Dha Yurt Bülteni-3
(ÖZEL)1)FINDIK ÜRETİCİSİ EN AZ 13 LİRA FİYAT BEKLİYORORDU'da fındık hasadı halen devam ederken, üreticilerde bu sezon en az 13 lira fiyat bekliyor.
(ÖZEL)
1)FINDIK ÜRETİCİSİ EN AZ 13 LİRA FİYAT BEKLİYOR
ORDU'da fındık hasadı halen devam ederken, üreticilerde bu sezon en az 13 lira fiyat bekliyor. Altınordu Ziraat Odası Başkanı Selami Akarsu, fındıkta maliyetin her geçen yıl arttığını belirterek, "10 liranın üzerinde maliyeti olan bir fındığın serbest piyasada işlem göreceği rakamında 13-14 liraya doğru gitmesi gerektiğini düşünüyoruz. Çiftçilerimizin de beklentileri bu yönde" dedi. Ordu'da 8 Ağustos'ta başlayan fındık hasadı halen devam ederken, serbest piyasada bu sezon fındığın kaç liradan işlem göreceği de merakla bekleniyor. Serbest pisada fiyatlar henüz oluşmadı. Geçen sezon devreye giren Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından bu yıl da fındık alımı yapılması beklenirken, TMO fiyatı da merak ediliyor. Geçen sezon başında serbest piyasada 14 liraya kadar çıkan fındık fiyatı, sezon sonunda 9 lira seviyelerine kadar inerken bu sezon ise 13 liradan serbest piyasanın oluşması bekleniyor.
Altınordu Ziraat Odası Başkanı Selami Akarsu, fındık işçiliği, zirai mücadele, küf hastalığı gibi etkenlerle fındık maliyetinin her geçen yıl arttığına dikkat çekerek, 1 dekarda alınan 150 kilogram üzerinde fındığın 10 liranın üzerinde maliyeti olduğunu kaydetti. Tüm bölgenin ortalamasında 1 dekarda 80-90 kilogram fındık alınabildiğini belirten Akarsu, "Her yıl fındığın maliyeti artıyor. Maliyet artıyor ama fındık fiyatı geriye gidiyor. 1 dekarda 10 liranın üzerinde maliyeti olan fındığın serbest piyasada işlem göreceği rakamında 13-14 liraya doğru gitmesi gerektiğini düşünüyoruz. Çiftçilerimizin beklentileri de zaten bu yönde. Bu konuda çiftçilerimize hak veriyoruz. Çünkü işi biz maliyet üzerinden yapıyoruz" dedi.
CİDDİ BİR REKOLTE DÜŞÜKLÜĞÜ VAR
Kışın meydana gelen zirai donun, devamında dolu ve sıcak havanın fındığı olumsuz yönde etkilediğini belirten Akarsu, "Şuanda dalda fındık görünmüyor. Dışarıdan yaklaşık 10 bin mevsimlik fındık işçisi bölgeye geldi. Onlarda istediğini bulamayacaklar. Gerçekçi rekolte rakamlarıyla işin üzerine gidersek kimse hayal kırıklığı yaşamamış olur. Rekolteyle ilgili söylenenlere katılmıyorum. Ciddi bir rekolte düşüklüğü var. Son rüzgardan sonra fındık yanmış durumda. '30 çuval fındık aldığım yerde 14 çuval aldım' diyen çiftçilerimiz var. Buda fındığın kaybolduğunu gösteriyor" şeklinde konuştu.
