Dha Yurt Bülteni-4
1)'ZEYTİN DALI HAREKATI'NDA 29'UNCU GÜN; 1595 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜTÜRK Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından Suriye'nin Afrin kentindeki terör örgütlerine yönelik 29 gündür yürütülen 'Zeytin Dalı Harekatı'nda etkisiz hale getirilen terörist sayısı 1595'e yükseldi.
1)'ZEYTİN DALI HAREKATI'NDA 29'UNCU GÜN; 1595 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ
TÜRK Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından Suriye'nin Afrin kentindeki terör örgütlerine yönelik 29 gündür yürütülen 'Zeytin Dalı Harekatı'nda etkisiz hale getirilen terörist sayısı 1595'e yükseldi. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, sınır güvenliğini sağlamak ve Suriye'nin Afrin kentinin PKK/KCK/PYD-YPG'li ve DEAŞ terör örgütlerinden arındırılması amacıyla geçen 20 Ocak'ta, 72 savaş uçağının hava bombardımanıyla başlattığı 'Zeytin Dalı Harekatı'nda 29'uncu güne girildi. Karadan şiddetli çatışmaların devam ettiği Hatay'ın Reyhanlı ilçesinin karşısında bulunan Afrin kırsalındaki Cinderes bölgesi ile Kilis'in karşısında bulunan Raco beldesi kırsalındaki terör örgütü mevzileri, insansız hava araçlarıyla belirlenip koordinatları sınırda konuşlu topçu bataryaları ile Türk Hava Kuvvetlerine bildiriliyor. Topçu bataryaları, fırtına obüsleri ve çok namlulu roketatarlarla karadan, jetler ise havadan teröristlerin mevzi, barınma, karargah, kontrol ve toplanma alanlarını ateş altına alıyor. Karadan ve havadan vurulan hedefler, imha ediliyor. Bombalanan terör örgütü hedeflerinden yükselen duman, Kilis ve Hatay sınırlarından da görülüyor. Teröristlerin zaman zaman gizlenmek ve insansız hava araçları ile jetlerin görüş açısını kapatmak amacıyla siyah duman çıkarmak için lastik yaktıkları da görüldü.
TUZAKLANAN MAYIN VE PATLAYICILAR İMHA EDİLİYOR
TSK ve Özgür Suriye Ordusu güçleri, karadan çatışmalarla yaklaşık 60 köy ve beldeyi terör örgütlerinden arındırdı. Derinlik oluşturularak sürdürülen harekat kapsamında teröristlerden temizlenen bölgelerde tuzaklanan mayın ve patlayıcılar da eğitimli köpeklerin desteğiyle uzman ekipler tarafından bulunarak imha ediliyor. Teröristlerden temizlenen Kilis'in karşısında bulunan Suriye'nin Darmık Dağı'nda da iş makinelerinin çalışması sürüyor. Asker ve ÖSO unsurlarının Afrin'e ilerleyişini kolaylaştırmak için açılacak geçiş güzergahı için başlanan yolun yapımı sürerken, oluşturulacak rampalarda konuşlanacak topçu birliklerinin, asker ve ÖSO mensuplarının karadan ilerleyişine destek vereceği belirtildi.
1595 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ
Bugüne kadar 32 askerin şehit olduğu, 9 sivil vatandaşın da hayatını kaybettiği harekatın son durumuna ilişkin Genelkurmay Başkanlığından yapılan bilgilendirmede, son bir günlük süreçte kara ve hava operasyonlarıyla 44, toplamda ise 1595 teröristin etkisiz hale getirildiği açıklandı.
Hasan KIRMIZITAŞ- Taylan YILDIRIM- Akın ÇELİKTAŞ- İbrahim MAŞE- Hasan DÖNMEZ- Reşit ÇELEBİOĞLU- Mehmet YİRUN- Murat SOLAK- Yılmaz BEZGİN- İdris TİFTİKÇİ- Ferhat DERVİŞOĞLU/HATAY, KİLİS -
==========================================================
2)KATİLLERİNE 'BENİ ÖLDÜRMEYİN' DİYE YALVARMIŞ
ADANA'da 28 yaşındaki Serhat Demir'in sokak ortasında öldürdüğü öne sürülen 5 kişi yakalandı. Demir'in 'Öldürmeyin' diye yalvardığı şüphelilerden Davut T. (30) ile kardeşi Habib T. (27) tutuklanırken, 3 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Olay, 13 Şubat'ta saat 19.00 sıralarında Seyhan ilçesi Onur Mahallesi Tekel Caddesi'nde meydana geldi. İddiaya göre motosikletli Serhat Demir'e yaklaşan plakası alınamayan bir otomobilden av tüfeği ve tabancayla ateş açıldı. Vücuduna isabet eden mermi ve saçmalarla ağır yaralanan Demir, kanlar içinde yere yığılırken, saldırganlar da kaçtı. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sevk edilen ambulans ile Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'ne kaldırılan Demir, doktorların müdahalesine rağmen kurtarılamadı.
