin çocuğu Muhammed Fatih, balkonda oynarken korkuluk demirlerine başını sıkıştırdı. Oğlunun ağladığını fark ederek balkona çıkan anne, oğlunu sıkıştığı yerden kurtaramayınca durumu İnegöl İtfaiyesi ve 112 Acil Servis ekiplerine haber verdi.

Olay yerine gelen İnegöl İtfaiyesi Arama Kurtarma ekipleri, balkona çıkarak çocuğu kurtarmak için çalışma başlattılar. Çocuğun korkacağını düşünerek balkon demirlerini spiral ile kesmekten vazgeçen ekipler, balkon demirlerini genişleterek Muhammet Fatih Bulut'u kurtardılar. Kurtarılan minik Muhammed, kendisini kurtaran İtfaiye erine sarıldı.

Görüntü dökümü

Kafası sıkışan bebeğin kurtarılma görüntüleri

bebeğin itfaiye erine sarılma görüntüsü

itfaiye ekipleri

sağlık çalışanları ve evin genel görüntüsü

Haber-Kamera: Yavuz YILMAZ/ İNEGÖL (Bursa), -

==================================================

Kız yurdunda yangın ve deprem tatbikatı

OSMANİYE Kredi Yurtlar Kurumu kız öğrenci yurdunda, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ve Belediye İtfaiye ekipleri tarafından yangın ve deprem tatbikatı düzenlendi. Gerçeğini aratmayan tatbikatta, yangın ve deprem anında yapılması gerekenler uygulamalı bir şekilde gösterildi.

Program kapsamında ilk olarak AFAD eğitim uzmanı tarafından 'doğal afet' konulu eğitim verildi. Ardından Osmaniye Belediyesi İtfaiye ekibi yangın tatbikatı gerçekleştirdi. İtfaiye Müdürü Fazlı Şahin, yangın tüpünün kullanımı, rüzgar yönünün belirlenmesi ve yangına müdahalede ilk dakikaların önemi konularında bilgi verdi.

Daha sonra senaryo gereği, yurt binasının 3'üncü katında yangın nedeni ile mahsur kalan bir öğrenci Osmaniye AFAD ve Osmaniye İtfaiye ekiplerince kurtarıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------

AFAD Görevlisinin doğal afet semineri

İtfaiye aracının yurt kapısından girişi

Yurtkur logosu

Öğrencilerin binadan dışarıya çıkması

İtfaiye Müdürü Fazlı Şahin'in yangın tüpü kullanımını anlatması

Yangın tüpünden detay

Kız öğrencinin yangın tüpü ile alevlere müdahalesi

Bayan yurt görevlisinin yangına müdahalesi

İtfaiye aracının siren çalarak yurt binasına gelmesi

İtfaiye aracının binanın üçüncü katına merdivenlerini uzatması

Kız öğrencinin itfaiye merdiveni ile aşağı indirilmesi

Kız öğrencilerin çığlık atarak binadan koşarak inmeleri

Binadan çıkış detay görüntü

Haber-Kamera: İbrahim EMÜL/OSMANİYE,

===================================

Denizi kirleten gemiye 60 bin lira ceza

MUĞLA'nın Fethiye İlçesi'nde, körfeze sintine bırakarak kirleten Hollanda bayraklı 'Deo Volente' isimli gemiye, 60 bin lira para cezası kesildi. Gemi kaptanı Hollandalı 34 yaşındaki Ewoud Leendert hakkında ise çevreyi kasten kirletmek suçundan hazırlanan dosya adliyeye gönderildi.

Fethiye Sahil Güvenlik Bot Komutanlığı'ndan devriye görevi için denize açılan TCSG 65 Sahil Güvenlik Botu, dün saat 21.00 sıralarında, Şövalye Adası açıklarında demirli 3 bin grostonluk, 'Deo Volente' isimli yük gemisine yaklaştı. Mısır'dan Fethiye'ye yat götürmek için gelen gemiden körfeze tonlarca sintine boşaltıldığını gören sahil güvenlik ekipleri, gemiye çıktı.