Fındık üreticisi, evli ve 3 çocuk babası Rahmi Aksu ise, fındığın maliyetinin oldukça yüksek olduğunu vurgulayarak, "En az 12-15 lira arasında fiyat bekliyoruz. Fındığı işçilere toplatıyoruz. Masraf çok, günlük yevmiye 100 lira. Gübresi, ilacı, patozu, taşıması, kurutması, bahçe temizliği hep eziyet ve masraf. 15 lira olursa fındıktan bizede bir şey kalır" dedi.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Muhabir anonsu
-Altınordu Ziraat Odası Başkanı Selami Akarsu ile röportaj
-Fındık üreticileriyle röportaj
-Fındık bahçesinden görüntü
-Fındık harmanından görüntü
-Fındık işçileri çadırkent görüntüsü
-Diğer detaylar
(SÜRE: 05.41 DK) (BOYUT: 339 MB)
Haber-Kamera: Nedim KOVAN /ORDU-DHA
======================================================
2)KUYUMCUYA MESLEKTAŞ DEHŞETİ KAMERADA
MUĞLA'nın Marmaris İlçesi'ndeki bir kuyumcu, iddiaya göre, müşterisine ayıplı mal satın aldığını söylediği ve zarar etmesine yol açtığını öne sürdüğü meslektaşından kaybının karşılanmasını istedi. Amacına ulaşamayan kuyumcu, beraberindeki üç kişiyle birlikte tabanca doğrultup tekme tokat meslektaşını dövdü. O anlar ise işyerinin güvenlik kamerasınca kaydedildi, İçmeler Mahallesi'nde geçen pazartesi günü saat 11.40'da meydana gelen olay, iddiaya göre şöyle yaşandı. Olaydan bir gün önce bir kadın müşteri, işletmeye gelerek kısa süre önce altın kolye ile birlikte ay-yıldız şeklinde kolye ucu aldığını, değerini ve orijinal olup olmadığını sordu. Kuyumcu H.K. ürünün altın ve pırlanta olduğunu ama üzerinde ayar damgası olmadığı için bir fiyat söyleyemeyeceğini söyleyince müşteri dükkandan ayrıldı. Ertesi gün dükkana, kadın müşterinin ürünü aldığı, aynı caddede 30 metre mesafede işletmesi bulunan kuyumcu M.E.C., yanındaki 3 kişiyle geldi. Beraberindekiler kapıda dururken M.E.C., meslektaşı H.K.'nın dükkanından içeri girerek konuşmaya başladı. M.E.C., iddiaya göre, müşterisine ayıplı mal aldığını söylediğini öne sürdüğü H.K.'dan bu nedenle zarar ettiğini iddia ettiği 3 bin lirayı istedi. İstediğini alamayan M.E.C., H.K.'yı oturduğu yerden yumruklayarak yere düşürdü. İddiaya göre M.E.C.'nin beraberinde gelenlerden V.S. belinden çıkardığı tabancayla H.K.'ya ateş etmek istedi ancak silah tutukluk yaptı. Ardından H.K. grup tarafından tekme-tokat 30 dakika boyunca dövüldü. O anlar ise işyerinin güvenlik kamerası görüntülerince kaydedildi.
ÜÇÜ SERBEST
Zanlılar işyerinden ayrıldı. Durum polise bildirildi. Olayla ilgili çalışma başlatan polis, M.E.C. ve V.S.., S.İ. ve L.A. adlı zanlıları yakalandı. Yapılan aramada, olayda kullandığı öne sürülen bir gerçek, ikisi kurusıkı tabir edilen ruhsatsız tabancalar ele geçirildi. Savcılığa sevk edilen zanlılardan M.E.C., S.İ. ve L.A. serbest bırakıldı. Üstünden 'Şakir Ot' adına sahte kimlik ele geçirilen V.S.'nin Batman Asliye Ceza Mahkemesi tarafından hakkında uyuşturucu madde imalatı ve ticareti suçundan hakkında tutuklama kararı bulunduğu ortaya çıktı. Adliye sevk edilen V.S., tutuklandı.
Darp edilen H.K. ise hastaneye kaldırılarak tedaviye alındı. Üç kaburgasının kırık olduğu belirtilen H.K.'nın, vücudunun çeşitli yerlerinde ezilme olduğu öğrenildi. Hayati tehlikesi bulunmayan H.K., yapılan tedavi ardından bugün taburcu edildi. Tabanca ile ölümle tehdit edilerek darp edilen kuyumcu H.K.'nın akrabaları, şüphelilerin güvenlik kamera kayıtlarına rağmen serbest bırakılmasına tepki gösterdi.
Görüntü Dökümü
------------------
Olayın meydana geldiği kuyumcudan görüntü
Güvenlik kamerasında H.K.'ya silah çekilmesi, tekme tokat dövülmesi, yerlerde sürüklenmesi ve en son olarak yerde kanlar içinde kalması
Zanlıların işletmeden ayrılma görüntüleri
(Toplam: 3 dakika 44 saniye-52,9 MB görüntü)
Haber-Kamera: Ali GÜNDOĞAN / MARMARİS (Muğla),
=====================================================
3)ESKİ EŞİNİ ÖLDÜREN SANIK: PİŞMANIM, TAHLİYEMİ İSTİYORUM
ANTALYA'nın Manavgat İlçesi'nde, boşandığı eşi 42 yaşındaki Aynur Özallı'ya pompalı tüfekle 8 el ateş ederek öldürdükten sonra oğlunu arayıp, "Annenizi vurdum, gidin kurtarın" diye haber veren 47 yaşındaki Cuma Akkaya, mahkemede, "Pişmanım" diyerek tahliyesini talep etti.