'NE OLUR ÖLDÜRMEYİN'
Olayın ardından Cinayet Büro Amirliği dedektifleri, civardaki 40 güvenlik kamerasını inceledi. Görgü tanıklarının ifadesine başvuran ekipler, eşkallerini belirledikleri zanlıların olay sırasında motosikletle ilerleyen Demir'e araçla çarparak düşürdüklerini, ardından otomobilden inerek pompalı tüfek ve tabancayla ateş ederek öldürdüklerini ortaya çıkardı. Öldürüleceğini anlayan Demir'in ise saldırganlara, 'Ne olur öldürmeyin' diye yalvardığı anlaşıldı. 5 zanlının otomobilin plakasını ise çamurla kapattıkları belirlendi.
ESKİ PATRONUNUN EŞİ İLE EVLENMİŞ
Saldırıda yaşamını yitiren Demir hakkında araştırma yapan polis, maktulün 2012 yılında, İstanbul'da midyecilik yapan Davut T.'nin (30) yanında çalıştığını, daha sonra Davut T.'nin karısı H.S. (27) ile gönül ilişkisi kurup Adana'ya geldiğini öğrendi. Bir süre sonra Davut T. 'den boşanan genç kadın Demir ile kısa süreli evlilik yapıp boşandı. Tüm bu detayları öğrenen ekipler, soruşturmayı derinleştirerek Davut T.'nin izini sürdü. Ekipler, olay günü Davut T. ile kardeşleri Habib T. (29) ve Ahmet T.'nin (41) akrabalarının kına gecesine katılmak için Mardin'den Adana'ya geldiklerini, bu sırada kentte olduğunu duydukları ve iş yerini öğrendikleri Serhat Demir'i öldürdüğünü tespit etti. Adresleri tespit edilen zanlılar Davut T., Habib T., Ahmet T. ve ölen kişinin iş yerini gösterdiği belirlenen Mehmet Ö. (25) ve zanlıları evinde sakladığı ileri sürülen Nedim Ö.'yü (39) gözaltına aldı. Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorguları tamamlandıktan sonra adliyeye sevk edilen şüphelilerden Davut T. ve Habib T., tutuklanırken, diğerleri ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Görüntü Dökümü
----------------
Zanlıların emniyetten çıkarılması
Polis aracına bindirilmeleri
Adana Emniyet Müdürlüğü'nün genel görüntüsü
Süre: 00'37" Boyut: 38 MB
Haber-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ ADANA,
===============================================================
3)SARI, KIRMIZI, YEŞİL RENKLİ POŞUYLA İLGİLİ KARAR: ÖRGÜT PROPAGANDASI DEĞİL
BİNGÖL'ün Genç ilçesinde, aracında bulunan poşu ve boncuktan maket kuşların yeşil, kırmızı ve sarı renginin terör örgütünü simgelediği iddiasıyla hakkında, 'Terör örgütü propagandası' suçundan 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan Kadri Demir, beraat etti. Mahkeme, kuş maketi ve poşuyu taşımanın 'terör örgütü propagandası' oluşturmayacağını belirtti.
Diyarbakır'da yaşayan inşaat işçisi Kadri Demir (35), 30 Ekim 2017 günü çalıştığı Elazığ'ın Karakoçan ilçesine gitmek için 21 FC 231 plakalı aracıyla yola çıktı. Bingöl'ün Genç ilçesi Küpar mevkiinde yapılan kontrol sırasında jandarma, Demir'in aracında yaptığı aramada, ön cama asılı yeşil, sarı, kırmızı renkli boncuklardan yapılma 2 kuş maketi ile torpido gözünde aynı renklerde poşu buldu. Bur renklerin terör örgütünü simgelediği iddiasıyla gözaltına alınan Kadri Demir, ifadesinin ardından serbest bırakıldı, hakkında soruşturma açıldı.