CEZAYI ÖDEMEDEN KÖRFEZDEN ÇIKAMADILAR

Gemiye 'Çevreyi kasten kirletmek' suçundan 60 bin lira ceza kesilirken, denize boşaltılan sintineden analiz için örnek alındı. Gemi kaptanı Hollandalı Ewoud Leendert hakkında hazırlanan suç dosyası ise Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi. Dün saat 23.00'te Fethiye Körfezi'nden ayrılması gereken geminin para cezasını ödemeden körfezden çıkışına izin verilmedi. Ceza ve analiz bedelini sigorta şirketi aracılığıyla ödeyen gemi, bugün saat 06.00 sıralarında Mısır'a dönmek için Fethiye'den ayrıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Sintinenin cep telefonuyla çekilmiş görüntüsü

Sahil Güvenlik botunun görüntüsü

Haber- Kamera: Ergün TOS / FETHİYE (Muğla),

======================================

Yatalak kumasına kardeşi gibi bakıyor

MUŞ'un Hasköy İlçesi'ne bağlı Umurca Köyü'nde oturan 65 yaşındaki Hanımşah Sezgin, yıllar önce üzerine kuma olarak geldiği yatalak 87 yaşındaki Cemile Erkul'a gözü gibi bakıyor.

Eşleri Ferman Erkul'u 9 yıl önce kaybeden iki kumanın birbirlerine olan sevgi ve vefası örnek gösteriliyor. Geçirdiği felç sonrası 15 yıldan beri yatalak olan 6 çocuk annesi Cemile Erkul'a kuması Hanımşah Sezgin bakıyor. Erkul'un tüm ihtiyaçlarını karşılayan Hanımşah Sezgin ilaçlarını da kendi elleri ile içiriyor. Kendisinin de 7 çocuğu olduğunu anlatan Hanımşah Sezgin şöyle dedi: "Cemile hanım Ferman beye, 'Madem kuma getireceksin, o zaman Hanımşah olsun' diyerek bana onay vermişti. Bunun üzerine Ferman beyin ikinci hanımı oldum. Yıllardan beri kardeş gibi geçiniyoruz. Birbirimizi de çok seviyoruz. İnanıyorum ki, ben de aynı durumda olsaydım, Cemile hanım da bana bakardı" diye konuştu.

Cemile Erkul'un aynı köyde yaşayan kızı 65 yaşındaki Bedriye Kardaş da, "Annem, cici annemi tercih etti. Ne kadar ısrar ettiysek bizimle olmak istemedi. Onun yanında çok daha mutlu" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Yatalak Cemile Erkul'a kuması tarafından bakımını yapması

-Kumayı lavaboya götürmesi

-Röportaj

-Genel, detay

Haber-Kamera: Eser AYDIN/ MUŞ,

============================================

102 yaşındaki delikanlı

BURSA'nın Nilüfer İlçe Belediyesi İnci ve Taner Altınmakas Huzurevi'nde yaşayan 102 yaşındaki Halil Gürdaş, sağlıklı yaşamın sırrını paylaştı. Az yemek ve sporun, uzun yaşamanın sırrı olduğunu anlatan Gürdaş, sağlıklı yaşam için limon, sarımsak, yoğurt ve balı önerdi.

Nilüfer Belediyesi İnci ve Taner Altınmakas Huzurevi sakinlerinden, bir asırlık çınar Halil Gürdaş, dinç görünümü ve neşesi ile herkesin ilgi odağı. 1915 yılında Pertek'te doğan emekli astsubay Halil Gürdaş, ilerleyen yaşına rağmen zindeliği ile huzurevinde en dikkat çeken isim. Gürdaş, dinç olmasında asker emeklisi olduğu için yaşamında da disiplinli ve kuralcı olduğunu ifade etti. 1933 yılında girdiği Konya Gedikli Küçük Zabit İhzari Mektebi ile askerlik hayatının başladığını kaydeden Halil Gürdaş, birçok kentte görev yaptığını anlattı. Eşini 7 yıl önce kaybettiğini söyleyen 2 çocuk babası Gürdaş, 55 yıldır Bursa'da yaşadığını belirtti.

Uzun ve sağlıklı hayatın şifrelerini paylaşan Gürdaş, "Hayatım boyunca hep az yemek yedim. Sofradan doyarak kalkmadım. Sarımsak, bal, limon, yoğurdu çok yedim. Spor her zaman hayatımın parçası oldu. Atletizm dalları ve güreş ile çok uğraştım. Bu yaşıma rağmen her sabah odamın balkonunda ve yatağımda egzersiz yapıyorum" dedi.

Doktora gitmeyi hiç sevmediğini ve yok denecek kadar az ilaç kullandığını kaydeden Gürdaş, yapılan sağlık kontrollerinde de doktorları bile şaşırtıyor. Herhangi bir sağlık problemi olmayan Gürdaş, huzurevinin en enerjik isimleri arasında.