Manavgat'a bağlı Örnek Mahallesi'nde geçen 7 Mart'ta saat 20.00 sıralarında meydana gelen olayda, işten çıkıp kızının oturduğu apartmana gelen Aynur Özallı, burada kendisini bekleyen geçen yıl boşandığı eşi Cuma Akkaya'nın pompalı tüfekli saldırısına uğradı. Vücudunun çeşitli yerlerine saçmalar isabet eden Aynur Özallı olay yerinde ölürken, Cuma Akkaya kaçtı. Çevrede inceleme yapan polis, olayda kullanılan pompalı tüfek ve bu tüfeğe ait 8 boş kovan buldu. Başına ve vücudunun çeşitli yerlerinde saçma izi bulunan Aynur Özallı'nın cenazesi, Antalya Adli Tıp Kurumu Morgu'na gönderildi.
Olayın ardından oğlu Feramuz Akkaya'yı telefonla arayıp, "Annenizi vurdum, gidin kurtarın" diye haber veren Cuma Akkaya, Cumhuriyet Polis Merkezi'ne giderek teslim oldu. İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde susma hakkını kullanan Cuma Akkaya, çıkarıldığı sulh ceza hakimliğince tutuklandı.
5 KEZ UZAKLAŞTIRMA ALMIŞ
Aynur Özallı ile Cuma Akkaya arasında 'kasten yaralama', 'tehdit', 'hakaret' ve 'bıçakla yaralama' olaylarının olduğu, bunun sonucunda Cuma Akkaya'nın 5 kez evden uzaklaştırma aldığı belirtildi. En son uzaklaştırma kararının 17 Ekim 2016'da 3 ay süreyle verildiği, bu sürenin 18 Ocak 2017 tarihinde dolduğu ve bu tarihten sonra herhangi bir koruma kararı olmadığı kaydedildi. 3 erkek, 1 kız çocuk sahibi Aynur Özallı ile Cuma Akkaya'nın 26 Nisan 2016 tarihinde boşandığı belirlendi.
ÖMÜR BOYU HAPİS İSTENİYOR
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Cuma Akkaya hakkında eski eşini 'tasarlayarak öldürmek' suçundan 'ağırlaştırılmış ömür boyu hapis' istemiyle iddianame hazırlandı. Olaydan 20 gün önce sanığın Kahramanmaraş'tan Alanya'ya geldiği ve kardeşinin yanında kaldığı anlatılan iddianamede, suç tarihinde kiraladığı otomobille Manavgat'a geldiği ifade edildi. Aynur Özallı'nın kızı Özlem Şan'ın evine gittiğini anlayan sanığın, otomobille cinayetin işlendiği sokağa geldiği ve araç içinde görünmeyecek şekilde beklediğinin vurgulandığı iddianamede, şu ifadelere yer verildi:
"Bir süre sonra maktulün geldiğini gören sanık, arkasından yaklaştı. Hiçbir şey söylemeden tereddütsüz bir şekilde av tüfeği ile maktule ateş etmeye başladı. 2'si uzak mesafeden 6'sı yakın mesafe ve bitişik olarak 8 el ateş ederek öldürme eylemini gerçekleştirdi. Olay yerinde hiç dolu fişek bulunamadı. Sanık, silahı maktulün yanına bırakarak olay yerinden kaçtı.
BİR ANLIK ÖFKEYLE OLMUŞ
Manavgat 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin iddianameyi kabul etmesinin ardından sanıkların yargılanmasına başlandı. Davanın ilk duruşmasında tutuklu sanık Cuma Akkaya ve tutuksuz sanık Erol Akkaya hazır bulundu. Çiftin çocukları Feramuz Akkaya ve Özlem Şan da duruşmaya katıldı.
Duruşmada ifade veren Cuma Akkaya, maktulün kendisini aldattığından şüphelendiğini belirterek, "Bu olanlar bir anlık öfkeyle oldu. Pişmanım, tahliyemi istiyorum" dedi. Mahkeme, sanığın tahliye talebini reddetti. Duruşma, tanıkların dinlenmesi için ertelendi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------
Manavgat Adliyesinin dışından görüntü
Cinayetin meydana geldiği evin önünden görüntü
Sanığa yapılan yer gösterme (Arşiv - Küfür içerir)
Tutuklanan sanık adliyeden çıkarılıp cezaevine götürülürken (Arşiv)
01: 47 - 56 MB
Haber- Kamera: Mithat ABAKAN/MANAVGAT(Antalya),
====================================================
4)ADANA'DA, 'EZAN' KAVGASI
ADANA'da emekli 62 yaşındaki Ali İhsan Çiçek, yapımı devam eden camide hoparlörden ezan okuduğu için arkadaşıyla birlikte saldırıya uğradığını iddia etti.