'PROPAGANDANIN NE OLDUĞUNU BİLE BİLMİYORUM'
Soruşturmanın tamamlanmasının ardından Kadri Demir hakkında 'Terör örgütü propagandası yapmak' suçlamasıyla 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Bingöl 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde tutuksuz yargılanan Kadri Demir, savunmasında propagandanın ne olduğunu bile bilmediğini belirterek, "Aracın camında 2 kuş maketi vardı. Bunları süs için arabaya taktım. Renkleri bilerek seçmedim. Kuş maketlerini cezaevinden çıkan komşudan aldım. Poşunun arabada olduğunu bilmiyordum. Dün akşam akrabamızın düğünü vardı. Çocuklar halay çekmek için almışlar ve arabaya koymuşlar. Görseydim, arabaya koymazdım. Kesinlikle siyasetle işim olmaz. Sadece ekmeğimin peşindeyim. Yeşil, sarı ve kırmızı renklerin PKK bölücü terör örgütünü simgelen renkler olduğunu biliyorum. Bu malzemelerin yasak olduğunu bilmiyordum. Renkli kuş Diyarbakır ve bölgenin her yerinde tüm hediyelik eşya satan mağazalarda satılmaktadır. Onlarca kuş besliyorum. Bunun için kuş süsünü arabamda bulunduruyorum. Çok pişmanım. Propaganda yapma amacım yoktu. Torpidoda bulunan poşu yöreseldir " dedi.
'KUŞ MAKETİ VE POŞU PROPAGANDA SUÇU OLUŞTURMAZ'
Esas hakkında görüşünü açıklayan savcı, kuş maketi ve poşunun niteliğine göre terör örgütü ile ilgili bir öğreti, düşünce veya inancı başkalarına yayma kastı bulunmadığını belirterek, sanığın beraatini istedi. Mahkeme ise atılı fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle Kadri Demir'in beraatine karar verdi.
Gerekçeli kararında, Kadri Demir'in kuş maketi ve poşuyu aracında taşımasının 'Terör örgütü propagandası' oluşturmayacağını belirten mahkeme, beraatine karar verildiğini açıkladı. Mahkeme, sarı, kırmızı, yeşil renkil kuş maketi ve poşunun dosyada delil olarak saklanmasına hükmetti.
ÜRKÜT: KARAR MAĞDURİYETLERİN ÖNÜNE GEÇECEK
Bölgedeki düğünlerde kullanılan poşularla ilgili kararın emsal niteliğinde olduğunu belirten sanık avukatı Erhan Ürküt, şunları şöyledi:
"Sarı, kırmızı ve yeşil renklerle ilgili bölgede birçok davalar açıldı ve soruşturmalar başlatıldı. En görsel olanı Adana'da bir düğün konvoyunda gelin ve damat durdurularak, sarı, kırmızı, yeşil renkli poşulara el konuldu. Bu olay günlerce sosyal medyada ve basında yer aldı. Bu üzücü bir durum. Bunun ilk defa bizim kararımızla bertaraf edildiğini, bunun propaganda aracı olmadığını gördük. Müvekkilimiz hakkında poşu ve kuş figüründen dolayı cezalandırma yoluna gidilmeye çalışıldı. Diyarbakır'da, bölgede ve Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı coğrafyada bu tür renkler her düğünde kullanılır. Kimse bunu siyasi bir partinin veya yasa dışı bir örgütün propaganda aracı olarak görmüyor. Umarız kararla birlikte birçok mağduriyetin önüne geçilmiş olur. Bunun propaganda olmadığına dair verilen kararın emsal niteliğinde olduğunu düşünüyoruz. Poşu, geçmişte bölgede folklorik ritimlerde faaliyet gösteren insanların elinde salladığı mendil olarak da değerlendiriyor. Bunu örgütün propaganda aracı olarak değerlendirmek vahim bir durum. Güvenlik güçleri bunu öyle değerlendirmiş olabilir, ama hukuk eğitimi almış kişilerin bunu dava konusu etmesi üzücü bir durumdur. Bu durumun bir nebze giderilmesi bizi sevindirmiştir."