Spor yapmayı ve sağlıklı beslenmeyi gençlere tavsiye eden Gürdaş, alkol ve sigara gibi kötü alışkanlıklardan da uzak durulması gerektiğinin altını çiziyor. Gürdaş, geçenlerde 101. doğum gününü birlikte kutladıkları Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve ekibine de teşekkür etti.

Görüntü dökümü

-Yaşlı adamın yaşantısından kesitler

-açıklamaları

Haber-Kamera: Eser AYDIN / MUŞ, -

=================================================

Osmanlı çinilerini geleceğe kadınlar taşıyacak

EDİRNE'de unutulmaya yüz tutmuş Osmanlı motiflerini yaşatıp gelecek nesilleri taşımak için Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından çinicilik kursu başlatıldı. Kursa katılan 18 kursiyer kadın, tarihi Selimiye Camisi çini işlemeleri başta olmak üzere Osmanlı'nın diğer eserlerindeki motiflerini geleceğe taşımak için çinileri işlemeye başladı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Edirne Turizm İl Müdürlüğü bünyesinde başta Mimar Sinan'ın ustalık eseri tarihi Selimiye Cami ve diğer Osmanlı eserlerini süsleyen çini motiflerini yaşatmak için kurs açtı. Tarihi Devecihan Kültür Merkezi'nde açılan kursa kadınlar büyük ilgi gösterdi. Genellikle emekli ve ev hanımdan oluşan 18 kadın kursiyer, Osmanlı motiflerini geleceğe taşımak için çinileri fırça ve bazı materyaller ile oyarak işleyip unutulmaya yüz tutmuş Osmanlı motiflerini geleceğe taşımaya çalışıyor. Kadınlar 3 hafta önce başladıkları kurslarda kendilerini geliştirip Haziran ayına kadar devam eğitimlerinin sonunda Kültür ve Turizm Bakanlığı onaylı sertifikalarıyla çinicilik mesleğinde atölye kurup hem mesleği gelecek nesillere öğretmek hem de işledikleri Osmanlı motifli çinileri satarak kendilerine gelir elde etmeyi hedefliyorlar.

OSMANLI'DAN GÜNÜMÜZE UZANAN MOTİFLERİ İŞLİYORLAR

Edirne Kültür ve Turizm İl Müdürü Ahmet Hacıoğlu, Osmanlı'dan günümüze kadar uzanan ve unutulmaya yüz tutan meslekler arasında bulunan Osmanlı çinicilik ve çini işlemeciliği sanatının yaşatılıp gelecek nesillere taşımak olduğunu söyledi. Çinicilik sanatının kültürümüzde ayrı bir yeri olduğunu belirten Hacıoğlu, "Bu Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın projesidir, bu proje tamamen ücretsizdir. Bakanlık sertifikalıdır. Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma Eğitimi Genel Müdürlüğü'nün amacı, Türkiye'de unutulmaya yüz tutmuş geleneksel Türk el sanatlarını yaşatmak üzerine kurulmuştur. Dolayısıyla Edirne'de başkent olması nedeniyle unutulmaya yüz tutan el sanatlarını yaşatmak ve gelecek kuşaklara aktarmak için müdürlüğümüzün bünyesinde kurslar düzenlemekteyiz. Bunu uzun süreden beri devam ettirmekteyiz. Bu yılda 3 kurs için başvuru yaptık. Fakat Edirne kari ve resimde yeterli kursiyer olmadığı için açamadık. Ancak çini işletmeciliğinde 18 kursiyerimizle birlikte bu geleneksel Osmanlı sanatını el sanatını inşallah bu kursiyerlerimize öğreteceğiz. Onların nezrinde yaşatacağız ve gelecek kuşaklara aktaracağız. Amaç bu el sanatını gelecek kuşaklara aktarmak ve yaşatmaktır. Kurs sonunda Kültür ve Turizm Bakanlığı sertifika alacak kursiyerlerimiz öğretmenlik ya da yaptıkları eserleri rahatlıkla satışını yapabileceklerö dedi.

Kursiyerlere eğitim veren çini öğretmeni Işıl Talaşmanlı, kursa katılan kadın kursiyerlerin çok istekli olduğunu belirterek, "Burada geleneksel el sanatlarında çini sanatını yaşatmaya çalışıyoruz. Osmanlı döneminde başta Edirne Sarayı ve Selimiye Camisi olmak üzere diğer tarihi eserlerde kullanılmış eserleri süsleyen çini motiflerini yapıyoruz. Amacımız Osmanlı döneminden buyana geleneksel kültürümüzü yaşatmak" dedi. Kursiyerlerden Fatma Gülönur, aldıkları eğitim ardından arkadaşlarıyla birlikte atölye kurup Osmanlı sanatını geleceğe taşımayacaklarını belirtti. Gülönür, "Burada biz geleneksel el sanatlarını yaşatmaya çalışıyoruz. Arkadaşlarımızla birlikte ileriye dönük atölye çalışması yapmayı düşünüyoruz" dedi. Diğer kursiyer Meltem Beyazıtoğlu, ise tarihi Selimiye Camisi'ni süsleyen lale ve karanfil motiflerinden olan çalışmasıyla geleneği yaşatmaya çalıştıklarını söyledi.