Olay 13 Ağustos'ta merkez Seyhan İlçesi Gürselpaşa Mahallesi'nde meydana geldi. Yapımı devam eden ve büyük bölümü tamamlanan Hacı Ali Hıradağı Camisi'nde, mahalle sakini Ali İhsan Çiçek, hoparlörden 5 vakit ezan okudu. Son olarak Yatsı ezanını okuyan Çiçek, cemaate namaz kıldırdıktan sonra gelen kişilerin saldırısına uğradı. İddiaya göre, 'Ezan okumanızı istemiyoruz, rahatsız oluyoruz, ezanı güzel okumuyorsunuz' diyerek saldıran kişiler, Ali İhsan Çiçek'i ve Süleyman Özdemir'i dövdü. Hastaneye giderek darp raporu alan Çiçek ve Özdemir, saldırganlardan şikayetçi oldu. Olayı gerçekleştirenler arasında olduğu öne sürülen Abdulkadir D. ve oğlu Ahmet D., polis tarafından yakalandı. İfadeleri alınan baba, oğul serbest kaldı. Saldırıya uğramalarının nedenini anlayamadığını belirten Ali İhsan Çiçek, "Ezanımızı okumaya devam edeceğiz. Bize niye saldırmışlar hala anlayabilmiş değilim. Suçluların cezalandırılmasını istiyorum" dedi.
Görüntü Dökümü
------------------------
Caminin genel ve detay görüntüsü
İmamlardan birinin ezan okuması
Namaz kılınırken görüntü
Darp edilen imamın yaralarının görüntüsü
İmamların konuşması
Caminin dışından görüntü
Caminin görüntüsü
SÜRE: 04'25" BOYUT: 270 MB
=====================================================
(ÖZEL)
5)KEKOVA'DA TARİH VE DOĞANIN İÇİNDE KANO TURU
ANTALYA'nın Demre İlçesi'nde yerli ve yabancı turistler için doğa ve tarihin içinde kano turu düzenleniyor. Tura katılan tatilciler, 5 saat süren aktivitede yaklaşık 7 kilometre kürek çekiyor.
Demre'ye bağlı Üçağız Mahallesi'nde yerli ve yabancı turistlere alternatif turizm seçeneği olarak tarih ve doğanın içinde kano turu düzenleniyor. Üçağız Mahallesi'nde başlayan kano turlarına katılan gruplar çoğunlukla Kaş İlçesi'nden geliyor. Kaş'ta birçok turizm firması Kekova'da kano turu düzenliyor. Kano turuna özellikle yabancı turistler büyük ilgi gösteriyor.
Kano turu için getirilen kanolar indirilip özel giysiler giyiliyor. Profesyonel rehberler gruplara kano dersi veriyor. Ardından tekli ve ikili kanolara biniliyor ve kürekler çekiliyor. Yaklaşık 1 saat süren yolculuğun ardından Tersane Koyu'na geliniyor. Burada yüzme ve dinlenme molası veriliyor. Bazı rehberler kano ile suda gösteri yapıyor. Ardından kürekler Batık Kent'e çevriliyor. Suyun kıyısında ve altındaki tarih izlenerek geçiliyor. Rehberler, kısa molalarla Batık Kenti tanıtıyor. Bol bol fotoğraf çektiriliyor. Geçen yolcu tekneleri selamlanıyor. Ardında dünyaca ünlü Kaleköy'e geçiliyor. Burada verilen yemek molasının ardından suda gösteri yapan Caretta caretta kaplumbağaları izleniyor. Bu kez kürekler Türkiye'nin de simgesi olan denizin içindeki Likya lahitine çevriliyor. Lahit inceleniyor ve artık dönüş yolculuğu başlıyor. Kürekler tekrar Üçağız Mahallesi'ne çevriliyor. Yaklaşık 5 saat süren tur Üçağız Mahallesi'nde sona eren turda, toplam 7 kilometre yol yapılıyor. Tarih ve doğanın içindeki bu turun bedeli öğle yemeği dahil 140 lira.