Görüntü Dökümü
----------------------------
Avukat Erhan Ürküt'ün çalışması
Ürküt ile röportaj
Genel ve detaylar
Haber - Kamera: Felat BOZARSLAN-Serdar SUNAR/DİYARBAKIR,
============================================================
4)EGE ÜNİVERSİTESİ BİYOMEDİKAL SİNYAL KAYIT CİHAZI ÜRETTİ
MİLLİ Aşı üretimi için çalışmalarını hızlandıran Ege Üniversitesi'nde uzmanlar bu kez de yerli ve milli genel, amaçlı bir biyomedikal sinyal kayıt cihazı üretti. Tamamen yerli malzeme ve olanaklar ile geliştirilen cihaz yurt dışlı emsallerine göre yaklaşık 8 kat daha ucuza imal edildi. Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik- Elektronik Mühendisliği Bölümü öğretim üyeleri ve öğrencileri tarafından oluşturulan çalışma grubu Türkiye'de yeni bir prototip tıp cihazına imza attı. Bölümün "Biyomedikal Elektronik" dersinin laboratuvar uygulamaları ihtiyacını karşılamak ve araştırma amaçlı veri toplamak için bir cihaz tasarımlanması düşüncesinden yola çıkılan projede ilk prototipler üretildi. Öncelikli olarak eğitim amacıyla kullanılması planlanan cihaz, daha sonra geliştirilerek hastanelerde hastaların hizmetine sunulabilecek. Yeni cihazının üretim çalışmaları Ege Üniversitesi öğretim üyeleri ve öğrencilerinin katılımıyla kurulan "Biyomedikal Optik Görüntüleme Araştırma Grubu"nda gerçekleştirildi. Prof. Dr. Mehmet Engin'in koordinatörlüğünde kurularak çalışmalarını yürüten ve on kişiden oluşan çalışma grubu 8 aylık bir çalışma sonucunda yeni cihazı geliştirdi. Cihazla ilgili bilgi veren Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik- Elektronik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Engin, cihazın tek kanallı EKG, EMG, EEG gibi çok önemli fizyolojik sinyallerin gerçek zamanda izlenmesi, analog ve sayısal ortamda işlenmesi yeteneklerine sahip olduğunu belirterek, "Kablosuz sayısal haberleşme özelliği ile alınan vücut sinyalleri bilgisayar ortamına aktarılarak sonraki analizler için depolanabiliyor. Ayrıca, bilgisayarda üretilen yapay fizyolojik sinyaller ters yön aktarımla analog modülde izlenebiliyor. Kısa dönemde geliştirilecek ikinci versiyonunda yeni teknik donanımlara ilave olarak çok kanallı giriş eklemeyi planlıyoruz. Cihazımızı yurt dışındaki benzerlerinden ayıran bir diğer özelliği ise maliyeti. Biz elimizdeki sınırlı imkanlarla cihazımızı yurt dışı fiyatından yaklaşık 8 kat daha ucuza imal etmeyi planlıyoruz. Bu konuda ülkemize sağlayacağımız katma değer de bizleri motive ediyor" dedi.
CİHAZDAN İLK ETAPTA 10 ADET ÜRETİLDİ
Cihazın ilk versiyonunun eğitim, araştırma amacıyla tasarımlandığını, eğitimin yanı sıra Sağlık Bakanlığı'ndan alınacak izin ile klinik uygulamalarda da kullanılabileceğini belirten Prof. Dr. Engin, biyomedikal mühendislik bölümleri, meslek yüksek okulları biyomedikal cihaz programları, hemşirelik ve benzeri bölümler ile elektrik- elektronik mühendisliği bölümleri ve yurt dışı öğretim kurumlarını da kapsayan geniş kullanıcı kapasitesine sahip olduğunu anlattı. Prof. Dr. Engin, cihazdan ilk etapta 10 adet tamamen yerli teknoloji ile üretilerek öğrencilerin kullanımına sunuldu. Cihazımız özellikle ikinci versiyonu eklenecek arteryel ve yerel doku oksijen doyumu ölçme yeteneği ile klinik ve hasta başı ortamlarında önemli bir boşluğu doldurabilecek. Cihazımızın pazarlama çalışmaları da yine öğretim üyelerimiz tarafından kurulan ve üniversitemiz teknoparkında faaliyete yürüten Proge Araştırma Geliştirme şirketi tarafından yürütülecek" dedi.
Görüntü Geçilecek
İZMİR/DHA
=============================================================
KADINLAR TİYATROSU YARDIM İÇİN SAHNE ALIYOR
KOCAELİ'nin Gölcük ilçesinde kadınların bir araya gelmesi ile kurulan 21. Yüzyıl Kadınlar Tiyatrosu, kuruluşlara yardımcı olmak için sahne alıyor. Sahne gelirinin tamamını yardım kuruluşlarına bağışlayan kadınlar, son sahneledikleri oyunlarıyla engelli iki kişi için akülü sandalye alınmasını sağladı. Oyunlarıyla izleyenleri kahkahalara boğan kadınlar, skeçlerde erkekleri de başarıyla canlandırıyor.