Görüntü Dökümü:

Kadınların çini işlemeleri

kadınlardan genel detay

Çinilerden genel detay

Ahmet Hacıoğlu ile röp

Işıl Talaşmanlı ile röp

Kursiyer kadınlar ile röp

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,

=============================================

Suriyeli engellilere akülü tekerlekli sandalye verildi

TÜRKİYE'de geçici koruma kapsamında ikamet eden Suriyelilere, Nevşehir Göç idaresi Müdürlüğü tarafından 4 akülü tekerlekli sandalye verildi.

Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından düzenlenen törene, Nevşehir Valisi İlhami Aktaş, Göç İdaresi Müdürü Ömer Taşçı, çalışanlar ve Suriyeliler katıldı. Türkiye'ye destek projesi kapsamında Türkiye genelinde 120 akülü tekerlekli sandalye kotası verildiğini belirten Ömer Taşçı, yapılan araştırmada Nevşehir'de oturan engelli Suriyelilerden Jana Beri, Uma Arabkhalil, Yusuf Hamşu ve Saba Beddur'a akülü sandalye verildiğini belirtti. Vali İlhami Aktaş da, "Hepinize geçmiş olsun. Siz bizim misafirimizsiniz. Devletimizin, başta sayın Cumhurbaşkanımızın sizlere bakışını biliyorsunuz. Bundan sonraki hayatınızı biraz daha kolaylaştıracak bir hediyeleri var. İnşallah başkaları muhtaç olmaz. Bu araçlar, sizin yaşamınızı biraz olsun kolaylaştırır" dedi.

Suriyeli engelliler de başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmam üzere emeği geçenlere teşekkür ettiler.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Vali İlhami Aktaş'ın Suriyeli engelliler ile sohbet etmesinden genel görüntü

-Akülü Tekerlekli sandeye'ye binen Suriyeli engelliler genel görüntü

-Bir Suriyelinin teşekkür etmesi

Haber - Kamera: Sinan KORKMAZER /NEVŞEHİR,DHA)

==================================================

Sivas'ta acemi erler yemin etti

SİVAS 5'inci Piyade Er Eğitim Tugayı'nda üç haftalık temel askerlik eğitimini tamamlayan erler, düzenlenen törenle yemin etti.

Sivas 5'inci Piyade Er Eğitim Tugayı'nda acemi eğitimi gören 1997-1 tertip 1'nci Kademe bin 232 er ile 366'ncı kısa dönem 189 er için General Şükrü Kanatlı Kışlası'nda yemin töreni düzenlendi. Törene Sivas Vali Vekili Zihni Yıldızhan, Garnizon ve 5'inci Piyade Er Eğitim Tugay Komutanı Piyade Albay Mehmet Kip, İl Jandarma Komutanı Albay Sinan Şen, Belediye Başkan Vekili Ahmet Özaydın, bazı il protokol üyeleri ile yemin eden acemi erlerin aileleri katıldı. 3 haftalık temel eğitimden geçen acemi erlerin heyecanlı olduğu görüldü. Törende saygı duruşunda bulunularak İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından bin 232 acemi er iki grup halinde yemin etti. Yeminin ardından birliğe ilk katılan askerler ve eğitimde, atışta ve sporda başarılı olan askerlere protokol üyeleri tarafından başarı belgeleri ve hediyeleri verildi. Törende konuşan Tugay Komutanı Piyade Albay Mehmet Kip, "Komutanınız olarak sizlerin ettiğiniz yemine bağlı kalacağınıza, vazifeyi namus bilerek çalışacağınıza, parolanızın vatan, bayrak ve şeref olacağına, dürüstlük ve doğruluktan asla taviz vermeyeceğinize gönülden inanıyorum. Cesaretin, fedakarlığın, vefanın ve sadakatin timsali kahraman ordumuz bu yiğit evlatlarımızla gücünü tazelemektedir. Ettiğiniz bu kutsal andın size ailelerinize, Türk Silahlı Kuvvetleri'mize ve yüce ulusumuza hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum" dedi.