Tura katılan İngiliz Elena Roberts, "Başlangıçta biraz tedirgindim. Ama çok eğlendim. Eğlenceli bir gün geçirdim. Hava, tarih, doğa ve deniz çok harika. İlk kez denizde kano yaptım. Nefis bir gün geçirdim" dedi.
İskoçyalı Jem Buckley, "Çok güzel bir yere geldik. Suyun üstü de altı da tarih dolu. Doğa harika, suyu altındaki tarihi kalıntıların üstünden kano ile geçmek inanılmaz bir duyguydu" diye konuştu.
İngiliz Philipppe Mer, "Bugün suyun altındaki tarihin üstünde kürek çektik. Her yer tarih dolu. Kano yapmayı çok sevdim. Muhteşem bir gün geçirdim" dedi.
Görüntü Dökümü
------------------------
kano turuna hazırlık
Kana turtundan detay
Kaplumpağa görüntüsü
Detaylar
Haber-Kamera: Ahmet ACAR/DEMRE(Antalya),
===========================================
(ÖZEL)
6) GÖRME ENGELLİ ATLET ÇİFT, OLİMPİYATLARA HAZIRLANIYOR
GAZİANTEP'te, ikisi de görme engelli milli atletler 27 yaşındaki Pınar Kaçar ile 29 yaşındaki Hasan Hüseyin Kaçar çifti, Avrupa Şampiyonası ve Tokyo Olimpiyatları'na birlikte hazırlanıyor.
Gaziantep Görme Engelliler Okulu'nda tanışıp 2 yıl önce evlenen ve 1 yaşında 'Mirza' adında bebekleri bulunan milli atletler Pınar- Hasan Hüseyin Kaçar çifti, kılavuz eşliğinde katılacakları Avrupa Şampiyonası ve Tokyo Olimpiyatları'na birlikte hazırlanıyor. Ulusal ve uluslararası birçok müsabakada madalya alan atlet çift, 2018 yılında Berlin'de düzenlenecek Avrupa Şampiyonası ve 2020'de Japonya'da düzenlenecek Tokyo Olimpiyatları'ndan madalyalarla dönmeyi hedefliyor. Gaziantep Üniversitesi Beden Eğitim Meslek Yüksekokulu'nda da öğrenci olan Kaçar çifti, katılacakları müsabakalardan madalyalar kazanıp Türk Bayrağını göndere çekmeyi amaçladıklarını söyledi.
'BİRBİRİMİZE DESTEK OLUYORUZ'
Hasan Hüseyin Kaçar, liseden bu yana atletizm müsabakalarına katıldığını belirterek şunları anlattı:
"2 yıl önce benim gibi milli sporcu olan eşim ile evlendim. Geçen sene çocuğumuz oldu ve eşim spora bir süre ara verdi. Şimdi antrenmanlara yeniden başladı. Birbirimize destek oluyoruz, motive ediyoruz. Hedefimiz 2018 Avrupa Şampiyonası ve 2020 Tokyo Olimpiyatları'nda dereceler elde etmek. Yarışmalar dışında eşimle birlikte Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın milli sporculara vermiş olduğu statüden faydalanarak Gaziantep Üniversitesi Beden Eğitim Meslek Yüksekokulu'nda okuyoruz."
'ÖNCE ÜLKEMİZ, SONRA OĞLUMUZ İÇİN KOŞUYORUZ'
2009 yılında atletizm ile tanıştığını ve 6 yıldır milli sporcu olduğunu kaydeden Pınar Kaçar ise şöyle konuştu:
"Hocalarımızın yönlendirmesi ile atletizm ile tanıştım. 2015 yılında Seul'da Dünya Oyunlarında 2'nci oldum. Yakın zamanda antrenmanlara yeniden başladım ve eşimle birlikte 2018 Avrupa Şampiyonası ve 2020 Tokyo Olimpiyatları'nda bayrağımızı göndere çekmeyi hedefliyoruz. İkimizin de sporcu olması çok güzel, çünkü birbirimize destek oluyoruz. Birbirimize sahip çıkıyoruz. Bazen birbirimize rakip oluyoruz ama birbirimizi motive etmek için rakip oluyoruz. Eşim ile önce ülkemiz, sonra oğlumuz için koşuyoruz" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------
Çiftin antrenman yapması
Hasan Hüseyin Kaçar ile röp.
Pınar Kaçar ile röp.
Genel ve detay görüntüler
( Haber- Kamera: Ahmet SOYDOĞAN GAZİANTEP-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 170 MB