Gölcük Kavaklı İlkokulu'nda eğitim gören çocukların anneleri, 12 yıl önce okula gelir sağlamak için hiç sahne deneyimlerinin olmamasına rağmen bir araya gelerek 'Yıkık kentin kadınları' adını verdikleri tiyatro oyununu sahneledi. Daha sonra birlikteliklerini koparmayan kadınlar, 21. Yüzyıl Kadın Tiyatrosu adı altında bugüne kadar 35 farklı oyun sergiledi. Kadınlar, oyunları tamamen yardım kuruluşları adına sahneliyor. Kadınlar son olarak sahneledikleri oyunla engelli 2 kişiye akülü sandalye alınmasını sağladı. Kostümlerini kendileri hazırlayan kadınlar, erkekleri de kendileri canlandırıyor. Kadınlar sahneledikleri son oyunlarında skeçlerdeki performanslarıyla izleyenleri kahkahalara boğdu.
Ekibin tamamının kadınlardan oluştuğunu söyleyen 21. Yüzyıl Kadın Tiyatrosu Sanat Yönetmeni Yücel Yeşilyurt, "Ekibimizin tamamı ev hanımlarından oluşuyor. Ekip arkadaşlarım okul aile birliği adı altında kurdukları bir kadrodan oluşan bir tiyatro ekibi. 2006 yılından beri bu yana da yardım olan her oyunlarda biz varız. Oynadığımız oyunlarda toplanan ücretlerin tamamını, yardım kuruluşlarına veya ihtiyaç sahiplerine bırakıyoruz. Tamamen gönüllü yapıyoruz bu işi. 12 yıl içerisinde 35'in üzerinde oyun sergiledik. Oyun geliriyle huzurevine yaşlı odası yaptırdık. Gölcük Down Cafe açıldı, Down Cafe'nin ilk kirasını ödedik. Daha sonra tekrar yardım amaçlı oyunlar oynadık. Ondan sonra Kavaklıspor yararına 2 kere oyun oynadık. Kavaklı İlköğretim Okulu'nun fen laboratuvarı olsun, okul aile birliğinin ihtiyaçlarını oyunlardan ettiğimiz gelirlerle destek olduk. Kostümlerimiz, makyajlarımız, aksesuarlarımız, dekorlarımız hepsini kendimiz hazırlıyoruz. Hiçbir yerden herhangi maddi yardım almadan çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Salon tutacak imkanımız olmadığı için de evlerde prova çalışmalarımızı sürdürüyoruz" dedi.
PAZARDAN KUMAŞ ALIP KOSTÜM DİKİYORUZ
Tiyatroya hiçbir tecrübeleri olmadan başladıklarını belirten Handan Özbay, "Bu çalışmalar okul aile birliği başkanlığım döneminde başladı. Kızım okula başlayınca ben de okul aile birliğine girdim. O dönemde okula nasıl gelir sağlayabiliriz diye düşünürken böyle bir fikri ortaya çıktı. İlk etapta hepimiz ev hanımıydık. 12 yıl içerisinde bir iki arkadaşımız iş hayatına atıldı. Hiçbirimizde tiyatro eğitimi yok. Tecrübemiz yok, her şeye sıfırdan başladık. Genelde evde çalışmalarımızı yapıyoruz. Okuma programları ve ufak tefek provalarda evlerdeyiz, böyle hoş sohbet bir şekilde devam ediyor. Bizim hiç gelirimiz yok. Kostümlerimizi genelde biz dikiyoruz. Zaman zaman pazardan kumaş alıyoruz. Biz kesinlikle ihtiyaç sahipleri için oynuyoruz. En son Engelsiz Yaşam Derneği adına oynadık. Topladığımız parayla 2 adet akülü araba aldık" diye konuştu.
TİYATRO HASTALIĞIMA ÇOK İYİ GELDİ
Aynur Taç ise panik atak hastalığını tiyatro sayesinde yendiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
"Ben panik atak hastalığı geçirdim. Çok şiddetli hastalandım ve tedavi sürecinde okul aile birliğinde görev alıyordum. Okula destek sağlamak için tiyatro oynayalım diye öneride bulunduk ve hazırlanmaya başladık. Bu şekilde başladı. Tiyatro sayesinde hastalığımı yendim. Ev hanımıyız. Tabi ki zor oluyor ama her tarafa yetişmeye çalışıyoruz. Eşlerimizi ve çocuklarımızı da ihmal etmemeye çalışıyoruz. Tabi ki zor oluyor ama birilerinin kalbine dokunmak bizi o kadar mutlu ediyor ki, bu anlatılır gibi değil"
Görüntü Dökümü
------------------------
-Kadınların evde tiyatro çalışmaları
-Mutfakta yemek yaparken bir yandan da sergileyecekleri oyunları çalışmaları
-Oyucularla röp
(Haber: Ergün AYAZ-Kamera: Dinçer AKBİR-GÖLCÜK-DHA
=======================================================