Törenin ardından erler aileleri ile buluşarak hasret giderdi.

Görüntü Dökümü:

-Törenden görüntüler

-Tugay Komutanının konuşması

-Askerlerin yemin etmesi

-Erlere ödül verilmesi

-Aileleri ile hasret gideren askerler

Haber-Kamera: Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS,

=====================================================

4 yaşındaki Veysel'den 'Recep İvedik' taklidi

ADANA'da 4 yaşındaki Veysel Efe Aksu, geçtiğimiz günlerde vizyona giren 'Recep İvedik 5' filminin fragmanındaki replikleri ezberledi.

Merkez Seyhan İlçesi'nde yaşayan Veysel Efe Aksu, bugüne dek sinema salonlarında gösterilen tüm Recep İvedik filmlerini izledi. Filmdeki karakteri canlandıran oyuncu Şahan Gökbakar'a hayran olduğunu anlatan küçük çocuk, filmleri çok beğendiğini, her sahnesine çok güldüğünü söyledi. Taklidini yaptığı Recep İvedik'in filmlerini defalarca izlemekten bıkmadığını belirten Aksu, "O filmleri çok seviyorum. Hayalim Recep İvedik ile tanışmak" dedi. Oğlunun Recep İvedik karakterini çok sevdiğini bildiren baba Feyzullah Aksu ise, "Yeni vizyona giren filmi izlemedi ama fragmanını ezberledi. Fırsat olursa Recep İvedik 5 filmini sinema salonunda izleyeceğiz" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------------------

4 yaşındaki Veysel Efe'nin taklit yapması

Veysel Efe'nin tabletinden Recep İvedik'in görüntülerini izlemesi

Baba ile Röp.

Veysel Efe ile Röp.

Haber: Yusuf BAŞTUĞ-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,

=============================================

Tedavileri tamamlanan Turaç kuşları yaşam alanlarına salıverildi

ŞIRNAK'ın Silopi İlçesi'nde, doğadan alınmaları yasaklanan ve bir evde ele geçirilen 14 Turaç kuşu için kuşları alan kişiye 9 bin lira para cezası kesilirken, kuşlar ise tedavi altına alındı. Tedavileri tamamlanan kuşlar, yaşam alanları olan Türkiye-Irak sınırında bulunan Hezil Çayı yakınlarına bırakıldı.

Silopi İlçesi'nde 7 Şubat tarihinde bir ihbar üzerine harekete geçen Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ile Jandarma ekipleri bir vatandaşın evinde, 14 adet Turaç kuşu buldu. Turaç kuşları evinde bulunan vatandaşa yaklaşık 9 bin lire idari para cezası verilirken, kanatları kesilen 9'u dişi 5'i erkek 14 adet Turaç kuşunun bakım ve tedavi altına alındı. Eski sağlıklarına kavuşan kuşlar, Doğa Koruma ve Milli Parklar Şırnak Şube Müdürü Orhan Kalay ve görevliler tarafından Irak sınırına sıfır noktadaki Kapılı Köyü'ndeki Hezil Çayı yakınlarına getirilerek, doğal yaşam alanlarına salıverildi.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Şırnak Şube Müdürü Orhan Kalay, Turaç kuşlarının doğadan alınmalarının yasak olduğunu ifade ederek, "Doğa Koruma ve Milli Parklar Şırnak Şube Müdürlüğü olarak yaklaşık bir ay önce Silopi'nin bir köyünden almış olduğumuz 14 tane Turaç'ı koruma altına aldık. Kanatları kesik olduğu için yaklaşık bir aydır Şırnak'ta tedavisini ve bakımlarını yapıyorduk. Bunlar uçabilecek düzeye ulaştığında getirip Silopi ilçesinde yaşam alanlarına bıraktık. Turaç kuşları yaban türleridir. Bunların her hangi bir şekilde doğadan alınmaları yasaktır. Vatandaşlarımız, yaban hayvanlarını gördükleri zaman, yaralı bir şekilde de olabilir veya bir şekilde kendi bağ ve bahçelerine zarar vermek içinde gelmiş olabilir talebimiz bize bildirmeleridir."

Turaç kuşları, 2011 yılında Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından bu kuşlar koruma altına alınmıştı.

Görüntü Dökümü:

-Turaç kuşlarının kutudan çıkarılması

-Kuşların salıverilmesi

-Orhan Kalay'ın konuşması

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Mehmet Selim YALÇIN/SİLOPİ,-

================================================